Johnson Mektubu, Türk-Amerikan ilişkilerinde bir dönüm noktasıdır.
Tıpkı İnönü’nün “yeni bir dünya kurulur, Türkiye de o dünyada yerini alır” tarihi yanıtında olduğu gibi, günümüzde “yeni bir dünya” adım adım kuruluyor.
Türk-Amerikan ilişkilerinin sancılı seyrinde, bu nedenle Johnson Mektubu yeniden gündeme geliyor.
Üstelik Kıbrıs meselesi ve İnönü’nün sürekli hedef alınması, bu mektubu tekrar önemli kılıyor.
Haluk Şahin, mektup üzerinden Türk-Amerikan ilişkilerinin bir dönemine, Kıbrıs meselesine ve Türk- Yunan ilişkilerine mercek tutuyor.
Üstelik doğrudan birinci kişiler üzerinden…
Mektubu kaleme alanlarla yapılan tarihi söyleşiler, sürecin aktörlerinin yazdıkları ve arşiv belgeleri bugüne de ışık tutuyor.
Haluk Şahin is a Turkish journalist, academic and television producer. Having received his PhD from Indiana University in 1974, he now lectures at Istanbul Bilgi University.
Shortly after the release of the film Troy in 2004, an article in Radikal written by Şahin and entitled "Were the Trojans Turks?" attracted public interest and generated a debate over the significance of Troy and the Trojan War in modern Turkey. In 2006 he was among five journalists who stood trial on charges of attempting to influence the outcome of a trial through their writing, and of publicly denigrating Turkish identity and the institutions of the Turkish state. The charges were later dropped
Türk-Amerikan ilişkileri konusunda ezber bozan bir kitap. Johnson Mektubu, şu güne dek Türkiye'deki anti-Amerikan siyasi kanadın başlangıcı sayılacak kadar önemsenen bir olaydı. Mektubun altında imzası bulunan Lyndon Johnson, yıllarca ikili ilişkileri bozmakla suçlandıysa da Haluk Şahin farklı bir bakış açısı getiriyor. Johnson'ın mektubun yazımına o kadar da katkıda bulunmadığı, bu diplomatik kriz sayılabilecek olayın Amerikan Dışişlerinin kurumsal bir kararı olduğunu açıklıyor kitap. Kimi zaman kişileri yazarken kurumları ve kurumsal olanı unutan tarih yazıcılığına bir itiraz var kitapta. Türkiye, Yunanistan ve ABD arasında geçen kimi zaman Birleşmiş Milletlerin ve Birleşik Krallık'ın dahil olduğu bu uluslararası krizi anılarla anlatmış Şahin, ne de güzel yapmış. Kıbrıs meselesini daha iyi anlamak ve o zamanki Türk Dış Politikasının uzun vadeli planlarını görmek açısından çok kıymetli bir eser.