Tulum Hayri, Güdük Necmi, Kalem Şakir, İnek Şaban, Domdom Ali, Çolak Hamdi, Kel Mahmut, Badi Ekrem, Hafize Ana ve diğerleri… İşte Hababam Sınıfı’nın unutulmaz kadrosu.Kendisi de uzun yıllar yatılı okullarda okumuş ve öğretmenlik yapmış olan Rıfat Ilgaz’ın anılarından yola çıkarak yazdığı Hababam Sınıfı ve bu sınıfın unutulmaz karakterleri, yıllardır yediden yetmişe herkesi kâh güldürdü kâh ağlattı. Yazar, eğitim sistemindeki bozukluğu, yöneticilerin ve eğitmenlerin halini, öğrencilerin bakış açısıyla anlattı bizlere. Öğretmenleri tarafından tembel, yaramaz, kopyacı diye suçlanan bu sınıfın parasız yatılı öğrencileri, aslında böylesi bir otoriter eğitim sistemine uyum sağlayamayıp kendilerini farklı yollarla ifade ettiler. Onların istedikleri, sevgi ve anlayıştan başka bir şey değildi. Bir türlü değişmek bilmeyen bu sistemle daha iyiye doğru mücadelenin sembolü olan Hababam Sınıfı’nda hepimizin ortak anıları var. Bu sınıf, hepimizin sınıfı…
Rıfat Ilgaz’ın Hababam Sınıfı romanından uyarladığı Hababam Sınıfı Sınıfta Kaldı’yı ve Hababam Sınıfı İcraatın İçinde, Hababam Sınıfı Baskında, Hababam Sınıfı Uyanıyor adlı tiyatro oyunlarını okurken, kendinizi hiç yabancısı olmadığınız sınıfın şenlikli ortamında bulacaksınız…
Mehmet Rıfat Ilgaz, Türk şiir, roman ve öykü yazarı. Özellikle Hababam Sınıfı romanıyla tanındı. Hem yazılarında hem de kişisel hayatında toplumcu bir çizgi devam ettirdi. Türkiye’nin en çalkantılı siyasi dönemlerinde devam ettiği dergiciliği, aynı dönemdeki birçok yazar gibi, onun da adliye koridorlarında ve hapishanede zaman geçirmesine neden oldu. Oldukça üretken olan yazın hayatına şiirden mizah öykülerine, romandan çocuk kitaplarına birçok farklı alanda eser sığdırdı. Bir zamanlar toplatılan Karartma Geceleri eseri 2004 yılında 100 Temel Eser listesine girdi.
"Bütün edebiyat kitabını ezberledim. İçinde düşmanlık, suçlamak, yasaklamak üzerine her şey var. Dostluk, sevgi üzerine tek satır yok. Öğretmenlerimin hepsi için dilim varmıyor kötü demeye. Ama bazı geceler uykum kaçıyor da düşünüyorum. Ne işim var burada benim diye. Tek başıma sanıyorum kendimi. Yalnızlıktan korkuyorum."
Akıcı ve hızlı giden bir kitap. Bazı olaylar filmlerde anlatılmış ancak filmde bahsedilmeyen bazı karakterler de var. Örneğin, Yıkılmaz Hadi karakteri filmlerde kullanılmamış. dikkatimi çeken bir diğer nokta, kitapta İnek Şaban'ın fazla diyaloğu veya yeri yok. Filmlerde ise bildiğimiz gibi birçok olay onun üzerinden dönüyor.
Kitap, birinci tekil ağızdan anlatılmış. Çoğunlukla diyaloglar üzerinden gittiği için birkaç saatte bitirilecek bir kitap.