Jump to ratings and reviews
Rate this book

New Approaches to European History #18

共產元年1917:俄國革命與改寫世界歷史的關鍵時刻

Rate this book
推翻沙皇專制,革命的平等理想,

為何一年內掉出自由窄廊,落入共產極權?

劍橋大學出版社長銷二十年史學名著.首次中譯版

重新理解共產世界與美蘇冷戰的起源──1917俄國革命

知名蘇聯史學者,俄國革命史權威,雷克斯‧韋德教授學術代表作

俄國史專家,輔仁大學榮退教授,周雪舫審定+專業導讀



一年內從專制到民主再到專制,
1917年的俄羅斯究竟發生了什麼事?

--

1917:共產政權誕生、改變世界的關鍵一年

1917年2月,飢寒交迫的俄國人民走上街頭,二月革命爆發。沙皇退位,延續三百多年的君主專制政權就此終結。人們開始期待新政府能夠帶來更光明的未來。然而,就在同年10月,列寧與激進左派便掀起了十月革命,成功控制首都並推翻自由派與中產階級的臨時政府,建立全世界第一個共產政權。

短短一年之內,俄國從一個專制君主統治的帝國,快速走過自由主義、社會主義,最後直奔最激進的共產主義「烏托邦」。這兩場革命不只帶來俄羅斯歷史的鉅變,也讓美國與蘇聯,自由民主與共產極權的對壘成為二十世紀的主旋律,對世界局勢的影響至今不歇。

為何俄羅斯一度看似要踏入自由的窄廊,轉眼間又落入專制極權的陷阱?

充滿動盪、激情與希望的一年,又如何為共產奪權鋪平了道路?



不只是列寧:重現革命年代的黨派鬥爭與路線競合

《共產元年1917》作者韋德教授為知名蘇聯史學者,也是俄國革命史權威。本書破除俄國革命的常見迷思,提醒讀者看見一九一七年政局背後的複雜歷史:這既不是布爾什維克(後來的共產黨)對無知大眾的單純操弄,也不僅是一起在列寧縝密計畫下的奪權行動。俄國革命的歷史,既與第一次世界大戰的國際局勢相牽連,同時深受國內不同政黨派系政治主張的影響。本書特別著重在二月革命之後,新出現的政治集團與政治主張,尤其左派與右派內部的政治重組,以及溫和中間路線與激進鬥爭路線的之間的勢力消長。為何政治人物最終無能回應人民的訴求?中間路線的失敗如何引發人民的不滿,成為布爾什維克掌權的鎖鑰?這些都是值得讀史者深思的課題。



時代洪流下的社會百態:看見革命群眾的複雜與多元

另一方面,革命的歷史也遠遠超出活躍於首都的一小群政治領袖或工運分子。韋德教授指出,除了列寧與布爾什維克黨之外,許多立場各異的政治團體都曾活躍於俄國革命之中;除了政治領袖之外,工人、農民、女性也都追求各自的目標,而未必完全服從「黨中央」的指揮;除了首都與俄羅斯人之外,俄羅斯帝國境內的少數民族也各自懷有革命的理想,而不見得與首都同步。這些過去革命史鮮少訴說的群眾,也是左右政治局勢的關鍵。唯有看見各方路線在俄國革命中扮演的角色,看見他們的投入與參與,期望與挫折,我們才能理解1917年俄國革命的全貌。



本書以「一九一七年」為經,「黨派、階級、民族」為緯,為讀者勾勒出最完整的俄國革命史圖像:

◆在革命前夜,俄羅斯帝國面臨怎麼樣的政治、經濟與階級困境?

◆為何在推翻帝制之後,自由派與中產階級的臨時政府無以為繼?

◆階級對立與黨派路線的分歧,如何主導了革命的走向?

◆為了革命走上街頭的工人、士兵、農民,他們對革命懷有怎麼樣的願景?

◆俄羅斯帝國崩解後,少數民族又如何抓住爭取自由的機會?

◆激進的革命願景又如何變質,成為共產極權體制的開端?

464 pages, Paperback

First published January 1, 2000

10 people are currently reading
215 people want to read

About the author

Rex A. Wade

12 books6 followers

Ratings & Reviews

What do you think?
Rate this book

Friends & Following

Create a free account to discover what your friends think of this book!

Community Reviews

5 stars
22 (28%)
4 stars
35 (44%)
3 stars
15 (19%)
2 stars
5 (6%)
1 star
1 (1%)
Displaying 1 - 7 of 7 reviews
Profile Image for Rhuff.
390 reviews26 followers
March 19, 2021
Overall a very thorough treatment of the "Great Russian Revolution," utilizing recent scholarship and Professor Wade's own rich analysis. Little-appreciated insights abound, such as the unfortunate Alexander Kerensky's blundering actions providing the catalyst for the October "coup."

Yet I withhold the fifth star in this review because I differ with Professor Wade on a couple of important points. He is much too sanguine on the potential of the Constituent Assembly to deal with Russia's problems by the time of its convocation in January of 1918. By late 1917 Russia was far too polarized for any parliamentary regime to fill the breach. For the CA to have been effective it must have been elected as scheduled in the late summer. Past that date, things had gone far beyond its powers. Even had it prevailed, it would still have had to deal with an insurgent left, and to defend itself would have had to rely on the old army to suppress striking workers, rebellious peasants, seceding minorities, mutinous sailors and soldiers, as well as invading Germans: a recipe for right-wing dictatorship.

In fact the old army had betrayed Russian parliamentarianism twice: first in the attempted Kornilov putsch of August, 1917, and then by Admiral Kolchak's overthrow of the Constituent Assembly in Exile in Ufa in November, 1918. Interestingly, the Socialist Revolutionary Party leader Victor Chernov had the unenviable distinction of having been overthrown twice in one year by both opposing sides: as president of the CA by the Bolsheviks, and then by Kolchak. The CA's majority consisted of the same moderate socialists whose waffling on the war and popular demands for land and peace had already provoked the "extremes of right and left." Parliamentarianism was too weak and Russia too riven for the CA to have been the happy end suggested by Professor Wade.

Also he posits that anti-Bolsheviks had "no other choice" but to take up arms after the CA's closing. This is patently untrue. The next three years were rife with many non-violent opposition movements, specifically waves of strikes in the cities and industrial centers, as well as non-Bolshevik political opposition in the soviets. That these non-violent protests did not succeed no more counts against them than the failure of armed struggle to unseat the Bolsheviks.

These caveats taken under consideration, I still highly recommend Professor Wade's book as an effective antidote to the cold war historiography which still stereotypes the subject.
Profile Image for Alexandra.
448 reviews3 followers
February 2, 2025
When will we as a society be brave and admit that the real reason the Russian Revolution is one of the most significant events of the 20th century is because it gave us Anastasia (1997)?
Profile Image for Casey Wellock.
22 reviews1 follower
June 30, 2017
This is the second best book I've read that gives an overview of the Russian Revolution. I've read way too many books on this, so that is high praise. Sheila Fitzpatrick gets the one spot, but Wade dominates without question. Ending the book with the dispersal of the Constituent Assembly is righteous. That is the beginning of the end of democracy in Russia. Wade's take on Lenin offers a bit of a contrast to people like Lars Lih. He chooses to emphasize the power hungry, violent, centralizing Lenin but never falls into the traps Lih has so successfully criticized in his take on the flaws of the "textbook version" of Lenin. Wade's Lenin was not an autocrat from birth, but neither was he a pragmatic, yet still anti-war socialist in the mold of Tsereteli (who Wade rescues from obscurity.)

There's a lot to love about this book. I'll just add that the nationalities chapter is one of a kind in the attention it gives to people who are normally wholly written out of a Petrograd centered historiography.
Profile Image for Busrauyarimsi.
44 reviews22 followers
December 7, 2020
Bu kitap üzerine kaleme aldığım yazı 11.10.2018 tarihinde, Cumhuriyet Kitap Eki'nin 1495. sayısında yayınlanmıştır: https://www.cumhuriyet.com.tr/haber/r...

Eski Düzeni Yıkan Bir Halk

Devrim, yaşayan her insanın bilinçli ya da bilinçsiz bir şekilde tanımlamayı başardığı nadir olgulardan biri: Başlangıç, özgürlük, diz çökmemek veya hak edilmemiş statüleri hak etmeyenlerin elinden almak... Bu tanımların aklımıza saldığı genelde basit, olumlu ve güçlü bir anlamdır fakat devrim bir insanlık hareketidir ve insanın olduğu yerde hiçbir şey basit değildir.

Ülkelerin devrim hikâyeleriyle tanışmamız çoğu zaman gençliğimize denk gelir. Modern zamanın destanı olarak anlatılan devrim hikâyelerinin denklemi akla yatkındır: Zor zamanlar geçiren halk, doğru yerde ve doğru zamanda güçlü bir lider, savaş ve mutlak özgürlük.

Bu basitlik ve kesin sonuç bize -nedense- devrimler hakkında donanımlı ya da donanımsız konuşma özgürlüğünü verir. Ancak bu özgürlük, aslında devrimleri anlamayı engelleyen en büyük faktörlerden biridir. Gerçekte devrimler, içerisinde binlerce somut gerçek ve neden-sonuç ilişkisi barındıran uzun süreçlere yayılmış olgulardır.

Şüphesiz dünya tarihinde bu devrimlerin en bilineni, kişiler ve örgütler tarafından örnek alınanı Rus Devrimi’dir. Ancak Rus Devrimi, ikonlaşmış liderlerine ve bilinirliğine rağmen en anlaşılmamış devrimlerden biridir. Hakkında ciddi bir okuma yapmayı ve araştırmayı gerektiren bu tarihî olay, çoğu zaman bir sözlü kültür örneği gibi sadece dillerde kalmış ya da yetersiz bildirilerin konusu olmuştur.

Rus Devrimi’ni konu alan birçok kaynak mevcut elbette ancak bunlar içerisinde Rus Devrimi 1917 şüphesiz ayrı bir yer tutuyor. Politik okumalara merak duyan herkesin âşina olduğu Rex A. Wade, çalışmasında kronolojik olay anlatımının yanı sıra sosyoekonomik sınıfları, cinsiyetleri ve fikirleri ayrı başlıklar altında inceliyor.

Bu başarılı sınıflandırmalar ve başlıklar, Rus Devrimi’nin çelişkili ve karışık yapısını anlamamızı sağlıyor. Çünkü Rus Devrimi konusunda en çok yanılgıya düştüğümüz noktalardan biri, halkı “bir anda” her şeyden bıkmış ve ayaklanmış bir bütün olarak görmemiz. Bu halkı oluşturan toprak ağalarıyla köylülerin, çocukları aç kalıncaya kadar açlık nedir bilmeyen zenginlerle sömürülenlerin aynı potada erimesi romantiktir ama romantiklik, bu karmaşıklığı çözmez ve objektiflik sağlamaz. Wade’in çalışması, zora kaçmayan diliyle tam da bizim için gerekli olan bu objektifliği sağlıyor ve karmaşıklığı anlaşılabilir bir hâle getiriyor.

Rus Devrimi 1917, sade ve anlaşılır yapısı sayesinde Rus toplumuyla empati kurmamızı kolaylaştırıyor. Bugün, bir devrim söz konusu olduğunda neredeyse yok saydığımız köylülerin, askerlerin, azınlıkların ve kadınların, devrim sürecinde yerinin yadsınamazlığını kitabı okudukça fark ediyoruz. Hâlbuki halk devrim sürecinde dolaylı yollardan ortak paydada buluşan parçalar hâlindedir. Hatta bu parçaların devrimden anladığı ve beklediği şey, bazen diğer parçaların yok edilmesidir. Rusya’da bir sarmal olarak yaşanan devrim süreci boyunca bu topluluklar, mutlak özgürlük hayallerini, antitezlerini oluşturan toplulukların yıkılışı üzerine kurmuştur. Fakat bu keskin farklılıklara rağmen bir “halk” olarak adlandırılmış ve eski düzeni yıkan bir halk devrimi yapmışlardır.

Wade’in ajitasyona kaçmayan dili sayesinde, çoğumuz için “pembe bir rüya” ve umut olarak tariflenen devrimin Ruslar için açlık, ölüm ve öfkeden doğan bir gerçeklik olduğunu anlıyoruz. Ancak bu çalışmanın kusursuz dengesi sayesinde, devrimin insanlar için pembe bir rüya olmasa da kızıl bir rüya olduğu süreçleri de görebiliyoruz.

Açlıkla, sömürüyle ve savaşla boğuşan insanların, Şubat Devrimi’yle beraber sembolizmi en verimli seviyede kullanışını, sanat dallarının devrim odaklı olmayı şevkle kabul etmesini, toplumun satırlarda bile hissedebildiğimiz bir kızıla bürünmesini coşkuyla okuyoruz. Kitabın dengesi ve kazandırdığı perspektif, onu diğer kaynaklara nazaran daha samimi kılıyor.

Kitap, çoğu sol fraksiyonun Rus Devrimi’ne ve bu devrimin liderlerine bakış açısını eleştirebilmemiz için de sağlam bir zemin oluşturuyor. Çalışma sayesinde, fraksiyonlar içinde âdeta bir fetiş unsuru hâline getirilmiş Vladimir Lenin’in yanı sıra Yuli Martov, Leon Troçki, Mark Natanson ve Maria Spiridonova gibi liderleri tanıma, bu liderlerin devrim sürecindeki yerini gözlemleme imkânı buluyoruz. Hâlbuki bu insanların liderlik ettiği topluluklar sol fraksiyonların içinde şakayla karışık bir hakaret olarak kullanılıyor.

Yine bir fetiş unsuru hâline getirilmiş bolşevizmin 1918’den itibaren tercih ettiği diktatoryal devlet anlayışı, “olması gereken” diye adlandırılıyor ve eleştiriye kapatılıyor. Maalesef mevcut tutum ve geçiştirme, bugün devrime çok çarpık bir bakış açısıyla yaklaşmamıza neden oluyor.Günümüzde Rus Devrimi’ni yorumlamak için atılan en yanlış adımlardan biri, kanımca bu devrimi ikonlaşan liderlerin başarısı olarak görmek. Hâlbuki devrim, ne toplum ne de sol fraksiyonlar için sadece kendilerine bahşedilecek bir başarı.

Aynı amaç uğruna oluşan onlarca farklı grup, dinamiği sürekli değişen liderler, devrime çok başka motivasyonlarla yaklaşan gruplar birbirinden ayrı düşünülemeyecek büyük parçaları ve devrimin kendisini meydana getirmiştir.

Bu parçaları birleştirmek ve bir devrimi anlayabilmek, insanın en güçlü kültürel refleksi okumaya ve manevi refleksi empatiye bağlı; bu manada Rus Devrimi 1917 bu iki refleks için de doyurucu bir tercih olacaktır.
18 reviews
October 20, 2019
Appreciate the scholarship of the book, but very hard to read. Pretty much just information.
Profile Image for Yiğit.
13 reviews
April 27, 2025
kanatlar, oluşum ve edinim hakkında temelden doyurucu önemli bileşenleri barındırıyor
Profile Image for Eric Rubio.
1 review4 followers
October 28, 2019
An enjoyable read that weaves together the wide range of factors affecting the revolution.
Displaying 1 - 7 of 7 reviews

Can't find what you're looking for?

Get help and learn more about the design.