Sanatin, guzel-cirkin karsitligini asip, dunyaya ve insana yoneldigi, bir degerler coklugunu gerceklestiren bir eylem olarak goruldugu cagda, ozne merkezli psikolojik yaklasimin estetik bilimi icin yetersiz kalacagi aciktir. Etik alandaki fenomenolojik calismalar, iyi kotu deger yargilari karsitligini asarak degerler cokluguna dayanan, icerikli deger etiginin kurulmasini saglamisti. Bunun gibi estetik alandaki fenomenolojik arastirmalarla da degerlere dayanan bir estetik kurulmaliydi. Estetik, temelini sanat yapitinin kendisinde, sanat nesnesinde bulan degerlerin bir bilimi olacaktir. Iste bu kitap, estetik bilimin ayri bir bilim dali olarak kurulma cabalarinin basladigi 19. yuzyilin ikinci yarisindan baslayarak, estetige ve sanat goruslerine yerlesmis olan turlu sanat disi tutumlari gostermek ve sanat nesnesine yonelik bir degerler estetigine giden yollari acmak istiyor. Ayrica kitapta, sanat yapiti karsisindaki yanlis tutumlari, yanlis estetik gorusleri cozumleyerek, kisiyi sanat yapitinin kendisine goturecek yollar gosteriliyor. Sanat yasaminda insanin, kendi ruhsal cikmazi ve kisirdonguden kurtularak varolusuna dokunan, onu sarsan ve mutlu kilan sanat degerlerine acilmasi arastiriliyor. Sanat degerlerini sanat yapitinda goren, sanat yapitindaki degerleri fenomenolojik yontemle cozumleyen ontolojik bir estetigin temelleri anlatiliyor. (Tanitim Bulteninden)