"Onların herşeylerini tahrip ettik. Felsefeleri, dinleri mahvoldu. Artık hiçbir şeye inanmıyorlar. Derin bir boşluğa düştüler. Anarşi veya intihar için uygun bir hâle geldiler. " -Luis Masignon-
"Bizim istismarcılar olduğumuzu biliyorsunuz. Bizim, önce altın ve madenlere el attığımızı, sonra da yeni kıtaların petrolünü eski ülkelere taşıdığımızı biliyorsunuz. Bunun debdebeli sonuçlarına şâhit olarak saraylarımız, katedrallerimiz ve büyük sanayi şehirlerimiz yeter..." -Jean-Paul Sartre-
"Kalküta'dan bakınca, etrafta pislik yığınları arasında, nasıl çalışabildiğine hayret edeceğiniz fakir, yoksul, pis insanlar göreceksiniz. Bunlar batı uygarlığının, refah ve mutluluğunun harcını karıştırıyorlar..." -Marsel Pernaya-
"Gerçeği gizlemeye ne gerek var? Sömürgecilik ilk uygarlık hareketi değildi. Çıkarların dürttüğü bir zor hareketi idi." -Albert Sarraut, Fransız Sömürge Bakanı-
"Bunca şehir temelinden yıkılıyor, bunca milletin kökü kurutuluyor, milyonlarca insan kılıçtan geçiriliyor, dünyanın en zengin, en güzel ülkesinin altı üstüne getiriliyor, niçin? İnciler, biberler alıp satacağız, diye. Aşağılık makine zaferleri bunlar!.." -Montaigne-
"Beyaz adam, toprağı çocuklarından çalmaktadır. Açlığın dünyayı saracak beyaz adam! Ve ardından koca bir çöl bırakacaksın... Biz gidiyoruz... ama beyazlar da bir gün bu topraklardan gidecektir. Belki de bütün ırklardan daha çabuk. Yataklarınızı zehirlemeye devam edin! Ve bir gece kendi çöplerinizde boğulacaksınız!.." -Seattle, Duwarmish Kızılderilileri reisi- (Tanıtım Bülteninden)
Köyde, kitaplıkta bulduğum, dayımın ortaokulda okuduğu bir kitapmış. Merak edip başlamıştım. Dayımın dönemindeki batı değişti mi? Biz değiştik mi? Sorunlar değişti mi? Neler yapıyoruz? “Yaşadığı anın gerçeğini kaybeden, hafızasını yitiren insanlar gibi miyiz ne?” diyordu kitapta Abdurrahman Dilipak. Umutsuz değilim ama çalışmaya, işimizi düzgünce, elimizden gelen en iyi şekilde yapmaya devam etmek zorundayız.