What do you think?
Rate this book
Relorya
Yil 2074... Birbiriyle savasan 4 koloni... Siyah Bulut'un cildirttigi insanlar... 7 irktan yardim alan genc bir lider... Intikam pesinde bir dhi... 3 farkli gozden okuyacaginiz yerli fantastik roman! "...Ancak simdi olaylar cok farkli bir hal aldi. Dort koloni birbiriyle savasirken bu karisikliktan faydalanan bir grup genc, sistemi yikmak icin halki orgutleyerek buyudu ve koloniler icin ciddi bir tehdit olusturmaya basladi. Bunun yanisira, ailesi yok yere katledilen dahi bir cocugun oyunlariyla da ugrasmak zorunda kalan dort koloni tekrar ayni amac altinda Kesin otoriteyi saglamak." Su anda 15 yasinda olan Ozgun Ozerk, Relorya'yi 13'unde yazdi. Turu fantastik olarak nitelendirilmekle beraber, Relorya'da felsefeden politikaya kadar pek cok konuya deginiliyor. Her yastan okura bir seyler verebilecek dopdolu bir kitap okuyacaksiniz. Halen Kabatas Erkek Lisesi'nde egitim gormekte olan Ozgun Ozerk, ayni zamanda Ustun Zekalilar Yetenekliler Okulu BILSEM'e devam etmektedir.
304 pages, Hardcover
First published December 1, 2011
9 people want to read
Ratings & Reviews
Friends & Following
Create a free account to discover what your friends think of this book!
Community Reviews
Displaying 1 - 2 of 2 reviews
February 22, 2012
Sevgili yazarda iş var. Güzel bir fantastik kitaptı ancak edebi yönü eksikti. Yazar zamanla bunu da iyileştirir. Belirtmeden geçemeyeceğim, yazarımız 15 yaşında:)
March 7, 2015
Genel olarak kitabı çok beğendiğimi söyleyemem, ama kendi içinde bir ilk olması ve yazarın henüz oldukça genç olması, Özgün Özerk'ten beklentilerimi yükseltiyor (ki eminim herkes buna katılmakta).
Kitabın kesinlikle güzel yanları da var, ama önce eksilerden bahsedelim:
Benim için en itici unsurlar, savaş kısmı, isimler ve ilişkiler oluyor. Savaş sahneleri gerçek bir savaştan daha çok bilgisayar oyunu gibi kalıyor, hikaye gözümüzde gerçek et, demir ve toprak yerine 3 boyutlu animasyon gibi canlanıyor. Kristal diyar da en az o kadar sanal bir his uyandırıyor. Hikayelerde büyü ve farklı diyarları okumayı çok severim, ama bu unsurlar ne kadar tasvir edilirse ve bu tasvirler ne kadar detaylı olursa, kalitesi de o kadar artar. O yüzden tasvirler zayıf diyebilirim özetle.
İkinci itici nokta, isimler. Bir fantastik kurguda, normal isimlerin gerçekten kötü durduğu zamanlar oluyor. Ancak burada, isimler de, tıpkı savaş sahneleri gibi yabancı veya "plastik" kalıyor. Belli ki yazar bu isimleri, karkaterlerin onda uyandırdığı hislere göre vermiş (veya öyle değilse bile bu isimler yerine oturmamış). Belki Avordiyal'ı daha rahat benimseyebilirim, çünkü en çok karakteristik farklılık ona verilmiş, bu yüzden ismini hak ediyor. Diğer karakterler sönük kaldığı için isimleri sürekli kopukluk yaratıyor. İleride yazacağı yazılarında isimleri belli bir kültüre, kurala veya temele dayandırması, isimleri daha organik unsurlara çevirebilir (Yüzüklerin Efendisi'nde isimlerin ırklarla ve onların kültürleriyle uyuşması veya Elantris'te isimlerin belli rünlerle bağdaşması).
İlişkiler kısmı ise, 13-15 yaşlarının getirisi ile doğal olarak zayıf kalıyor. Ölen sevgilinin ardından intihar etmek veya intikam uğruna başkasının ailesini katletmek tarihi geçmiş ve ruhsal yönden zayıf yöntemler. Birini seviyorsan onun için ölmezsin, aksine onun için yaşarsın. Biri aileni katletmişse o acıyı anlarsın ve intikam uğruna nefret ettiğin kişi olmazsın. Eminim ki bu tür ilişkiler ve sebep-sonuç kavramları yazarla birlikte gelişip, karşımıza daha keyifli hikayeler olarak çıkacaktır.
Hikayenin sevdiğim kısımlarına gelecek olursak, öncelikle söyleyebileceğim bana önemli bir ders vermesidir. O da yazmayı iyice öğrenmeden bir şey yazmamaktır. Evet, biraz zalim bir eleştiri olarak görünse de, bu kitabı okumadan önce, ben de bir sitede bir kaç kısa öykü yayınlamıştım. Bu kitabı okuduktan sonra yazdıklarımın aslında ne kadar yetersiz ve edebi yönden basit olduklarını algıladım. O yüzden bir şeyler yayınlamadan önce bol bol yazıp kendimi geliştirmeyi planlamaktayım (o da eğer yazarsam, zira hiç üstüne düşmediğim bir konu bu aralar, sadece ara sıra gelen heveslerden oluşmakta).
Bir diğer güzel yanı ise kolonilerdi. Kitabın en yaratıcı kısımlarından diyebilirim (her ne kadar modern kurgularda oldukça gözlemlenen "elementlerle sınıflama" kategorisine girse de). Kozmik ölçüde düşünülmüş bir toplum ve bu kadar büyük bir oluşuma meydan okuyabilen kişilikler, kitaba artı yönde bir hava katıyorlar. Üstelik kendi içinde oldukça detaylı kültürler barındırabilen bir toplum potansiyeli de var bu kolonilerin, ki yazar sonradan kendini geliştirmiş bir şekilde bunlara dönüp onları düzenleyebilir ve bizlere sunabilir.
Kitabın sonu da güzel ve kaliteliydi, bir "Donnie Darko" havası yaratıyordu üstelik. Okuyana kesin bir sonuç yerine, ucu açık bir önerme veriyordu. Siz nereye çekmek isterseniz o anlamı bulabiliyorsunuz.
Verdiğim 2 yıldız kitaba gidiyor, ama yazar 10 üzerinden 15 alabilecek potansiyele sahip, umarım yazmaya devam eder.
Kitabın kesinlikle güzel yanları da var, ama önce eksilerden bahsedelim:
Benim için en itici unsurlar, savaş kısmı, isimler ve ilişkiler oluyor. Savaş sahneleri gerçek bir savaştan daha çok bilgisayar oyunu gibi kalıyor, hikaye gözümüzde gerçek et, demir ve toprak yerine 3 boyutlu animasyon gibi canlanıyor. Kristal diyar da en az o kadar sanal bir his uyandırıyor. Hikayelerde büyü ve farklı diyarları okumayı çok severim, ama bu unsurlar ne kadar tasvir edilirse ve bu tasvirler ne kadar detaylı olursa, kalitesi de o kadar artar. O yüzden tasvirler zayıf diyebilirim özetle.
İkinci itici nokta, isimler. Bir fantastik kurguda, normal isimlerin gerçekten kötü durduğu zamanlar oluyor. Ancak burada, isimler de, tıpkı savaş sahneleri gibi yabancı veya "plastik" kalıyor. Belli ki yazar bu isimleri, karkaterlerin onda uyandırdığı hislere göre vermiş (veya öyle değilse bile bu isimler yerine oturmamış). Belki Avordiyal'ı daha rahat benimseyebilirim, çünkü en çok karakteristik farklılık ona verilmiş, bu yüzden ismini hak ediyor. Diğer karakterler sönük kaldığı için isimleri sürekli kopukluk yaratıyor. İleride yazacağı yazılarında isimleri belli bir kültüre, kurala veya temele dayandırması, isimleri daha organik unsurlara çevirebilir (Yüzüklerin Efendisi'nde isimlerin ırklarla ve onların kültürleriyle uyuşması veya Elantris'te isimlerin belli rünlerle bağdaşması).
İlişkiler kısmı ise, 13-15 yaşlarının getirisi ile doğal olarak zayıf kalıyor. Ölen sevgilinin ardından intihar etmek veya intikam uğruna başkasının ailesini katletmek tarihi geçmiş ve ruhsal yönden zayıf yöntemler. Birini seviyorsan onun için ölmezsin, aksine onun için yaşarsın. Biri aileni katletmişse o acıyı anlarsın ve intikam uğruna nefret ettiğin kişi olmazsın. Eminim ki bu tür ilişkiler ve sebep-sonuç kavramları yazarla birlikte gelişip, karşımıza daha keyifli hikayeler olarak çıkacaktır.
Hikayenin sevdiğim kısımlarına gelecek olursak, öncelikle söyleyebileceğim bana önemli bir ders vermesidir. O da yazmayı iyice öğrenmeden bir şey yazmamaktır. Evet, biraz zalim bir eleştiri olarak görünse de, bu kitabı okumadan önce, ben de bir sitede bir kaç kısa öykü yayınlamıştım. Bu kitabı okuduktan sonra yazdıklarımın aslında ne kadar yetersiz ve edebi yönden basit olduklarını algıladım. O yüzden bir şeyler yayınlamadan önce bol bol yazıp kendimi geliştirmeyi planlamaktayım (o da eğer yazarsam, zira hiç üstüne düşmediğim bir konu bu aralar, sadece ara sıra gelen heveslerden oluşmakta).
Bir diğer güzel yanı ise kolonilerdi. Kitabın en yaratıcı kısımlarından diyebilirim (her ne kadar modern kurgularda oldukça gözlemlenen "elementlerle sınıflama" kategorisine girse de). Kozmik ölçüde düşünülmüş bir toplum ve bu kadar büyük bir oluşuma meydan okuyabilen kişilikler, kitaba artı yönde bir hava katıyorlar. Üstelik kendi içinde oldukça detaylı kültürler barındırabilen bir toplum potansiyeli de var bu kolonilerin, ki yazar sonradan kendini geliştirmiş bir şekilde bunlara dönüp onları düzenleyebilir ve bizlere sunabilir.
Kitabın sonu da güzel ve kaliteliydi, bir "Donnie Darko" havası yaratıyordu üstelik. Okuyana kesin bir sonuç yerine, ucu açık bir önerme veriyordu. Siz nereye çekmek isterseniz o anlamı bulabiliyorsunuz.
Verdiğim 2 yıldız kitaba gidiyor, ama yazar 10 üzerinden 15 alabilecek potansiyele sahip, umarım yazmaya devam eder.
Displaying 1 - 2 of 2 reviews