1884 yılında Gönen,Balıkesir'de doğdu.Yüzbaşı Ömer Şevki Bey'le,Fatma Hanım'ın ikisi küçük yaşlarda ölen dört çocuğundan biridir.Öğrenimine Gönen'de bir mahalle mektebinde başladı.Ömer Şevki Bey'in görevinin nakli dolayısıyla Gönen'den ayrılan aile İnebolu ve Ayancık'tan sonra İstanbul'a geldi. Ömer Seyfettin,mezuniyetten sonra piyade asteğmeni rütbesiyle,merkezi Selanik'te bulunan Üçüncü Ordu'nun İzmir Redif Taburu'na tayin edildi.1906'da İzmir Jandarma Okulu'na öğretmen olarak atandı.Bu,Ömer Seyfettin için Önemlidir;zira bu vesileyle İzmir'deki fikri ve edebi faaliyetleri takip edecek ve bunlar içerisinde yer alan Gençlerle tanışacaktır.Nitekim batı kültürünü Tanıyan Baha Tevfik'ten Fransızca bilgisini artırmak için teşvik gördü; Necip Türkçü'den ise sade Türkçe ve milli bir dille yapılan milli edebiyat konusunda önemli fikirler Aldı. Ömer Seyfettin Ocak 1909'da Selanik Üçüncü Ordu'da görevlendirildi.. Selanik'te çıkmakta olan Hüsün ve Şiir dergisinin ismi Akil Koyuncu'nun ısrarı üzerine Genç Kalemler'e çevrildikten sonra 11 Nisan 1911'de Ömer Seyfettin Yeni Lisan isimli ilk başyazısı imzasız olarak yayımlandı. 1915'te Ittihat ve Terakki Fırkası ileri gelenlerinden Doktor Besim Ethem Bey'in kızı Calibe Hanım'larda evlenmiştir.Bu evlilik Güner isimli bir kız çocuğuna rağmen bozulunca tekrar yalnızlığına döndü. 1917'den ölüm tarihi olan 6 Mart 1920'ye kadar geçen zaman birçok acı ve sıkıntıya rağmen verimli bir hikayecilik dönemini içine alır.Bu dönemde 10 kitap dolduran yazar 125 de hikaye yazdı.Hikaye ve makaleleri Yeni Mecmua,Şair,Donanma,Büyük Mecmua,Yeni Dünya,Diken,Türk Kadını gibi dergilerle Vakit,Zaman ve İflham gazetelerinde yayımlandı.Bir yandan öğretmenlik yapmayı sürdürdü. En yakın Arkadaşı Ali Canip Yöntem,onun hayatını ve mizacını anlatan, en kuvvetli hikayelerini içeren Ömer Seyfettin ve Hayatı adlı bir kitap yazdı ve bu kitap 1935 yılında yayımlandı.Kısa bir süre sonra da bütün hikayeleri bir kitap serisi halinde basılmıştır ve bu hikayeler günümüzde de okunmaktadır.
Türk edebiyatı için önemli bir isim olabilir, tarzı iç karartıcı bir dünyadan geliyor. İyi başlayan ve kötü biten bir dünyanın sonucudur bu hikayeler.
Gerçek yaşam mı diye düşündüm, lakin bir Emrah Serbes karşılaştırmasına sokunca gerçek yaşam ile farkını anlamak çok zor değil. Karamsarlık kaldıramayacaklara tavsiye etmem.