Ankara: 2.Şubat.1943 Azizim Ziya Şakir, Gönderdiğiniz iki eserinizi büyük memnunlukla aldım. Fatihi tefrikahalinde tamamen takib etmiştim. Talat, Enver, Cemal Paşalar namındaki çok değerli eserinizi de dikkatle okudum. Tebrik ederim. Herhalde bu üç zatın ruhları bize hitab etmiye muktedir olsalardı son zamanda kendilerine de ederlerdi. Bunların içerisinde en çok tanıdığım ve sevdiğim Talat paşadır. İstanbuldan ayrılırken yazdığı mektubun klişesini Tasviri Efkarda okuduğum zaman gözlerim yaşardı. Bu feragatli İnkilab çocuğunu yeni nesle siz tanıtmış oldunuz. Bayana, size çok, pek çok selamlar. Celal Bayar
Ziya Şakir Soku, ( d. 1883, İstanbul - ö. 22 Aralık 1959), son dönem Osmanlı gazete, roman ve senaryo yazarıdır.
Soku soyadını Soyadı Kanunu devriminden sonra almıştır. Ziya Şakir'in babası Sivas ili Divriği ilçesine bağlı Bahtiyar köyünden, annesi ise Konyalı Hayriye hanımdır. İstanbul Ayasofya yakınlarında bir evde dünyaya gelmiştir. Babasını I. Dünya Savaşında kaybetti.
İlk eseri Köylü Kızı'nı 16 yaşına girdiği 1899 yılında yayınlandı. Genç yaşta yayınladığı eserinin ardından yazılarına mahlas kullanarak devam etti. Yahya Kemal Beyatlı ve Mithat Cemal Kuntay yakın arkadaşlarıydı. Gazete başyazarlığı yaptığı yıllarda hukuk okumaya devam etti. Ayrıca Hanımlara Mahsus Gazete'de ve Çocuklara Mahsus Gazete'de başyazarlık yapmıştır.
Eğitim, savaş ve sürgün gibi nedenlerden dolayı Balkanlar, Halep ve Mısır'da bulundu. Bir ara tarihe olan ilgili nedeniyle Cemiyet-i İnkılabiye derneğine üye oldu. II. Meşrutiyet'in ilanından sonra vatani piyesler yazdı. 1910 yılında Suphi Nuri İleri ile birlikte Genç Türk Gazetesi'ni çıkartmaya başladı. Gazete 11'nci sayısında kapatıldı. Mehmed Talat Paşa tarafından Mısır'a, ardından Kastamonu ve Sinop'a sürgüne gönderildi.
Yeni harfler ile yazdığı yazılardan oluşan Meçhul Asker tefrikası kalıcı olmuştur. Ziya Şakir yaşamı boyunca yaklaşık olarak 300 civarında eser oluşturmuştur.
Giriş seviyesinde bir eser olduğu belli. Ancak ben gene de bilmediğim şeyler öğrendim. Sözlü bir anlatı tercih edilmiş, gazetede bir yazı dizisi gibi okunuyor. Dolayısıyla sıkmıyor ve okuması da kolay.
Yazar ise yazılarında belli paşalardan taraf olmuş, ama yaptıkları olumsuz şeyleri de atlıyor değil; bazen onları olumlamaya çalışıyor sadece. O kadarını okur ayırabilir. Bu yüzden faydalı bir okuma kaynağı diye düşünüyorum.