Jump to ratings and reviews
Rate this book

Aptalı Tanımak

Rate this book
Şu anda Türkiye'ye egemen olan cehâlet yönetimi, toplum olma bilincimizde büyük yaralar açmıştır ve açmaya da devam etmektedir. Öncelikle, toplumun bir grup olarak rasyonal düşünme yeteneğini silip süpüren yobazlık ve düşünceye değil korkuya dayanan cemaat yaşamının hortlatılması, toplumsal dokumuzu derinden yaralamıştır. Buna ilâveten eğitimimizde yaratılan kargaşa ve kalitesizlik, bir toplum olarak bilgi edinme ve değerlendirme yetimizi ortadan kaldırmak üzeredir. Tüm bunları yapanların eleştirilmesine, toplumda gerçeği aramak için oluşturulabilecek bir serbest düşünce ve tartışma ortamının oluşturulmasına imkân verecek basın özgürlüğünün alenen, fütursuzca tehdit edilmesi ve buna toplumdan en ufak bir reaksiyon gelmemesi ortaya konan yıkım projesinin toplumca algılanamamasına ve dolayısıyla bertaraf edilememesine neden olmaktadır.

Bahsettiğim yıkım projesi, bir grup kötü niyetli insanın Türkiye'yi ortadan kaldırma projesi olarak algılanmamalıdır. Kuşkusuz, içimizde bu yıkım projesini yönetenleri dışarıdan destekleyenlerin böyle bir amaçları olabilir ve muhtemelen vardır da. Ancak bu projeyi içimizde (ve başımızda) bulunarak yürüten ve destekleyenlerin yaptıklarının tamamen farkında olduklarını sanmıyorum. Ortaya çıkan ve benim kısaca "proje" diye betimlediğim olgu aslında yalnızca cehalet ve aptallığın ortaya çıkardığı bir süreçtir. Tarih boyunca cehaletin ve aptallığın eline geçen toplumların kaderleri hep bizimki gibi olmuştur. Zira cahil, çevresiyle temasa geçemediği gibi bizzat kendisi hakkındaki bilgileri de değerlendiremez. Aptal ise bu veriler kendisine sunulsa bile bunlarla ne yapacağını düşünemez. Cahil ve aptal her türlü eleştiriden korkar, zira bellediği yolun dışında bir yolun varlığını bilmez, olabileceğini düşünemez ve kendisine gösterilse bile değerlendiremez. Bu durumda yapabileceği tek şey, bugün Türkiye'de olduğu gibi, toplumsal terör, yani korku yaratmaktan ibaret olur.

200 pages, Paperback

First published May 1, 2015

30 people are currently reading
467 people want to read

About the author

A.M. Celâl Şengör

31 books486 followers
Türk jeolog ve profesör.
24 Mart 1955'te İstanbul'da doğdu. 1973 yılında Robert Kolej'i bitirdi. 1978'de State University of New York at Albany'den jeolog olarak mezun oldu ve aynı üniversiteden 1979'da yüksek lisansını bitirdi. 1981'de İstanbul Teknik Üniversitesi Maden Fakültesi, Genel Jeoloji kürsüsünde asistan olarak görev yapmaya başladı. 1982'de de State University of New York at Albany'den doktora aldı. 1984 yılında Londra Jeoloji Cemiyeti'nin Başkanlık Ödülü'nü, 1986'da TÜBİTAK Bilim Ödülü'nü aldı. Aynı yıl İstanbul Teknik Üniversitesi Maden Fakültesi Genel Jeoloji Anabilim Dalında doçent oldu. 1988'de Neuchâtel Üniversitesi Fen Fakültesi'nden şeref bilim doktoru (Docteur ès sciences honoris causa) pâyesi aldı. Academia Europaea'ya 1990 yılında kabul edildi ve cemiyetin ilk Türk üyesi oldu. Aynı yıl Avusturya Jeoloji Servisi muhabir üyesi, 1991 yılında ise Avusturya Jeoloji Derneği şeref üyesi oldu. Yine 1991 yılında Kültür Bakanlığı'nın Bilgi Çağı Ödülünü kazandı. 1992 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi Maden Fakültesi Genel Jeoloji Anabilim Dalı'nda profesörlüğe yükseltildi. 1993 yılında Türkiye Bilimler Akademisi en genç kurucu üyesi oldu ve Akademi konseyine seçildi. Aynı yıl TÜBİTAK Bilim Kurulu üyesi oldu. 1994 yılında Rusya Doğa Bilimleri Akademisi üyeliğine, Fransız ve Amerikan jeoloji dernekleri şeref üyeliğine seçildi. Ayrıca kendisine Fransız Fizik Cemiyeti ve École Normale Supérieure Vakfı tarafından Rammal Madalyası verildi. Şengör 1997 yılında, Fransız Bilimler Akademisi tarafından yerbilimleri dalında büyük ödül (Lutaud Ödülü) ile taltif edildi. 1998 Mayıs ayı içerisinde Şengör, Collège de France'da misafir profesör olarak bir kürsü işgal etti. Burada "XIX. Yüzyılda Tektoniğin Gelişmesine Fransız Jeologlarının Katkısı" konulu bir ders verdi ve 28 Mayıs 1998'de Collège de France'ın madalyasını aldı. 1999'da Londra Jeoloji Cemiyeti kendisine Bigsby Madalyasını tevcih etti. 2000 yılının Nisan ayında Amerika Birleşik Devletleri Ulusal Bilimler Akademisi yabancı üyeliğine seçilen ilk Türk oldu. Rus Bilimler Akademisi'ne Fuad Köprülü'den sonra seçilen ikinci Türktür.[2] Ayrıca 2013 yılında Leopoldina Doğa Araştırıcıları Akademisi üyeliğine seçilmiştir.[3]
Şengör, jeolojide bilhassa yapısal yerbilim ve tektonik dallarındaki çalışmaları ile ün yapmıştır. Şerit kıtaların dağ kuşaklarının yapısına etkisini ortaya koymuş ve Kimmer Kıtası adını verdiği bir şerit kıta keşfetmiştir. Orta Asya’nın jeolojik yapısını ortaya çıkarmış, Kıta-kıta çarpışmasının ön ülkeleri nasıl etkilediği meselesini çözmüştür. Yücel Yılmaz ile birlikte, Levha tektoniği içinde Türkiye'nin yerini değerlendiren ve atıf klasiği haline gelen bir makale yazmıştır.[4] Jeoloji ve tektonik konularında 6 kitap, 175 bilimsel makale, 137 tebliğ özeti, pek çok popüler bilim makalesi, tarih ve felsefe ile ilgili de iki kitap ve 300’e yakın deneme yazısı yayınlamıştır. 86 ülkenin Bilimler Akademisine üye olan Şengör'ün yayınlanmış 1826 makalesi vardır ve bu makalelere 12658 atıf yapılmıştır. Bunların 1997-1998 yılları arasında Cumhuriyet Bilim Teknik dergisindeki "Zümrütten Akisler" köşesinde çıkmış olanları Yapı Kredi Yayınları tarafından 1999'da "Zümrütnâme" başlığı altında kitaplaştırılmıştır.
Fransa, İngiltere, Avustarya ve Amerika Birleşik Devletleri'nde misafir öğretim üyesi olarak çalışmalarda bulunan Şengör, Collège de France dışında İngiltere'de Oxford (Royal Society Araştırıcı bursuyla), ABD'de California Institute of Technology (Moore Distinguished Scholar olarak) ve Avusturya'da Salzburg Lodron-Paris Üniversitesi'nde misafir profesörlük yapmıştır. Şengör ayrıca pek çok uluslararası dergide editör, yardımcı editör ve yayın kurulu üyeliği yapmıştır ve yapmaktadır.

Ratings & Reviews

What do you think?
Rate this book

Friends & Following

Create a free account to discover what your friends think of this book!

Community Reviews

5 stars
251 (33%)
4 stars
306 (40%)
3 stars
146 (19%)
2 stars
40 (5%)
1 star
8 (1%)
Displaying 1 - 30 of 53 reviews
Profile Image for Levent Pekcan.
198 reviews619 followers
January 31, 2016
Celal Şengör hocamızın bu ülke için ne muazzam bir kazanç olduğunu çok iyi farketmeme yaradı bu kitap. Bazı konularda gereksiz yere görüş beyan ettiği söylenebilir belki, ancak tüm dünyanın aptala aptal, cahile cahil diyebilen kalemlere ihtiyacı var bence.
Profile Image for Sezgi.
431 reviews69 followers
December 21, 2016
Celal Hoca, fikirlerine hayran olduğum muazzam bir bilim adamı. Tabii ki her konuda hem fikir değiliz bu körü körüne inanma hatası (yobazlığa) düşecek değilim. Aptal kelimesinin anlamından başlayarak Türkiye'de eksik gördüğü her şeyi teker teker söylemiş. Ahlaksızlıklardan, cahillikten, üniversitesizlikten, bilimsel anlamda en ufak bir ilerlemenin olmamasından yakınmış da yakınmış. Celal Hoca Kültür Bakanı olsa bu memlekette birçok şeyin anında değişeceğine eminim. Ancak kendisi böyle makamlara tenezzül edecek insan değil.

Türkiye'nin yetiştirdiği en muhteşem bilim insanlarından birisi. Ne kadar gurur duysak azdır. Bu kitapta dahi, kimsenin anlamayacağını bile bile çabasından vazgeçmemiş. Darwin'den, fosillerden, kuşlardan bahsetmiş. Ondaki azmin yarısına sahip olalım yeter. ^^
Profile Image for Best Friend with Books.
168 reviews75 followers
December 21, 2018
Aptalı tanımak, ünlü Jeolog Prof. Dr. Celal Şengör'ün Cumhuriyet Bilim ve Teknoloji Dergisi'ndeki (dergi kuruluş yılı olan 1987 den 2006 yılına kadar Cumhuriyet Bilim Teknik ismi ile yayınlanıyordu.) yazılarından derlenmiş bir kitap.

Bilim, tarih, politika, eğitim gibi konulardan bahsettiği yazılarında, özellikle de Türkiye'yi cehalete ve geriliğe boğan bir takım uygulamalardan bahsederken oldukça açık ve eleştirel bir dil kullanıyor. Bir problemi tanıyabilmenin ve ona bilimsel bir bakış açısıyla yaklaşabilmenin ne kadar önemli olduğunu, ülkemizde yaşanan olaylar üzerinden verdiği somut örneklerin ve sonuçlarının altını çizerek anlatıyor. Ayrıca kitap gerek bilim adına gerekse dünya tarihi adına belki de şimdiye dek hiç bir yerde duymadığınız bir takım önemli bilgileri de içeriyor. Bu bakımdan kendi adıma oldukça faydalı bir okuma olduğunu düşünüyorum.

Belki Celal hocanın yazılarında savunduğu her görüş her okuyucu tarafından kabul görmeyebilir lakin onun kaleminden çıkan çalışmaları okumanın, özellikle gençlere sağladığı bir takım yararlar dışında elit bir bilim insanının gözünden dünyayı görebilmek açısından da büyük önem taşıdığını düşünüyorum.

İyi haftasonları,
T.
Profile Image for K. E..
173 reviews6 followers
October 9, 2021
"Akıllı insan problemin çözümüyle ilgilidir, aptal ise kendi kafasındaki herhangi bir fikri çözüm diye dayatmak ister."

"Okullarında itaat ve kanaat öğreten toplumlar başkalarına itaate ve kendilerine verilene kanaate mecbur olurlar."
"Cehalet en büyük düşmandır. Ama bu düşman dışarıdan gelmez.  Bunu biz kendimiz büyütür, bizi daha çok cahil edecekleri başımıza getirmek için sandıklara koşarız,  zira cehalet rehaveti,  rehavet yalancı bir rahatlığı, o da sonunda felaketi getirir."

"Bilimin ülkemizdeki çöküşünün en önemli sebebi ise tamamen bilgisiz politikacılardır..."

"Görmeden, kontrol etmeden,  muhakeme kurmadan inanmayı öğrenmiş bir toplum gerçeği aramaz."

"Bir şeyi ortadan kaldırırken yaptığınızı başkaları fark etmesin isterseniz en iyi yok, yok etmek istediğiniz nesneyi sulandırarak çoğaltmaktır."

 
Profile Image for Ayşe Gül.
18 reviews8 followers
August 12, 2016
Gerçekleri tokat gibi yüze vuran bir kitap. Haha, içimdeki yobazın ağrına gitti cümleler... Okumaya, gelişmeye devam.
Profile Image for Can Küçükyılmaz.
174 reviews36 followers
March 2, 2016
Kitap içinde bir çok bilimsel veri barındırıyor, fakat mantık safsatalarını bilimsel veriler içine gizleseniz de bunlar hala mantık safsatasıdır. Aşağıda bazı alıntılar yaptım, bunlar hakkında görüşlerimi de belirttim.

"Okulu bitiren erkek askere gider ve orada karşısına çıkan disiplin kavramını o zamana kadar gördüğü otoriter ortamın havasıyla karıştırdığı için, askerî disiplinin gerçek doğasını anlayamadan ve ne yazık ki hayatının kendisine askere gidene kadar vermiş olduğu intibalarını güçlendirerek terhis olur."

Yazar burada toplumun otoriter olmasından şikayet ediyor, fakat toplumdaki en büyük otorite merkezi, niyeyse diğer kötü otorite figürleri yüzünden işini yapamıyormuş, yoksa orduda çiçek çocuklar var. Buradaki temel ikirciklik siyasilere yönelttiği otoriter olma durumunu orduya karşı yapamaması, hatta onu aklaması...

"... Atatürk onun için dememiş miydi, “Hayatta en gerçek yol gösterici bilimdir ...”"
Hayır, Atatürk öyle dememişti, "hayatta en hakiki mürşit ilimdir, fendir.." demişti, ama yazarın niye böyle söylediği açık, "hakiki, mürşit, ilim" bunlar arapça/farsça kelimeler, dili sadeleştirmiş.

"Anadolu kırsal kültürü bu şehri 1950’lerden sonra istilâ edince başlamıştır."
Burada kırsalın göçünü sadece yoz sağ politikacılara bağlıyor, ama İstanbul'un bu kadar göç almasının ana nedenlerinden birisi de Kürt sorunu, yazar sanki Kürt sorunu hiç yokmuş gibi davranıyor.

"... Bu bayramı istememek, ona gölge düşürmeye çalışmak çocuk düşmanlığıdır."
23 Nisan'ı kutlamak istemeyenleri çocuk düşmanı ilan ediyor. Halbuki kutlamak istemeyenlerin temel istememe nedeni, bu tarihleri Osmanlı'yı yıkan tarihler olması, yoksa adamlar "yahu, ne çocuğu; dayılar günü olsaydı, kutlardık ama biz çocuk düşmanıyız" demiyor.

Daha böyle bir sürü şey var fakat ben yoruldum :) Yorumum bu kadar...
Profile Image for Özgür Tekin.
156 reviews32 followers
April 11, 2016
Bir bilim delisinin aptallar hakkında yazdıkları. Elitizm nedir, neden yapılır?
Profile Image for Ersin Erdem.
17 reviews3 followers
December 11, 2019
Bilime bakış açısına hayran kaldım. Halimize defalarca üzüldüm yine. Dili çok akıcıydı. Gazete/dergi yazılarından toplama olmasını hiç umursamadan bugün yazılmış gibi okudum.
Profile Image for Selçuk Altıntav.
38 reviews
May 19, 2019
Adindan da anlayacagimiz uzere aptallarin(kitabin basinda tanimi yapilan hakaret anlamina gelmeyen) okudugunda anlayamayacagi bir kitap cunku bu kitabi okuduktan sonra "vay be ben aptalmisim" demesini kimseden bekleyemeyiz ki aptal oldugunu anlayabiliyorsa insan zaten aptal da degildir. Yani demek istedigim sadece belli bir kafa yapisina ulasmis insanlar bu kitabi okuyup hocanin demek istedigini anlayabilir. Tabi bu kitlenin kitapta yazan cogu seyi ilk defa kesfetmeyecegini dusunuyorum fakat celal hoca gibi birinin bakis acisindan tecrube etmek bize cok sey katacaktir dusuncesindeydim nitekim oyle de oldu. Celal hocanin korkusuzca ve durustce bildigini ifade etmesi cok buyuk bir saygiyi hakediyor.
Profile Image for Baris Ozyurt.
919 reviews31 followers
July 7, 2016
Cehalet en büyük düşmandır. Ama bu düşman dışarıdan gelmez. Bunu biz kendimiz büyütür, bizi daha çok cahil edecekleri başımıza getirmek için sandıklara, koşarız, zira cehalet rehaveti, rehavet yalancı bir rahatlığı, o da sonunda felâketi getirir. Türkiye insanı böyle bir felâket yoluna çoktan girmiştir. Korkum bunun sonunun cehennem olacağıdır ki, ilk ateşleri de son on yıldır görünmeye başlamıştır. O ateşe, edinemediğimiz arkadaşlarımızla bir arada itilmekteyiz.
Profile Image for Oktay Eren.
22 reviews
September 14, 2017
celal şengör'ün köşe yazılarından oluşan bir kitap. yazıların içeriğini politika, eğitim, bilim ve tarih oluşturmaktadır. kısa kısa 2-3 sayfalık yazılardan oluşmuş olması devamlılık gerektirmemesi kitabı okuması kolay ve keyifli bir hale getiriyor. kahvaltı sonrası bir bölüm okuyup kapatabilirsiniz mesela veya yatmadan önce bir bölüm okuyup uyuyabilirsiniz :)
Profile Image for Muhammed Ali DURMAZ.
6 reviews
March 24, 2020
Prof. Dr. Dr. H. C. Mult. A. M. Celal Şengör

Cumhuriyet bilim teknik dergisinde, sanırım cumhuriyet gazetesinin ek olarak çıkarttığı. Orada kaleme aldığı yazıların derlenmiş bir hali aptalı tanımak. O gün yaşanan olaylara maddeler halinde değinerek, hem bilim açısından, hem diğer yönlerle bu kitapta bulabilirsiniz. Kısa bir kitap. Akademik bilgiye boğmadan farklı bilgiler veriyor
Profile Image for Baran N. Gözübüyük.
55 reviews5 followers
December 4, 2017
Celal hoca yine bıyık altından baya vurmuş. :)

Kimi düşüncelerini uç noktada bulsam da bence yerinde eleştirilerle dolu güzel bir eser.
Profile Image for Ali Abakan.
2 reviews2 followers
Read
September 8, 2015
Bana büyük bir yol gösterici oldu bu kitap, herkesin okumasını tavsiye ederim, özellikle olaylara karşı duygusal davranışlar gösterenlerin.
13 reviews
October 21, 2020
60/100

Aptal'ı Tanımak Celal Şengör'ün çeşitli dergilerde yayınladığı makalelerin bir derlemesi. Kitap kendisinin bir sürü farklı konudaki düşüncelerini barındırıyor.

- Zeka, bireyin yaratıcılık ve öğrenme kabiliyeti, öğrendiklerinin kaydedecek hafıza yeterliliği ve gerektiğinde kaydedilenin işlenme hızıdır.

- Bir akademisyenin - insanın- şöhretinin temeli dedikodudur.

- Üniversite diploması sayılarındaki artışın eğitim kalitesinin yükseldiği anlamına gelmediğini Almanya'daki Gymnasium örneği ile açıklıyor. Gymnasium'lar üniversiteye hazırlık okullarıdır. Bu okullara girmek için çok iyi notlara sahip olmak gerekir. Almanya'da sol, bu okulların fırsat eşitliğini bozduğunu, çeşitli farklı nedenlerle bu okullara giremeyenlerin alt sınıfa mahkum edildiğini iddia ederek güçlü oldukları eyaletlerde (Hamburg, Berlin) giriş kıstaslarını düşürdüler. Bavyera gibi güney eyaletlerinde ise eski sistem devam etti. Kuzeydeki başarı hızla düştü.
Unutma komünizm, fakirliğin (bu örnekte de vasatlığın) eşit dağılımıdır.

- Hüseyin Çelik'in Milli Eğitim Bakanı iken verdiği Darwin örneğinin üzerinde durulmuş. Hüseyin Çelik Darwin hakkında "Türkler için gelişimini tamamlamamış adi bir ırk demişti." şeklinde bir iddia ortaya atmıştı. Bu iddia gerçek değildir. Darwin, bir mektubunda "Birkaç yy. önce, Avrupalıların Türkler tarafından yenilme ihtimallerinin ne kadar yüksek olduğunu hatırla, şimdi bu ne kadar saçma geliyor." demişti. Darwin haksız mıydı?
15 yıl Türkiye'yi karış karış dolaşan ve Türkiye'nin yer yapısı hakkında ciddi eserler yazan Piotr Çihoçof "Türkiye'deki insanların kurtuluşu bu ülkenin bir Avrupa müstemlekesi olmasıdır." demişti.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu "Yaban" isimli kitabında Anadolu'unun halini nasıl anlatıyordu?
Almanya'dan Anadolu hastalıklarını incelemek için gönderilen bir tıp heyeti, Anadolu Türklerinin çoğunluğunun kanında parazit olduğunu ve bunun esas sebebinin düzenli ve sağlıklı beslenememe olduğunu raporlarına yazmışlardı. Anadolu halkı 1900'lerin başında doğru düzgün ekmek yapmasını bile bilmiyordu.
Durum böyle iken, Darwin'in söylediği hakaret mi? Yoksa Türkler perişan halde miydi?

- Sultan Abdülaziz ve III. Napolyon arasında geçen ve ardından Mehmed Fuad Paşa'nın "Ben padişah hazretlerinin siz ekselansları hakkında neler dediklerini hiç size söylüyor muyum?" hikayesi.
Profile Image for Vedat Guven.
475 reviews4 followers
October 11, 2024
Toplumumuzun en önemli sorunu cahil olmamız. Ve vahim olan konu ise bunu kendi kendimize bilerek yapıyor olmamız. Türkiye'nin düşmanını dışarıda aramaya gerek yok. Yazar cahil kalmamızın hem geçmişini hem de sonuçlarını çok güzel bir şekilde ifade ediyor. Kitapta daha çok kısa yazıları (fıkralar) var. Hasan Ali Yücel sonrası dönemin ülkeye ne kadar zarar getirdiği görüşünde. Ayrıca Osmanlı'nın ilk 10 padişah dönemi dahil bize yansıtıldığı kadar üstün başarıları olmadığını düşünüyor.

Akıllı insan problemin çözümüyle ilgilidir; aptal ise kendi kafasındaki herhangi bir fikri çözüm diye dayatmak ister. Ülkemizde son yılların önemli bir sorunu, cahil insan baskısı ve sonucunda hak etmeyen insanların yönetimde söz hakkı olmasıdır. Öncelikle toplumun bir grup olarak rasyonel düşünme yeteneğini silip süpüren yobazlık ve ayrıca düşünceye değil korkuya dayanan cemaat yaşantısının hortlatılması toplumsal dokumuzu derinden yaralamıştır. Bunun yanında eğitimimizde yaratılan kargaşa ve kalitesizlik bir toplum olarak bilgi edinme ve değerlendirme yetimizi ortadan kaldırmak üzeredir. Türkiye tam bir kalitesizlik pazarı haline gelmiştir. Ordu dışında her toplum sektörü sözüm ona demokrasi adına kalitesizlere teslim edilmiştir. Bugüne kadar ellerine fırsat geçmediğini düşünen bu kalitesizler, toplumdan geçmişin intikamını alırcasına herşeyi ama herşeyi kendilerine yontmaktadırlar.

Balyoz davasının kumpas olduğu ortaya çıkmasına rağmen bu kumpasa göz yuman hakimlere bir yaptırım uygulanmaması ve halkın buna duyarsız olması Türkiye'nin yıkılma projesinde çok ileri safhalara gelindiğini göstermektedir.

Ülkemizde ahlak düşüklüğü ayyuka çıkmıştır. Toplumsal değerler kalmamıştır. Tek değer kişilerin veya grupların hak etmedikleri şeylere uzanmak için olabilen her yolu denemesini en makbul marifet sayılmasıdır. Bu rezillikleri yalanlarla benzeyip yücelten, buna karşılık bize bütün dünyada saygınlık kazandıran, aklımızı kullanıp onurlu insanlar olmamızı sağlayan Atatürk'ü aşağılayan alim pozlu, ukala tavırlı, zırcahilleri hergün halkın karşısına diken tv kanallarından ve gazetelerden gına geldi.
Profile Image for Aykut Karabay.
196 reviews6 followers
August 19, 2021
Türkiye’nin en popüler bilim adamlarından Celal Şengör’ün gazete makalelerinden derlenen kitabı aptalı tanımak, her şeyden önce önsözde Aptalın sözlük anlamından, etimolojisine kökensel ve detaylı bir tanımını yapıyor.

Kitapta bulunan makaleler boyunca Türkiye’nin geri kalmışlığının, içinde debelendiğimiz sorunların hepsinin kökeninde cehalet ve cehaletin doğurduğu aptallığın neden olduğunu vurguluyor.

Eğitimde, siyasette, bilimde, kültür sorunlarında neden hep geri kaldığımız, neden sürekli sorun yaşadığımızı yıllardır süregelen içinde yaşadığımız bu cehalet ve aptal kültür sayesinde oluştuğunu ve bundan kurtulmamızın yöntemlerini vurguluyor. Öncelikle eğitimin ailede başladığını ama bunun düzeltilmesinin tek yolunun eğitim sistemimizin bilimsel düşünce ile düzeltilmesi olduğunu vurguluyor.

Örneklerle ülkemizdeki bilim,din,kültür,demokrasi,politika sorunlarını aklın ışığında çözümlüyor ve tüm bu sorunlardan kurtulmamızın tek yolunun iyi bir eğitim sistemiyle, donanımlı, akıllı, kültür sahibi insanlar yetiştirmemiz gerektiği, dini eğitim yerine bilimin aydınlığına dönmemiz gerektiğini, eğitim sistemimizi düzeltemediğimiz taktirde içinde bulunduğumuz karanlığa son süratle gömülmeye devam edeceğimizi gösteriyor.

Tavsiye ederim.
Profile Image for Cahit Erdem.
94 reviews4 followers
November 3, 2021
Celal Şengör'ün Cumhuriyet gazetesinin bilim ekinde yayınlanan yazılarından oluşan kitap. Kitap diyorum çünkü kitap gibi değerlendireceğim. Sık sık tekrara düşmüş. Demokrasinin çok tehlikeli olabileceği (kendini geliştirmemiş ve yönlendirilmeye açık toplumlarda, ancak bu görüşüne tam olarak katılamıyorum. toplum her an o ana göre değişecek ve değişimle beraber dünyayı şekillendirecektir. demokrasinin yokluğunda ancak "kutsal doğru" bulunmuşsa, bir yarardan söz edilebilir. evet, demokrasi tehlikelidir ancak bunun engelleyicisi aristokrasi olmalı mı emin değilim. ideal olan ise tam gelişmiş bir toplum olmalıdır kanımca. pratiği ise bilemiyorum çünkü aristokrasilerin de yozlaşmaya, sanatı ve bilimi kirletmeye eğilimli olduğunu düşünüyorum.)
Genel olarak güzel çerezlik bir kitap. Yalnız bir süreden sonra hep aynı şeyler gına geldi yani. Gazete yazısı olmasının da etkisiyle fazlasıyla varsayımlardan yola çıktığını görünce "fazlasıyla yüzeysel" bulduğumu söyleyebilirim.

Bunlar da çıkardığım notlar:
*Aptal: Kişilik yapısı ve dolayısıyla aklıve zekâsı gelişmemiş olan. Görgüsüz; aç gözlü.
Elim daha fazla not çıkarmaya gitmiyor
Profile Image for Oya Güvercinci.
331 reviews4 followers
August 21, 2025
İlk baskısı Mayıs 2015’te yayınlanmış olan Aptalı Tanımak Prof. Dr. Celâl Şengör’ün Cumhuriyet Bilim ve Teknik dergisinde 2003–2014 yılları arasında yayımlanan 63 makalesinden seçilmiş bir derleme.

Kitapta bilim, düşünce, eğitim, toplum, din, evrim ve ideoloji gibi konularda kısa ama çarpıcı yazılar yer alıyor. Şengör’ün bundan yıllar önce dile getirdiği eleştirilerin bugün hâlâ geçerli olması, hatta pek çok alanda durumun daha da kötüleşmesi, esere ayrı bir güncellik ve önem kazandırıyor.

Yazar, bu metinlerde çoğu zaman toplumun büyük kısmına ters gelebilecek düşünceler dile getiriyor. Osmanlı’da bilimsel üretimin yetersizliği, din temelli eğitimin zararları, her şehre üniversite açılmasının anlamsızlığı, “elitist eğitim” gerekliliği, demokrasiye yönelik eleştirileri bunlardan birkaçı. Bu açıksözlü yaklaşım, kitabı yalnızca bilgilendirici değil, aynı zamanda tartışma yaratan bir eser haline getiriyor.

Kitap özellikle eleştirel düşünceye ilgi duyanlar, Türkiye’nin toplumsal ve kültürel sorunlarını anlamak isteyenler, bilimsel bakış açısını hayatına katmak isteyenler ve genç okurlar için ilgi çekici olabilir.
Profile Image for Asi.
125 reviews52 followers
September 13, 2025
Medar-ı iftiharımız, sevgili Celal Şengör’ün en önemli kitaplarından biri *“Aptalı Tanımak”*tır. İsmi kadar içeriği de etkileyicidir. Keşke bu eser diğer dillere de çevrilse; zira farklı milletlerden insanlar da aptal kişilerin kim olduğunu, nasıl göründüklerini, nerede bulunduklarını ve onlardan nasıl uzak durmaları gerektiğini daha iyi öğrenseler...

Bu kitap, hemen her gün çevrenizde karşılaştığınız sayısız aptal insandan nasıl ibret almanız gerektiğini anlatan nadide bir eserdir.
Bir düşünün… Onların varlığı sizin hayatınızı ne kadar etkiliyor? Fikirlerinize değer vermezler. Onların gözünde siz; boş konuşan, tuhaf, yaşamdan zevk almayı bilmeyen bir insansınızdır. Oysa ki aslında, temelsiz, dayanaksız ve sonu gelmeyen cahillikleriyle sizi her daim yıpratıp tüketen onlardır.

İşte bu yüzden Şengör’ün kitabı gerçeği şak diye yüzünüze vurur.

Unutmayın: Sizi cahil bırakacakların değil, sizi muasır medeniyetler seviyesine taşıyacakların yanında durun dostlar… Aksi hâlde, bu hastalığın pençesine bir gün mutlaka düşersiniz.
Profile Image for Gökhan Küçüktilki.
3 reviews
December 26, 2020
Zamanın Başbakanının ‘ananıda al git’ kelimesi için, çocuklarınızın terbiyesini bozan bu zat diye bahseden bir dinsizin, aynı zamanda sibel kekillinin porno film çekmesini, gayet normal kültürel ve çağdaş karşılaması ve sibeli eleştirenlerin ‘ anne ve babasıda dahil’ cahil ve kültürsüz ilan etmesi ne kadar doğru bir yaklaşım bilemedim.

Türkiye politikacılarına ve tarihine kendi perspektifiyle bakarak, en doğru bakışın kendisininki olduğunu zanneden, kendini akil gören bir zavallı muhterem..

Tespitleri dini inancı olmayan (Allahsızlar) için muteber olabilir, lakin inançlı kişiler için saçmalık ve safsatadan ileri gidebilecek şeyler değildir.

Avrupa insanının her satırda nasıl yüceltildiği ve Osmanlı ve Türk toplumunun nasıl bayağı ve adileştirildiğini görmek istiyorsanız kesinlikle okunması gereken bir kitap.
Profile Image for Talha.
61 reviews
October 28, 2024
Her sayfa yeni bir gün gibi, hatta yeni günlere yeni başlıklar sığdırmış gibi gözüküyor. Bu yapı, kitabı daha okunabilir kılıyor diyebiliriz.

Celal Hocam yine doğru noktalara parmak basmış, bazı konuları ileri görüşlülüğü sayesinde ön görmüş. Bunlar güzel şeyler fakat zamanında nasıl bir etki yarattı bu yazılar bilemiyorum. Daha çok tespit yaparcasına bir şeyler sunmuş önümüze, biz de sayfa sayfa bunları okuyoruz. Bazı tespitlerini etrafa bakarak biz de tespit edebiliriz aslında. Bu, sadece bugün için geçerli değil. Özellikle Türk toplumundan bahsederken falan... Bunun haricinde, belki bu düşünceler dönemine göre "doğru ya" dedirtip kafa sallatmıştır. Şu an için bunu söyleyemeyeceğim çünkü her şey artık ortada.

Halihazırda bildiklerimizin dışında, arada kendi fikirlerini katması veya sıkıştırması güzeldi.
86 reviews
December 24, 2021
Meşhur matematikçi Gauss kendisine sunulan bir problemi sunan kişinin "Ne kadar zamanda bunu halledebilirsin?" sorusuna "Cevabı biliyorum da oraya ne kadar zamanda varabilirim, onu kestiremiyorum" diye karşılık vermiş­tir.



Aptal da bu yöntemle hemen tanınır. Tanınacak örüntünün en önemli öğeleri şunlardır: Bir kişi şunları yapabiliyor mu? 1) Problemin nedenlerini anlamak, 2) problemin herhangi bir detayına saplanmadan, tamamını görebilmek, 3) problemi çöze­cek verilerin doğasını ve nerede bulunabileceklerini bilmek, 4) problemin sunumunun ve problemi çözecek verilerin kendi içinde tutarlılıklarını ölçebilmek, 5) hızlı çözüm üretmek ve tek­lif edilen çözüm, eldeki veriyle çelişirse derhal onu terkederek yeni bir çözümü oluşturmak, 6) çelişen verinin çelişmeyen veri­lerle ilişkisini kurarak, verinin bizzat kendisinin doğruluğunu veriyi baştan topl:ımaya gerek kalmadan tartabilmek, 7) benzer problemleri geçmişte gerçekten çözmüş olmak veya çözülmüş problemlerin çözülme süreçlerini iyi tanımak. Akıllı insaiı prob­lemin çözümüyle ilgilidir, aptal ise kendi kafasındaki herhangi bir fikri çözüm diye dayatmak ister.



Bir ülkenin bağımsızlığını kaybetmesi, o ülkenin sahiplerinin toplum bilincini kaybetmemeleri halinde çok büyük bir felaket olmayabilir, çünkü bilinçli bir toplum, kaybettiği bağımsızlığını geri kazanabilir. Ancak, toplum olma, yani bir yerde insan olma bilinci gitmişse, o toplumdan geriye ancak bir insanlık harabesi kalır.
Şu anda Türkiye'ye egemen olan cehalet yönetimi, toplum olma bilincimizde büyük yaralar açmıştır ve açmaya da devam etmektedir. Öncelikle, toplumun bir grup ·olarak rasyonal düşünme yeteneğini silip süpüren yobazlık ve düşünceye değil, korkuya dayanan cemaat yaşamının hortlatılması toplumsal dokumuzu derinden yaralamıştır. Buna ilaveten eğitimimizde yaratılan kargaşa ve kalitesizlik, bir toplum olarak bilgi edinme ve değerlendirme yetimizi ortadan kaldırmak üzeredir. Tüm bunları yapanların eleştirilmesine, toplumda gerçeği aramak için oluşturulabilecek bir serbest düşünce ve tartışma ortamının oluş­turulmasına imkan verecek basın özgürlüğünün alenen, fütur­suzca tehdit edilmesi ve buna toplumdan en ufak bir reaksiyon gelmemesi ortaya konan yıkım projesinin toplumca algılanama­masına ve dolayısıyla bertaraf edilememesine neden olmaktadır.



Tarih boyunca cehaletin ve aptallığın eline geçen toplumların kaderleri hep bizimki gibi olmuştur. Zira cahil, çevresiyle temasa geçemediği gibi bizzat kendisi hakkın­daki bilgileri de değerlendiremez. Aptal ise bu veriler kendisine sunulsa bile bunlarla ne yapacağını düşünemez. Cahil ve aptal her türlü eleştiriden korkar, zira bellediği yolun dışında bir yolun varlığını bilmez, olabileceğini düşünemez ve kendisine gösterilse bile değerlendiremez.



Bu davranış türü tabii genel bir aptallık ürünüdür. Bu aptallık ise zeka eksikliğinden ziyade cehaletin sonucu olarak gelişmiştir. Her şeyden evvel Türkiye insanı tartışmayı bilmez. Fikir ayrı­lığına düştüğü bir başka kimse ile ortak bir doğru aramak için değil, kendi bildiğinin doğru olduğunu empoze etmek için tartı­şır. Bilgisi az olduğundan, kendi bildiklerinin kesin doğru oldu­ğunu sanır. Bilginin nasıl üretildiğini bilmediğinden, gözlem ile uyumluluk, bir ifadenin doğru olabilmesi için kendi içinde çelişki içermemesi gerektiği kuralı, bilgi üretiminde varsayımın yeri ve varsayımın mahiyeti, varsayım kontrolunda gözlemin yeri ve gözlemlerdeki hacl kaynakları ve payları, onun anlayabi­leceği şeyler değildir. 1000 yıldır birileri ona "doğruyu" söylemiş, o da bunu ya baba dayağı korkusu ya cehennem ateşi korkusu ya sultan hiddeti korkusu ya paşa cezası korkusu kabullenmiştir. Sormaya sormaya, bırakın soru üretmeyi, soru sormayı unut­muştur. Sık sık dile getirildiği gibi "icat çıkarma'' gibi bir deyimi üretecek kadar salaklaşmış bir toplumun üyesidir.



Fazla rahata eren kişi, bilgiye de ihtiyaç duymadığı hase­bine kapılir. Halbuki kuşkulu kişi, her fırsatta bilgisini kontrol etmek ister. Onun için her şey bir sorunduı:. Kimseye inanmaz, söylenilenleri problem addedip doğruluklarını kontrol etmeye gayret eder. Tabiata bile kuşkuyla bakar: Acaba şu sudan içer­sem ne olurum? Bana bir zararı olur mu? Veya faydası olur mu? Bunu nasıl öğrenebilirim? Öğrendiğimden nasıl emin olabilirim? Yürümeye mecbur muyum? Şu at benden hızlı gidiyor, acaba ona binmeyi mi denesem? Sırtı ayaklarımı ve kuyruk sokumumu acı­tabilir. Orada nasıl rahat oturabilirim? Tüm bu,ve benzeri soru­lar şimdiki durumundan memnun olmayan, onu iyileştirmeyi amaçlayan insanların sorularıdır. Bir lokma ekmek ve bir hırka ile kanaat eden insan yaratıcı olamaz. Bu felsefeyi öven hiçbir düşünce yaratıcı bir toplum ortaya çıkaramaz. Okullarında itaat ve kanaat öğreten toplumlar başkalarına itaate ve kendilerine verilenle kanaate mecbur olurlar. Önce bu bakış açımızı değiş­tirmeyi, problemi görmeyi ve rahatsız yaşamayı öğrenmeliyiz. O zaman yaratıcı olmadığımızı sandığımız yerlerde de ne kadar yaratıcı olduğumuzu göreceğiz.



Türkler ve cehennemdeki ateş kuyuları fıkrasını duymayan sanırım pek azdır: Cehennemde günahkarların içinde kayna­tıldığı kuyuların başında zebaniler nöbet tutarlarmış. Bir gün cehennemi ziyarete gelen misafirlerden biri kuyulardan birinin başında nöbetçi olmadığını farkederek bunun sebebini sormuş. Ziyaretçileri dolaştırmakta olan şeytan: "Ha orası mı?" diye cevap vermiş, "orada Türkler kaynatılıyor. Aralarından biri kaça­cak bir fırsat yakalasa diğerleri onun ayağından yakalayıp tekrar kuyunun içine çeker. Onun için onların başına ayrıca bir nöbetçi koymak gereğini duymadık."



Halide Edip, İstiklal Savaşı bittikten sonra ne yapacaklarını Atatürk' e sorunca, büyük adam dönüp: "Birbirimizi yiyeceğiz" diye cevap vermiş. Atatürk milletini ne kadar iyi tanımış.
This entire review has been hidden because of spoilers.
Profile Image for Ozlem.
22 reviews5 followers
February 18, 2022
Bu kitabın ardından dünkü benden daha umutsuzum. Günlüğünde adalet talep eden yaşı geçkin bir ergenin kaleminden çıkmış gibiydi, haklı olduğu noktalara rağmen iç karartıcı.

Döndü dolaştı, yine asıl sorunun çocukları koruyamamamız, kendilerini kabul ettirebilmek için şekilden şekle girmeye mecbur bırakmamız olduğu açığa çıktı. Çözüm ise yetişkinleri özgürlük ve bireye saygı temelinde eğitmek, medyayı dizginlemek, kısacası köklü sistemsel reformlarda aranmış. Fakat bu değişimleri teknolojik ve ekonomik devinimler karşısında acz içindeki yetişkinler yönetebilecek mi?

Dün ise bizden sonraki kuşakların ister istemez medya sayesinde kendi başlarına bilgi arayıp bulma ihtimalleri beni sevindiriyordu; değişimin önlenemezliği fikrine tekrar sarılmanın vakti geldi anlaşılan.
Profile Image for Eren.
5 reviews
August 12, 2020
Politikacılar ve halk aynı hataları yapmakta ısrarcı oldukları için güncelliğini yitirmemiş köşe yazılarından oluşuyor.
Bu kitabı beğenenlere "Bilgiyle Sohbet"i öneriyorum: Aptalı Tanımak'ta köşe yazılarının yer sıkıntısından çık dar ve hızlı sonuca varan yazılarla karşılaşıyoruz. Diğer kitabında acele etmeden, aşama aşama düşünce zincirini takip ederek görüşlerini daha geniş, daha kapsamlı yazabilmiş.
Bu kitapta Cumhuriyet Bilim Teknoloji'deki köşesini Orhan Bursalı'nın sansürü sebebiyle bıraktığını da öğreniyoruz.
23 Nisan'a karşı olanları direkt çocuk düşmanı diye yaftalaması saptırma olmuş. Sanırım bilerek, provokativ amaçla yazmış ancak 3-4 makalesinde daha var böyle eksiklikler.
Profile Image for Emirhan AVCI.
148 reviews15 followers
June 11, 2021
Celal hocamızın gazetede yayınlanmış yazılarının güzel bir derlemesi olan bu kitabı, büyük bir keyifle okudum. Derleme bir eser olduğu için yazılar arası kopukluklar ve yer yer tekrara düşme de olsa, bu kitabın bana vermek istediğinden bir şey kaybettirmedi. Toplum olarak cehaletimizin ve aptallığımızın ne seviyelere ulaşmış olduğunu bir de hocamızın dilinden dinlemek, ufkumu epey açtı. Eğitim sistemi ve hukuk alanındaki görüşleri özellikle çok çok yerinde, dönemine göre de çok ileri görüşlüydü diyebilirim. Yobaz ve yobazlığa meyilli arkadaşlara kitabı pek öneremem. Hocamızın sivri dili; diken değil de Vlad Tepeş'in kazıkları gibi batabilir sizlere :)
Profile Image for Cem Ozargun.
74 reviews2 followers
September 27, 2024
Kaybedebileceği çok şey olmasına karşın doğru bilgiyi yaymak ve yol göstermek amacıyla büyük bir cesaretle yazmış Celal Hocam bu kitabı. Politik olarak iğneleyici, yerinde bir dolu tespiti var. Konuyu hakarete vardırmadan çok iyi dile getirmiş ama işte, anlayabilene... Ateiste saygı duymuyorum diyerek 1 yıldız veren insana ne anlatabilirsin ki? Acaba hiç dinledi mi kitabı yoksa sırf önyargısıyla puan verip geçti mi? Celal Hoca bu kitapta sorgulamayan, doğrusunu bulmaya çalışmayacan, hemen her şeye inanan bir millet olduğumuz belirttikten sonra bu yorumu okumak sürpriz olmadı.
Profile Image for Mehmet Kutup.
69 reviews
November 4, 2017
Celal hocam çok saygı duyduğum, fikirleri ve her olaya bilimsel yaklaşması sebebiyle takdir ettiğim yüce bir insandır. Bu ülkenin bağrından çıkıp dünyaca tanınan bu insanın kendi ülkesinde hakettiği değeri görememesi beni çok üzüyor. Ünlü Sumerologumuz İlmiye Çığ gibi onun da tüm kitapları mümkün olduğunca okumaya çalışıyorum. Gerçekleri öyle bir gösteriyor ki yüzümüze tokat gibi çarpıyor. Çok büyük keyif aldım
Profile Image for Orçun Topçular.
3 reviews
July 20, 2019
Okumak için geç kalmış bir eser. Celal Şengör hoca yine araştırmacı kimliğini ön plana çıkartarak dönemsel sorunları basite indirgeyerek anlaşılır bir dille yazmış kitabını. Okurken okuyucuyu sıkmayacak ve ders alınması gereken bir çok noktanın olduğu bir kitap. Fakat eleştirilerin çoğunu yerinde bulmamla birlikte bazı eleştirilerini de fazla sert buldum. Sonuç olarak okunması ve ANLANILMASI gereken bir eser.
3 reviews
March 24, 2021
Ülkeyi saran akıl dışılığın, cehaletin ve yozlaşmanın kısa bir özeti. Celal Şengör'ün yıllar içinde bilim eklerine yazdığı makalelerin bir derlemesi olan bu kitap, gelecek kuşaklara içinde bulunduğumuz vehametin acınası haline gösterecek, belki de ders almalarını sağlayacak, kıymetli bir eser olarak tarihe geçiyor.
Displaying 1 - 30 of 53 reviews

Can't find what you're looking for?

Get help and learn more about the design.