"Dikenlerimi gövdeme çekip kendi bağrıma batırdım. Onun için yakmayı değil yanmayı seçtim."
Timur Tönge; elleri kanla doğan, karanlık geçmişinden ve lanetinden kaçmak için sessizliğe bürünmüş şanlı bir Türk askeridir. Önüne bırakılan dosyada tek bir görev vardır: Ülkenin en tehlikeli mafyası Kenan Kralşan'ın inine sızmak ve onu yok etmek.
Bu görevin sandığı kadar basit olmayacağını sızdığı inde umutla ona tutunan bir kadının varlığı ile anlayacaktır. Adı ölüme eş; Ahuzar.
Ancak aşk beklenmedik bir şiddetle yüreklerine değdiğinde, geçmişin yükleri, kan, acı ve gözyaşı ile örülmüş bu kapanı yıkmak ve hapsoldukları cehennemden çıkmak düşündükleri kadar kolay olmayacaktır.
Yazarin kalemi kötü değil ama muhteşemde değil. Tekrar eden küfürler (s** k*****) ve cümleler (en tip bakışı... ) var. Bu beni rahatsız etti. Küfürler tabiki olabilir ama sürekli aynı küfür sıkıyor bir yerden sonra. Serinin devamini okurum. Ama "hadi alin okun cok iyi" felan değil durumum. Ortalama bir kitaptı benim için. Tutarlı tutarsız yerleri vardi bana kalırsa. Çünkü kitaptaki olay epey büyük (Birkaç kez odaya girip çıkmakla iş bitmez bana göre) . Guldeste ve adem ikilisi. Cok sevdim. Bununla ilgili spoi yemiştim zaten. Ama yine de onları okumak farklıydi ve duygusaldı. . Timur ve ahuzar ikilisinide sevdim. Timur gorev adamıydi. Ikiside ilk başta tutarsizdi. Sonradan toparlandı ama yine bende oturmayan bir şey var. Spoi olabilir diye demiyorum. . Timur ve ahuzar in romantizminde boğulmuyoruz. Hatta bir damla romantizm için arayışa giriyoruz kitapta. Romantik yanıma hitap etmiyor bu durum. Ama bir yandan da mantıklı. Çünkü kitaptaki olay ve geçmiş goz önüne alınırsa hızlı olmamaları iyi. Yani romantizm beklemeyin (ben instagramda epey spoi yedim ve çoğu bu kitapta yok. Gaza gelmeden başlayın kitaba) . Genel olarak mantikli ve mantıksız yanlar vardi. Goz yaşı döktüğüm yerlerde vardi. Kufrettigim yerlerde vardi. Kitap size duyguları hissettiriyor yani. . Sadece küçük bir uyarıda bulunmak istiyorum. İnstagramdaki reelslerle fazla gaza gelmeyin (benim gibi).
Selam. Upuzun zamandır merak ediyordum ama asla okuyacağımı düşünmedim benim tarzım değil gibi duruyodu. Sonra arkadaşımın vesilesiyle okudum. Ve ön yargım kırıldı gerçekten. Gayet güzel ve sürükleyiciydi. Karakterlerini de sevdim. Timur'un az konuşması ya da hiç beni delirtse de... Onu anlıyorum geçmişi yüzünden. Hep sessiz olmak zorunda kalmış :( Kitabın başı ve sonu ağlattı beni baya zaten. Timurun annesi ve ablasına çok üzüldüm. Cidden kızlar annelerinin kaderini yaşıyor... Ahu'yu da sevdim sadece yersiz yükselmeleri, Kenan'a(mafya belamız) sürekli nefret kusmak için iş yerini ya da evini basması bir yerden sonra sıktı. Bir şey oluyor gidiyoruz bağırıp çağırıp kendimize zarar verip tıpış tıpış geri dönüyoruz. Hep bu döngüde ilerliyor kitap. Akıcı olsa da farklılık istedim bir yerden sonra. Bir de bölüm uzunluğu çok fazlaydı bu da akıcılığı zorluyor... Ve Ahu'nun kardeşi Biricik'ten gıcık oldum. Kesin öldürtcek bu kız kendini çok saf jdjd En sevdiğim kısımlar Ahu'nun radyo yayınları ve Tumir'un bu yayınları kaçırmadan dinlemesi. Ve Ahu'nun göndermeli lafları ve şarkıları jdjdj Kitap güzel bitti ve ikinci kitap alıntısı beni kudurtuyor çok merak ettimm yakında okumaya çalışacağım.
Gökçen’den daha çok sevmiş olabilirim gerçekten her şeyiyle kendini daha da geliştirmiş ve çok iyi bir kurgu ele almış. Bölümler bu kadar uzun olmasaydı keşke aralar daha fazla olabilirmiş.
🍒 "Aynı yerden yara alanlar, birbirlerini yaralarından tanır..."
İnsan her daim en çok yarasından vurulurdu, geçmişi kanatırdı. Bilmezdi bilmek istemezdi ama varoluşunu da hep buna yorardı. Yarım kalırdı belki bir yanı, ama başka bir yarım kalanla tam olurdu belki birgün…
Doğumuyla acısı başlayan ve karanlığa daha o an bulanan biriydi Timur Tönge. Biz kendisini Gökçen serisinden Murathanın kankisi olarak tanısakta, sadece bildiğimiz kadarıyla varlığını sürdürmüştü hep. Ama bu kitap Tönge’nin varoluşundan itibaren tüm yaşamını bize sundu. Acılarını, kayboluşlarını, yaşarken ölüşünü okuduk her an. Nefes alıyor hala ama o kaybolmuşluğun vücut bulmuş hali bana göre. Şimdilerde sadece nefes alıyor ama şerefli bir Türk Askeri olarak vatanı için yaşıyor. Önüne bir görev düşüyor şimdi. Vatanı için tehlikeden tehlikeye gözünü bile kırpmadan giden Tönge, bu seferde ülkenin en tehlikeli mafyasının içine sızıyor. Ama bu görev her zamankiler kadar basit olmayacak onun için. Çünkü hiç olmaması gereken biri ona tüm varlığıyla tutunacak. Ahuzar…
Küçük bir at çiftliğinde büyümüş Ahuzar. Annesi onu ve kızkardeşini terkedip gittiğinde babasıda dayanamayıp göçüp gidivermiş dünyadan. Herşeyi olmuş kardeşinin. Kendinide onuda herşeyden korumuş yıllarca. İyi bir savaş muhabiriyken Beyrut’daki bir patlama da yolu kesişmişti ilk o türk askeriyle. Aldığı ağır yaralar ve peşini bırakmayan o mafya bozuntusuyla dönmüştü ülkesine. Tönge ile yolllarının yeniden kesişmesine sebepte bu ikisinide içine çeken mafya. Hayat bu ya geçmişin izleride, içinde oldukları karanlık dünyada yeniden bir araya getiriyor ikisini. Amaçları ortak yok etmek. Bu karanlık onları güneşe doğru itecek belkide kimbilir. Düşe kalka birlikte yol alırlarmı bilinmez. Ama bir gerçek varki o zorlukların ve yaraların içinde derman yine birebirlerindedir.
İnsan bilir eline aldığında o kitabın kalbini acıtacağını. Bende bildim. Gökçenden tecrübeliyiz vesselam. Ağır işledi içimize, yara açtı Töngey’le. Çocukluğundan itibaren dertleri dert oldu içime. Ablası Güldeste dağladı, Timur körükledi. Öyle böyle değil. Yaktı, yıktı geçti yine. Ama dertlerine ortak olmakda güzeldi hep güzel. İyiki dedim yine iyiki okudum.
Kitaba karşı hissettiğim duygular çorba gibi sjsjsjsjsj sevmedim desem tam öyle değil sevdim de diyemiyorum çünkü çok eksiği hatta fazlası vardı bence. Timur karakterini sevdim açıkçası, her ne kadar kurduğu cümlelere bazen cringe olsam da sarıyor adam sjdjdkdk Ahu da bence çok öne çıkan bir karakter değildi, muhabir olması ve yanlışı alt etmenin yanında olması dışında öne çıkan bir özelliği yoktu sanki. Yani sıradandı.
Olaylara gelirsek çok komik bulduğum şey var. Adamın tekini sen gizli göreve yolluyorsun ama o bir kaç karşılaşma sonunda gizli görevde olduğunu anlayınca kadın kabul ediyor. Profesyonellikten uzak çok şey vardı. Aşırı uzun bulduğum yerler de vardı. Ama bunun dışında eğlenceliydi de. Timur’un ekibiyle olan sohbeti falan aşırı komikti ksjsjsjdjdd Ahu nun sarhoş halleri ve Timur’un onunla ilgilenişi tatlıydı jfjfjdjdj
Sonuç olarak da kitapla duygusal bir bağ kuramadım. Dili de çok akıcı değildi. Ama keyif aldım. Bazı yerleri atlayarak okudum. Sanırım ikinci kitabı okumam ama belli de olmaz bana sksjjsskskskks 5/10 2,5/5
bayadir wattpad okumuyordum, okudugumda da oylesine okuyup kapatiyordum ama bu baya akici bi kitapti. konusu da karakterler de fazlasiyla icine cekiyordu. guzel bi wattpad kitabi okumak istiyosaniz tam yeri
Bu yazarın yazışında beni rahatsız eden bir şey var gibi hissediyorum ama garip bir şekilde bu yazdıklarından etkilenmemin önüne geçmiyor. Gökçen de bu kitap da kalbime dokunuyor bazı karakterler hissettikleri çok ağır paramparça ediyor beni. Yazar genel olarak karakterlerin hissettiklerini anlatmakta çok iyi bunu iki kitapta da çok net anladım ve hikaye de kopukluk olsa da hatta bazen ana karakteri tam olarak sevemesem bile bir şekilde kendimi o karaktere derinden bağlanmış hissediyorum onu anladığımı hissediyorum. Böyle hissetmek de her zaman kitap okumaya dair en sevdiğim şey oldu. Etkileyici karakter hikayesi açısından Gökçen gibi desem de bu kitap Gökçen den çok daha iyiydi. Bunun en büyük sebebi Ahuzar yani inanılmaz bir kadın ona aşık oldum hayran kaldım. Timur un tam olarak diğer yarısı gibi olması konuşmadan anlaşabilmeleri dik duruşu etrafındaki onca saçmalığa rağmen mantıklı davranması ve tabi inanılmaz güçlü bir karakter olması aşık olunmayacak gibi değil. Timur ise gerçekten onun hikayesi beni mahvetti ya ablası ayrı annesi ayrı korkunç hikayeler ve hepsi onun suçu gibi hissetmesi zaten yaşadıklarından sonra böyle hissetmesi çok normal ama çok kırıcı bir şey ya Güldeste nin hikayesini okurken ağlamaktan paramparça oldum çünkü çok çabalayan kendi elleriyle mutluluğuna kavuşan bir karakterin kaybedişini okumak çok ağır haketmediği bir sondu ağlamaktan başka bir şey yapılmıyor tabi. Gökçen okurken de çok sevmiştim Timur u hep sessiz ama herkesin hikayesinde çok etkili bir karakterdi. Şimdi kendi hikayesinde olunca onu daha derinden anlayınca çok daha bağlandım o yüzden devam kitabı mutlu bir yere bağlansın da ben delirmiyim lütfen. Kitabın sonu ve Ahuzar ın yaptığı fedakarlık yani uğruna her şey yapılacak bir kadın devam kitapta bunu okumaktan büyük keyif alıcam eminim 🥀
This entire review has been hidden because of spoilers.
"Aynı yerden yara alanlar, birbirlerini yaralarından tanır..." kitabın dili sade ve anlaşılır, karakterler ve olaylar detaylı tasvir edilmiş, sürükleyici bir anlatımı var. Karakterle bağ kurduruyor.
Timur’un çocukluğunda yaşadıkları, sessiz ama güçlü karakterini şekillendiren travmaları, içine atmak zorunda kaldığı öfkesi, “sonra düşünürüm” kutusu, Ahuzar’ın daha çocukken büyümek zorunda kaldığı, onu her zaman başı dik ve kırılmaz olmaya zorlayan aile trajedisi, gururu, öfkeyle kalkıp döküp devirerek oturması, topuklu ayakkabıları, daha borcunu bitirmediği çantası, radyo programı ve şarkılarla mesaj vermesi, Kralşan’ın mafya dünyasındaki acımasız imparatorluğu, ikili oyunları, kapana sıkıştırmaları, laf cambazlığı keyifli bir anlatımla okuyucuya sunulurken, yan karakterlerin varlığı da (Destegül, Adem, Cihan ve hatta Adriel) hikayeye renk katmış.
Yalnız ara ara detaylı duygu durum tasvirleri baydı. Yav he he diyip ileri sarası geliyor insanın. Bir de ilk kitap olduğu ve devamı geleceği için lönk diye ortada bitmesi bir tık üzdü. 570 sayfa kitap yazıyorsan o defter kapanıp, başka bir defter açılır diye beklerim.
Spoiler: Örneğin son bölümde malların sevkiyatıyla ilgili ihanetin ortaya çıkmasını beklerdim, madem Ahuzar ve Timur değildi ihbar eden, kim olduğu kitap bitmeden ortaya çıkmalıydı bence. Timur gizli görevine devam edeceği için Kralşan’ın henüz devrilmemesini anlarım da pembe dizi gibi arkası yarın şeklinde bitmemeliydi.
Timur ve Ahuzar’ın kitabını seveceğimden emindim ama aşklarından öleceğimi tahmin etmemiştim… Çok seviyorum, ikisine de sıkıca sarılmak istiyorum ♥️♥️♥️ Serinin bu ilk kitabında birbirlerinin yaralarına henüz sargı olamadılar ama ikinci kitabın resmen yollarını gözlicem o derece sabredemiyorum. Beklediğim sahneler var ve acayip sabırsızlanıyorum. Gökçen’e başlarken hep bir soru işareti vardı kafamda ve okuduktan sonra o seriyi o kadar çok sevdim ki Bülbül Kapanı çıkar çıkmaz balıklama atladım. Loresima bu kitapla kalemini gerçekten daha da ileriye götürmüş. Karakterler, kurgu… Bazı sahnelerden o kadar etkilendim ki tekrar tekrar okudum. Benim için muh-te-şem-di! Ahuzar’a kalbimi bıraktım; güçlü duruşuyla, kendi canını sevdikleri için hiçe saymasıyla, Timur’u konuşmadan anlamasıyla canıma kattığım bir karakter oldu kendisi. Bayıla bayıla soluksuz okudum ve şu an her an her saniye bu ikiliyi düşünüyorum 😍❤️🔥 Benim için bir kitap favori olacaksa en güzel işareti budur. Ve Timur Tönge sen nasıl bir karizmasın, nasıl bir huzur kaynağısın heybetine, asaletine yandığım, çok kötü düştüm çok!
Kitabın genel havası güzeldi ve gerçek hissettirdi ki bu kriterlerimin başında yer alır ahahahjana Başları daha tempoluydu bence ve çok da güzeldi. Timurla Ahu’nun ilk tanışma sahneleri bence çok iyidi. Konu olarak da zaten sürükleyici bir kitap, sıkmadı beni şahsen. Geçmiş/ Günümüz şeklindeydi kitap ve geçmişte Güldeste-Adem çiftini okuduk, o kadar softlardı kii, bayıldım onlara🫰🏻 Daha fazla sahneleri olasaydı okumak isterdimm. Ya genel olarak güzeldi merak ettirdi falan ama eleştirim var..!
Burdan sonrası Spoiler❗️ Yani kitabın başında neysek sonunda da oyduk.! Niye? Timur zaten Allah kahretmesin tek kelime etse ölcek skxkx karakteri bu olduğu için okeyim. Ama ne çift arasında bir kıvılcım gördük ne genel olay için bi ilerleme kat ettik buna sinirlendim. Ahu’nun Kenan’a karşı tavrı başlarda çok iyidi. Sinirlenip baskın yapması ve korkusuz davranması okurken beni çok yükseltti ama kitap boyunca bunun devam etmesini gereksiz buldum. Daha doğrusu Ahu’nun davranışını değil, yaptığı tepkiden sonra hiçbir şeyin değişmemesini gereksiz buldum. Bağırıp çağırıp tıpış tıpış evimize döndük yani skxkz Timurla da aramızda bir şey olmadı zatennn, öff. En azından sonlara doğru bir kiss bişi olsaydı olurdu sjsksmzmmxm 576 sayfa ben niye okudum diye minicik bir sorguladım.. Ne Kenanla ilgili ne de aramızdaki elektrikle ilgili bir şey olmadı çünkü.. oooff olan Kadifeye oldu kahretsin skxkxmzm neyse ya yine de devam ederim okumaya çünkü çift oldukları hallerini okumak çok istiyorum.
Kitap biteli 1 hafta oluyor ve ben yine yorumunu yazmay1 unutmusum.. Neyse, kitaba tek kelimeyle bayildim. Gökçen'i solladi benim için. Çok sevdim, çok akici ve heyecanhydi. Karakterleri hemen asiri benimsedim zaten. Kurgu çok güzel ve detayli olusturulmus. Ben siteden okudugum için iki kitabi birlikte okudum. Sadece son bölüme kadar olan kisimda biraz tekrara düstü gibi gelmisti ama son bölümden sonra o detay gözüme gözükmedi. Kitabin basili halini de en kisa sürede edinicem.
Since I had previously read the author's other series, the "Gökçen Series," I was already familiar with the main male character's traits. However, the female protagonist turned out to be a surprisingly relatable character, and I was able to connect with her deeply. Additionally, after the "Gökçen Series," the author has further developed their narrative style.
Gökçen’den sonra yazım diline bayıldığım bir kitap oldu. Betimlemeler ve kurgu gidişatı güzeldi, kendini okuttu. Timur zaten Gökçen’den beri favori karakterimdi ve bir kitabı olmasını çok istiyordum, yazar yazacağım dediğinde çok heyecanlanmıştım ve o heyecanla okudum, beklentimi de yeterince karşıladı 2. kitabı bekliyorum heyecanla
o kadar güzeldi ki,Adem ve Güldeste'nin aşkı, küçük Timur'un yaşadıkları, ablasının onu büyütürken çektiği çileleri falan yazar çok güzel ele almıştı. tek sıkıntı sürekli aynı kelime kalıplarını kullanmasıydı yazarın, o da olmasa ve Ahuyla Timur'un aşklarında bir tık ilerleme olsa daha çok hoşuma giderdi.
Üçüncü kitabına kadar almış ve okumuş biri olarak -ayrıca sıkı lore takipçisiyim- özellikle bu kitapta çok betimleme vardı ve tönge ile ahunun aşkı başlamadı. Sanki yazılmak için yazılmış gibiydi. Bölümler çok uzun ve çok betimleme içeriyordu. Elle tutulur bir olay geçmedi. Yazarın para kazanmak için kitabı uzattığını düşündürdü.
This entire review has been hidden because of spoilers.
pek bana hitap etmedi sanırım, o kadar sevemedim. Kadın karakterin kendi içindeki uzun konuşmaları beni bunalttı. Üstelik olay açısından, hedeflenen sonuca doğru hiçbir ilerleme kat etmedik 500 sayfa boyunca. Daha iyi olabilirdi. Adem ve Güldeste'yi çok sevdim ama.
Bu kitap benim cehennem ve cennetim. O kadar seviyorum ki ah Timur Tonge ah. Neler yaptın bize. Wattpad üzerinden takip ediyordum ama ilk isim kitabı gerçekten almak oldu. Tekrar tekrar okuyacağım bir başyapıt. O kadar güzel anlatılır içimize işliyor ki. Kenan bok ye Kenan. Ve Ahu'm...
İlk basta kitabi sıkıcı buldum, sanki çok yavaş ilerliyordu. Ama sonu çok heycanliydi. O kadar çok ağladım ki, Kadifeyi neden oldurdu, bir insani öldürseydi bu kadar ağlamazdım ama Kadife hayvan olduğu için çok üzüldüm.
Öncelikle kitaba biraz önyargıyla başlamıştım fakat kitapı okuyunca kitabın güzelliğini ve akıcılığını fark ettim.Kitabın sonunda hüngür hüngür ağladım ve kitabın sonuna puanım 9/10 fakat 4 yıldız veriyorum.Okuyun