Cinsellik üzerine bu felsefi araştırmanın başlıca uğrakları Simone de Beauvoir, Hegel, Platon, Georges Bataille, Julia Kristeva, Elizabeth Grosz, Luce Irigaray, Jean-Luc Nancy ve Paul Ricoeur. Birçok izlek var: Toplumsal cinsiyet, cinsiyet farklılığı, arzu, erotik deneyim, erotik ilişki, eros etiği, ezilme, şiddet, egemenlik, öznelik ve özerklik gibi. Kitap bu izlekler üzerinden feminist düşüncenin meselelerini felsefe tarihiyle ilişkilendiriyor, feminist düşünürlerin bu tarihle nasıl ilişki kurduklarını araştırıyor ve feminizmin kavramlarının altında ne tür felsefi tartışmaların bulunduğunu göstermeyi amaçlıyor. Kadınların (ve ezilen bütün insanların) kurtuluşunu hedefleyen her felsefi çabanın varacağı şu soru: Nasıl özerk özneler haline gelebiliriz, nasıl mücadele edebiliriz? “Direniş, bir gücün karşısına ondan daha güçlü başka bir güçle çıkmaktan ibaret değildir. Bedeni orantısız bir şiddetin hedefi olarak ortaya koyan bir kahramanlık da değildir. Direniş toplumsal bağlar, ilişkiler kurmaktır; kırılgan öznelerin birlikte güçlenme ve bir toplum inşa etme sürecidir. Bu bakımdan direniş, feda etme veya kurban etmeyi meşrulaştıran bir varoluş biçimi olmamalı, bir oluş, bir yaşam savunusu, bir hayatta kalma mücadelesi olabilmelidir. Dirayet bazı imkânların kapandığı yerde yeni bir yaşam kurma gücüdür; hayatta kalma, rasyonel tartışma, dayanışma, dostluk ve zamanın sabrıdır.”
Zeynep Direk 1966 yılında İstanbul'da doğdu. Galatasaray Lisesi ve ardından Boğaziçi Üniversitesi Felsefe Bölümü'nde eğitim gördü. Doktorasını 1998 yılında Memphis Üniversitesi'nden aldı. Yurt içi ve yurt dışında yaptığı editörlük çalışmalarının yanı sıra ( Dünyanın Teni, Sonsuza Tanıklık, Irk Kavramını Kim İcat Etti, Başkalık Deneyimi vd.) yanı sıra, özellikle Defter ve Felsefelogos dergilerinde yayımladığı, Derrida, Levinas, Heidegger, Merleau-Ponty ve Sarte üstüne makaleleriyle tanındı. Galatasaray Üniversitesi ve Koç Üniversitesi Felsefe Bölümü'nde öğretim üyesi olarak görev yapmakta, çağdaş kıta Avrupası felsefesi çalışmaktadır.
altyapı gerektiren bir kitap , özellikle temel bir felsefe ve sosyoloji altyapısı mutlaka olmalı . yoksa , okuması oldukça güç . onun dışında zeynep direk'in meselelere yaklaşımı oldukça tatmin edici .
It is a full bibliography, a good topic of discussion and one of the books to be consulted a lot.
Domestic works on feminist philosophy have captured a rather qualified line. Despite our lack of knowledge and infrastructure that play a role that is absent in other branches, our thinking infrastructure is quite developed in this field thanks to some valuable authors. This is a detail that I especially want to touch on. Because if there is oppression and violence against which class and gender in a society, philosophy is showing serious developments in that line, as is literature. It is also due to this that the philosophical potential of women's struggle for social equality has developed so much both locally and in general terms.
They developed theories and thinkers from around the world next upcoming matriarchal feminist politics to philosophy, desire, violence, sexuality, since there are people such as, thinking on existing concepts, matriarchal comments, and the new consciousness, while giving the views of the creator on the other hand, has made a lot of transfers in this context the author's subjective assessments philosophical book.
How will women's freedom be realized? By remaining independent subjects? or is it by fighting on a more socialistic line? On the basis of these questions, the paradigms of the struggle for freedom of nature, the animal and all others are drawn.
The book takes on a wonderful identity on matriarchal philosophy because it leads the reader to think about it rather than bringing it to a judgment. and it reminds us of the value of resistance and resistance. To build a new society, a better world, creating succumbing to patriarchy as an individual, and bringing others remain unable to withstand strong, aiming to literally all aspects of living and affirming the Sacred Path of matriarchal this aspect, showing that a humanitarian ethic and overthrew the old patriarchy ahlakcilig awareness brings great philosophical content.
He teaches us to resist in order to build the new.
Because to resist is not to demand the right, but the right.
Belli bir bütünden ziyade makaleler üzerinden oluşturulmuş bir metin. Simone de Beauvoir, Julia Kristeva, Judith Butler, ve Georges Bataille fikirleri üzerinden bir bakış sunuyor. Tabii bununla sınırlı değil. Lacan ve Hegel'in temel fikirleri de metinlerin içinde yer alıyor. Feminizm felsefesinde farklı bakışların bir özeti gibi. Daha çok karşılaştırmalı metinler. Okuması biraz zor. Yani belli bir altyapı gerekiyor. Ben biraz zorlandım okurken ama dili ağır değil. Sadece kuramsal olarak belli bir birikim gerekiyor feminizme dair.
Makalelerin birleşiminden oluşan bir kitap. Bir çok düşünürün fikrini karşılaştırması, onların fikirlerine yer vermesi ve fikirleri açıklamayı uzun tutması yüzünden anlaşılması zor bir kitap olmuş.