Ona herkes ama herkes Fikri Bey derdi. Ne de olsa o bir patron, genel müdür ve yönetim kurulu başkanıydı. Kendi krallığında mutlu mesut yaşarken bir gün şaka gibi bir telefon geldi. Ortaokula geri dönmesi gerekiyordu! Meğer bir karışıklık olmuş ve ortaokuldan hiç mezun olmamıştı. Gidip derslerini tamamlamazsa tüm diplomaları geçersiz sayılacaktı. Yok artık daha nelerdi!
Okula dönmemek için elinden geleni yaptı. Önce sorunu parayla çözmeyi denedi ama kabul edilmedi. Sonra karnı ağrıdığı için rapor almaya çalıştı, kimse vermedi. Okuldan kaçmaya kalkıştı ama başarısız oldu. Sonunda durumu kabullendi. Bir an önce mezun olmalı ve işine dönmeliydi. Öyle de yaptı.
Bir ortaokul, insanın hayatını ne kadar değiştirebilir? Bunu Fikri Bey’e sormak lazım. Yani 119 Fikri’ye..
"Oyuncu Anne" lakabıyla bilinen ve yazdığı ebeveynlik kitaplarıyla büyük bir ilgi kazanan Şermin Çarkacı, 2017 yılında medeni durum değişikliği sebebiyle babasının soyadı olan Yaşar soyadını kullanmaya başlamıştır.
Yazarın, Şermin Yaşar ismiyle yayımladığı ilk kitap "Tarihi Hoşça Kal Lokantası"dır.
Şermin Yaşar kitaplarında hayatta aslında neyin daha önemli olduğunu harika anlatıyor. Genel müdürlüğü bıraktığım bir zamanda okumam da hayatın bir cilvesi galiba :) Çocuk kitapları diye tanımlanan kitapları okurken hep aynı şeyi düşünüyorum, kitaplar için bir alt yaş okuma sınırı olmalı evet ama üst yaş sınırı yok! Bunu biz “yetişkinler” unutuyoruz bazen. Hatırlatma için teşekkürler Yaşar.
Kültürümüzün, ataerkil toplum yapısının, hiyerarşik iş ortamının oluşturduğu süregelen kalıpların okul ortamında yaş aldıktan sonra sorgulanmaya başlamasını komik bir şekilde anlatmış Şermin Yaşar. Düşünmeden yaptığımız ne çok şey var. Düşünürsek belki de vazgeçeceğimiz, artık öyle yaşamayı, düşünmeyi tercih etmeyeceğimiz... Saygı duyulma, "bey" olma arzusuyla yanıp tutuşan Fikri bey, saygı konseptini baştan öğrenmek zorunda kalıyor. 'Bey' olma çabasından insanlığını kısıtlamış, eş olamamış, baba olamamış biri Fikri karakteri. Okulla birlikte şimdiye kadar sorgulamadığı rutinleşmiş kalıplaşmış davranışlarını sorgulamaya itiliyor küçük çocuklar tarafından. Son sayfalara doğru da Fikri Bey'in de belirttiği gibi, başkalarından 'saygı' görmek için, başkalarına karşı 'bey' olmak için, onay almak içindi senelerdir yaptığı her şey. Başkaları için bir "Fikri Bey" yaratmıştı adeta ama o Fikri olarak ne istiyordu sorgulamamıştı bunca zaman. Bunun yanısıra okulun ve okul ortamının yeni kapılar açma, insan ufkunu geliştirme, sorgulatma özelliklerinin de altı çizilerek okulun ve eğitimin önemi dile getirilmiş. Çok keyifle bitirdiğim bir kitap oldu.
This entire review has been hidden because of spoilers.
28 yasimdayim ve bu tarz cocuk kitaplarini cok seviyorum. Bu kitabi her yerde aradim bi turlu ulasamamistim. Konusu bana cok komik ve merak uyandirici geldi.
Kendisini kaf daginda sanan "Fikri BEY" bir gun ortaokuldan derslerini tamamlamadan mezun olmasi sebebiyle 15 gunlugune okula cagriliyor.
Herkese yukaridan bakan fikri BEY amca alcakgonullu olmayi ve hayattaki gercek mutlulugu bulmayi ogreniyor.
Keske fikri babanin yolunun kesistigi okuldaki ogrenciler tum Turkiyede olsa. Ben boyle ogrenci profili gormedim sahada calisan bir ogretmen olarak jfdjjfkf
Storytell’de büyük keyifle dinledim. Yer yer eğlendim. Ancak bana kalan Sude oldu. İçimde hep bir yerde aklıma Sude ve nokta atışı eleştirileri gelecek. 😅😂
Big boss man-child Fikri Bey manages to learn how to overcome his generational trauma. With subtle lessons on becoming a better person, it's a must-read for children.
Şermin Yaşar bizi alıyor hayatın içinden seçtiği bir karakter olan Fikri Bey ile güzel bir yolculuğa cikariyor ve karakter üzerinden çok güzel, hayata dair mesajlar veriyor. Yeri geliyor gülümsetiyor, yeri geliyor düşündürüyor. Kibirli Fikri Bey’in dümdüz Fikri ya da o tatlı tontis Fiko’ya donustugu bu tatlı kitabı Ceyda Duvenci’nin sesinden dinlemekte ayrı bir keyifliydi. Tavsiye ederim.
Bu kitabı okurken bırakmak istemedim. Gece uykum gelene kadar okudum. Kitabın sonunu merak ettiğim için ertesi gün hemen okumaya devam etmek istedim. Kitap çok eğlenceli ve merak uyandırıcıydı. Fikri Bey'in okul sayesinde bu kadar değişeceğini tahmin etmezdim. Kitabın sonu çok güzel bitiyor. Kesinlikle okumanızı tavsiye ederim.
Şermin Yaşar, bizleri günlük sıkıntılardan uzaklaştırarak çocukluğumuzun en güzel anılarına götürmeyi harika bir şekilde başarıyor. Bu kitap da onlardan biri; keyifle okuyabileceğiniz, özellikle çocuklar ve çocuk kitapları sevenler için oldukça hoş bir eser olduğunu düşünüyorum.
Fikri bey olmaktan ‘dümdüz Fikri’ olmaya giden bir kişisel gelişim hikayesi.Çok sevdim ,genç yetişkin kitabı gibi dursa da aslında yetişkinlerin okuması gerekiyor