Antikacı

by Bahadır Yenişehirlioğlu

Romanları ve oyunculuğu ile Türkiye'de ve dünyada büyük ilgiyle takip edilen Bahadır Yenişehirlioğlu bu kez şaşırtıcı bir romanla çıkıyor okurlarının karşısına.

Her şeyi geride bırakıp çekip gitmek kolay mı? Kurmak için yıllarca uğraştığı düzeninden bir çırpıda vazgeçebilir mi insan? Geride bıraktıkların ne olacak? Sorumluluklarını ne yapacaksın? Gözünün içine muhabbetle bakanlar ne yapacak sensiz?
Peki ya hayallerin? Gerçekten yaşadığın hayatı istiyor musun? Bu kısacık ömrünü başkalarının istediği gibi mi sürdüreceksin? Benliğini bulmak için hiç mi uğraşmayacaksın? Gidebilirsen eğer, gittiğin yerde seni neler bekler? Gidemezsen kimdir aslında bunun sorumlusu?

Üsküdar'ın sırtlarından İstanbul'u sessizce izleyen o ev, içinde Antikacı Cemil Bey'in hikâyesiyle birlikte neler barındırır?

256 pages, Paperback

Published November 5, 2019

About the author

1962 Akhisar doğumlu olan Bahadır Yenişehirlioğlu Evli ve 2 çocuk babasıdır. 1979 Yılında Akhisar lisesini bitirdikten sonra Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesini kazandı ve 1985 yılında mezun oldu. Daha sonra Manisa\Akhisar da serbest Avukat olarak çalışmaya başladı. Çin, Fransa, İspanya, İsviçre, İtalya, Almanya, İngiltere, Bosna Hersek, Karadağ, Hırvatistan, Fas, Tunus, Mısır, İran, Pakistan, İsrail, Suudi Arabistan, Ürdün, Suriye, Dubai, Bahreyn gibi ülkelerde halklar ve toplumlar üzerinde araştırmalarda bulunmuştur. Meydan Yayınlarından “Beyaz Usta Siyah Çırak”, Everest Yayınlarından da Kerime ve Son Hasat isimli romanlarını kaleme almıştır. Ulucamii Eğitim ve Kültür Vakfı yönetim kurulu üyeliği, Ak-sek Vakfı, İnsan Hakları Komisyon Üyeliği, İlçe cezaevleri izleme ve denetleme komisyonu, Akhisar Tenis severler derneklerinde çalışmalarda bulunmuş ve bulunmaktadır. Ayrıca Bahadır Yenişehirlioğlu’nun Büyük Dedesi Türkiye Cumhuriyeti tarihinde İzmir’in ilk valisi ve belediye başkanıdır.

Reviews

[Büşra Delikara · Rating 5 out of 5]

Bahadır Yenişehirlioğlu’nun okuduğum ilk eseriydi. İlk başlarında sıkıcı gelen bu kitap bana değişik duygular yaşattı. İlham veren, düşündürücü ve bilgilendirici, tek kelime ile müthiş bir hikaye.

[Quike · Rating 2 out of 5]

Nedense bu sefer olmamış gibi. Sürekli bi eski bi yeni bi yerden sonra sıkıcı olmaya başlıyor. Çok büyük umutlarla başladığım kitap nedense bana öyle deneme gibi geldi. Bazı diyaloglar çok gereksiz yere uzatılmış.

[Hilal Tunçkol · Rating 3 out of 5]

Geri dönüşlerle paralel anlatılan hikâye zaman zaman kafamı karıştırdı, yalan yok, çünkü geriye gittiğimizi uyaran bir ibare yoktu. İnsanların içlerinden geçirdikleri de bazen kafa karıştırıcı olabiliyordu çünkü onlar da farklı bir yazım tarzıyla, mesela italik yazıyla belli edilmemişti.

Tuğrul'un senaryosuna bayıldım. Ne kadar üzücü olursa olsun Osmanlı'dan hikâyelere karşı zaafım var ve Tuğrul'un senaryosu Genç Osman'ın gençliğin verdiği tecrübesizlikle aldığı aceleci kararları ve tahttan indirilip öldürülmesini konu alıyordu. Cemil Bey'in gizemli yabancıyla yaptığı konuşmadan da apayrı bir lezzet aldım, bana izlediğim Mevlana dizisinde Mevlana Celaleddin ile Şemsi Tebrizi arasında geçen konuşmaları anımsattı.

Bu kitabı okumak, tuhaf şekilde, hem size ağır hisler yaşatacak hem de sizi hafifletecek.

SPOILER

Kitabın konusuna gelecek olursam; antikacımız Cemil Bey, dayakçı bir babanın oğlu ve babasına, annesinden yaşattıklarından dolayı çok kırgın ve kızgın fakat kendisi de aynı muameleyi eşi Sakine Hanım'a yapıyor ve bu durum oğlu Tuğrul'la arasını fena hâlde bozuyor.

Cemil Bey'in babası davranışlarının sebebini, sevdiği kadınla evlenmesine müsaade edilmemesiyle ve başka bir kadınla evlenmek zorunda bırakılmasıyla açıklıyor Cemil Bey'e. Cemil Bey'in kendine göre sebebi ise hayatını geride bırakıp maceralara atılmak istemiş ama bunu yapamamış olması. Bunların hiçbiri bir kadına, hele de sevdiğinizi iddia ettiğiniz bir kadına şiddet uygulamaya bahane olamaz elbette ama kendini tanımayan ve kendini gerçekleştirme yolunda hiçbir adım atmamış insanların istemedikleri hayatlara zorlanmasının kaçınılmaz sorunlarına küçük bir örnek sunmuş oluyor.

Cemil Bey eşini kaybettikten sonra en azından oğluyla arasını düzeltmek istediği için değişmeye, kendini düzeltmeye karar veriyor ve bu kararından hemen sora gizemli bir yabancıyla derin bir sohbet yapıyor. Bu sohbetin ana fikriyse hayattaki her şeyin zamanı geldiğinde gerçekleşeceği ve insanın kendini bilmesinin ancak Allah'ı bilmekle mümkün olacağı. Epey uzun bir sohbetti aralarında geçen, ancak okumak müthiş keyifli ve aydınlatıcıydı.

Sonunda ise Cemil Bey, gizemli yabancıdan öğrendiklerini çocukluk arkadaşı olan ama kendisi de Sakine'ye aşık olduğu için Cemil Bey'in hayatından çıkan Süreyya'nın derdine deva olabilmek için kullanmaya başlıyor.

Sonuçta insanlara yardım etmenin iyileştirici bir yanı vardır ve bildiklerimizin de sadakasını vermek gerekir.

Not: Yazarın kitaplarını okumaya devam ettikçe bunun en beğendiğim kitabı olmadığına kanaat getirdim ve 3 yıldız vermeye karar verdim.

[b ü ş r a · Rating 5 out of 5]

Kitap, Antikacı dükkanı olan Cemil Bey'in geçmişte ve şimdiki zamanda yaşadıklarını anlatıyor. Karakterin çocukluğundan gençlik dönemine kadar geçirdiği süre boyunca, babasının annesine şiddet uygulamasına bianen kendi büyüdükçe içindeki çocuğun hep çocuk kalmasını ve bu çocuğun ileride evlendiği zamanda da kendi evladına karşı aynı hissiyatı beslemesinden korkmasını anlatıyor. Bunların yanı sıra karakterlerin kendi iç dünyasını, kendini bulma yöntemlerini ve gönülde ki fazlalıkların temizlenip, gerçek sahibine devredilmesini muhteşem bir şekilde anlatıyor.
Yazarın okuduğum ilk kitabı ve çok sevdiğimi, anlatım diline hayran kaldığımı söylemek istiyorum. Aslında kitap hakkında çok şey söylemek istiyorum ama sevdiğim kitapları övme konusunda biraz beceriksizim 🥺 O yüzden siz bu kitabı listenize ekleyin ve mutlaka okuyun 🌿

[Simge 'S · Rating 1 out of 5]

Genelde hiç bir kitabı bu şekilde değerlendirmem ama vakit kaybıydı sadece. Sanki kadın dövmeye bir güzelleme yapılmış bahane bulunmuş gibi. Sık sık kahramanın kendi senaryosuna yer verilmesi kopukluk yaratmış, hikaye birleşmiyor. Diğer kahramanın gizemli kişiyle yaptığı diyaloglar kopuk kopuk, sanki sürekli farklı farklı yerlerden alıntı yapılıp felsefi bir diyalog yaratılmaya çalışılmış gibi ama neden sonuç ilişkisinden çok uzak, konuyla bağdaşmayan konuşma olmuş.