“Hafıza: Bizim kayıp ülkemiz! Saklı zamanda tazelenen duyguların, eşsiz ve acımasız sığınağı…”
“Yaşam gizemini yitirdiğinde, yolculuk da anlamsızlaşır birden! Tek bir insan, bir toplum, hatta bütün insanlık için geçerli, varoluşsal bir yasadır bu. Nerede kaldığınızı bile hatırlamıyorsanız, elinizdeki kitabı okumaya devam etmenin bir anlamı yoktur! Öyküsünü kaybetmiş bir insanın hayalleri, ne kadar inandırıcı olabilir? Kişisel geçmişiniz, ülkenizin tarihi veya insanlığın hikâyesi... ancak yüzleşmeler ve sarsıntılar yoluyla anlam yükleyebilir geleceğe. Bütünlüğünü koruyamadığınız bir hayatın kahramanı olamazsınız!
Bellek denilen tavanarasında özgürce dolaşamadığınız sürece, kör kuyulardan çıkamaz; ruhunuzdaki sökükleri dikemedikçe, iyileşemezsiniz.”
Tavanarası hakkında pek yazılıp çizilmedi bildiğim kadarıyla ya da ben rastlamadim. Atilla Ilhan 2016 en iyi roman ödülünü almış. 1950'lerden günümüze yaşamları birbirine dokunan 8-10 kisi etrafında dönüyor kitap. Benim cok hosuma gitti. 1960'larda yazılan mektupların dilinden, Adana'daki bir fabrikaya, Kumkapı/Beyoğlu meyhanelerinden, plazalarda takılıp kalmış iş insanlarının haleti ruhiyesine, Ege'deki balıkçı barınaklarına, detayların tümü özenle yazılmış. Bir ara "Bildik bir romancı mahlas mı kullandı acaba?" dedim. Özgeçmişine göre Ali Gür bir mühendis ve yaşamının çoğunu iş dünyasında geçirmiş ilk ve tek romanı. Dolu dolu 680 sayfa. Vaktiniz olursa öneririm, uzun süredir klasikler hariç bu kadar keyifli bir roman okumamıştım. Bana iyi geldi.
Sofralarda ve yollarda paylaşılan sohbetler bir başkadır. Bu derin anların tadını veren filmlere ve kitaplara bayılırım. ‘Tavanarası’ romanı da bazen yollarda ve dost sofralarında bazen de mektuplar arasındaki satır aralarında geçen, karakterlerin sohbetlerine okuru da davet eden bir dönem romanı. Sadece döneme ait demek ne kadar doğru bilmiyorum, dünyaya, insanlığa ait hala geçerli bilgilerin işlendiği derin bir aşk hikayesi. Romanda yaşayan herbir karakterin kitabın merkezinde olduğu, büyük bir emekle yazılmış bu kitapta geçen bir dost sofrasına katılmak çok keyifliydi. Emeğinize sağlık..