Jump to ratings and reviews
Rate this book

Üzerime Giyecek Hiçbir Şeyim Yok! Giysi: Keyif mi İşkence mi?

Rate this book
Pour beaucoup de femmes, le plaisir de s’habiller s’accompagne d’hésitations sans fin. Malgré des penderies qui débordent, elles pensent qu’elles n’ont rien à se mettre parce qu’elles trouvent que rien ne leur va. En effet, le vêtement est un support identitaire, destiné tout autant à cacher le corps qu’à le mettre en valeur. Et il suffit de peu pour que ce jeu avec l’apparence engendre de la souffrance, voire une véritable dépendance. Sous l’apparente futilité de cette quête du vêtement idéal, c’est une interrogation fiévreuse sur la féminité que les psychanalystes Élise Ricadat et Lydia Taïeb nous dévoilent ici. D’accessoire, les « chiffons » peuvent devenir indispensables à certaines, voire vitaux, et leur addictive recherche s’apparenter davantage pour elles à un chemin de croix qu’à du lèche-vitrines : tyranniques objets de collection dont leur propriétaire devient l’esclave ou pansements chatoyants recouvrant de graves blessures narcissiques, ils méritaient que ces pages leur soient consacrées. Philippe Grimbert.

183 pages, Paperback

First published February 1, 2012

2 people are currently reading
84 people want to read

About the author

Ratings & Reviews

What do you think?
Rate this book

Friends & Following

Create a free account to discover what your friends think of this book!

Community Reviews

5 stars
13 (27%)
4 stars
11 (23%)
3 stars
15 (31%)
2 stars
4 (8%)
1 star
4 (8%)
Displaying 1 - 12 of 12 reviews
Profile Image for Duygu.
203 reviews105 followers
October 12, 2022
Başlık benim için oldukça ilgi çekiciydi, giysiler hakkında düşünmek isteyenler için öyle çok fazla seçenek olduğu da söylenemez zaten.

Anne kız çocuk ilişkilerine odaklanarak giysilerle kurduğumuz ilişkinin psikanalitik bir yorumunu okuyoruz. Fakat bu biraz kısıtlıyor da kitabı. Kitap daha ziyade orta-üst sınıf, butiklerden alışveriş yapan kadın danışanların üzerinden bir analiz sunuyor bize. Bugün online alışveriş, kredi kartı borçlanmaları, instagram etkisi ve orta sınıfın daralması/çöküşü ile bu analiz daha kapsamlı ve renkli bir yere giderdi sanıyorum. Yine de okuduğum için çok memnun olduğum, elimden zor bırakabildiğim bir kitaptı.

Ha bir de demeden geçemeyeceğim, psikologların-psikoterapistlerin terapiye asa-yi musa muamelesi yapmasından artık fenalık geldi. Reklam yerleştirme gibi 2 sayfada bir terapisiz iyileşme olmaz sözleri kitabın zayıf yanlarından.
Profile Image for Betül K..
30 reviews6 followers
Read
September 9, 2020
böyle kitaplar okuyunca psikoloji okuyacağımı sanmaya başlıyorum, bir hafta sonra yeniden bu düşünceden vazgeçeceğimi bilsem de oluyor bazen.
kitap giysi alışverişi bağımlılığının aslında bizim psikolojik destek aldığımız kişilere ‘’sizi şimdi bu dertlerle meşgul etmeyeyim, altı üstü fazla kıyafet alıyorum.’’ gibi bir cümleyle geçiştireceğimiz bir ilgi gibi gözükse de arkasında aslında bir boşluğa uydurduğumuz deriyi temsil ettiğini anlatıyor. birçok geçmişte veya günümüzde ortaya çıkan gençliğini yaşayamama, kendine güvensizlik, sağlam bir ilişkinin görünüşten kurulucağına inanma gibi çeşitli bastırılmış duyguları yaşayan kişiler ve hikayeleri üzerinden bu giysi bağımlılığını irdeliyor. bazen ya bu ben miyim acaba dediğiniz noktalar kesin oluyor.
insanın bireyin değil giysiyi yaşamın öznesi yapmasından bu sıkıntıları davet ettiğini yeterince açık bir dille anlatmış.
açıkçası kitabı sipariş ederken ne kadar dolabımın çeşit olarak zengin olduğunu düşünmesem de bunu hedeflediğinizde asla yeterince minimal gelmediğinden bende de mi acaba var diye düşünüyordum, örnekleri okuduğumda olmadığını anladım gibi bir şey. cidden aşırı psikolojik sıkıntılar ve olaylar var bu çılgınlıkla alakalı. sizin de takibi ve satın almayı durduramadığınız ya da rahatlama aktivitesi olarak vs saydığınız bir olaysa okumanız gerekli bir kitap olabilir.
Profile Image for Funda Guzer.
255 reviews
April 1, 2017
Her ne kadar terapilerden hazzetmesemde kitabın konusu okumaya değer. Güncel . Sonu kaçınılmaz terapi iyidir.
This entire review has been hidden because of spoilers.
Profile Image for Esra Mercan.
51 reviews1 follower
November 7, 2020
Bu seriden umduğumu bulamasam da okumaya devam. Aslında kitabın adı gayet de konuyu özetler nitelikte. Artan alışveriş bağımlılığının nedenleri psikoterapiye başvuran insanların farklı deneyimleri üzerinden irdelenmiş. Çoğu insanın yaşadığı şeyler, okuduğunuzda çok da şaşırmayacağınız deneyimler... Çok stresli olduğum ve dış görünüşümde değişiklik yapmak istediğim bir dönemde sürekli şal alıyordum mesela ben. Durdurulamaz bir şal alma isteğim vardı, bir şeylerin yolunda gitmediği belliydi böyle bir dönem ben de yaşamıştım. Genel olarak Freudyen; ana-kız ilişkileri vb üzerinden analizler. İlk 2 bölüm analiz son bölümde çıkış yolu olabilecek konular... Özetle alışveriş bağımlılığı bir semptomdur bir hastalık değildir. Okuduktan sonra etrafınızdaki alışveriş bağımlılarına farklı bakacak ve yardım etmek isteyeceksiniz ey kurtarıcı kişilikler :) Çözüm zaten belli; terapiye koşun :) Benim aradığım daha çok beden ve giysi üzerine bir şeylerdi. Son 10 sayfada da kırmadı beni yazar :) . Okunur mu okunur özellikle de alışveriş çılgınları ama sadece kadınlar değil. Kadın'ın üstünü çizin erkek yapın değişen çok şey yok. İyi okumalar...
Profile Image for Aslı.
119 reviews10 followers
July 11, 2017
Kıyafetin insandaki psikolojik karşılığını anlaşılır bir dilde, örneklerle çok güzel anlatıyor, çok zihin açıcı. Odağına özellikle kadınları aldığını eklemeliyim. Bu bir kişisel gelişim kitabı değil ama her kadının, özellikle büyürken annesiyle olan ilişkisi ve kadınlık kimliğinin gelişimini ve bu unsurların temsili olarak giyimi anlaması için okuması gerektiğini düşünüyorum. Giyimin bu şekilde psikolojik anlamlarını anlamak, markaların ve reklamların zaaflarımıza hitap ediş şekli ve nasıl giyimi bu rollere oturttuğunu kavramak(ve bu tuzaklara düşmemek) açısından da önemlidir. Kitapta kıyafet üzerinden anlatılan psikolojik temsiller bence diğer tüketim eşyalarına da uyarlanabilir, bu yüzden alışveriş çılgınlığı, ne kadar alınırsa alınsın eşyanın yetersiz kalması, tüketim psikolojisi gibi konuları daha iyi kavramak isteyen herkese öneririm.
Profile Image for ahu nur.
25 reviews
March 27, 2024
inanamıyorum. kiyafetler hakkinda kendimi gelistirmek icin okuduğum bir kitapta ayri ayri zamanlarda 3 kez sümük akmalı ağladım. hatta bu kitapta ilk agladigimda o kadar agir geldi ve o kadar beklemedigim bir andaydi ki iki ay bu kitabi okumaya elim gitmedi. son agladigimdaysa gozyaslarimdan sayfayi goremedim.
ps kitabin adi giysi: keyif mi travma mı olabilirdi...
Profile Image for Özüm Meral.
6 reviews
January 25, 2024
ilk 50 sayfada biraz fazla mı freudyen kalmışlar diye düşündürttü bana ama bazı danışanların sözlerinde kendimi buldukça ısındım kitaba. yine de iletişim yayınlarından beklediğim kadar iyi değildi bu kitap :-(
Profile Image for Nazlı Dilara Erdoğdu.
53 reviews1 follower
February 10, 2025
Kendimi anlamak için alıp okudum. Ama kendimi çok anlamadım ya da belki farkında değilim. Kıyafetlerin bazen bizi koruyan, bazen başkasına çeviren ya da derimizin yerini alan anlamlarını öğrendim. Kendimde de bunlara dikkat edeceğim. Çeviriden çok hoşlanmadığımı belirtmem gerek.
Profile Image for Irmkt.
22 reviews2 followers
January 1, 2024
Referanslarda Barthes'i görünce moda sosyolojisiyle alakalı zannettim, ama psikoloji kitabı aslında. Beklentimi karşılamadı.
Profile Image for Melis.
11 reviews
June 19, 2025
Öncelikle kitaptan ne beklediğime ve ne bulamadığıma değinmek istiyorum. Ben bu kitabın tüketim alışkanlıkları, güzellik endüstrisi, geçmiş travmalar, ailevi problemler gibi birçok farklı konunun kişinin şu anki tüketici rolüne nasıl etki ettiğinden bahsedeceğini düşünmüştüm. Alakası yokmuş.

Kitap özetle ilk iki bölümde kadınlar açısından alışveriş bağımlılığının sebeplerini irdeliyor. Son kısımda ise çözüm olarak terapinin gerekliliğine ve faydalarına değiniyor(ki sevdiğim tek kısım buydu).

Yazarlar birçok açıdan değerlendirilebilecek konuyu sadece freudyen bakış açısıyla, tek yönlü olarak ele almış. Sanki toplum, kapitalizm, kadınlar üzerindeki mükemmellik baskısı vs. tonlarca psikolojik ve sosyolojik faktör yokmuş ya da göz ardı edilecek kadar ufakmış gibi.

Ayrıca istisnasız her olayda tek sorumluyu ANNE olarak gösteriyor ve bazıları o kadar zorlama ki okurken ağzım açık kaldı. Örnek olsun diye kitaptan bazı alıntılar bırakıyorum:

"Tuhaf olan, annem moda sektöründe çalışıyordu. Stilistti. Gününü kadınları giydirmekle, modeller yaratmakla geçiriyordu, ama benim için bir kadın modeli olmaktan çok uzaktı! Giysilerini bir üniforma gibi giyerdi, hep aynı renkte, aynı kesimlerde, vücut hatlarının zar zor seçilebildiği siyah rengi ve evaze kesimleri kullanırdı. Çocukken, o kadınları bu kadar güzelleştirirken annemin nasıl olup da bu kadar silik kalabildiğini anlamıyordum. Ona nedenini sorduğumda, hep aynı yanıtı veriyordu, sabahları giyinmesi çok daha kolay oluyormuş. Ben onunla taban tabana zıt oldum çıktım. Giyinmek için giysilerimi, renklerimi, aksesuarlarımı seçmek için inanılmaz zaman harcarım. Her ayrıntı yaşamsal bir önemdedir; bu benim ondan öcümü alma biçimim. Saplantı haline getirecek kadar eksikliğini hissettiğim o kadınlığı bana aktarmadığı için ondan nefret ediyorum."

Yazarlar da Sarah'nın hikayesine şöyle bir yorum getirmiş.

"Sarah'nın hikayesi, bize giysi alışverişinin anneyle ilintili dünyanın ümitsiz bir arayışı, paylaşılan bir kadınlık çevresinde annesiyle bir bağ kurma girişimi olduğunu gösteriyor. Böylece stilist annesi tarafından giydirilen bir müşteri olma hayaline sarılmış yalnız, küçük kız fantezisi dışa vuruyor."

Bakın freudyen bakış açısına karşı falan değilim. Ama bu kadarı da kolaya kaçmak gibi geldi bana. Sorunu tek yönden ele almak ve ne olursa olsun anneyi sebep göstermek. Ki sadece bu hikayede değil diğer hikayelerde de ya anne fazla süslü olduğu için ya da yeterince bakımlı olmadığı için bir şekilde sorumlu tutuluyor. Hatta bir hikayede annenin hamileyken yakın bir arkadaşını kaybedip yas tutması sebebiyle çocuğun içinde bitmek bilmeyen bir boşluk hissi oluşturduğunu ve çocuğun bunları kıyafet alarak kapatmaya çalıştığını ileri sürüyorlar. Ki bence bu kadar "kurban rolü" atfetmek hastalar için de sakıncalı.

Ayrıca bu kitapla ilgili beni rahatsız eden bir nokta da yazarların "yeterince kadınsı" giyinmemeyi bir problem olarak görmesi. Bu da çok cinsiyetçi ve eski kafalı bir bakış açısı.

Örneğin bir hasta babası tarafından terk edilen ve hiçbir zaman eski cazibesine kavuşmayan annesi yüzünden(?) kendisi de kadınsılıktan uzaklaşıp(?) uzun süre sadece kot pantolon giydiğini söylüyor. Yıllar süren terapi sonucunda iyileşen bu hasta hakkındaki yazarların yorumu ise şu "Valeria o içler acısı giysileri bir kenara bırakıp kadınlığa güven veren bir bedeni keşfetmenin keyfine varabildi".

Gerçekten bir kadın olarak bu kitabı bitirmek benim için çok zordu. Sabrım için kendimi tebrik ediyor ve bu kitabı kimseye tavsiye etmiyorum.
Profile Image for macbeth.
48 reviews11 followers
January 5, 2016
Patolojik bir desen sergileyen giysi bağımlılığını bedenle kurulan ilişki, ebeveyn-çocuk ilişkisi, kendini gerçekleştirme, gerçek bir kimlik oluşturma etrafında tartışıyor kitap. Aktarılan hasta öyküleri farklı karakterlerin giysiye yükledikleri değişken anlamları irdeliyor. "Kadın olmanın anahtarlarına ulaşmak için son umudu giysiler" olan kadınların öykülerinde hem kendinizden hem çevrenizden parçalar bulacaksınız. Kitap giysi alışverişi bağımlılığında kadın psikolojisi üzerine yoğunlaşsa da birçok çıkarımın heykelleşme çabasında spor bağımlısı ve aynı şekilde giysi alışverişi bağımlısı erkekler için de geçerli olduğunu fark edeceksiniz. Kitaptaki bazı psikanalitik çıkarımlar tartışılabilir. Çocuklarını kendileriyle bir örnek giydiren anne-babaların alışveriş davranışının incelendiği bölümü dikkat çekici fakat doyurucu değil, ebeveynler tarafından yönlendirilen çocuk giyiminin ve çocuk giyiminde trendlerin irdelendiği yayınlar hakkında merak uyandırdı. Bedeniyle bir derdi olduğunu düşünen herkese bu kitabı okumayı öneririm. Kitabın çevirisinde sıkıntılar olduğunu belirtmeden geçemeyeceğim, yer yer akıcılıktan eser taşımayan mota mot çeviri uğruna anlamı katledilen cümlelere katlanmanız gerekecek.

"...kadınlar giysiyi kendilerini dört-dörtlük kadın olduklarına ikna etmek için kullanırlarsa keyif-giysinin bağımlılık-giysiye dönüşmesi ihtimali yükseliyor. O noktadan sonra, artık şu çok sık duyulan zararsız cümleyi işitmeye bir adım kalmış demektir : Üzerime giyecek hiçbir şeyim yok! Bu cümle kadınlığın yolunu kaybettiğinin resmidir."

"Cinsiyetle doğmak cinsel bir varlık olma duygusuna yetmediği gibi, yaşadığını bilmek de yaşadığını hissetmeye yetmez. Böyle anlamlandırılsa ve aransa dahi, hiçbir giysi oynak kimlikli bir özneyi giydirmek ya da özneyi psikolojik bir ölüm duygusundan korumak için yeterli bir süs olamaz."
Profile Image for Nalan.
1 review1 follower
Read
May 4, 2015
Kitabın sizi ulaştırdığı tek sonuç; böyle bir durumunuz varsa bir terapisti/psikanalisti ziyaret etseniz iyi olur, kimlik / varoluş bunalımı yaşıyorsunuz. Ancak bedeninizi, cinsiyetinizi kabul edip sevmek üzerine çok önemli mesajlar veriyor, bazı yerlere güzel nokta atışları yapılmış. Özellikle kız çocuk annelerinin okumasını tavsiye ederim.
Displaying 1 - 12 of 12 reviews

Can't find what you're looking for?

Get help and learn more about the design.