Jump to ratings and reviews
Rate this book

Şimdi Benimsin

Rate this book
Kötü bir başlangıçtı onlarınki. Ne Elif hak etmişti başına gelenleri, ne de Fırat istemişti böyle olmasını. Bir gecede hayatlar değişmiş, hayaller yıkılmıştı... Zaman unutturabilir miydi kötü anıları? Affedebilir miydi günahı? Haksızlıkların en büyüğünü yaşayan Elif, ailesi tarafından dışlanırken, felaketi olan insanlar tarafından sarıp sarmalanır. Her geçen gün nefret ateşiyle bilense de, hayata tutunmaya çalışır.

Fırat ise pişmanlıkları ve vicdanı ile savaşırken, Elif'in masumiyetine ve güzelliğine yenilir. Gün geçtikçe ilmek ilmek her hücresine işler Elif. Artık Fırat için hayatın amacı, affedilmek ve kara sevdasına karşılık bulabilmektir. İki töre mahkûmunun hayat yolculuğuna eşlik ederken, hem yüreğiniz acıyacak, hem de dev bir aşka tanık olacaksınız.

564 pages, Hardcover

First published March 26, 2012

29 people are currently reading
160 people want to read

About the author

Güneş Demirel

17 books28 followers

Ratings & Reviews

What do you think?
Rate this book

Friends & Following

Create a free account to discover what your friends think of this book!

Community Reviews

5 stars
91 (39%)
4 stars
55 (23%)
3 stars
40 (17%)
2 stars
17 (7%)
1 star
29 (12%)
Displaying 1 - 25 of 25 reviews
Profile Image for Yaren Y..
135 reviews32 followers
June 14, 2020
Bu kitaba bir puan bile fazla. O kadar kötü o kadar iğrenç bir kitap ki gördüğüm yerde midem bulanıyor.
Kadınlığın ve ahlakın ayak altına alınmasını, her usulsüzlüğün töre adı altında normalleştirilmeye çalışılmasını okuyoruz.
Berbat o kadar az kalıyor ki. Anlatamam.
Bir kadına kendi yapmadığı bir hata için tecavüz edip çırılçıplak bir şekilde babasının kapısına atmak mı?
Böyle kitapları yazanların ve sevenlerin İŞTE ERKEK dedikleri kalıplar...
Profile Image for Satıgül Yüksek  .
229 reviews13 followers
May 10, 2016
Töre ve tecavüz gibi iki ağır konunun işlendiği ama sayfaların boş aktığı bir kitaptı diyebilirim,Fırat önemli bir aşiret ağasının oğlu, sözlüsü başka bir adama aşık olup onunla kaçınca ortalık karışıyor, ailesi ve aşiretin ileri gelenleri Fırat'a iki seçenek sunuyor, ya sözlüsünün kaçtığı adamın kız kardeşi Elif'in kanlı çarşafı gelecek ve namus temizlenecek yada sözlüsü ve o adamın cenazesi gelecek....

Fırat'ın aslında seçme şansı yok,yere eğilen başını bir şekilde kaldırmak zorunda, bu nedenle Elif'in peşine düşüyor, onu kaçırıyor ve tecavüz ediyor, sonrasında Elif'in hamile kalması yüzünden ailesinin onu başkasıyla evlendirmesi devreye giriyor ki Fırat buna izin vermiyor ve onu alıp Diyarbakır'a getiriyor, gerçi bunu isteyen Elif zira başka şansı yok çünkü, ailesi kıza sırtını dönmüş durumda hiç bir suçu olmadığı halde.....

Fırat zamanla kıza aşık oluyor ve ailesi kıza kendi kızlarından daha fazla ilgi gösteriyor, adeta sevgi yumağına boğuyorlar kızı, bir ilgi bir alaka meğer aile melekmiş , hatta okuması için izin veriyorlar tabi Diyarbakır sınırları içerisinde, bunun üstüne kızın kaynanasını sürekli öpücüklere boğması da ıyy dedirtti, kendi ailesi kızı silince bu ailenin gösterdiği ve hiç beklemediği bu sevgiye minnet duydu belki ama yahu bu halde olmanın sebebi onlar , sürekli töre deyip, Fırat'a baskı yapan onlar,ya çarşaf ya kaçanların cesetleri diyende onlar,özellikle kanlı çarşafının Diyarbakır'a gönderildiğini ne çabuk unuttun,Fırat'ın çektiği tüm vicdan azabına , pişmanlığına gözlerini kapadı,adamın onu köpek gibi sevdiği gerçeğini elinin tersiyle itti, bir adamı affedemedi zaten, maşallah bütün aileyle bal kaymak ve bu bana iki yüzlülük gibi geldi.....

Ayrıca kitap boyunca Elif'in dillere destan güzelliğinden nazından tızından fenalık geldi, hep bir şey olacak diye bekliyoruz ama yok sayfalar ev muhabbetleriyle akıyor , aşk derseniz bir Fırat'ın kara sevdasını okuyoruz , Elif bildiğin duvar,affetme var mı derseniz var ama 10 yıl kadar beklemeniz gerekiyor :) Anlayacağınız Fırat kovalar Elif kaçar 500 sayfa bu şekilde geçti, sürekli ezik başı yerden kalkmayan bir kız, Fırat efendi kıskançlıkları yüzünden sürekli esip gürlüyor, bari ona ağzının payını ver hadi aşirete sesin çıkmıyor, ama nerdee :).....

Hele bir finali var evlere şenlik, uzun zaman atlamaları sayesinde,sağ kalan kalmadı valla, biz alışmışız kitabın sonunda gökten düşen üç elmayı oturup yemeye bu kitapta mezarlıklar ağır geldi :)

Profile Image for HÜLYA.
1,138 reviews47 followers
April 3, 2012
Şimdi Benimsin-Güneş Demirel


Bu nasıl bir kalem gücü böyle.Duygularim birbirine girdi kime üzülüp kime kızacagimi şasirdim. Yasanan vahset,trajedi,dehset,suçluluk duygularini o kadar güzel harmanlamış ki yazar ... Kesinlikle edebiyat dünyasında degisik bir nefes getirdi yeni yazar Güneş Demirel...
Çıkan ilk kitabında ülkemizdeki kanayan töre belasını işlemiş Şimdi Benimsini bitirdikten sonra kesinlikle sevgili Güneş Demirel çok çok etkili ve güçlü bir kalem...
Bu kitabı yaklaşık 6-7 aydır bekliyordum..Beklediğime kesinlikle değdi..Okuduğum tüm satırları çok çarpıcı ve duygusaldı..Hikayeyi okurken duygularım birbiri ile çarpıştı diyebilirim..Kime kızacağımı,kime üzüleceğimi şaşırdım..
Hikayedeki en büyük mağdur kesinlikle 19 yaşındaki gencecik bir genç kız olan Ağabeyinin suçunun cezasını o küçücük bedeni ile gögüs geren küçük ama dev kadın Elif'ti...Öyle ki başına ne gelirse gelsin sabır gösteren kötülükleri sabır ile tedavi eden bir genç kız..Ümitleri hayalleri vardı.hemşire olacaktı ama bir akşam kapısının önünden zor ile kaçırıldı ailesinin gözü önünde umutları söndürüldü..Yaşayan bir ölüye dönüştürlmek istendi..Bu olaylarda herkes suçlu sadece bu masum kirletileeye çalışılan genç kız suçsuzdu..
Olaydan sonra ona destek olması gerekenler toplum baskısı ve kuralı yüzünden ona sırtını döndü..Anne,baba,ağabeyi..Özellkile ağabeyi..kaçırdığı genç kızın sözlüsünün bu vahşeti yapabileceğini bilerek kaçırdı sevdiği kızı..Kız kardeşine sahip çıkmadı sadece minik bir yürek küçük Zeynep ona sırtını dönmedi..
Öte yandan onu kaçıran genç adam o yaptığı korkunç şeyden sonra vicdanının sesini susturamadı..Ona sözlüsünü kaçıran adamın kız kardeşi bu dendi..ya onu bekareti Ya da kaçan sözlün ile admaın cesedi dendi..Tahsilliydi ,yakışılıydı,başarılıydı..Ama sözlendiği sözlüsünü sevmiyordu töre denen belanın kendini canavarlaştırmasına müsaade etti..
Sonra gecelerce yaptığı şey için kendine lanet etti planları tutmadı vicdanını sustaramadı..Veee Elif hamileydi..onu karnında çocuğunu taşırken kimseye bırakamazdı..bırakmadı da...Alıp evlendi onunla..Onunla evlenecek onu unutacaktı..ama vicdanını susturamadığı gibi onuda unutamadı kenara atamadı..Ona aşık oldu deliler çılgınlar gibi yandı kavruldu kül oldu.. Onun bir bakışı,saçının teli için dünyaları yakardı....
Harika duygu sağanağı olan bir romandı..çoğunlukla ağlayarak okudum..Fırat'ın devleşen aşkı Elif'in engin sabrına hayran oldum..Belki öz anne ve babasını kaybetti Elif ama kendini başka geniş bir ailede buldu. Anne,baba,ağabey iki tane de kız kardeş buldu kendine.Bazı satırlarını dehşet bazı satırlarını ağlayarak,gülerek okudum..Kitabı elimden bitene kadar bırakamadım...
595 sayfayı nasıl okuduğumu anlamadım..Tavsiye ederim...
Profile Image for Tuğçe Özkan.
51 reviews
June 8, 2017
------SPOILER ICERIR------

Yani kitap hakkında ne yorum yapsam şaşkınım resmen. Kitabın tecavüzle beraberinde bir sürü sorunla başlamasının ardından hep bi "bir şekilde her şey yoluna girecek" mantığıyla devam ettim. Bir şekilde konuyu öyle bir bağlar ki bende kabul etmek durumunda kalırım diye düşünüyordum. Ama kitap ilerledi ilerledi,300oldu 400oldu. Yok. Hâlâ konu aynı yerinde sayıyor.

Şahsen kötü sonlu kitapları sevmem. Ben kitabı mutlu olmak için okuyorum ve tercihen kötü olunca da hoşuma gitmiyor.

Ama hani madem klasik bir hikayeye dönecekti, bu kadar zorlamanın alemi de yoktu bence. İteleme geldi bana.

Elifin tavırları ya en başta sert olmalıydı(ki mantıklı olan), ya da sonradan bu kadar abartma olaylar olmamalıydı.

Sanırım kitapta en hoş olan şey yaptıkları tasvip edilecek şeyler olmasa da Fıratın derin pişmanlığıydı.

Son bölümde hepsinin hayatından kesitler olması da hoşuma gitmedi. Bence asıl uzun uzun anlatılması gereken yerler orasıyken, diğer gereksiz ayrıntılar ile kitap gereksiz uzatılmıştı.

Kitabın sonuna, hatta son paragrafın gelecek olursak da, bir nefretle,hışımla ve sinirle kapatmama sebep oldu.

Her kitapta son sayfaya kadar bir umutla okurum. Hani o kadar şeye rağmen böyle bir son... Hoş değil.

Üzgünüm ama konu ve anlatım itibari ile sinirlerimi bozan bir kitap oldu.
Profile Image for trestitia ⵊⵊⵊ deamorski.
1,539 reviews448 followers
February 19, 2016

BOLCA KÜFÜR İLE

Kısacası, seksin kesinlikle birbirlerini sevmede/alışmada kullanılmaması, realizm, sevince değişmeyen karakterler, köpekler gibi sürünen erkek ve ağır dramdan sevdim bu kitabı. Karakterleri sevdim mi bilmiyorum, sanırım elifi bile sevmedim hani. Ama kitap iyi. Çünkü sürekli küfrettim ve ağladım ve küfrettim ve ağladım ve ağladım.

Aşkından iç çeke çeke içen ve zilzurna sarhoş olan erkek fetişim var her şeyden büyük
esenlikle
iko
Profile Image for Ceren Ünlü.
501 reviews31 followers
June 9, 2013
Bu kitap beni mahvetti ! Hem kitabı çok çok çok beğendim hemde nefret, nefret ettim ! Daha ilk sayfadan başlayıp son satıra kadar beni salya sümük ağlattı. Yemin ederim abartmıyorum. Ve hiç huyum değildir ama bazen ilerideki sayfaları okudum, şöyle bir baktım yani... Ve o sonunu belkide bu sayede dört kez okudum ve her defasında zırladım. Bu nasıl kitaptır ya ! Şoklardayım şuan. Nasıl bir acı bir kederdir bunların yaşadığı... Benim soluksuz okuduğum.... İnsan bu kadar acı ile hala dimdik ayakta durup nasıl olur da kendini toparlar... Muhteşem bir kitaptı; Şimdi Benimsin. Yazarın kalemine, duyguların bu kadar başarıyla aktarımına hayran kaldım. Kitabı okurken içim acıdı ya. Kalbim her sayfa da sızladı. :'( .... Kitap nefes aldırmadan kendini okuttu. 4/5 puan vermemin tek sebebi ise birlikte oldukları zamanı ''en sona'' bırakmasıydı yazarın. Onların -gerçekten- birlikte oldukları zamandan da dolu dolu bir şeyler okumayı çok isterdim....
Profile Image for Tuğba Özcan.
47 reviews2 followers
December 20, 2015
benim okuduğum kitabın kapağı yenilenmiş sanırım bunu ilk defa görüyorum.

kapağına vurulupta aldığım bi kitaptı ve beklentilerimn çok çok altında cıktı acemice geldi bana. karakterlerde yapmacıklık vardı sanki hiç bi duygu hissetmedm :(( ama yeni kapak mükemmel :)
Profile Image for grafikerebru.
242 reviews
June 29, 2013
4,5
Okuduğum kitapları tekrar okumak "asla" adetim değildir. Ama ne hikmetse işte bir an elimi attım ve bir de baktım ki 100'lerdeyim.Ve, o kadar okumuşken bırakmaz olmaz dedim.Aynı kitabı aynı heyecanla okudum dersem yalan olur. Zira konuyu biliyorum ama yine de Şimdi Benimsin'i tekrar iliklerime kadar hissederek okudum diyebiilirim.Nasıl Elif, Fırat'ın içine ilmik ilmik işlediyse bu kitapta aynı şekilde bana işledi.Ne diyebilirim ki, çok gerçekçi, canlı ve bir o kadarda beni saran bir kitap...
Profile Image for Gökçe.
152 reviews47 followers
February 18, 2017
Öyle mükemmel değildi ama okuttu. Diyaloglar çok amatorceydi ve konuşmalar arasında hep bir atlama vardı. Daldan dala gibi. Yarısını geçtikten sonra hikayenin içine girdim ama yine de Fırattan nefret ettim. Karakteri falan. Gereksiz sinirli, sürekli seviyorum, diyor. Bağırıyor, yapışkan bir şey işte. Hiç mi hiç sevemedim. Elif çoğu yerde mantıklıydı neyse ki.
Profile Image for Elçin Özyiğit.
71 reviews8 followers
May 23, 2018
Tek kelime ile KLIŞE ! Klişelerle dolu bir kitap düşünün.... Her pragrafta Elif çok güzel, çok güzel, çok güzel, bu nedir yani ! Kitaba sonuna kadar devam etmemin tek nedeni o beklenen mutlu sona ulaşabilmekti ama karşılaştığım kötü bir son oldu(belki bazıları için iyidir). Çok basit Saçma sapan, ben hiç beğenemedim.
Profile Image for Nurhayat Turna.
358 reviews18 followers
December 4, 2015
Şimdi Benimsin - Güneş Demirel || Kitap Yorumu

Yanlış olmasında, geçen yıl Eylül ayıydı sanırım, yağmur şakır şakır yağarken Kızılay’ı dört dönmüş, tüm sahafları ve kitapçıları gezmiş ama bulamamıştım kitabı. Çünkü basımı yoktu ve Ephesus’tan çıkmasına daha vardı. Gel zaman git zaman kitap çıktı ama ben gidip alamadım. Sebebi şu; D&R’a gidip yarım saat köşede postu serip kitabı didikleyerek okumam. Eve de ağlayarak gelmem. Görenler olmayan sevgilimden ayrıldığımı sanmıştı bu esnada ama işte, ondan da yok ben de. Neyse gevezelik etmeyeyim de kitaba döneyim.
Şimdi Benimsin farklı bir kitap oldu benim için. Ağladığım çok yer oldu. Kızdığım, inanamadığım, sinir krizi geçirdiğim... Kısaca hop oturup hop kalktım. Duygu dalgalanmasıyla kitabın içinde deyim yerindeyse kayboldum.
Hayat gerçekten çok kötü, dedirtti bu kitap bana. Çünkü konusu ülkemizin kanayan yarası ve maalesef ki bir çüzüm yolu bulunabilmiş değil. Töre denen cehalete kurban giden ve belki de gitmeye devam eden nice yaşamlar var.
Kitabı beğendim. Konusuyla pek yıldızım barışmasa da beni içine çekti. Karakterleri bazen sevdim, bazen samimi buldum, bazen şaştım kaldım. Bu kadar körü körüne ‘töre’ye bağlı olan insanların çok anlayış sahibi olmalarını garipsedim. Pek ipucu vermek istemem ama yeri gelmişken söyleyeyim. Fırat hayatının hatasını yaparak bir yaşamın, Elif’in kaderini değiştirdi. Acılar çekmesine, suçu yokken ailesi tarafından dışlanmasına sebep oldu. Sonrada tutup kızı kendi dünyasına çekti, Diyarbakır’a götürüp orada yaşamını devam etmesini sağladı. Buraya kadar ki kısım seyri tamam ama Fırat’ın ailesine çok şaşırdım ben. Elif’in çocuğu olduktan sonra okumasına izin veren, hatta okuması için Fırat ile zıt giden aile, o kızın hayatını karartmaya iten eylemin destekçisi olması beni şok etti. Ve şunu anladım. Okumak ya da kendini geliştirmek çare olmuyormuş. Ailen, çevren kendini geliştirmedikçe insan yerinde sayıyormuş.
Kitaptan çok ders çıkardım kendime. Çaresizce çırpınan Fırat’ı okurken, Elif gibi onu nasıl affedeyim diye düşündüm.Cevabım yoktu tabi...

Elif; narin, nazik, ince fikirli, güzel ruhlu insan. En çok içim ona acıdı, ona ağladım.
Fırat; düşüncesiz, kararlı, kendinden emin, çaresiz aşık, yorgun ruhlu insan. Pek sevemesemde, aşkına inanıp beni hüngür güngür ağlattı. Ah dedim, ah keşke o çirkinliği yapmasaydı...

En çok kime kin güdüyorsun diye sorarsanız bana cevabım Elif’in ailesi olurdu. Tecavüz gibi korkunç bir şeyin kızlarının başına gelmesinin faturusını yine mağdura kesilmesi canımı yaktı. O kabusun yarattığı depresyonuyla uğraşan kızlarına destek olmak yerine ‘el alem ne der buna’ düşüncesiyle hareket edip, Elif’i sahipsiz bırakarak, onu bu şekilde kabul edebilecek birinı bulma telaşına girmeleri çıldırttı beni. Bu nasıl vicdan, bu nasıl insanlık diye çok sordum kendime. Kendi ailesi sırtını dönerken, bu kabusu yaşamasına öncü olanların Elif’e sahip çıkışlarını şaşkınlıkla okudum.
Kitaptan çok ders çıkardım kendime. Çaresizce çırpınan Fırat’ı okurken, Elif gibi onu nasıl affedeyim diye düşündüm.Cevabım yoktu tabi...
Fırat’ın ailesine şaşırsam da onları sevdim. Yapılan hatanın farkındalar ve tesellisi için çabalamaktalar. Kitaptaki en güzel yerlerde bence onların varlığı. Ama yinede buruk tarafım hala tavırlı onlara karşı.
Bu kitap bana çok dokundu. Şimdi de tv ekranlarına çıkacağı haberini aldık geçtiğimiz günlerde. Artık her bölüm ekran başına geçip sayar dökerim Fırat’a, oturup ağlarım Elif’e...

Zamanla Fırat’ın, Elif’e olan sevgisi ve artan aşkına şahitlik ederken, Fırat ile birlikte affedilmeyi bekleyeceksiniz satırlarda.
Ve zamanla kendinizi Elif’in yerine koyacak kimseye güvenemeyeceğinizi kavrarken aslında en korktuğunuz kişiye güvenmeyi ve affedemeyi öğreneceksiniz.
Ben sevdim kitabı. Bu tarz dizi izlemeye ya da kitap okumaya pek hevesli olmayan ben, bu kitabı sevdim. Sanırım Güneş Demirel kalemi olsa işin sırrı.
Yazarın eline emeğine sağlık. Başarıları katlanarak çoğalsın.

http://sonsayfasiask.blogspot.com.tr/...
Profile Image for Emine Nur.
164 reviews
June 7, 2015
Bu kitap hakkında söylenecek bir çok şey var ama önce beni biraz sinirlendiren bir şeyden bahsetmek istiyorum.

Kitap toplumun biraz hasas olduğu bir konu olan töreden bahsediyor. Aşiret ağası olan Fırat'ın evleneceği kız başka birine kaçınca o kaçtığı kişinin kız kardeşinin -Elif'in- töre kanlı çarşafını istiyor. Yani bekaretini. Ama asıl amaç giden kıza karşılık Elif'i gelin olarak almak. Fırat oradakilerin baskısıyla ve gururuna yedirememesiyle Elif'e tecavüz ediyor işte kitap böyle başlıyor ve evlilikle daha sonra Fırat'ın aşkıyla devam ediyor.
Yani anlayacağınız kitapta bir çok soruna değinilmiş ama bu sorunlar gerçekte de çözülememiş konular ve yazar bunu kitapta yansıtıyorsa peki sizce yazar bu konuyu destekliyor demek midir bu? Ya da tecavüzü meşrulaştırmaya mı çalışıyor?

Açıkçası kitap tecavüzle başlayınca eyvah dedim sonuçta bir tecavüzcüyle daha 19'unda olan bir kızın aşkını okumak ne kadar doğru? İşte yazar bundan sonrasını sizin içinize işleyecek şekilde işlemeye başlıyor. Burada da şu var; kimse tecavüz edeni haklı çıkarmaya çalışmıyor. Fırat da kendinden yeterince nefret ediyor Elif ise zaten onun tek bir dokunuşuna göz süzüşüne iğrenmeyle yaklaşıyor ve inanın bu durum son 10 sayfaya kadar devam ediyor.

Gelelim niye 3 yıldız verdim? Bu yazarın ilk kitabımı bilmiyorum ama acilen değişikliğe gitmesi gereken yanları var. İlk olarak bildiğiniz düz tiyatro metni gibiydi bazı yerleri. Ben okurken kitabı yaşayan biriyim inanın o yerlerde gözümün önünde boş gözlerle düz konuşan iki karakter oluştu. Dahası çooook gereksiz bir uzatılma vardı. Doğru düzgün olay yok ama kitap 500'ü geçik sayfa yazılmış. Lütfen yazmış olmak için yazmayın ben karakterin 2 ekmek almaya gittiği sahneyi detaylı olarak okumak istemiyorum. Yazar bize daha çok olay vermeliydi ve konu buna çok müsaitti. Sonu bir anda oldu bittiye geldi hadi okuyucu mutlu olsun artık havasındaydı. Kitap başından beri beni inanılmaz ruh bunalımına soktu. Ben zaten kitaplardan aşırı etkilenen bir insanım ruhum inanılmaz çok sıkıldı. Yok dedim bana böyle dramatik kitaplar vermeyin kardeşim bu kadar acı keder çok fazla bir kere olsun yüzümüz gülmedi. Fırat oldukça tutkulu bir karakterdi. İnanılmaz kıskanç ve inanılmaz derecede körkütük aşıktı. Ama yazarı bu konuda tebrik edebilirim ben genelde böyle vıcık vıcık aşk okumaktan çok bunalırım ama Fırat o kadar gerçekçiydi ki bazı yerlerde içim çok acıdı ama sonuna kadar haketti cezasını ama başta dediğim gibi bu durum çok ama çok uzun sürdü ve içim cidden çok sıkıldı.

İyisiyle kötüsüyle kitabı bitirdim ve uzunca bir süre hatta mümkünse bir daha böyle beni ruh bunalımına sokacak kitaplar okumak istemiyorum evet varolan bir sorunu işliyor ama benim gibi böyle şeylerden çok çabuk etkilenenlere tavsiye etmiyorum. Normalde açıp haber izlemeye korkar olduğum ülkemde tek kaçış noktası olarak gördüğüm kitaplarda da böylesi ciddi sorunlarla boğulmak istemiyorum. İleride biraz daha bu konuları duygusal olarak umursamayacak duruma geldiğimde bu türe tekrardan bir şans verebilirim.
Profile Image for Gamze  AYDIN .
4 reviews3 followers
December 24, 2015
Öncelikle kitap acı bir şekilde başlıyor. Bu olay kitabın ilk sayfalarında oluyor zaten. Elif'e ilk başlarda çok kızabilirsiniz. Nasıl aile olarak kabul edersin. Nasıl sana bu kötülüğü yapan insanlara anne-baba diye hitap edersin diye saçma bulursunuz. Elif'in ailesi için böyle aile mi olur da dersin. Ama söyleyeyim oluyor. Kitap da kurgunun içindeki belki de en gerçek olan şeydi Elif'in ailesinin kızlarını kabul etmeyişi namusları için kızlarından vazgeçmeleri. Elif kimsesiz,çaresiz, sevgiye aç ve muhtaç iken ailesinin ondan vazgeçmesi üzerine ona bu acıyı yaşatanların ona yuva açıp, hatalarını telafi etmeye çalışmaları, Elif'e muhtaç olduğu sevgiyi verdikleri için kimse Elif nasıl onları ailesi kabul eder diyemez. Bunlar o kadar gerçek ki. Elif gibi aynı şeyleri yaşan kaç kadın vardır Türkiye'de. Töre uğruna ne acılar çeken. Elif nasıl susar, kendine onca hakaret edenlere karşı nasıl susar derseniz Elif öyle yetiştirilmiş. Susması cevap vermemesi gerekti söylenmiş. Acılarını içinde yaşaması öğretilmiş ona. Ama kendisine güveni geldiğinde daha dik durması gerektiğini de bildi. Elif'in başının öne eğmesine neden olan adam gün geliyor Elif'in zorla elini tutup başın dik dursun senin suçun yok bütün suç benim diyor. Bu kadar büyük acı yaşattıktan sonra onu uğruna ölürcesine sevip, korumasına alıyor. Fırat Elif'in ona yaptı her şeyi hakketti. Evet o da çok acı çekti. Hatta artık Elif iyi olduğunda Fırat acı çekmeye devam etti. Ama ayrılamazlar çünkü; Töre buna asla izin vermez. Fırat aşkından vazgeçmeyip Elif'in yaralarını sarmak için çok uğraştı ve başardı. Bence kitap bir Türkiye gerçeğini vurgulamış. Kitabı sevdim. Eksik değildi her şey o kadar yerli yerindeydi. Güneş Demirel okumaya kesinlikle devam edeceğim.
Profile Image for Zema C-va.
1 review3 followers
September 10, 2015
Saatlerce oturup ağlamak istiyorum bu kitap için. Öncelikle Kitap bir tecavüzle başlayıp aşkla bitiyor. Anlamayın ki bu Yüzden 5 puan verdim. Hayır, asla.
Bilmiyorum neden yazarın dili içime öyle işledi ki bazen Fıratın ağzından okurken onu seviyor, Bazense Elif'in paramparça olmuş kalbini, yıkılmış hayallerini, vazgeçilmiş ideallarını düşündükçe nefret ediyorum. Belkide bu yüzden saatlerce ağlamak istiyorum.
Ben mutlu sonla biten kitap istiyorum ama Elif'in yaşadıkları aklıma gelince de kalbim kırılıyor. kitab'ın sonundaki o kadar zaman atlayışından rahatsız oldum. Keşke hiç bilmeseydik sonda olanları. Yazar o bölümü yazmasaydı diyorum bazen. Belki de kalbim bu yüzden bu kadar paramparça..
İnsan bir zaman sonra her şeye alışıyor, ve onunla yaşamayı öğreniyor. Peki ya o kafamızın içindeki sesler onlar bitmiyor ki.. Zamanla susup yeniden başlıyorlar. Bak işte insanı o sesler deli ediyor içindeki isyanlara neden oluyor..
İnsan başkalarının acısını yaşamadan bilemiyor.
Profile Image for Pınar.
39 reviews40 followers
February 1, 2016
kitaba karşı çok ön yargı ile başladım. Bir çok yerde kitap ile ilgili olumsuz yorumları okuduktan sonra almamayı kafaya koymuştum ta ki kitap fuarına kadar. Türkiye'de hala devam eden bir töre hikayesini ele almış yazar. Ancak Fırat'ın Elif ile karşılaşması yaşadıkları ilk şeyler gerçekten zor.. Bazı yerler kendini sık sık tekrar etse de yormadan bir kaç günde bitirilebilecek bir roman. Sadece sonunu bitirirken keşke Elif ve Fırat'ın barışmasından sonra biraz da Elif tarafından aşkı okuyabilseydik.
Profile Image for Hasret şahinoğlu.
12 reviews
June 17, 2016
Konu olarak o kadar güzel işlenmiş ki sıkılmadan bir çırpıda okuyorsunuz.Fırat ile Elif'e o kadar çok kaptırıyorsunuz ki kendinizi sanki yıllar yıllar sonraya geldiğinizde acaba atladığım sayfa mı var diye düşünüyorsunuz daha sonrasında ise Zeynep'in ağzından o eksik kısmı bir nebze olsun öğreniyorsunuz. Ben çok başarılı buldum ve Güneş Demirel'in kalemini beğendim. Keşke Fırat ve Flif ile ilgili olarak son biraz daha anlatılsaydı gerçi o zaman da son cümleyi okuduktan sonra burnumuzun direği sızlar mıydı bilemiyorum:)
Profile Image for Ayse Kocagoz.
6 reviews
January 14, 2017
sonunda ağladığım tek kitaptı.....ama müüüüüüüüüüüüüükemmmmmmmmmmellllllllllll....başka laf yok fıratıma
Profile Image for mamatruska.
4 reviews
April 23, 2017
Neredeyse kitabı bitireceğim ama kitapta çok bariz bir uyumsuzluk var.Sanki böyle yazmak için yazmış gibi hissettim.Sürekli evin içinde geçen aşırı kısır döngü mevcut.Kız hemşire birden doktor falan olmak bilmiyorum çok fazla kurgu hatası var.Yine de akıcı bir şekilde devam ediyor kendini okutuyor.Fakat tecavüz gibi ağır bir olayı bu kızın nasıl basitçe atlatıldığı beni delirtti.Fırat da midemi bulandırıyor, diyaloglar falan aşırı sinir bozucu!
Displaying 1 - 25 of 25 reviews

Can't find what you're looking for?

Get help and learn more about the design.