Galata Sarayı Efendileri

by Halil Özer

Halil Özer'in Galatasaray'la ilgili anılarını kitaplaştırdığını duyunca paniğe kapılmadım değil. Çünkü Halil Galatasaray'ın içini Galatasaraylılar'dan daha iyi bilen tek gazetecidir. Bu durum zaman zaman yöneticiler arasında espri konusu olmuştu. Bazen yönetim kurulu toplantılarından çıkışta "Yahu ne konuştuk hatırlamıyorum. Halil'i arayalım da anlatsın" derdik. Ya da katılmadığımız yönetim kurullarında ne konuşulduğunu öğrenmek için en iyi kaynağın Halil olduğunu konuşurduk. Sadece yönetimde değil, takımda, soyunma odasında, Kuruçeşme'de, Kalamış'ta ne olup bittiğini kimse Halil Özer'den iyi bilemez.
Halil iz süren dedektif ustalığı ile herkesle konuşup, parçaları bir araya getirir ve Galatasaray'ın içini dışını çözer. Kitabında da aynen öyle yapmış. Ortaya çıkan ise bir spor kulübünün perde arkasında yaşananlar değil, tam bir "thriller" olmuş. Bravo Halil Özer'e. Bu kitap her Galatasaraylı'nın evinde olması gereken, Galatasaray'ı anlatan bir çalışma. -Fatih Altaylı
Bir gün transfer görüşmesine gireceğim. Tam kapıdan içeriye girerken Halil Özer kulağıma eğilip bana alacağım parayı, maç başını, her şeyi söyledi. Ben inanmadım. İçeriye girdim. Görüşme sırasında önerilen rakamlar Halil Özer'in bana söylediği rakamlarla birebir aynıydı. -Bülent Korkmaz (Galatasaray eski kaptanı)
Halil'den öyle haberler çıkıyordu ki kimsenin bilmesi mümkün değildi. Ve arkası hiç kesilmedi. Sonunda canımıza tak etti. Bütün futbolcular bir olup soyunma odasında mikrofon aradık. Ama bir şey bulamadık. Sonra soyunma odasının dışına çıktık. Orada da bir şey bulamadık. Nereden duyuyor, kim söylüyor, nasıl yazıyor, asla çözemedik. Cüneyt Tanman (Galatasaray eski kaptanı)
Bir sabah kalktım, kendime kahve yapacağım. Mutfağa gittim. Bir baktım, Halil Özer oturmuş kahve içiyor. Kahvesini kendisi yapmış. Ben tabii şoktayım. Hayırdır diye sordum. Bana röportaja gelmiş. Eve nasıl girdi bilmiyorum. Belki de uyku sersemi kapıyı ben açtım, hatırlamıyorum. İşte öyle aileden biriydi Halil Özer. Hiç yadırgamazdık. Hepimizin kardeşi ve dostuydu. -Suat Kaya (Galatasaraylı eski oyuncu)

Unknown Binding

Reviews

[Murat · Rating 3 out of 5]

Aslen Fenerbahçeli olan Halil Özer'in Galatasaray muhabirliği yaptığı dönemdeki anılarını ve gözlemlerini derlediği bir kitap bu. 2005 yılında aldığım kitabı bugün eskilerin arasında gördüm yeniden okumaya başladım. Özellikle UEFA kupasına giden süreci, İstanbul'da 2 İngiliz taraftarının öldürülmesinin ardından Leeds'deki maç öncesi/sonrası yaşanan gerginlikleri ve Kopenhag'da İngilizlerle yapılan meydan muharebesinin anlatıldığı kısımları soluksuz okuduğumu hatırlıyorum..

Kitap, UEFA kupasının Türkiye'ye getirilirken uçak kargosunda ortadan ikiye ayrılmasının anlatıldığı bölümle başlıyor. Sonrasında çoğunlukla Fatih Terim dönemi, Florya'da yaşananlar, dönemin futbolcuları ile ilgili anılar, zaman zaman Mustafa Denizlili dönemler kronolojik olmayan bir sırada anlatılıyor.

Gelelim kitabın adına; kulübün ilk maçlarından birinde Rumlar'ın takımını 2-0 yenmesi sonrası taraftarlarca takılan " Galata Saray Efendileri" ifadesi kitabın isminin kaynağı. 2017 yılı itibariyle ne kadar anlamı kalmıştır bilemem ama en azından bu anlamlı ve köklü tarihi unutmamak önemli.

UEFA kupası kazanıldığı dönem itibariyle Türk'ün özgüvenini tazeleyen ve hala erişilemeyen bir başarı ve bu anlamda köklü tarihe ve kuruluş amacına verilmiş en güzel selamdır;

" Maksadımız İngilizler gibi toplu bir hâlde oynamak, bir renge ve bir isme mâlik olmak ve Türk olmayan takımları yenmektir."

Kulübün kuruluş amacını ve geçmişini unutmadan (ancak ona takılmadan) geleceğe yürümesi de temennimiz olsun.

[KorayGok · Rating 2 out of 5]

bir gazetecinin yazdığı kitapta bu kadar imla hatası can sıktı bu kitabı yazan da mı okumadı yahu