Jump to ratings and reviews
Rate this book

Ισλάμ και δύση

Rate this book
"Η σχέση που αναπτύχθηκε μεταξύ του ισλαμικού και του δυτικού πολιτισμού είναι μια σχέση ιδιαίτερη, χωρίς προηγούμενο στην ιστορία των πολιτισμών. Οι διάφορες μορφές -σύγκρουσης, ανταγωνισμού, συνεννόησης και συνύπαρξης- που προσέλαβε η ιστορία της σχέσης τους αποδεικνύουν ότι πρόκειται ταυτόχρονα και για μια ιστορία διαφορετικών αντιλήψεων του "εαυτού" και του "άλλου". Στόχος του βιβλίου που κρατάτε στα χέρια σας είναι να εξετάσει την ιστορική πορεία αυτής της σχέσης και, μέσα από αυτό το ιστορικό παρασκήνιο, να εντοπίσει τα σημερινά προβληματικά σημεία. Με συγκεκριμένα χαρακτηριστικά παραδείγματα, από την εμφάνιση του Ισλάμ τον 7ο αιώνα ως τον Μεσαίωνα, από τις Σταυροφορίες ως την Ανδαλουσία και από τους Ευρωπαίους περιηγητές ως τους οριενταλιστές και τη σύγχρονη λαϊκή κουλτούρα, η παρούσα εργασία περιγράφει πώς σχηματίστηκαν οι διαφορετικές αντιλήψεις για το Ισλάμ και τη Δύση, τον τρόπο με τον οποίο τα διάφορα σχήματα αντίληψης αντικατέστησαν την πραγματικότητα και τις συνέπειες που είχε αυτό".

241 pages, Paperback

Published January 1, 2012

10 people are currently reading
59 people want to read

About the author

İbrahim Kalın

30 books51 followers

Ratings & Reviews

What do you think?
Rate this book

Friends & Following

Create a free account to discover what your friends think of this book!

Community Reviews

5 stars
31 (59%)
4 stars
15 (28%)
3 stars
6 (11%)
2 stars
0 (0%)
1 star
0 (0%)
Displaying 1 - 7 of 7 reviews
Profile Image for John Blacksad.
534 reviews54 followers
July 14, 2024
“İslam ve Batı medeniyetleri arasında devam eden gerginliğin temel sebeplerinden biri de budur. Her iki medeniyet de etnik, kültürel ve dini mânada lokal kalmayı reddetmekte, evrensel bir "medeniyet grameri" inşa etmeye çalışmaktadır. Bir başka ifadeyle İslam ve Batı, evrensellik iddiasında bulunan iki medeniyettir.”

İsmiyle müsemma bir kitap. İbrahim Kalın doğuşundan itibaren kaçınılmaz bir şekilde birbiriyle temas ve rekabet halinde bulunun bu iki kavramın öyküsünü, anlamlarını, ifade ettiklerini/edemediklerini ve aslında biraz da birbirlerini tanımamanın hikayesini izletiyor bize. Bir borsa grafiği gibi zaman içerisinde bir birinin bir diğerinin lehine/aleyhine dalgalı akışı takip ediyoruz. “Convivencia” kavramını hüzünle cebime koyuyorum mesela bu kitap vesilesiyle. Elbette bugün itibariyle daha sıkışmış (?) bir ele sahip olan İslam’ın tarih boyunca adilce tartılmadığına dair gayet somut örnekler de sunuyor. Hakikat bir yana, onun sunumu, ifade edilmesi de önemli. Burada hemen bir alıntı verelim kitaptan:

“İnsanlar kendilerine sunulan imajlara, samimi bir şekilde inanmaya başlarlar. Çağdaş medya çalışmalarının da gösterdiği gibi imaj, gerçekliğin yerine geçer. İmajı kontrol eden, gerçekliği de kontrol etmeye başlar.”

Yine öğretici ve düşündürücü bir deneyim. Finalde bir çözümsüzlükle de başbaşa bırakmıyor okuru. Kalın’ın iyiye dair bu iyimserliğini hüsnüzannını önemsiyorum, dikkate alıyorum. Fakat bende etkisi kısa sürüyor biraz. İnşallah tezahür eder. İyilerin teması ve ortak müşterekte bir şekilde buluşmanın yolunu arama temennisiyle sonlanıyor kitap. Ben kitabın kapağını kaparken Trump’a suikast girişimi gündemi sallamaktaydı. Ve yine az evvel Almanya Baden-Württemberg’den bir silahlı saldırı haberi önüme düşüyor. Dünya bir taraftan Princip’in kurşununun ucunda gibi, bir taraftan da ümitvar olmaktan başka çare yok.

“İnsanlığın elinde daha adil ve barışçıl bir dünya düzeni için pek çok imkan var. Bunun için bizden farklı olan insanlarla belli ahlaki ilkeler çerçevesinde yaşamayı öğrenmemiz gerekiyor. Ötekiyle barış içinde olabilmekse, kendimizle barışık olmamıza bağlı.”
Profile Image for AisegülA..
59 reviews7 followers
May 11, 2022
Medya çalışmalarının da gösterdiği gibi imaj, gerçekliğin yerine geçer. İmajı kontrol eden, gerçekliği de kontrol etmeye başlar. Bu bakımdan İslam ve Batı arasındaki ilişkilerin çoğu zaman bir imajlar savaşı olduğunu unutmamak gerekir. Modern bilimler ise bu imajın şekillenmesine, Avrupa-merkezci ve ırkçı ideolojilerin güçlenmesine modern bilimleri aracılığıyla malzeme sağlar.

Batı'nın öteki algısı, medenileştirme misyonu adı altında beyaz adamın yükü olarak adlandırılır. White Man's Burden (Rudyard Kipling) 19.yüzyıl ve modern batı tarihinin köleliliği meşrulaştırmak için kullandığı en önemli kavram ve imajlardan biridir. Müslümanları ve sömürge ülke insanlarını medenileştirmek ileri batılı insanlara bir yüktür aslında şeklinde bir portre çizilmiştir.

Doğu doğudur ve batı batıdır, İslam ve Batı birbirinden farklı kavramlar olup din-medeniyet ile kültür-coğrafya kavramlarının paralel okunması başta yanlıştır.

Kitabın sonunda yer verilen Amerikalı diplomat Wallace ile Abdülhamit'in ilişkisi üzerinden yapılan batı-islam okuması ise akıllara şu soruyu getirir. Neden İslam dinini benimseyen Osmanlı'nın sempatik olduğunun ispatı Amerikalı diplomatın anılarında aranıyor? Yaratılan İslami terörizm ve barbarlık algısı karşısına ne konulmalı ki gerçek İslam doğru yansıtılsın?

Bize düşen nedir? Okumak ve farkında olmak.
Düşmanı yakından tanımak ve onu kendi silahıyla alt etmek batılı öteki ve modern dediğimizin biz müslümanlara karşı benimsediği tek kural. Bunun için gerekirse Kuran tercümesi, doğu ülkelerinde yaşamak, evlilik ve yakın mercekten takip. Bu örnekler artırılabilir. Peki ya biz?
1 review
December 17, 2021
şuan da okumaya devam ettiğim sonlarına geldiğim bir kitap doğu ve batı toplumunun birbirlerine zıt toplumsal olayların tarihsel süreçlerini örneklerle açıklıyor çok fazla not tutabileceğiniz bir kitap
Profile Image for Farid Safarli.
16 reviews3 followers
February 20, 2022
Amazing book! Ibrahim Kalin is one of the genious person in our world. Thanks!
Profile Image for Leyla.
20 reviews
December 9, 2025
Kronolojik olan İslam ve Batı (bence) özet halinde de olsa yeterli düzeyde ama detaylı anlatılmış. Daha detaylı bir çalışma olarak da görmek isterdim doğrusu ve elbette okumak.
Displaying 1 - 7 of 7 reviews

Can't find what you're looking for?

Get help and learn more about the design.