Adana'da Piç Olmak - Öteki Sabancılar

by Sevgi Sabancı

Türkiye’nin en zengin ailelerinden Sabancı ailesinin halı altına süpürülmüş hikâyesini, Hacı Ömer Sabancı’nın büyük oğlu İhsan Sabancı’nın kızı Sevgi Sabancı’dan okuyacaksınız...

Güler Sabancı’nın kız kardeşi olan Sevgi Sabancı, ailesinin gerçek yüzünü cesaretle yazmış.

Despot bir baba (Hacı Ömer Sabancı), entrikacı bir kardeş (Sakıp Sabancı), ilgisiz ve kocasını sürekli küçülten bir eş (Yüksel Sabancı), vicdan ve merhametin yanında sevgisini de oğluna ve torunlarına çok gören bir anneyle (Sadıka Sabancı), aynı evde mutsuz bir hayat sürdüren İhsan Sabancı mutluluğu bir başka kadında bulmaya çalışır. Ancak, bu büyük aileden bunalan İhsan için sevdiği kadının ihaneti tam bir yıkım olur. Artık toparlanamaz. Ailesi bunu da ona karşı kullanmak ister. Yıkım katlanarak devam eder. Geri kalan hayatını otel odalarında sürgünde geçiren İhsan’ı ölüm genç yaşında bulacaktır...

Birçok sektördeki yatırımlarıyla büyük bir zenginliğe erişmiş Sabancı Ailesi’nin hem bu basamakları nasıl tırmandıkları hem de bu zenginliğe dahil edilmeyen İhsan Sabancı ve sevdiği kadından olan çocuklarının hikâyesine tanıklık edeceksiniz...

Genres: Turkish

240 pages, Paperback

Published January 1, 2023

Reviews

[Sevim Tezel Aydın · Rating 3 out of 5]

İhsan Sabancı’nın kızı Sevgi Sabancı kendi yaşamını ve ailesinin diğer üyelerine dair anılarını anlatmış. Ayrıntılara girmeyeceğim, tüm taraflar için zor ve üzücü hadiseler olmuş, büyüklerin yanlışları her zaman ve önce çocukları vuruyor…

[Vedat Hayri Adivar · Rating 5 out of 5]

Çıkar konuşunca vicdan susar…
Sanmayın ki kılığın, kıyafetin, kalıbın, makamın, zenginliğin içinde olan herkes insandır. İnsanı farklı kılan sadece vicdandır, merhamettir…
Bu aile sadece insanı ihtiyaçları kadar ve ihtiyaç duydukları sürece kullanır…
Hayatta her şeyin geçici olduğuna sadece sevginin kalıcılığına inanıyorum…

[Gu Gu · Rating 3 out of 5]

Bilemiyorum. Sevgi hanım büyük ihtimal haklıdır da. Çünkü olayları iki taraftan da dinlemek gerek, ancak küçücük çocukları yok saymak, görmezden gelmek olacak iş değil. Üstelik oğullarının, ağabeylerinin aşık olduğu bir kadını öldürtmeye çalışmak, her türlü zorluğu çıkartmak. Ben Sakıp beyi severdim ve Türkan hanımı halen severim. Sakıp bey nikah şahitlerimizden biriydi. Ancak yine de yapmaz diyemem. Çünkü cimri olabilir, menfaatler ağır basınca ne olmuştur bir şey demek zor. Sevgi hanımı hiç tanımam, ancak yalan atacak hali yok. Limitsiz paraya sonradan sahip olup inanılmaz pinti olanları da çok gördüm. Ama görmediğim hiç birinin kefenlerinin cebi olmadığı. Bu arada Sevgi hanım Benazir Butto ile prens Charles’ın dönem öğrencileri olduğunu yazmış, bilir bilmez. Öyle bir şey yok, çünkü prens Charles hiç bir zaman Oxford’da öğrenci olmadı.

[Mehves · Rating 2 out of 5]

Verdiğim yıkdız sayısı kitabın edebi diliyle ilgili. Böyle sansasyonel bir hatırat yazılacak ve siz bunu editör elinden geçirmeyeceksiniz. Editör varsa bile künyede yok; dolayısıyla 120. sayfada traMva yazılmış olmasını yokluğuna bağlamak istiyorum. İçerik ise Sevgi Sabancı’nın önsözünde belirttiği gibi, olabildiğince kişisel hislerden arındırılma çabasıyla yazılmış olsa da elbette öznelliğini koruyan bir metin. Kendi çekirdek ailesinin (son derece objektif olarak) tüm eksi ve artı özellikleri filtrelemeden yazılmaya gayret edilmişse de karşı taraf diyebileceğimiz kişiler yalnızca kötü olarak resmedilmiş. Grilik hiç yok. Okurken sürekli olarak bunun bir biyografi değil anı metni olduğunu akılda tutarak okudum. Yine de çok zor geçmiş bir çocukluk ve ağır bir hayta travmasını okumak ve bunun gerçekliği sarsıcı geliyor okuyucuya.

[Gursel Uckan · Rating 3 out of 5]

Mağdurun gözüyle yazılmış bir aile içi hesaplaşma kitabı. Tabii, söz konusu aile Sabancı'lar olunca iş biraz ilginçleşiyor.
Hikaye Sabancı'ların nasıl znginleştiği ile başlıyor. burada öyküyü sadece Hacı Ömer Sabancı'nın cimriliğe varan tutumluluğu ve yatırımcı zekası ile açıklamak, Cumhuriyet'in ilk yıllarında devlet ile ittifaktan doğan ayrıcalikla çöktüğü mallardan ve bütünleştiği uluslararası sermayeden bahsetmeyince kitabın gerçekçiliği havada kalıyor.
Sevgi Sabancı, aile içinde istnmeyen bir evliliğin mirastan mahrum bırakılan çocuğu olarak bir mağdur edebiyatı tutturuyor ama sadece kendine yapılan haksızlıklardan bahsdip, arada bir de miras haklarına kavuşursa savaşı sona erdireceğinin ipuçlarını veriyor.
Kitapta ilginç ve Sabancı'lar gibi kolay yenilir, yutulur olmayan iddialar var. Kuşkulu biçimde ölen damatlar, aile tarafından kendisine yöneltilmiş suikaste azmettirmeler, tehditler vb.
Aile'nin bu iddialara sessiz kalması ve yalanlamamsı da ayrı bir ilginç nokta. Hele ki Güler Sabancı'nın kendisi hakkında yazılanları yanıtlamaması pek önemsememe ile açıklanabilir değil.
Kitabın herhangi bir edebi değeri yok, böylesi bir iddiası da yok. Kolay okunabilir dille yazılmış.
Okuduktan sonra, bellekte ne kalıyor derseniz, büyük burjuvazinin para uğruna kendi aile bireylerine dahi acımaması, ekranlarda, basında sık sık boy gösteren, "şirin", "samimi", güya halktan Sabancı ailesinin aslında nasıl sıradan olduğu....

[Hakkı Sayın · Rating 2 out of 5]

Hafta sonu okurum, zaman geçer diye almıştım, neler oldu ya bu kitapta... Bitirdiğimde pis bir duygu bıraktı üzerimde. Sevgi hanım belli ki dürüst, erdemli bir insan, ve tek istediği onlarla maddi manevi eşit olduğunun tüm Sabancı ailesi tarafından tanınması (imiş). Bunu anladım. Öte yandan, bu kadar çok karakter suikasti yapması, annesine dek herkesi mitralyözle taraması, kitabın bu kadar hard core olması gerekli miydi? Çok ama çok ayıp geldi bu bana. Koca kadın!

Kitapta çok fazla imlâ hatası var; editör ve yayınevi özensiz davranmış.

Aklımda sadece şu kalsın istiyorum : Nereye gittiğini bilen insana dünya yol verir. -Epiktetos.

[Feride · Rating 3 out of 5]

Şok edici bir okuma oldu. ama benin kafama en çok takılan hızlıca geçiştirilen sabancıların BİR ANDA ÇOK ZENGİN OLMA hikayesi. bunu sadece dede hacı ömer adlı dedenin aşırı cimri ve çalışkan olmasına bağlaması bende şüphe uyandırdı. onun dışında sevgi sabancının bu kitabı hayatı boyunca yaşadığı aşağılamaların, haksızlıkların ve hayal kırıklıklarının bir sonucu olarak yazmaya karar verdiğini düşünüyorum... o nedenle duygulara yer verilmiş yer yer ve anlattıklarının çoğu da muhtemelen doğru ve haklı olduğunu da düşünüyorum davasında. okurken üzüldüm küçüklüğüne. kitabın önsözü ve kitabın sonundaki fotoğrafları beğendim.

[Birsen Aktugan · Rating 4 out of 5]

Çok çarpıcı bir aile ve hayat hikayesi! Üstelik bu Türkiye'nin en tanınmış ailesinde yaşanıyor. Olanlar tutkuyla nefret ve cehalet arasındaki savaştan başka bir şey değildi diye anlatıyor yazarımız ve yaşadıkları içimi parçalayan Sevgi Sabancı. Cesur anlatımı için kutluyorum. Çok çarpıcı cümleleri var: "Dilsizdir ağır acılar, insanı lal eder. Konuşturmaz. Köşe bucak gizletir adamı".

[NİLGÜN BOZ · Rating 5 out of 5]

İnsanın canı yanınca neleri feda ettiğini, edebildiğini bu kitapta daha iyi anlıyoruz. İnsan annesini babasını ve kardeşlerini seçemez doğal olarak. Onları hatalarıyla sevaplarıyla kabul ederiz. Çocuklar ise dünyanın en masum ve en lekesiz varlıklarıdır. Aslında çokça sevgi verilse karşılığı da çokça sevgi olabilirdi. Yazık gerçekten çok üzüldüm kitapta anlatılan olaylara.

[Emin · Rating 3 out of 5]

Kitabı kardeşim 2 sene önce hediye ettiğinde başkasının aile dedikodusu gibi görüp hafif merakımı da bastırarak kenara koymuştum. Şimdi bir proje için iyi olduğuna karar verip elime aldım ve 24 saatte bitirdim.

Etkileyici ve çok cesur bir hikaye. Şaşırmam diye düşünürken yazılanların bu kadar ağır ve iddialı olacağını da düşünmemiştim.

[Yaprak Besik · Rating 3 out of 5]

Türkiye’nin en büyük ailelerinden biri olan Sabancı ailesini, ailenin sevilmeyen ve kabul görmeyen, “gayrimeşru” bir üyesi olan Sevgi Sabancı anlatmış. Taraflı olduğu kesin ancak tarafsız olmak gibi bir iddiası da olmayan bir hikaye. Hikayelerini bilmiyorsanız oldukça ilgi çekici gelebilir.

[Gülen Sinem · Rating 2 out of 5]

Bugünün değerleri ile geçmişin yargılandığı bir kitap. İddia muhataplarının cevabını öğrenemeyecek olmak üzücü. Yazar ve kardeşlerinin muhakkak ki uğradığı önemli haksızlıklar ve bundan doğan büyük bir öfke var. Ancak, babasını tasvir ederken okurdan istediği sempati bana geçmedi.

[Linden · Rating 3 out of 5]

Akici bir dille yazilmis aile mevzu karmasiktir klisesini dogrulayan bir biyografi. Tek yanli olmakla birlikte en goz onunde olan ailelerden birinin icyuzunu gostermesi acisindan onemli.

[Taylan · Rating 3 out of 5]

Aile kavramının o kadar da yüceltilmemesi gerektiğini anlayabileceğiniz bir bir kitap.

[Kaspar · Rating 3 out of 5]

Çok akıcı, doğal olarak yanlı ama ilginç. Çok zor bir hayatı anlatıyor.

[Sadiye Cevheribucak · Rating 3 out of 5]

Sürekli “Türkiyeli” yazıp, annesini açık açık “kötü kadın” diyen birinin hikayesi. Aşırıya kaçtığı için çok samimi gelmedi bana ama sizi bilemem

[Doğa Göçük Çam · Rating 3 out of 5]

Edebi değeri olmasa da Sabancı ailesinin gerçeklerini öğrenmek ilgi çekiciydi.