İÖ 7. yüzyıl sonlarıyla 6. yüzyıl başlarında yaşadığı sanılan Sappho, bireysel duyarlığın belki de ilk önemli şairidir. Ünlü İtalyan şair Salvatore Quasimodo, Sappho'dan söz ederken, "Kendisiyle ilgili her şeyi, hem iç titreşimlerini hem de bitip tükenmeyen aşk uğraşının kahramanlarını bize açıklamıştır," diyor. Quasimodo'ya göre, "bir ten ve ruh öyküsü"nü anlatır onun dizeleri: "Hiç uyarmadan / Kasırga nasıl sökerse / meşeleri kökünden / öyle sarsıyor yüreğimi aşk."
Sappho'nun şiirleri zaman içinde, özellikle de tutucu çevrelerce erotik bulundukları için korunamamış, ancak kimi parçalar kalmış geriye. 19. yüzyıl sonunda bulunan papirüs yazmalarla birlikte Sappho şiirleri bugünkü sayısına ulaşmış. En azından 2500 yıl öncesinin bu mücevher dizelerini Cevat Çapan'ın benzersiz Türkçesiyle sunuyoruz.
Work of Greek lyric poet Sappho, noted for its passionate and erotic celebration of the beauty of young women and men, after flourit circa 600 BC and survives only in fragments.
Ancient history poetry texts associate Sappho (Σαπφώ or Ψάπφω) sometimes with the city of Mytilene or suppose her birth in Eresos, another city, sometime between 630 BC and 612 BC. She died around 570 BC. People throughout antiquity well knew and greatly admired the bulk, now lost, but her immense reputation endured.
Dünyanın belki de tanınan (ruhsal olarak) ilk güçlü kadını ile karşı karşıyayız. Şiirlerini M.Ö 7. yüzyılda yazan biri için büyük bir insan sarraflığı, toplumsal yorumlar, üstelik şiirinden bu kadar az parça kalmasına rağmen.
Şiirleri güzel ve gerçekten Sappho'un duygularını birebir hiseder gibi oluyorsunuz. Kısa ama güzel bir eser. Bütün şiirleri olmasa da genel bir fikir edinebiliyorsunuz.
nasıl güzel satırlar, nasıl güzel bir kadın... ne desem bilemiyorum her şiiri okurken acaba daha neler yazmıştı da asla okuyamayacağım diye düşünüp durdum. ''ama bil ki gelecek günlerde birtakım insanlar anacaklar bizi'' ''ben ölsem de, adım hiç unutulmayacak''
Sappho'nun şiirlerini çok sevdim. Kadın şairleri oldum olası sevmişimdir zaten. Aşk, erotizm ve heyecan kokan tatlı bir hikaye anlatıyor bu kitap. İnsan eline alınca bir solukta bitiriveriyor ve tadı damağında kalıyor. 50 Shades of Grey sığlığından kurtulup gerçek lirizmin zevkine varmak isteyenlere tavsiye ederim.
Çok kısa şiirlerin yer aldığı bir kısa şiir kitabı. Okumaya başlamanız ile bitirmeniz bir oluyor. Şairinin içinden geçenleri anlayabiliyor, yer yer benzerlikler yakalamaya çalışıyorsunuz. Fakat şiir zordur derler, hem yazana hem okuyana verebilecekleri açısından.
Bu puan Sappho'ya degil. Ben Sappho'ya puan veremem. Bu puan, tamamen Can Yayinlari'na. Mukemmel bir ceviri, Cevat Capan harika bir is cikartmis ceviri konusunda. Hicbir siir egreti durmuyor veya ceviri gibi hissettirmiyor, ayrica orijinal hallerinden (Barnard) kilometrelerce uzakta da degil. Sappho'yu hic bilmeyen birisi cok zevk alir. Fakat siir numaralari, Voigt'in fragmentlariyla degil de Mary Barnard'in fragmentlariyla eslesiyor anladigim kadariyla. Bunu hicbir yerde belirtmedikleri icin siz Voigt saniyorsunuz. Dumura ugruyorsunuz. Ayni sebepten, Tithonus Siiri de yok icinde. Ayni yaynevinin ayni serisinin De Profundis cevirisinden olsa gerek ki onsozden cok buyuk seyler beklemisim zira De Profundis'in onsozu gercekten inanilmaz guzel. Ote yandan, De Profundis onsozunu cevirmenin kendisinin yazmadigini da goz onunde bulundurmak gerek. Neyse, demem o ki onsozden de bekledigimi alamadim. Ceviri harika. Kitabin kapak tasarimi mukemmel. Fakat Sappho icin onerecegim kaynak olmayacak.
İçinde isim geçen şiirleri çok dikkatle okuyamasam da hepsine bayıldım. 20 dakikada bitirilebilecek bir uzunluğa sahip olması da çok iyi oldu, tam böyle bir kitaba ihtiyacım varmış. Kendi hislerime çok uyduğunu düşündüğüm şiirleri okuduğumda çok kez sesli olarak ofladım. İşte birkaçı:
"Bu gece Ay battı, sonra yıldızlar; gece yarılandı zaman geçiyor
Bense yapayalnızım yatağımda"
"Neden ağlıyorum?
Yiten kızlığımın mı yasını sürdürüyorum?"
"Doğru Beni okşayanı seviyorum. Bence
Aşkın da payı var Güneşin parıltısında ve erdeminde"
Ama bil ki gelecek günlerde birtakım insanlar anacaklar bizi
“Sappho, erkek egemen edebiyatta başkaldıran kadınlar arasında ilk sıraya konabilir. Ayrıca antik dönemde kadınların diğer kadınlara olan çekiciliği hakkında yazan ilk kadın şairdir. Kadın ve queer tarihinin en önemli figürlerinden biri olan Sappho, sadece büyük bir şair olmakla kalmaz, bir müzisyen, bir sanatçı, bir söz yazarı, bir mucittir de aynı zamanda.” Eserleri günümüze eksiksiz ulaşabilseydi keşke…
i fell in love with sappho's poems. however, the translation was SHIT. i looked up some of the poems and they are so much better in english. this book failed me with its translation. someone needs to tell that men that lesbian people exist.
Gönül isterdi ki lirik şiirin en iyilerinden kabul edilen Sappho’nun şiirleri eksiksizce günümüze ulaşabilseydi. Oradan buradan günümüze kalan alıntılar bile insanda böyle etki bırakabiliyorsa orijinal halini düşünemiyorum bile…benim çok hoşuma gitti.