'Halk, dumanları tüten bir yıkıntıya dönüşmüştü. Yerlerde sürünen Amerikan bayrağı en derin yerinden yaralanmış, hıçkırıyor, sarsılıyordu. Bir an için Woodstock soluğunu tutup sustu. Kuş cıvıltıları ve çocuk ağlamaları duyuldu. Savaştan sonra ölülerin toplandığı ânın sessizliğiydi bu. Jimi henüz yaşıyordu. Ama fazla zamanı kalmamıştı. Kendinden daha güçlüye karşı verilen bu tür savaşlar, iyileşmeyen yaralar bırakırdı. Görülmeyen iç kanamalar, uzayıp giden ve sonunda sizi boğan kırmızı göller. Ne ateşli tutkular, ne de yükselen bravo'lar kurtarabilirdi sizi. Gitarın rengârenk giysili, hüzünlü, kızıl ve kara yüzlü Don Kişot'u, on üç ay sonra Londra'da öldü. ' Dokuz Gitarda Dünya Tarihi'nin Jimi Hendrix'i konu alan bölümünden alınmış bir parça bu. Jimi Hendrix'i olduğu kadar, gitarla bin yıllardır ilgili olan pek çok kişiden, gitara yurt olan pek çok yerden de söz edïyor bu eğlenceli kitap. Fransız yazarı Erik Orsenna, bu küçük kitapta, gitarın bin yıllar içindeki evriminden yola çıkarak insanlık tarihine yeni bir bakış açısından bakıyor. Afrika'nın unutulmuş bir köşesinde ilk insanın izini süren bir arkeologun bulduklarından başlayıp tarih içinde gitarın ve taşıdığı anlamların peşine düşüyor. İsa'dan önce 2500 yılında Mısır'ın Kheops'undan, 16'ncı yüzyılın Peru'sundan ve İspanya'sından geçirip 19'uncu yüzyılın Mississippi'sine götürüyor. 1969 yılındaki ünlü Woodstock müzik şölenine taşıyor, Jïmi Hendrix'le buluştunıyor bizi, Eric Clapton'ın ezgilerine kulak verdirtiyor. Dünya tarihine değişik bir açıdan bakmak isteyenler için renkli bir tablo çiziyor.
Érik Orsenna, pseudonyme d'Erik Arnoult est un romancier français. Après des études de philosophie et de sciences politiques, il a fait des études en Angleterre (London School of Economics). Son pseudonyme Orsenna est le nom de la vieille ville du Rivage des Syrtes, de Julien Gracq.
Érik Orsenna, nom de plume of Erik Arnoult is a French novelist. After studying philosophy and political science, he studied economics at the London School of Economics. His pseudonym Orsenna is the name of the old town of The Opposing Shore by Julien Gracq.
''bu yüzyıl ve binyıl sonunda, tanrılar yorgun düşmüşlerdi ve sakinleştiriciler etkisiz kalıyordu, insanlar, kötü haberlerin istilasından kurtulmak için müziğe hiç şimdiki kadar ihtiyaç duymamışlardı. bir tek o, sizi elinizden tutup fazla bunalmanıza izin vermeden, gecenin karanlığından çekip çıkarabilirdi.''
selam millet!
dönem dönem bazı şeyler deniyorum. beni yiyip bitiren bir düşünce var bu aralar zihnimde mesela, arınmak istiyorum ve arınırken de gerçekten ilgi duyduğu alanlarda derinleşen, o alanlarda daha kapsayıcı bilgilere sahip olan birine evrilmek istiyorum okuduklarım ve yaptıklarım ile.
gitar çalmaya başladım iki bin on altı sonlarında, herkes şarkı öğrenerek ilerlemem gerektiğini söyleyip durdu, müziğin teorisi ile ilgileniyordum ben ise daha çok.
biraz yavaş ilerlesem de terimleri öğrenerek, emin adımlarla, ''öylesine'' bir gitarist olmadan çalışıyorum birkaç aydır.
müzik kategorisine girebilecek birkaç kitap listeledim, biri de erik orsenna imzalı ''dokuz gitarda dünya tarihi'' oldu.
ilk gitarın bulunuşu ile başlıyor kitap ''mısır hiyerogliflerinden birinde bir gitara rastlandı'' cümlesi eşliğinde.
isa'dan önce iki bin beş yüze yaptığımız sıçrama ise bize şunu öğretiyor: ''...kitar diye yanıtladı müzisyen. benim memleketim olan pers ülkesi'nde, ki 'üç' anlamına, tar da 'tel' anlamına gelir''
gerçekten ilginç bir bilgi. gitar ile persleri özdeşleştireceğimi asla düşünmezdim. bambaşka bir anlam kazandı şimdi öyle kendi köşesinde duran alet...
sonra ani bir sıçrama ile -yaklaşık dört bin yıl- peru'ya, oradan barselona'ya, sonrasında ise fransa, milano, mississippi, paris, woodstock ve afrika'ya gidiyoruz.
dürüst olacağım woodstock'a kadar sıkıldım. sonlara doğru hafif bir serinlik eşliğinde bitirdim...
okumak isteyen olursa çerez niyetine tavsiye edebilirim. hatta okurken size çılgın han solo'lar ismini verdiğim playlist'i de eşlik etsin diye şöyle hediye edebilirim.
Nett für zwischendurch und als Appetitanreger, um sich weiter mit Musikgeschichte oder den erwähnten Künstlern zu beschäftigen. Allerdings zu dünn und "farblos", um mehr als ein Häppchen zu sein.
Gitar seviyorsanız, tarihi öyküler seviyorsanız, su gibi akıp giden kısa romancıkları seviyosanız, ne mutlu Dokuz Gitarda Dünya Tarihi kitabını okudum diyene. Hamiş: At, Avrat, Strat.
On ne comprend pas toujours tout car le livre est court et que la fin apparaît trop facilement mais ce bouquin nous fait voyager à travers le temps, et c'est là bien l'essentiel à retenir.