Afet İnan, Atatürk’ün hayatının son 13 yılında her zaman yakınında bulunmuş ve yakın tarihimizin dönüm noktalarının hem aktörü hem de tanığı olmuştu: Önyargılar ve yetersiz bilgiler nedeniyle hakkınca bilinmeyen tarihimizin, Türk Tarih Kurumu sayesinde gerçek yerini almasını sağlamak… Türk kadınının modern toplumdaki yerini alması yolunda bizzat örnek oluşturmak ve seçme-seçilme hakkının tanınmasına öncüsü olmak… Ve Atatürk’ün pek çok konudaki görüşlerine ilk elden tanıklık… Afet İnan, Atatürk döneminde yaşadıklarını ve ondan dinlediklerini okuyucuyla paylaşıyor.
Dili genç kuşaklar için anlaşılır hale getirilen bu baskı, bazıları okuyucuyla ilk kez buluşan fotoğraflarla daha da zenginleştirildi.
Cumhuriyet tarihinin başlangıcında yapılması planlanan, yapılan ve maalesef henüz gerçekleştirilemeyen hedefleri birinci ağızdan okuyacaksınız. Her üniversitede İhtilal (Devrim) Enstitüsü kurulmasının hedeflendiğini biliyor musunuz? Ya da arkeolojik kazıları kendimiz yapabiliriz dendiğinde karşı çıkanların olduğunu? Atamın sözleriyle bitireyim: "Gençliği yetiştiriniz. Onlara ilim ve irfanın müspet fikirlerini veriniz. İstikbal'in aydınlığına onlarla kavuşacaksınız. Hür fikirler tatbik mevkiine geçtiği vakit Türk milleti yükselecektir." Syf: 442
Kitabı uzun sürede bitirdiğime bakmayın, aslında su gibi akıp gidiyor. Afet İnan yıllar boyunca Atatürk’ün yanında bulunarak yaşanan olayları, sohbetleri, onun düşüncelerini not etmiş. Herhangi bir yüceltmeye başvurmadan, samimi bir dille Atatürk’ü anlatıyor. Bu tarz kitapları okumayı çok seviyorum çünkü Atatürk’ün yaptıklarının ve düşüncelerinin yüceltilmeye zaten ihtiyacı yok :) Her satırda hayranlığım daha da artıyor, gözyaşlarımı tutamıyorum bazen.
Bu kitap aynı zamanda bir ders çıkarma fırsatı, hatta yeri geldiğinde bir kişisel gelişim kitabı bile olabilir. Atatürk’ün kişiliğinden herkes kendi hür fikri ve vicdanıyla feyz alabilir.
Dilinin sade ve akıcı olması sayesinde her yaştan insanın keyifle okuyabileceği bir kitap olduğunu düşünüyorum. Yalnız bu kitaba başlamadan önce olaylara hakim olmak için Çankaya okunabilir, yoksa bazı şeyler havada kalabilir.
Afet İnan’ın gözünden Atatürk hakkında bir eser okurken aslında birçok yeri, olayı ve kişiyi de öğrendim. Kitabı okurken, bahsedilen yerlerin internetten konumlarına bakmak ve Afet İnan’la ilgili videolar izlemek kitabı daha zevkli hale getirdi. Kitabı yaşadım resmen :D
Kitabın, Atatürk’ün özgeçmişi, son günleri ve Anıtkabir bölümüyle başlaması çok ağır ve etkileyici bir başlangıçtı. Gözyaşları sel.
Atatürk’ün kurduğu TTK, TDK, DTCF ve üniversiteler hakkındaki düşünceleri bölümü de dil, tarih ve coğrafya konularının önemini bir kez daha anlamamı sağladı.
Favori bölümüm Türk Kadını oldu. Bu bölümde bahsi geçen, Financial Times gazetesinin 1937’de Türkiye özel sayısında çıkan, yine Afet İnan’ın kaleme aldığı “Türk kadınlığı” üzerine olan yazıyı da okumak istiyorum. Atatürk’ün İnan’a; “Cemiyeti ve etrafını bu bakımdan tetkik et ve bugünkü Türk kadınlığını hakikate uygun bir şekilde anlat” önerisi çok çarpıcıydı. Acaba hangi yönlerden inceleyip anlattı?
En sondaki Afet İnan’ın Albümünden bölümüne de kocaman bir ❤️. Fotoğrafların yanı sıra Atatürk’ün el yazısı ve düzeltmelerinin de paylaşılması harika. Kitabın dili akıcıydı, okuması zevkli ve kolaydı. Şimdi sıra, yazarın, eğer bulabilirsem, Tarih Boyunca Türk Kadının Hak ve Görevleri kitabında🌸
müthiş bir metin, müthiş bir anılar derlemesi. okurken sevindim, üzüldüm, çokça takdir ettim, yer yer gözlerim doldu. özellikle gençler olarak ümitsizlikle savaştığımız bu dönemde atatürk'ümüzün gençliğe hitabesi, yeni nesile olan inancı kuvvet veriyor ruha. ülkenin refahı uğruna topyekun verilen mücadele bireyselleştiğimiz ve umutsuzluğumuzun had safhada olduğu bu günlerde inanç aşılıyor adeta. unutuyoruz, hatırlamak lazım.