Muhtelif üniversitelere girmiş, devamsızlık yüzünden atılma konusunda tecrübe sahibi olmuştur... Selahattin Hilav sayesinde ya da yüzünden, gazeteciliğe başlamıştır... Enis Batur yüzünden de sinema yazarlığına bulaşmıştır. Caz ve spor yazmaya başlaması, "kendi düşen ağlamaz" deyimini akla getirir. Edebiyat konusunda, kendi kendine bile olsa hep yazardı zaten, o sayılmaz...
Zararsız bir şahıstır. İnsanlarla genelde iyi anlaştığı halde, durmaksızın çalışması yüzünden düpedüz asosyal bir yaratık olup çıkmıştır. Bilgisayar masasının koltuğuna çakılmış gibidir...
Sakar ve unutkandır, sağlığına dikkat etmeyi (nedense) ayıp sayar. Bir de, kedileri sever.
Haluk Bilginer, Meral Okay, Ece Ayhan, Tarkan, Tuncel Kurtiz, Mina Urgan, Murathan Mungan, Mehmet Teoman, Ayşe Şasa, Enis Batur, Cem Karaca, Hrant Dink, Nükhet Ruacan, Jak Deleon, Osman Şahin, Şakir Eczacıbaşı... Kiminin çırağı oldu, kimiyle omuz omuza yürüdü, kimiyle eşsiz anlar paylaştı... Duygular, heyecanlar ve yaşanmışlıklar biriktirmiş bir kültür emekçisinin dilinden, tanıdık tanımadık 72 renkli portre!
Yazar, çevirmen, radyo programcısı ve eleştirmen Sevin Okyay, yaşamında iz bırakan dostlarını, çalışma arkadaşlarını ve aile üyelerini samimi ve neşeli üslubuyla anlatıyor. Keskin belleğinden taşan portreler eşliğinde 1980 sonrası İstanbul'un kültür sanat dünyasının sokaklarında dolanıyor, konserlerin, festivallerin ve medyanın koridorlarında yankılanan değişimin sesine kulak veriyor.
"Yetenek ve emekle yoğrulmuş, şarap gibi demlenmiş bir yaşamın, hep coşkun kalan bu benzersiz anıların keyifle okunmasını dileyerek…"
Sevin Okyay (Istanbul, 1942) is a Turkish literary critic, journalist, author, regular columnist and a prolific translator. Sevin had been a radio host and a teacher as well.
She is a graduate of the Arnavutköy American Girl's (High) School. During her youth she worked with Yildiz Moran, the first formally educated female photographer in Turkey. Okyay is best known for translating the Harry Potter books, and for her positive and appreciative criticism in Radikal, a Turkish newspaper. Her son, Kutlukhan Kutlu, is also following his mother's footsteps and is accompanying her in translating the Harry Potter series.
Okyay has been translating since 1963. She started working as a journalist in 1976. She writes mainly about cinema, literature, jazz and sports. She is hailed as a milestone of modern translation in Turkey. She used to have two cats who were twins, named after the Weasley twins. A serious jazz aficionado, she was the host of a radio show in Turkey, and her playlist included mainly jazz standards.
"Her İstanbul Kitap Fuarı'nda olduğu gibi, "Nasip değilmiş, sonrakine," diyorum. Hep olduğu gibi, basılmasını istediğim yazıları bir araya toplayıp redaksiyondan geçirip, kitap yapılacak hale getirmedim gene. Böyle yapan yazarlar, hele malzemeleri daha çok gazete ve dergilerde çıkan yazılardan oluşuyorsa, kısa süreyle bile hatırlanmamaya mahkumdur.
Peki hatırlanmak istiyor muyuz? Eh, neden olmasın?..." (s.311)
Sevin Okyay, yukarıda alıntıladığım sözleriyle, kitabı, oluşturuluş biçimi bakımından sev(e)mememin sebebini özetlemiş gibi. Ünlü, ünsüz çok sayıda (kimisi için) ilginç insanla ilgili anılarını hoş bir sohbet tadında okuyucuya aktarsa da her kişiye aşağı yukarı eşit sayfa ayırması, 'anı segmentlerinin' kimisinin sıkıcı, kimisinin ise eksik hissedilmesine yol açıyor.
Sevin Okyay gibi önemsediğim bir kişiden, 'yıllardır kullanılmayan bir telefon rehberine rastlayıp kimler ölmüş, kimler kalmış diye bakarken akla gelecek anıların derlemesi' gibi bir kitap okumak hayalkırıklığı oldu.
Nilay Örnek’in “nasıl olunur” podcast serisinden Sevin Okyay’li bölümünde duydum bu kitabın ismini ve hemen alıp okudum. Kitapta Sevin Okyay ın, hayatına dokunmuş insanlardan kısa kısa bahsedişini okuyoruz. Sohbet tadında bize dostlarını anlatmış. Gerçek hayat hikayelerini sevdiğim için olsa gerek benim hoşuma gitti. Samimi hoş bir anlatım, bol kedili, Beşiktaşlı, müzikli filmli bir okuma.
Zaman zaman orbituary derlemesi hissi verse de, yazı sonlarındaki tarihlerle içerikteki tarihler birbirini tutmasa da Sevin Okyay yazıları okumak her zamanki gibi çok keyifli.
aralarında tanıdığım insanlar olan 72 kişiye dair, kiminin sağlığında kiminin ise ardından yazılmış hoş yazılar ve bazı bilgiler; ama daha çok da yazarın o kişilere dair duygularını, ilişkisini ve bağını anlatan metinler. hoş bir yapıt olmuş. sevgili sevin okyay'ın emeğine sağlık.