"Bu söyleşi, 1989'dan bu yana yayımladığı nitelikli öykü ve romanlarla dikkati çeken, giderek çağdaş Türk edebiyatının en önemli isimlerinden biri olan Ayfer Tunç'un yazar olma sürecini ve edebiyat hayatının son yirmi beş yılını kendisinden dinlemek amacıyla gerçekleştirildi. Yazarlardan bu tür konularda bilgi derleme imkânını kaçırmamak gerek. Özellikle de Ayfer Tunç gibi ardında biyografik malzeme bırakmaya gönüllü değillerse. Söyleşimiz sırasında, Tunç'un otobiyografi yazmayacağını, kişisel hayatına ait arşiv tutmaya da hiç meraklı olmadığını şaşkınlıkla öğrendiğimde bu işe kalkışmakla ne kadar iyi yaptığımı anladım." -Handan İnci-
Karanlıkta Kelimeler, yazdığı kitaplarla edebiyatımızın son yirmi beş yılında silinmeyecek bir etki bırakan Ayfer Tunç'un, hayatı ve yazarlığı üzerine okurlarına önemli ipuçları sunan bir kaynak metin.
İstanbul Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nden mezun oldu. Aynı üniversiteden Yüksek Lisans ve Doktora dereceleri aldı. 1993’ten bu yana Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nde roman ve öykü türleri üzerine çeşitli dersler vermektedir.
Ayfer Tunç benim en sevdiğim, yazdıklarını en içselleştirdiğim yazarlardan biri. Tam da yeni romanının çıkmasına ramak kalmışken bu kitap hakkında da söylemem gereken şeyler olduğunu anımsadım.
Handan İnci'nin Ayfer Tunç'la yaptığı röportajlar (hatta sohbetler) sonunda meydana gelmiş bir kitap bu. Adından da anlaşılacağı üzere "Ayfer Tunç'la Karanlıkta Kelimeler" Tunç'un yazın hayatına, edebiyatına dair birçok şey bulabileceğiniz bir kitap. Hatta Türk edebiyatına dair... Özel yaşamıyla ilgili de epey şey bulanabilir ancak ben hepsini edebiyatına katkısı olarak okudum. Belki de iyi bir edebiyatçının yolunu takip edebilmenin değişik bir yolu, bir tür cep kitabı olarak da görülebilir Karanlıkta Kelimeler. Hatta okuduğumda keşke birkaç yazarın daha hakkında bu kadar çok şey öğrenmemizi sağlayacak röportaj derlemesi olsa diye geçirmiştim içimden. (sizin de merak ettiğiniz yazarlar vardır değil mi?)
Sorulan her şeye içtenlikle cevap vermiş Tunç. Ben kitabı edinmenizi ve kütüphanenizde güzel bir yere koymanızı tavsiye ederim.
Yaklaşık üç yıl önce ilk çıktığında almıştım bu kitabı. Yeni okudum ve bu kadar bekletmemem gerektiğini idrak ettim. Ayfer Tunç zaten muazzam bir yazar. Bu nehir söyleşisi de onu, yazarlık serüvenini daha yakından tanımak, etkilendiği, sevdiği yazarları keşfetmek, bunların ötesinde ülkemizi, toplumumuzu, hatta insanın doğasını daha iyi anlamak için bulunmaz bir fırsat. Müthiş sosyolojik tespitler içeriyor, toplumumuza, kültür dünyamıza ışık tutuyor. Yeni okumaları ya da okuduğunuz bazı yazarlara tekrar dönmenizi teşvik ediyor. Söyleşiyi gerçekleştiren Handan İnci’yi de tebrik etmek lazım tabii. Yerinde sorular ve yönlendirmelerle kitaba çok büyük katkı sağlamış. Edebiyata meraklı herkesin bu özel kitabı okumaktan büyük keyif alacağını, özellikle yazmaya ilgi duyanlar ve genç okurlar için çok faydalı bir rehber kitap olduğunu düşünüyorum. Hem edebiyat yeteneği hem de duruşuyla Ayfer Tunç gibi bir yazara sahip olduğumuz için çok şanslıyız. Keşke daha çok kişi bu şansın farkına varsa...
o kadar büyük zevk aldım ki okurken anlatamam. kitaplarına bayıldığım ayfer tunç’la yapılan söyleşiyi okumak sandığımdan çok daha keyifliydi. altını çizerek, not alarak okudum; aralarda adeta lafa girmek istedim. bahsettiği tüm yazarları, kitapları vs. not aldım; çok iyi bir başlangıç noktası da oldu bir anlamda benim için. keşke gerçekten tanısam da yüz yüze de dinleme şansım olsa ayfer tunç’u.
Sevdiğim yazarların hayatına dahil olmayı, yazdıklarının dışında iç dünyalarınıyla tanışmayı pek sevmeyen bir insanım. Çünkü, yazdıklarıyla aklınızı esir eden yazara beyniniz ister istemez -oldukça üst seviye- bir karakter atıyor. O yüzden de bu iki ayrı karakterlerin eşleşmemesinden kaynaklı, bu tanışıklıkların büyük çoğunluğu hayal kırıklığı ile sonuçlanıyor.
Sanırım Ayfer hanım da benim gibi bir düşünceye sahip ki kitapta özel hayatına dair, hayatının temel taşı denilebilecek; evlilik, ebeveyn kaybı ve iş değişiklikleri haricinde çok da değinmeden edebiyata ve yazma süreçlerine yoğunlaşarak yönlendirdiği bir söyleşi olmuş. Tabii ki de bu süreçte eğitim dönemine, siyasi görüşünün oluşumuna, iş hayatına oldukça yer veriyor ancak bu dönemlerin tamamı zaten kitaplarla ve yazmakla ilintili.
Açıkcası çok keyifle okuduğum bir söyleşi oldu. Özellikle de 400 sayfalık bir söyleşide hiçbir kopma, ya da tıkanma olmadan okumak çok etkileyiciydi. Benim açımdan en büyük etkisi ise, kendimi bir süredir eksik hissettiğim için daha fazla ağırlık vermeyi düşündüğüm Türk edebiyatına dair çok fazla kitap not aldım.
Bir yazarın kendi hayat çevriminin ve yazı çizgisinin sahih bir anlatımından ibaret kitap. Size büyük şenlikler, patavatsız karnavallar vadetmiyor ama Ayfer Tunç okuyun. Akıntının tersine kürek çekmek, emek sarf etmek, kelime kelime bir yere varmak istiyorsanız tabi. Meğer hayatıyla da buna bir örnekmiş Tunç.
İlk öykülerinin yer aldığı Saklı’dan, son romanı Aşıklar Delidir ya da Yazı Tura’ya kadar 29 yıllık yazarlık hayatında ürettiği tüm kitapları okumuş biri olarak bu kitaptan aldığım hazzı anlatmaya kelimeler yetmeyecek. Çocukluğu nasıl geçti, lise ve üniversite yıllarından ne zorluklar yaşadı, gazetecilik ve yayıncılık sektörüne nasıl başladı neler yaptı, hangi yazarları ve şairleri okumayı seviyor, hangileri ile ortak paydada buluşamadı, kitaplarını yazma süreçleri nasıl gelişti, kısacası Ayfer Tunç nasıl Ayfer Tunç oldu sorularının tüm cevapları bu kitapta toplanmış. Kitap, söyleşi olarak kaleme alınmış ama Ayfer Tunç’un sorulara verdiği cevapları okurken adeta edebiyat, yazarlık ve okuyucu olmak üzerine yazılmış denemeler okuyormuş gibi keyif aldım. Kitap, aynı zamanda hacimli bir okunacak kitaplar ve yazarlar listesi yaptırıyor. Benim tavsiyem bu kitabı, külliyatını tamamlandıktan sonra okumanız yönünde olacaktır. Ve hala Ayfer Tunç ile tanışmadıysanız bu yıl tanışmanızı çok isterim. İyi edebiyata daha fazla geç kalmayın lütfen.
Kitaba başlarken tam olarak ne beklediğimi bilmiyordum ama bunu beklemiyordum sanırım. Ayfer hanımın kişisel hayatı kitabın %15'ini geçmiyor, geri kalanı olduğu edebiyat ve yazın dünyasına dair notlar. Kitaplarının büyük kısmını okuduktan sonra bunu okumak daha anlamlı olacaktır şüphesiz ama kitaplarıyla ilgili olmayan kısımlar başlı başına başka bir mevzu ve önemli olan kısmı bence o bölümler.
Şöyleşiyi gerçekleştiren Handan hanıma ayrıca teşekkür etmek gerek, zira çok iyi yönetmiş söyleşiyi, düz bu nedir, nasıldır sorularından çok kendi fikirleri ve karşısındakinin ne düşündüğüne odaklanarak sormuş sorularını, yarı yapılandırılmış mülakat formu kullandı mı merak ediyorum. ülkedeki basın ve yayın dünyasını merak edenler özellikle beğenecekler. Ayfer hanımı, ve fikriyatını öğrenebilmek için çok çok iyi bir kitap, mümkünse önce kitaplar sonra da karanlıkta kelimeler.
Öncelikle bende külliyatını kronolojik sırayla yeniden okuma isteği uyandırdı. Her satırında, bireyselleşme yolculuğunun ne kadar mühim bir konu olduğunu, bunu yapabilen insanların farklılığını düşünmeden edemediğim bir Ayfer Tunç yolculuğuydu.
İyi ki varsın Ayfer Tunç, vicdani yalnızlığımızı gideriyorsun.
Ve Handan İnci; bir söyleşi sanırım ancak bu kadar net kitaplaştırılabilirdi.
Oyle keyifli ki tadindan yenmez. Ayfer Tunc dunyasini sevenler kacirilmayacak bir sohbet/nehir soylesi olmus. Yazari tanimayanlar hadi bakslim hicbir zaman gec sayilmaz
Dünyayı ve insanı anlama çabası onunkisi. Sohbet boyunca onun sahra rengiyle tok sesinden dinlemiş gibiyim yazdıklarını. İçtenliği müthiş. Pirinçten taşı, hayattan tüm yapaylığı sıyırıp atmış ve arınmış bir kadın gibi geldi bana Ayfer Tunç. Mihmandarım demez ama bu satırları okuyan okuyucu onu tüm kalbiyle alır içine...
Uzun zamandır bildiğim ama hiçbir kitabını okumadığım bir yazar Ayfer Tunç. Bu söyleşi kitabını okuduktan sonra birçok konuda dünya görüşlerimizin çok paralel olduğunu keşfettim. Bu beni çok memnun etti. Yazarın edebiyatını bilmiyorum ama sanki yeni, iyi bir dost edinmiş gibi sevinçliyim. Bu vesileyle Ayfer Tunç'un kitaplarından en az üç tanesini de önümüzdeki yıl içerisinde okumayı düşünüyorum.
Yazarın düşünce dünyasına dalmak açısından keyifli bir kitaptı..Meğer söyleşi okumayı da seviyormuşum, kitaptan yeni yazarlar keşfetmek de hoş bir artı oldu benim için.
Kitaplarını çok sevdiğim Ayfer Tunç’un hayat, edebiyat, sanat, yazar, yazarlık… konularında da fikirlerini merak ediyordum. Kitapları gibi kendisini de sevmeye devam.