Jump to ratings and reviews
Rate this book

Aşkım Dinimdir

Rate this book
"Çıplak gözle görünemeyen gerçekleri, biz yazarlar uydurmalarımızla çok daha gerçek olarak, dıştan görünenin iç yüzünü ve arka yüzünü de göstermeye çalışarak anlatıyoruz.

Hayır, hayır... Siz yetmiş yaşınızdan sonra, dinsizken girdiğiniz yeni dine, o dinin en doğru din olduğuna gerçekten inandığınız için değil, sevdiğiniz genç ve güzel kadının dini olduğu için girdiniz.

Unutmayınız Bay Garanda, gerçek aşk, "Aşkım tahtımdır! Aşkım tacımdır!" diyenlerin değil, "Aşkım dinimdir! Aşkım yaşamımdır!" diyenlerindir."

195 pages, Paperback

First published January 1, 1991

3 people are currently reading
32 people want to read

About the author

Aziz Nesin

387 books1,002 followers
Aziz Nesin was a Turkish humorist and author of more than 100 books.
Nesin was born in 1915 on Heybeliada, one of the Princes' Islands of Istanbul, in the days of the Ottoman Empire. After serving as a career officer for several years, he became the editor of a series of satirical periodicals with a socialist slant. He was jailed several times and placed under surveillance by the National Security Service (MAH in Turkish) for his political views. Among the incriminating pieces of evidence they found against him during his military service was his theft and sale for 35 Lira of two goats intended for his company—a violation of clause 131/2 of the Military Penal Code. One 98-year-old former MAH officer named Neşet Güriş alleged that Nesin was in fact a MAH member, but this has been disputed

Nesin provided a strong indictment of the oppression and brutalization of the common man. He satirized bureaucracy and exposed economic inequities in stories that effectively combine local color and universal truths. Aziz Nesin has been presented with numerous awards in Turkey, Italy, Bulgaria and the former Soviet Union. His works have been translated into over thirty languages. During latter parts of his life he was said to be the only Turkish author who made a living only out of his earnings from his books.

On 6 June 1956, he married a coworker from the Akbaba magazine, Meral Çelen.

In 1972, he founded the Nesin Foundation. The purpose of the Nesin Foundation is to take, each year, four poor and destitute children into the Foundation's home and provide every necessity - shelter, education and training, starting from elementary school - until they complete high school, a trade school, or until they acquire a vocation. Aziz Nesin has donated, gratis, to the Nesin Foundation his copyrights in their entirety for all his works in Turkey or other countries, including all of his published books, all plays to be staged, all copyrights for films, and all his works performed or used in radio or television.

Aziz Nesin was a political activist. After the 1980 military coup led by Kenan Evren, the intelligentsia was oppressed. Aziz Nesin led a number of intellectuals to take a stand against the military government, by issuing the Petition of Intellectuals (Turkish: Aydınlar Dilekçesi).

He championed free speech, especially the right to criticize Islam without compromise. In early 1990s he started a translation of Salman Rushdie's controversial novel, The Satanic Verses. This made him a target for radical Islamist organizations, who were gaining popularity throughout Turkey. On July 2, 1993 while attending a mostly Alevi cultural festival in the central Anatolian city of Sivas a mob organized by radical Islamists gathered around the Madimak Hotel, where the festival attendants were accommodated, calling for Sharia and death to infidels. After hours of siege, the mob set the hotel on fire. After flames engulfed several lower floors of the hotel, firetrucks managed to get close, and Aziz Nesin and many guests of the hotel escaped. However, 37 people were killed. This event, also known as the Sivas massacre, was seen as a major assault on free speech and human rights in Turkey, and it deepened the rift between religious- and secular-minded people.

He devoted his last years to fighting ignorance and religious fundamentalism.

Aziz Nesin died on July 6 1995 due to a heart attack, after a book signing event in Çeşme, İzmir. After his death, his body was buried in an unknown location in the land of Nesin Foundation without any ceremony, as suggested by his will.

Ratings & Reviews

What do you think?
Rate this book

Friends & Following

Create a free account to discover what your friends think of this book!

Community Reviews

5 stars
25 (31%)
4 stars
40 (50%)
3 stars
11 (13%)
2 stars
3 (3%)
1 star
1 (1%)
Displaying 1 - 3 of 3 reviews
Profile Image for Deniz Arslan.
105 reviews1 follower
January 30, 2023
Merhabalar,
🌿Aziz Nesin’i övecek halim yok tabi ki :) ama kitapla ilgili bir kaç şey yazayım. Okumak isteyenlerle paylaşayım.
🌿Aziz Nesin’i üniversitedeyken okumuştum en son ve çok özlemişim. Bu nedenle de pozitif anlamda ayrımcılık yapıyor olabilirim 🙃
🌿Kitap 15 hikayeden oluşmakta. Ve Aziz Nesin’in tarzından farklı hikayeleri. Yani gülmece edebiyatından çok farklı buradaki hikayeler. 🙅‍♀️
🌿15 hikayede farklı şekilde anne oğul ilişkisi, aşk ilişkisi, sevgi, arkadaşlık gibi pek çok ilişkiler üzerinde. ❤️📌
🌿Aziz Nesin’in farklı şekilde kelimeler yaratması veya onlarla yazımı olarak da oynamalarını bu hikayelerde de görüyoruz. Aziz Nesin’in kullandığı kelimeleri fotoğraf olarak ekliyorum. Yana kaydırarak görebilirsiniz 👍🏻👈
🌿Kitap 91’de yayınlanmıştır. Ve okuyunca hikayelerini aslında ülkemizde hiçbir şeyin değişmediğini görüyorsunuz. 📓
🌿Hikayelerde sadece mizah yok. Dram ve hüzün de var. 🫥
🌿Kitap Yunus Emre’nin sözleri ile başlar ve ilk hikayede bununla ilgilir ve muhteşemdir. ☀️
🌿İçerdiği öykülerden beni en çok etkileyen öyküler “Hadi” Ve “Yolunu şaşıran kurt”oldu. Hadi demek istediğimiz ve birisiyle gitmek isteyişimiz çok olur. 🧸 bir de yolunu şaşıran kurt acayip hiciv dolu. Zekice bir yazı olmuş 🙃🐺
🌿Hikayelerinde geçen bir soruyu da buraya bırakayım: 🙃
Siz ne yapardınız düşünün??
Diyelim ki bir meyhaneye girdik. İçerde çalışanlar dışında kimse yok. İlk müşteri biziz. Ve girdiğimiz salon dikdörtgen salon. Kapıdan arka duvara dek dört sıra masa dizilmiş. İçeri girdik. Bu masalardan hangisine otururuz? Cevap: Salona ilk giren hiçbir insan ortadaki masalardan birine oturmuyor. Arkasını duvara vererek, yüzü de kapıya dönük olarak oturuyor. İlkin köşelerdeki masalar, sonra da duvar diplerindeki masalar doluyor. Her müşteri yüzü kapıya dönük oturuyor. Duvar diplerinde veya köşelerde masalar kalmayınca ortadaki masalara oturanlar oluyormuş. Peki neden? Çünkü insanlar korkuyorlar. Salona girdikleri kapıdan düşmanları da girebilir diye korkuyorlar. Böylece insan kendini güvenceye alıyor. 🖤
🌿Lisedeyken öğrendiğim ve edebiyat hocamın söyleyip çok etkilendiğim yazıyı da bu hikayelerde görmem hoşuma gitti. O da şu: Tahir’e demişler ki: “Senin yanıp tutuştuğun zühre bir çirkin kız… Bunca güzel kız varken nasıl oldu da böyle çirkin bir kıza gönül verdin?” Tahir de demiş ki: “Ah! Siz o Zühre’yi bir de benim gözümle görebilseniz!” 👸🏼
🌿Bir de komünistlerin sözünden bahsediyor. Onu da iliştireyim : “Güneş tanığım olsun ki, sen istediğin sürece, ölene dek senden ayrılmayacağım.” 🧡
🌿Şimdilik bu kadar. Herkese iyi okumalar. Öptüm bye 💋
Profile Image for Nur Ekşi.
3 reviews3 followers
April 27, 2025
Aziz Nesin'in diğer öykü kitapları gibi, bu kitabı da okumak keyifliydi.

Sevdiğim birkaç alıntı:

"Onunla tartışmak istemediğim, onu tartışmaya değer bulmadığım için sustum. Aptala bile dayanabilirim de, zeki görünmek isteyen aptala hiç dayancam yoktur."

"İnsan, sevebilir miyim diye düşünüyorsa, sevemeyecek demektir. İyi ki sevide düşünce yok; yoksa kimse kimseyi sevemezdi."
Displaying 1 - 3 of 3 reviews

Can't find what you're looking for?

Get help and learn more about the design.