Tarihsel Süreç İçinde Dünya Ekonomisi

by Mahfi Eğilmez

Dünya ekonomisinin sıra dışı tarihi...

• Nasıl oldu da insan tüketicilikten üreticiliğe geçti?
• Saban ve tekerleğin icadı ekonomileri nasıl etkiledi?
• Feodalitede üretim nasıl yapıldı, nasıl paylaşıldı?
• Bütçe hakkı nasıl doğdu?
• Sanayi devrimi yaşamı nasıl etkiledi?
• Çinliler niçin dünyaya kapandı?
• İlk ticaret savaşı nasıl başladı?
• İslam uygarlığı nasıl yükseldi?
• Amerika'ya ilk kim gitti?
• Sosyalist meydan okuma nasıl başladı, nasıl gelişti, nasıl sonlandı?
• Sanayi 4.0 nedir?

Mahfi Eğilmez'in, sade bir anlatımla kaleme aldığı ekonomi tarihi, birçok açıdan dünyaya bakış açınızı değiştirecek.

Genres: Economics, History, Finance, Nonfiction, Audiobook, Turkish, Academic

208 pages, Paperback

First published December 1, 2018

About the author

MAHFİ EĞİLMEZ, İstanbul’da doğdu. A.Ü. Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden ekonomi ve maliye lisansı, Gazi Üniversitesi’nden kamu maliyesi doktorası aldı. 1972 yılında Maliye Müfettişi olarak başladığı kamu hizmetinden 1997 yılı sonunda Hazine Müsteşarı iken ayrıldı. 2006 yılına kadar özel kesimde yönetim kurulu başkanlık ve üyeliklerinde bulundu. Halen İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde Ekonomi Politikası dersi veriyor, Radikal gazetesinde ve CNBC-e Business dergisinde köşe yazıları yazıyor, NTV ve CNBC-e televizyonlarında yorum yapıyor. Hitit tarihini ve onun gizemli yönlerini araştırmak Eğilmez’in başlıca hobilerinden birisi. Önceleri bunu ekonomiyle sınırlı tutarken, zaman içinde Hititler üzerine öyküler yazmaya başladı. Hititler üzerine yaptığı çalışmaları nedeniyle Çorum ili ve Boğazkale ilçesi (Hattuşa) fahri hemşehriliği ve Türkiye Eskiçağ Bilimleri Enstitüsü muhabir üyeliği ile onurlandırıldı. Bundan başka yayımlanmış kitapları bunlardır: Katma Değer Vergisi (1973), IMF, Dünya Bankası ve Türkiye (1997), Hazine (5. basım, 2006), Light Günlük (5. basım, 2007), Krizleri Nasıl Çıkardık? (Ercan Kumcu ile 2. basım, 2001), Ekonomi Politikası (Ercan Kumcu ile 10. basım, 2006), Hitit Ekonomisi (2006), Anitta’nın Laneti (8. basım, 2007).

Reviews

[Cgcang · Rating 2 out of 5]

Mahfi Eğilmez'in yapıtlarıyla ilgili söylenmesi gereken bir şey var: Eğilmez oldukça ruhsuz yazıyor. Yani anlatımında ve dilinde bir derinlik, bir işleme, bir ayrıcalık, bir tat ve renk yok. Böyleyken söyledikleri doğru da olsa okurda gerçek bir etki yaratmıyor, çünkü neden yaratsın ki?

Tarihsel Süreç İçinde Dünya Ekonomisi, öncelikle zamandizinsel bir bakış açısı bulunmayan, tarihsel anlatının akışını kurmayan, neden sonuç ilişkileri silik, bu nedenle de dengesiz bir kitap olmuş. Kitabın bir söylemi, bir savı, bir özü yok. Söylenenlerin tümü doğru bile olsa kitabı okumaya başlamadan önceki sizle kitabı bitirmiş sizin hiçbir ayrımınız olmayacak. Yalnızca aklınızda bazı rakamlar kalabilir. Kitap hiçbir yere varmıyor.

Sonuçta kitap aslında bir kurum çatısı altında yazılan bir rapor olsaydı nitelikli sayılabilirdi. Oysa kitapların nitelikli olması için dilin ve anlatının, söylemin ve savın, kurgunun ve akışın büyük önemi var. Mahfi Eğilmez'in bu yapıtı gerçek anlamıyla bir kitap sayılamayabilir.

[Oğulcan · Rating 3 out of 5]

İktisadi ve küresel olarak çok temel bilgilerin toplanıldığı ve çok kısa bir şekilde anlatıldığı bir kitap.
Bir olayı,bir sistemi özümseyemeden diğerine atlıyorsunuz bu da ağızda ‘tadı çok güzel ama doyurmayan fast-food’ hissi bırakıyor.
Mahfi Hocanın bir önceki kitabıyla kıyaslandığında çok sade kalmış.
Naçizane fikrim İstanbul kitap fuarına yetiştirilmek için acele edilmiş ve detaya girilmemiş. Bu tarz tarihi-iktisadi kitapların kitap boyunca ya belirli konulara odaklanması ya da içeriği uzun tutarak olayları sindirebilmesi gerektiğini düşünüyorum. Yine de okunabilir..
Son olarak bir eleştiri de yayınevine, üst üste iki Remzi Kitabevinden çıkma kitap okudum ve iki kitapta da bariz hatalar vardı. Mesela bu kitapta sürekli “Karl Marx ve Karl Marks” karışıklığı vardı.

[Mehmet]

Tarihin ilk dönemlerinden bugüne kadar insan ilişkilerinin ekonomik boyutunu ele alan oldukça bilgi dolu bir kitap. Özellikle dönemlerden bu yana değişen ekonomik ilişkilerin, GSYH'nin ilkel zamanlardan bu yana yolculuğu gibi pek çok şeyi içeriyor. Geleceğe dair tahminler yer alıyor.

[Holyland · Rating 5 out of 5]

ilk sayfadan sanki belgesel izler gibi bir hiss verdi bana, harika bir eser.

[Didem Gürpınar · Rating 4 out of 5]

Dünya ekonomisinin ilk çağlardan itibaren geçirdiği aşamalar, sade ve herkesin anlayacağı akıcı bir dille özetlenmiştir. Ülkelerin siyasi gelişmelerine paralel olarak ekonomi alanındaki atılımlar, GSYH ve kişi başı gelirlerinin yıllara sari gösterimi ile desteklenmiş. Güçlü bir kaynakçası olan kitabın son bölümünde, dünyada sanayi 4.0’a gidilirken Türkiye’nin analizi de çok güzel özetlenmiştir. Bu konulara ilgi duyanlara tavsiye ederim.

[Metin · Rating 2 out of 5]

Türkiye bugün Sanayi 2.0 ile 3.0'ın arasında, tarım ve hayvancılık politikasını modernleştirmesi ve ileri götürmesi gereken bir aşamada, dijital devrime katılmakta yolun belirli bir bölümünü ilerlemiş, daha çok katma değeri düşük mallar üreten, markalaşmada beklenen atılımı gösterememiş, hizmet sektörü aşırı şişmiş bir ekonomi görünümünde bulunuyor.

Mahfi Eğilmez görüşlerine saygı duyduğum bir iktisatçı, bu kitabı da dünya ekonomi tarihini onun ağzından dinlemek umuduyla aldım lakin anlatım dili olarak bu kadar yavan, bu kadar sıkıcı bir kitap beklemiyordum kesinlikle. Başka bir incelemede de belirtildiği gibi kitap binlerce yıllık insanlık tarihinin ekonomik boyutuna ait sadece birkaç tane sığ çıkarımda bulunuyor, kitabın büyük bir kısmı tamamen ansiklopedik bilgi içeriyor. Dünya ekonomisinin tarihçesi hakkında sadece bilgi edinmek isteyenler bu kitabı alıp okuyabilir elbet ama benim beklentim bu sürece dair özgün, görece derinlikli birkaç savda bulunmasıydı Mahfi Hoca'nın. Kitapta Türkiye'nin ekonomisinden bahsedilen sondaki kısa kısmı sevdim, geri kalanına puanım 2.

[Mertan Deniz · Rating 3 out of 5]

nedir bu yapisal reformlar?
Beklentiler en güzel duygularin katili gercekten. Kitap kesinlikle kötü degil ama maalesef beklentilerimin altinda. Icinde ekonomi ve tarih gecen bir kitap 200 sayfa olunca, üstelik belirli bir dönem degil bütün insanlik tarihi söz konusu ise, konularin yüzeysel kalmasi kacinilmaz. Bu sebeple ekonomi tarihine giris icin ideal olabilir ama kapsamli analizler mevcut degil cunku konu cok genis. Sebep sonuc iliskilerine deginilmis ama bana lise ders kitaplarini hatirlatti, kisa kisa ve madde made. Almanlar yenilince biz de yenilmis sayildik düzeyinde. Aslinda ben daha ekonomi temelli olmasini beklemistim ama daha cok tarih kitabi ortaya cikmis. Mahfi Egilmez'in sadece ekonomiyle ilgili kitaplari da tercih edilebilir ama tarihsel sentez firsati tam degerlendirilmemis bence.
Benim beklentimle alakali pürüzlere ragmen kitabin olumlu taraflari elbette ki daha cok. Genis bir konuyu derli toplu ve yalin bir dille aktarmasi bir basari. Kaynakcasi da oldukca zengin.

[Ahmet Alpat · Rating 5 out of 5]

Mahfi Hoca, son 4 kitabında olduğu gibi, ekonomi okur yazarlığı için gerekli tarihsel altyapıyı detaya girmeden, okuyucuya kitabın konusunu unutturmadan, hap bilgiler vermiş.

Teknik ve analitik tarafı gelişmiş her yazar gibi, Mahfi Eğilmez de bilgiyi, okuyucunun kafasında çok iyi kategorize ediyor ve okunaklı ve takip edilebilir bir zaman çizelgesi üzerinden aktarıyor.

İleri araştırma için gereken anahtar kelime ve referansları vermek konusunda Mahfi Hoca yine çok başarılı.

Kitabın yüzeysel olduğu yönünde eleştirilerin gerekçelerini anlamakla bulmakla birlikte, bunun olumsuz bir durum olduğuna katıldığımı söyleyemem. 100 bin yıllık bir süreci anlatan bir kitabın hangi noktasında detaya girmesini bekliyor olmamız haklı olabilir ki? 200 sayfalık akıcı ve rahat okunacak bir kitap. Mutlaka okunmalı.

[Eda Akin · Rating 3 out of 5]

Ekonomi genel kültürü tadında kitaplar okumayı seviyorum daha çok yabancı yazarlardan okudum ama Mahfi hocanin ilk kez bu kitabini okudum. Beklentim daha yüksekti bana yüzeysel geldi bir de test sınavına hazırlık bir ders kitabı okuyormuşum gibi geldi, hocanın kendine has bir dili, yorumu yoktu yani kitap biraz ruhsuz geldi o yuzden. Ama yine de derinlere girmeden ekonomi tarihi okumak isteyenler bakımından faydalı. Bu tarz kitaplar gazeteler okuyanlar için çoğu hepimizin bildiği bilgiler çok detay ya da ilginç bir şey yoktu.

[Onur şahin · Rating 4 out of 5]

Kitap ne sözü verdiyse onu anlatıyor. Ekonomi hakkında çoktan bir şey bilenler için çok şey katmayabilir ama benim gibi çok kısıtlı bilgisi olanlar için güzel bir giriş olabilir. Şahsen bana buradan nereye bakabilecegim hakkında fikir verdi.

Bu arada tarafsız olması açısından da güzel bir kitap. Kapitalizmin kişi başı düşen gelirde muazzam artış sağlamasından bahsedip aynı zamanda periyodik olarak kriz oluşturma durumundan da bahsetmesini beğendim.

[Muhammet Şavklıyıldız · Rating 2 out of 5]

Bitiremedim, çünkü çok sıkıldım. Olaylara geniş perspektiften bakmamı sağlayıp zihin dünyama katkı yapmasını beklerken lise tarih kitabı okuyormuş gibi hissettirdi. Konular çok hızlı geçilmiş, aha bu sebeptir bu da sonuç şeklinde bir ilerleme mevcut. Tabii Dünya ekonomi tarihini 200 sayfada nasıl anlatabilir diyebilirsiniz. Elbette anlatılamaz, sorun da bu zaten. Bu kadar detaylı bir konu 200 sayfaya sığdırılmaya çalışılırsa ortaya neredeyse hiçbir işe yaramayacak bir eser çıkar maalesef.

[Funda Coşkun · Rating 1 out of 5]

dünya ekonomi tarihi dışında her şeyin anlatıldığı kitap

[Nergiz · Rating 3 out of 5]

Çok yüzeysel bir kitaptı. Hızlıca okudum fakat aklımda çok az şey kaldı.

[Zeynep Kazu · Rating 2 out of 5]

Bozuk cümleler, kopuk bir anlatım, zayıf bir Türkçe kullanımı.... Okurken keyif alamadım. Üstelik bazı kavramlar gereksiz uzun açıklanırken, bazı uzmanlık gerektiren kavramlar hiç açıklanmadan herkes biliyor gibi yer alıyor kitapta. Yani ne konuya temel seviyede hâkim okuyucular, ne de iktisat bilgisi olanlara hitap ediyor kitap.

[Kubilay Özdemir · Rating 5 out of 5]

http://www.asirigurultulu.com/kitap/m...

Mahfi hoca son derece sade ve anlaşılır bir dille, anlayacağımız şekilde ekonomiyi anlatmayı başarıyor. Kitabı iyi yapan da tam olarak bu. Ekonomi tarihine kısa bir yolculuk yapmak istiyorsanız okumanızı tavsiye ederim.

[Eren Coşman · Rating 5 out of 5]

Birisi bana gelse ve dese ki "ya ben dünyadaki ekonomik sistemler hakkında bilgi sahibi olmak istiyorum" ilk olarak önereceğim kitap budur. Öncelikle Dr. Mahfi Eğilmez, kitabında sanki hiç bir şekilde ekonomi hakkında bir bilgi sahibi olmayan birine anlatırmış gibi anlatıyor. Kitap o kadar sade ki, ekonomik terimleri kavramak bu sadelik sayesinde oldukça kolay oluyor. Kitap kısa. Çok detay eksik. Ama Mahfi Hoca da ben detaylı anlatacağım demiyor. Dünya ekonomisinin tarihini basit bir şekilde, yüzeysel olarak herkesin anlayacağı şekilde anlatacağını zaten belirtiyor. Çok beklentiye girmeye gerek yok. Ayrıca oldukça objektif bir bakış açısına da sahip şekilde anlatıyor. Bence okuması oldukça keyifli ve kesinlikle ekonomik sistemlere bakış açınızı değiştirebileceğiniz bir eser.

[Berat Sadıç · Rating 4 out of 5]

Birçok konuda, özellikle de tarih öncesi çağlardaki ekonomik ilişkiler ve ekonomik kavramların doğumu ile ilgili bilgilerimi pekiştirdiğim bir kitap oldu benim için. Tüm konuların herkesin anlayabileceği şekilde kısa kısa anlatıldığını, sayfaların ve bölümlerin okuyucuyu bunaltmayacak şekilde tasarlandığını söyleyebilirim. Bu açıdan Sapiens ya da Ulusların Düşüşü gibi başyapıtlardaki ayrıntıcılığı ya da örnekleri beklememek lazım. Mahfi Eğilmez’in amacının da bu olmadığını, ekonominin yerküre üzerindeki tarihsel ve sosyal dönüşümünü basit bir şekilde herkesin anlayacağı dilden yazmak olduğunu düşünüyorum. Böyle nispeten basit ve tane tane anlatan kitapları seviyorum çünkü “daha fazlasını öğrenmek” için bir arzu uyandırmayı başaracak bilgi kırıntılarıyla iştah açıcı görev görüyorlar..

[Tuncay Özdemir · Rating 3 out of 5]

Sade bir dile sahip, hızlı okunan, güzel bir kitap olmuş. Kısa bir kitap, o yüzden birçok konuda doğal olarak derine inilemiyor. Özellikle ekonomi ve tarih arka planı olmayan kimseler için güzel bir başlangıç kitabı olabilir.

Beni en çok şaşırtan Osmanlı'nın en güçlü olduğu donemde bile kişi başına düşen ortalama gelirin dünya ortalamasından pek ayrışmaması oldu. 1500’lerde daha iyisi olmuştur diye hayal ediyordum oysa.

[Hasan · Rating 4 out of 5]

Tarihsel Süreç İçinde Dünya Ekonomisi, dili sade, anlaşılır, örnek olaylarla desteklenerek paranın tarihsel yolculuğunu anlatıyor.

Mahfi Eğilmez’in birçok kitabı var, okuduğum ilk kitabıydı.

Paranın seyrini fotoğraflayan bir giriş kitabı olarak görüyorum. Ekonomiye giriş, Tarih gibi derslerde okuma kitabı olarak verilmeli. Ekonomik terimler olsa da bunların tanımlarını barındırıyor ve anlatım çok akıcı.

https://hasanyilmaz.net/tarihsel-sure...

[Volkan · Rating 4 out of 5]

Good summary of the historical developments on the world economy. If you are looking for details (for instance how India was imperialized by a British Corporate or how the discovery of America impacted the trade over Atlantic and Pacific) you will need another book.
This one will give an overview, understandable summary of terms and definitions of economics and connect to today’s world.
Good work after all. Would recommend this book.

[Banu · Rating 5 out of 5]

Ekonomi alanına hakim olan okuyucu için basit gelebilecek ancak benim gibi bu alana yeni girmeye çalışan okuyucular içinse ideal olduğunu düşündüğüm bir eser. Tarihsellikle verilmesi, neden-sonuç ilişkisini bakımından bana yardımcı oldu. Kitapta her şey ince detayına kadar anlatılmamış. Bu da okuyucuyu sıkmıyor. Genel hatlar ortaya koyulmuş. Konuların detayını merak eden okuyucu başka kaynaklardan okuyabilir ancak ilk yol gösterme bakımından başarılı.

[Burak Ekici · Rating 5 out of 5]

Mahfi Hoca ekonominin evrimini ve dünya tarihini sade bir dille anlatmış. Dünya nüfusu, GSYH ve kişi başı gelir ile bugüne dek kullanılan ekonomik yaklaşımları grafiklerle destekleyerek açıklamış. Kitabın bir özet niteliğinde ve yüzeysel olduğu doğru ancak konuya yabancı olan ve öğrenmek isteyenler için biçilmiş kaftan.

[Tuğba Özb · Rating 5 out of 5]

Antik çağdan günümüze kadar ekonomik hayatın nasıl oluştuğu ve geliştiğini görebileceğimiz güzel bir kaynak. İlgimizi çeken konularda detaylı araştırma yapabileceğimiz anahtar kavramları ve isimleri bulabiliyoruz satır aralarında.

[Volkan ER · Rating 4 out of 5]

Ekonomi kavramının temelinden gelecek varsayımlarına kadar süren keyifli bir anlatı. Özet bilgiler doğrultusunda yazılmış olması ilgi uyandırmak maksadıyla olduğunu düşünüyorum. Oldukça güzel ve ekonomi kitabı olmasına karşın akıcı.

[Çağdaş · Rating 3 out of 5]

Bizde birisi işi en başından anlatmaya başlarsa "toz ve gaz bulutundan başladı" deriz. Mahfi Eğilmez burada ondan da geriye gitmiş ve Big Bang'den başlamış! Ardından gelen çağların tarihlendirilmesinde bazı problemler var. Aynı çağ için bir sayfada başka, bir tabloda başka, başka bir sayfada başka tarihler kullanılmış.

Yazarın insanların Neolitik çağda bir kabile şefi seçerek hiyerarşiyi ve böylece ilk devleti başlatmalarını hangi kaynaktan aldığını göremedim. Hayvan gruplarında dahi liderlik kavramı var. İlkel biçimiyle de olsa devlet mekanizmasının ortaya çıkışı henüz muğlaktır. Zaten küçücük bir kitap, bir de insanın alanı olmayan konuları böyle yarı yamalak buraya sokuşturması sadece sayfa kaybı. Yazar ekonomiyi doğru anlamak için anlatıya paleolitik çağdan başlanması gerektiğinden bahsediyor fakat kendi verdiği bilgiler anlatıya katkı yapmaktan çok uzak.

Mahfi Eğilmez çok fazla "bu, bundan oldu" tarzı yargılarda bulunuyor. Halbuki önemli ekonomik atılımların neden orada değil de şurada olduğuna dair coğrafi, kültürel, siyasi ve kurumsal tezler mevcut.

Osmanlı tımar sistemi ile feodalite arasındaki benzerlikleri sıralıyor ama bunların varsayımsal olduğunu söylüyor. Nedenlerini ise sıralamıyor. Bunu sadece örnek olarak verdim ama bu şekilde bir çok konu yüzeysel bırakıldığından kafa karışıklığı yaratıyor. Hangi kaynağa bakması gerektiğini bilen biri kendisini yönlendirebilir fakat bilmeyen için çoğu şey havada kalacaktır. Dipnotlar da doğrudan kaynağa yönlendirmiyor. Bu yüzden havada kalmış bir ifadeyi kaynakçadaki hangi kaynaktan takip edebileceğimiz de belirsiz.

Kitabın en doyurucu bölümleri Türkiye'nin dünya ekonomisindeki yeri ile geleceğe yönelik öngörülerin aktarıldığı son iki bölüm olduğunu düşünüyorum. Bunlar hem bilgilendirme açısından doyurucu, hem de ayakları yere basan öngörüler içeriyor.

Kitap bu haliyle ekonomik ilişkilerin tarihsel gelişim sürecini özetin de özeti olarak vermekle sınırlı kalıyor. Bu kitaptaki hemen her konu başlığı hakkında yazılan ve birbiriyle çarpışan fikirleri içeren çok fazla sayıda kitap olduğundan, insan bu kitabı okuyup bitirdikten sonra pek bir şey öğrenememiş olduğunu hissediyor. Giriş seviyesinde bir kitabın bundan çok daha hacimli olmasını ve her konu başlığında karşılaştırmalı bir kaç teoriyi ve uygulamayı özet olarak vererek, neden özellikle bazılarının öne çıktığı konusunda bir fikir öne sürmesini beklerdim.

[Alperen Durak · Rating 5 out of 5]

SADECE KISA BİR BÖLÜM İÇİN KISA BİR NOT : neolitik çağda (mö 8000-4000) insanların yerleşik hayata geçerek beraber avlanması, daha büyük av hayvanlarının avlanmasına buda haftalarca yetecek yemek ve en önemlisi yaratılacak olana artı zaman demekti. Artı zaman ile birlikte insanlar düşünecek ve üretecek zaman buldular. Artı zaman sanat , din ve birçok kavramın ortaya çıkmasına sebep oldu. İlk defa Ava gitmeden avlanan yani din adamlarının çıkmasına sebep oldu daha büyük avlar için sihir yaptığını , öldükten sonra kendi söylediklerinin dışana çıkmazsa eğer cennete gideceğini söyleyerek toplumlarda saygı kazanan insanlar ( beleşçiler ) ve dinlerin ortaya çıkması dolayısıyla insanlığı 197 000 bın yıl karanlığa sürecek milyonlarca insanın ölmesine sebep olan kavramın ortaya çıkmasına sebep oldu.Bugün son 500 yılda dinler önemini kaybetmeye başlasa da halen dinler etkili ve toplumları etki altına almak için kullanılıyor. Yaratıcı arayışı ve ona sığınmak insani , bu duyguları sömürmek kaçınılmazdır. Bilimin binlerce yıl avans verdiği kavram birgün insanın klonlama ve yaratıcı rolünü daha da üstlenmesi (hissedebilen,düşünebilen robotlar,ölümden sonra beynin başka bir robota aktarımı ) ile son bulacaktır.
SANAYİ 4.0 VE TÜRKİYE : Çin in sanayi üretiminde nüfüsunun etkisiyle öne geçmesi ve Çin in 1500 yılanda yaptığı hatadan ders aldığını gösteriyor. Avrupa 500 yıllık üstünlüğünün Çin ve asya ülkeleri eline geçeceğinin farkında. Avrupa azalan nüfusunun da etkisiyle daha az insan kullanarak tüketiciye istediği her türlü kastimasyonu yaparak bir kere daha bilgisayarlar aracılığıyla dünyanın süper güç olmak istemesidir.Türkiye sanayi üretiminin yüzde 20 ler civarında olması ve kalifiye elaman yetiştirecek insan yetiştirmemesi olanları da gerek siyasi gerekse sosyal sebeplerle Avrupa ve Amerikaya kaçırması Ülkemizin bu sanayi devrimini de kaçıracağını hayatın daha da zor olacağını gösteriyor.

[Murat Orhan · Rating 4 out of 5]

Dünya Ekonomisi
.
En çok dikkatimi çeken konular endüstri devrimleriydi.
.
1763'de📅 James Watt buhar makinesini geliştirdi; ilk kez insan👨 ve hayvan🐂 kuvvetinden daha çok enerji üreten bir makineyi🚂 yapmış oldu. Zaman içinde cihaz sanayi dallarında etkin olarak kullanılmaya başladı. Bu köklü değişime "Sanayi Devrimi" dendi.
.
Sonraları enerji üretiminde buhar gücünün yerini elektrik💡 aldı. İlk sanayi devrimi ile kitleselleşen🏭 üretim iyice arttı. İkinci Sanayi Devrimi ile elektriği aktif olarak kullanan ilk fabrika Dünya Savaşı'nın öncesinde📅 Ford Motors oldu.
.
20.yy sonlarında📅 algılayıcılardan alınan bilgiyi bir program çerçevesinde iş elemanlarına aktaran, mikroişlemci tabanlı, programlanabilir mantık devresi geliştirildi. Elektroniğin📡 de sanayide kullanımının iyice yaygınlaşmasıyla, üretimde programlanabilir otomasyon sistemleri tercih edilir oldu. Bilgisayar💻 ve internet🌐 üretim mekanizmalarını hayli etkiledi. Böylece Sanayi 3.0 insan emeğinin en aza indirilmesi ve üretimin otomasyonu olarak tanımlandı.
.
Birinci Sanayi Devrimi üretimin makineleşmesini, ikincisi serileşmesini, üçüncüsü otomasyonunu sağladı.
.
1980'lerden sonra üretimin en ucuza yapıldığı yerler ucuz emek🔧 ve vergi kolaylıkları sebebiyle Çin, Hindistan gibi uzakdoğu🌏 ülkeleriydi. Aranın açıldığını📈 gören Almanya 2011'de📅 Sanayi 4.0'ı gündeme getirdi. Sanayi 4.0 asıl olarak imalat sanayisinde bilgisayarlaşmanın en üst düzeye çıkarılarak🚀 üretimin yüksek teknolojiyle donatılmasını hedefleyen yaklaşım oldu.
.
#kitap #mahfieğilmez #dünyaekonomisi #remzikitapevi #kitaptavsiyesi #kitapönerisi #kitapyorum

[Can · Rating 4 out of 5]

Ekonomi ve ekonomi tarihi konusunda pek fikri olmayanlar için sade, okuması kolay bir kitap olmuş. Olanlar için de Mahfi hocanın konuya farklı yaklaşımı da önemsenmeli. Konuda profesyonel bir eğitim sahibi olmasam da Mahfi hocanın ekonomi ve tarihine kendine özgü bir yaklaşımı olduğunu düşünüyorum. Bu yaklaşımda genel olarak kabul eden yaklaşımları tamamiyle kabul etmek ya da bir ekole dahil olmak yerine ortaya atılan düşüncelerin ve ekollerin doğru yanlarını görmeye çalıştığına inanıyorum. Sanırım bu istisna denebilecek yaklaşımında Mahfi hocanın hem kamuda maliye müfettişi, hazine müşteşarlığı gibi görevler üstlenmiş olması hem özel sektörde finans kuruluşlarında üst düzey yöneticilik yapmış olması hem de üniversitelerde öğretim üyeliği yapması oldukça etkili olmuştur diye düşünüyorum. Kitapta ekonomi tarihi için önemli kişilerden ve bazılarının yapıtlarından söz ediliyor, daha fazla bilgi sahibi olmak isteyenler bu kişileri ya da kitaplarını araştırabilirler. Mahfi hoca kitabın sunuş bölümünde kitabı yazma nedenini de belirtiyor: üniversitelerde ekonomi biliminin temellerine ve tarihine yeterli değerin verilmeden son bir kaç asırlık ekonomik olaylarla geçiştirilmesi. Kitabın daha organize ve kapsamlı olabileceğine inansam da bu şekilde okuması kolay olması ve konuya daha derinlemesine girmek isteyenler için de yeterli tarihi olay kişi vb vermesi de atlanmamalı. Mahfi hocanın diğer kitaplarını okumak için de güzel bir sebep oluşturuyor bu kitap diyebilirim.

[Bulent · Rating 4 out of 5]

Dünya ekonomisini tarihsel süreç içerisinde "özet" bir şekilde öğrenmek istiyorsanız bu kitabı okumanız lazım. Kitabın tek önemli özelliği "özet" şeklinde olması değil. Daha da önemlisini Eğilmez, Sunuş başlığı altında açıklıyor:

Bu kitabı yazmamın nedeni son 20-30 yılda üniversitelerde piyasa ekonomisi ağırlıklı bir ekonomi eğitimi verilmesinin, ekonomi biliminin temellerini oluşturan tüketimin, üretimin, değiş tokuşun, paranın, ticaretin, kent ekonomisinin, pazarın, piyasanın tarihini ve ortaya çıkış nedenlerini kenara itmeye başlamış olmasıdır. Kanımca bunları atlayarak son birkaç yüzyılda ortaya çıkmış olan ekonomik düşüncelerin oluşturduğu tarihi incelemek ekonomi bilimini anlamak için yeterli değildir.
Kapitalizm tek başına kalmadan önce bütün bu kavramların çıkışı ve gelişimi ekonomi biliminde Marksist bir artı zaman ve artı değer yaklaşımı çerçevesinde ele alınırdı. Sovyet blokunun dağılmasıyla birlikte ekonomi bilimi son yüzyıldaki gelişmelerle kısıtlanmaya başladı. Oysa Marksist analizin birçok konuda çok doğru yaklaşımları ve eleştirileri vardır.

İşte tam da bu nedenle, moda olan, hakim ekonomi yorumları yerine, dünya ekonomisini, tarihsel bir perspektif ile ve oldukça yalın, anlaşılır bir şekilde anlatıyor Eğilmez.

[#seslikitap]

[Oya Güvercinci · Rating 3 out of 5]

Kitap ilk insandan başlayıp günümüze kadar dünya üzerinde yaşanmış olan ekonomik gelişmeleri çok özet bir şekilde anlatıyor.

Bölümler içinde yer alan alt başlıkların birbiri ile ilişkisini çoğu zaman kuramamış olmam nedeniyle, bir sürü faydalı bilgiyi biraz kopuk kopuk okurmuşum gibi hissettim.

Geleceğe ilişkin öngörüler bölümünde hem dünya ekonomisi hem de Türkiye ekonomisine yönelik öngörüler çok güzel özetlenmiş. Yine bu bölümde Sayın Eğilmez'in "ekonomik sistem büyük ölçekli dönüşümlerin içine girdiğinde bir süre sonra krize neden olmaktadır." tespiti, bu tespiti yaşanmış büyük kriz dönemlerinde gerçekleşen büyük değişimlerle ilişkilendirmesi ve bu bağlamda gündemdeki Sanayi 4.0 dönüşümünün kriz yaratma olasılığını yüksek buluyor olması kitaptan çok net aklımda kalacak bölümlerden.

Antik Mısır'ın zenginliğinin temelinde yatan gerçeğin piramitlerin ve benzeri büyük inşaatların yapımı olduğundan bahisle, "Bu açıdan bakıp yorumu biraz genişletirsek Kanal İstanbul projesini de Mısır'ın piramitleri gibi düşünebiliriz." şeklindeki görüşü de çok hoşuma gitti.