Baba Olmak

by Paul Raeburn

Anne olmak konusunda bilgimiz ve fikrimiz çoktur ama baba olmak konusunda aynı şeyi söyleyemeyiz.

Çocuk, çocukların yetiştirilmesi deyince akla öncelikle anne geliyor da ya baba; baba olmak? Babaların ihmal edildiği, annelere göre pek de önemsenmediği bir gerçektir. Çocuk için baba bir otorite kaynağı ve ekonomik güvence sağlayan bir güç olarak değerlendirilir; bunun ötesinde çocuğun yaşamında nasıl bir anlama sahip olduğu üzerinde pek durulmaz. Beş çocuk babası gazeteci-yazar Paul Raeburn tam da buna itiraz ediyor ve son araştırmalara dayanarak babanın çocuk için öneminin yanı sıra çocuğun baba için önemini de inceliyor.

Geç yaşlarda baba olmanın çocuğun sağlığı üzerine etkilerinden babanın çocuğun dilinin gelişmesindeki rolüne kadar pek çok ayrıntıyı titizlikle ele alan yazar sonuçta babalarla çocuklar arasındaki ilişkinin nasıl daha iyi, daha sevgi dolu, daha güvenli ve daha mutlu olabileceğinin sırlarını sunuyor.

Gelişim babasız olmaz. Babanın çocuğun hayatındaki yerini bilimsel kanıtlarıyla gösteren ve ikna eden bir kitap.Anneler ve babaların beraberce okuması için.

- Dr. Yankı Yazgan /Psikiyatrist

Bilim dünyası dahil olmak üzere babalık, insanlık aleminden sürekli bir yardımcı oyuncu muamelesi görür. Annenin ayağının altına cennet yerleştirilirken babaya direk olmak düşer. Evin direği. Raeburn, bu haksızlığı bir parça düzeltmeye yeltenmiş ve babalık mekanizmasının nasıl çalıştığını bütün veçheleriyle incelemiş. Ben çok şaşırdım, keyifle okudum ve çok şey öğrendim.

- Metin Solmaz /uzuncorap.com yazarı

264 pages, Paperback

Published June 1, 2017

Reviews

[Mansur · Rating 2 out of 5]

what a waste of time. I felt like this was not what you would expect it to be. way to research - based, it gives tons of analysis, reports and data. Not something that a new father would want to read.

[Ayşe Çetintaş · Rating 4 out of 5]

Babalık hakkında yapılan araştırmaların yazarın yorumuyla derlendiği faydalı bir kitaptı. Tek sıkıntı yayın evinin çevirisinin biraz rahatsız edici oluşuydu. Bazı cümleler gereksiz devriklikteydi, ek hataları yüzünden anlam bozuluyordu. Cümleleri tekrar okuyarak eksikleri kendi kafamda tamamlamam gerekiyordu. Yayınevinin başka bir kitabını beğenerek okumuştum fakat bunda aynı akıcılık yoktu.