Jump to ratings and reviews
Rate this book

Kemal Tahir ve "Türk Romanı": Eleştiriler-Tartışmalar-Cevaplar

Rate this book
Ekim 1967’de yayımlandığında konusu, dili, arka kapak yazısındaki dikkat çekici “Türk romanı” ifadesi, Kemal Tahir’in edebi ve entelektüel gücü nedeniyle büyük ilgi gören Devlet Ana romanı, neşredilir neşredilmez büyük tartışmaları beraberinde getirir. Aylar boyunca gazete ve dergilerde Kemal Tahir ve eseri Devlet Ana üzerine yazılan yazılar, yazara ve esere getirilen eleştiriler “Türk romanı” üzerine yapılan geniş tartışmalara dönüşür. Öyle ki Devlet Ana ve Kemal Tahir üzerine dergi özel sayıları çıkar, soruşturmalar yapılır.
Bu zengin tartışma ikliminde gazeteci ve yazar Mehmet Seyda, Kemal Tahir’in de aralarında bulunduğu gazeteci, yazar ve okur grubuyla, “Türk Romanı” başlıklı bir açık oturum düzenler. Daha sonra açık oturumun kayıtları kitap haline getirilir.
Açık oturum kayıtları dönemin edebiyat iklimine, “Türk Romanı” tartışmalarına önemli tanıklık ve değerlendirmeler sunmasının yanında, Devlet Ana etrafında ortaya çıkan tartışma ve eleştirilere Kemal Tahir’in birinci ağızdan verdiği cevapları da içermektedir. Kemal Tahir edebiyat ve roman üzerine derinlikli çözümlemelerinin ardından, Dostoyevski ve “Rus Romanı” örneklendirmesiyle romana ve edebiyata Türk dehasını getirmek gerektiğini vurgulayarak “Türk romanı” tartışmalarına noktayı koyar.

96 pages, Paperback

Published January 1, 2023

2 people want to read

About the author

Ratings & Reviews

What do you think?
Rate this book

Friends & Following

Create a free account to discover what your friends think of this book!

Community Reviews

5 stars
0 (0%)
4 stars
1 (33%)
3 stars
1 (33%)
2 stars
1 (33%)
1 star
0 (0%)
Displaying 1 of 1 review
Profile Image for Beybulat-Noxcho.
273 reviews9 followers
October 4, 2024
“Devlet Ana neşredildiği tarih dönemine hakim yerleşik kabullere, tarih anlayışlarına, daha da ötesi bir toplumun tarihsizleştirilmesine ilişkin sağlam bir itirazı da geliştiren bir romandır” (s.12)
“Fikir Türk olmayınca, romanın Türk olması olanağı yoktur” -İsmet Bozdağ (s.24)
Batı uygarlığını daha önce de karşı çıkmış büyük yazarlar taşımaktayız bunlardan biri de Dostoyevski dir o sibirya'dan çok değişik düşüncelerle dönmüş, bir zamanlar uğruna hayatını tehlikeye attığı düşüncelerini eser kalmamıştı rusya'nın ilerleme yolunun hürriyeti uğruna savaşmak, liberal devrimcilik olduğuna inanmıyordu. Geleneklere bağlı, çarın iktidarına saygı gösteren, dini ve kiliseyi el üstünde tutan, açıktan açığa sağcı bir tutama bel bağlamıştı...Sibirya’da geçirdiği tecrübelerden sonra Dostoyesvskii Rusya'yı kalkındırma ve medenileştrme yolunda Batı’yı örnek ala çabaların doğruluğına inanmaz olmuştu” (s.28)
“Yaşar Kemal der ki, Beni Türk dünyasına ve Türk şiirine götüren tek cümle, paris'te michelin bir kitabını okurken rastladığım, Fransız milletini 1.000 yıllık Fransız toprağı, tarihi yarattı cümlesidir. O zaman kendi kendime sordum acaba türk milletini kaç yüzyıllık Osmanlı, kaç yüz senelik Selçuklu tarihi yaratmıştır? Bu sebeple edebiyata girdim ve bu sebeple tarihi inceledim” (s.44)
“Dostoyevski diyor ki, bir batılı ile yaptığı tartışmada şunu söylemiştir : biz sizin bütün kültürünüzü romanda tekniğinizi aldık, biliyoruz. Bunun üzerine rus dehasını da koyduk” (s.52)
“Bir küçücük misal vereyim. Bir batıylıa nasılsınız? demek, aşağı yukarı hakaret sayılmış kişiliği ile ilgileniyorsunuz adam katiyen öyle bir şey istemiyor. Son derece tedirgin oluyor. Onlar sabahleyin karşılaştıkları zaman ki sözleri, bugün hava ne güzel falan gibi şeyler biz de öyle değildir kim olursa olsun kendinizi iyi hissediyor musunuz? Nasılsınız bugün sizi daha iyi gördüm… falan deriz. Bu aslında, batılı insanın idrak edemeyeceği ve bizim çok kullandığımız için hiç değer vermediğimiz son derece önemli bir insan münasebetidir.. Bunu ancak münasebeti kaybetmiş insanlar bilir” (s.57)
Displaying 1 of 1 review

Can't find what you're looking for?

Get help and learn more about the design.