Fikirlerin tarihi hiçbir zaman “saf” değildir. Her fikir kendisiyle birlikte, bilimsel, siyasal veya dini kaynaklı tartışmaları harekete geçirir. 20. yüzyılın felsefe tarihini yazmak gibi zorlu bir işe girişen Christian Delacampagne, ele aldığı her örnekte bu kaynakları olabildiğince aydınlatmaya çalışıyor. Filozofların, yeni bir kavram, duyulmadık bir sorunsal önerirken kimlerle diyaloğa girdiklerini veya kimlere karşı savaştıklarını anlamaya gayret ediyor.
Bu önermelerin mantığı, 20. yüzyılın düşün hayatına yön vermiş önemli filozofların en azından bazılarının yaşamöykülerinin de irdelenmesini gerektiriyor. Çünkü yazar, bazı düşünürleri eserlerine sahne görevi gören varoluşsal veya sosyolojik arkaplanı bilmeden doğru şekilde okumanın mümkün olmadığı önkabulünden yola çıkıyor. Daha genel olarak, büyük felsefi tartışmaların, cereyan ettikleri tarihsel bağlamdan tam manasıyla soyutlanabileceğine inanmıyor. İki dünya savaşı, 1917 Devrimi, Nazizm ve Komünizm, Auschwitz ve Hiroşima, Soğuk Savaş, sömürge imparatorluklarının çöküşü, ezilen Üçüncü Dünya ülkelerinin ve diğerlerinin direnişi…
20. Yüzyıl Felsefe Tarihi, Kant, Marx, Frege, Husserl, Wittgenstein, Heidegger, Adorno, Sartre, Lévi-Strauss, Habermas, Foucault, Derrida gibi geçen yüzyıla yön vermiş düşünürleri çağdaş felsefenin etkilenmeden yapamayacağı kadar ağır ve önemli sonuçları olan bu arka planla birlikte ele alan, vazgeçilmez bir başvuru kaynağı.
Christian Delacampagne a fait ses études de philosophie à Paris (École normale supérieure en 1969 ; agrégation de philosophie en 1972 ; doctorat d'État ès lettres et sciences humaines en 1982).
Après avoir exercé divers métiers dans divers pays (professeur de philosophie en lycée, journaliste, directeur d’Institut ou de Centre culturel français à Barcelone, Madrid, Le Caire, Tel-Aviv et attaché culturel à Boston, il s’est installé aux États-Unis en 1998. Il a été professeur d’Études françaises à Connecticut College, New London (CT) de 1998 à 2000, puis à Tufts University, Medford (MA) de 2000 à 2002 et professeur titulaire (littérature et philosophie françaises du xxe siècle) au Département de Langues et Littératures romanes de l'université Johns Hopkins, à Baltimore (Maryland), de 2001 à 2006 inclus, avant de rentrer en France.
Il a publié une trentaine d’ouvrages, dont plusieurs essais portant sur des questions de philosophie politique. Certains d'entre eux ont été traduits dans diverses langues.
Il est également l’auteur de livres écrits avec des artistes et de plusieurs centaines d’articles. Nombre de ces derniers ont paru dans Le Monde, journal auquel il a collaboré de manière régulière de 1973 à 2004. Il a également collaboré de façon occasionnelle à différents journaux et revues, principalement en France (Les Temps modernes, Critique, Cités, Études, Le Magazine littéraire, Le Nouvel Observateur), mais aussi en Espagne (El Viejo Topo, Quimera, El País, La Vanguardia, Cambio 16) et aux États-Unis (Commentary, Raw Vision, French Politics, Culture & Society, SubStance, MLN).
Il meurt le 20 mai 2007 à Paris des suites d'un cancer.
Şu ana kadar okuduğum en iyi Felsefe Tarihi kitabı diyebilirim. Belki böyle olmasının sebebi ilgi duyduğum birçok filozof ve felsefe akımının 20. yüzyılda olmasıdır.Felsefeye ilgi duyanlara mutlaka tavsiye ederim.
Dönemin akımlarının başlıklarına ve biraz da içeriğine dair bir fikriniz var ise; bu içeriği oluşturan sosyo-ekonomik, kültürel, coğrafi, ilişkisel, psikolojik, siyasi etkileşimi anlamlandırmak açısından çok faydalı bir kaynak. Akıp gidiyor olması da cabası..
Although there is a serious absence of feminist and LGBT perspectives (which seems like a glaring oversight for a book purporting to be an overview of twentieth century philosophy), Delacampagne's book offers a readable introduction to the course of twentieth century philosophy.
A history of philosophy written in the shadow of political events. Or is the philosophy itself all about it? 20th century philosophy is a bit of history of replacing the question of how to reach the truth, is reality really possible or whether everything is relative. It's a nice compilation written with an interesting perspective, but it does not concern about completeness and impartiality.
This book was very difficult for me. There were lots of references to historical movements that I didn't have enough context of to fully appreciate. I was always terrible at history, so it is likely many people will have not have this problem. I only mention it a cautionary note for those that are in
That being said, the book is an odyssey through the thought of culture as it attempts to discern its meaning as rationalization sees its logical conclusion in not one but two World Wars. This, complemented with Bertrand Russell's "A History Of Western Philosophy" provide a rich window into the history of thought.
Genel olarak tarihi ve felsefi bir yaklaşımda gerçekten çok iyi bir çalışma olduğuna emin olabilirsiniz. 20.Yy felsefesini, Delacampagne dönem içerisindeki tarihsel olaylar ile bağdaştırarak irdeliyor. Bir ideolojik perspektifin göreliliğinden kopamadığını kendisi de belirtse de bu perspektifin eleştirileri önemli noktalara değiniyor ve temellerini sağlam tutuyor. İnanılmaz ve mutlaka okunması gereken bir kitap olarak felsefe tarihi okumaları içerisinde yerini alması gerekli.
A very good read. The book gives another perspective on the century's philosophy one would not get otherwise in many books about history 9f philosophy the 20th century.
Los libros de lectura obligatoria nunca son atractivos, y menos si en pleno mes de mayo pretendes comprender, aunque sea a grandes rasgos, el pensamiento posmoderno