Elinizdeki kitap bir felsefeye giriş kitabıdır. Bir felsefeye giriş kitabından beklenen şeyler: Felsefenin kendisi, felsefe ile bilim, sanat, din gibi diğer temel kültürel etkinlik arasındaki ilişkiler; felsefenin ana kavram ve problemleri, felsefenin belli başlı ilgi alanları ve disiplinleri, bu alanlarda ve disiplinlerde temayüz etmiş filozoflar tarafından geliştirilmiş olan kuramlar, ortaya atılan görüşler, felsefi akımlar hakkında derli toplu, açık, öz yeterli bilgi vermesi; kısaca felsefeye doğru ve sağlıklı bir giriş sağlayabilmesidir.
Philosopher. He graduated from Ankara University, Faculty of Communication. He completed his doctorate (1973) and associate professorship (1978) studies in the same department. He founded Ege University, Faculty of Literature, Department of Philosophy and served as the chairman of this department. He published many articles about Islamic Philosophy and Political Philosophy in various reviews.
Works :
- Kemalpaşazade’nin Tehafüt Haşiyesi (Explanation of Roughly Threat of Kemalpaşazade, 1987)
Çok değerli bir akademisyenden pek kıymetli bir kaynak. Özellikle felsefeyi tarihsel bir biçimde önce kategorilere bölüp üzerinde çalışmış felsefecilerle, ekstradan kendi yorumları ile sunması verimli olmuş. Zorlanmadan ama bol bol ara vererek okudum. Sebebi ise hazmetmeye çalışmak. Normalde "Felsefeye Giriş" kitaplarını düşündüğümüzde bu kitabın ölçütleri gayet makul.
Ahmet Arslan Felsefe alanında ülkemizdeki en yetkin isimlerin başında geliyor. Felsefe'ye ilgi duyanların bu kitap ile başlaması oldukça doğru bir tercih olur.
Oldukça keyifli ve öğretici bir okuma oldu. Ahmet Hoca'nın diğer kitaplarını da okuyacağım.
Okuduğum baskı kitabın 24. baskısı. Gözden geçirilmiş ve genişletilmiş yeni edisyon olduğu yazıyor. Dileğim o ki daha çok baskı yapar değerli hocanın bu kitabı ve dilerim yeni edisyonlarda yakın dönem felsefelerine de az da olsa yer verilir.
Kitaba döndüğümüzde felsefeye merak duyup nereden başlayacağını bilemeyenlere önerilmesi için akla gelecek ilk kitap kuşkusuz. Felsefe daha sade, daha anlaşılır anlatılamazdı..
Kitabın dipnotlarla boğulmaması, kaynakçanın kitabın sonunda yer alması da bana göre artı bir yön. Bu, kitabın akıcı olmasını sağlıyor. Hoca ders anlatır gibi samimi bir üslup kullanıyor ve siz de okurken felsefeye ısınıyorsunuz..
Kitap, felsefenin alt başlıkları olarak tanımladığı bilgi, bilim, varlık, ahlak, siyaset, tarih, hukuk, sanat, din ve eğitim felsefesine giriş yapmanızı sağlıyor. Felsefenin bu dallarındaki hakim düşünceler nelerdir, hangi filozof hangi hakim düşünceyi neden savunmuş ya da hakim düşüncelerden ayrı bir düşünceyi neden öne sürmüştür rahatlıkla anlıyorsunuz. Hatta bazı durumlarda farklı bir felsefe dalındaki görüşünü öğrendiğiniz filozofun başka bir konudaki felsefesini tahmin eder hale geliyorsunuz.
Daha önceden de felsefenin öyküsünü anlatan birkaç kitap okumuştum. Orda düşüncenin ya da filozofların hikayesi kronolojik olarak anlatılıyordu. Şahsen ben o tarz anlatımı da sevsem de ana odak filozofun kendisi ya da düşüncenin evrimi olunca kıyas yapmak ya da aynı konuda kim ne demişti bilmek, kim neyi hangi düşüncenin karşısında savunuyor takip etmek bazen güçleşiyordu. Burada ise felsefeyi alt başlıklarıyla kafanızda kategori etme, bu kategorilerde hangi sorulara cevaplar aranıyor ve hangi filozof bu işin neresinde saf tutmuş daha rahat anlıyorsunuz. Bu açıdan benim için çok yararlı oldu.
Dil kesinlikle herkesin anlayabileceği düzeyde. Zaten kitabın arkasında küçük bir de sözlük sunulmuş.
Kitabın sanırım 20 küsür baskısı yapılmış. Benimki de mevcut en yeni versiyonuydu. Yazar her versiyonda yeni başlık ve içerik ekleyerek bugünkü haline getirmiş. Belki sanat ve eğitim felsefesinin içeriği biraz daha geliştirilebilirdi ancak yazar daha önsözde kitapta kendisinin ilgili olduğu alanların biraz daha fazla alan kaplayacağını belirtmiş.
Ben bu kitapla Filozofun Yolu adında dinlediğim bir podcast ile tanıştım. Orada önermişlerdi ve beklentimi tam olarak karşıladı. Bu vesileyle hem yazar Ahmet Arslan’a hem de sözünü ettiğim podcast yayıncılarına teşekkür edeyim.
kitaba güncel basımlarda eklenen kültür ve eğitim felsefesi bölümlerini dışarıda bırakınca (bu bölümlerde işlenen konuların görece daha yeni konular olmasından kaynaklı az içerik de olabilir) felsefeye ilgi duyanlar için felsefe tarihine ve genel anlamda felsefe akımlarına giriş niteliğinde güzel bir kitap.
felsefeye giriş kitapları arasında öne çıkanlardan biri, pedagojik olarak hazırlanmış ve tarihsel değil sistematik bir sıradüzeni izlenmiş. lise ve üniversitelerde yan okumalarla desteklenerek ders kitabı olarak okutulabilir. zaten, bendeki baskısı 23. baskı olduğuna göre, ders kitabı olarak okutuluyor.
Ardigimi fazlasiyla buldum, felsefenin temel kavramlarini birarada gorebilecegim giris seviyesinde bir kaynak aramaktaydim. Keske varolusculukla ilgili de bir bolum olsaydi elestirim disinda oldukca tatmin edici bir tecrubeydi.
Felsefe nedir? sorusuyla başlayan eser sırasıyla(bilgi, varlık, ahlak, siyaset, sanat, din eğitim) her bölümde felsefenin bir alanının ne olduğu, hangi görüşlerin olduğu ve konu hakkında tartışmalar-itirazlara yer verilerek açıklanmıştır. Akıcı bir anlatım vardır. Ayrıca konular sadece felsefe açısından ele alınmamış bilim, sanat ve dinin bakış açıları da felsefi bakış açısı ile karşılaştırılarak verilmiştir.
Felsefe okuması yapmak isteyen ancak nereden başlayacağını bilemeyen ve felsefe kitaplarının dilinden korkan benim gibi okuyucular için bulunmaz bir nimet. Olabildiğince sade bir dilde ve anlaşılır yazılmış, birçok romandan da daha akıcı bir şekilde okuduğumu söyleyebilirim. Görünce insanın beynini durduran felsefe terimlerine oldukça az yer verilmiş, verildiğinde de yanında açıklaması yapılmış. Çok severek okudum, Felsefeye başlamak için güzel bir seçenek.
Özellikle felsefe okumalarına yeni başlamış kişilerin okuyabileceği bir kitaptır. Ancak yine de bazı bölümleri metinlerin orijinallerini okunmasını zorunlu kılar.
Daha önce felsefeye giriş okumaları yapmama ve bazı online dersler seyretmeme rağmen sürekli beni bütüncül resmi gösterecek, sadece antik yunan felsefecileri üzerinden yapılan anlatılardan kurtaracak, akımları görmemi sağlayacak ve birden bire ortaya çıkan Hegel'lerden Deleuze'lerden Benjamin'lerden kurtaracak, Hobbes'ları kısaca bağlama oturtmamı sağlayacak bir kitaba ihtiyacım vardı. Ahmet Hoca'mın internet vidyolarındaki söyleşilerini, düşüncelerini aktarışındaki netlikleri gördükten sonra olsa olsa ben kendisinden bu işi öğrenebilirim diyerek aldığım, bilmediğim bir yayınevinden 27. baskısını yapmış kitabına açıkçası çok sıkıcı olacağı düşüncesiyle başladım ancak daha ilk sayfadan özgün anlatımı, kişilerin tarihsel yerlere, bahsi geçn felsefe tartışmaları içerisindeki rollerine kadar herşey crystal clear bir anatım içerisinde idi. Hâl böyle olunca başta sayfaları işaretlemeye başlasam da kitabın ortalarına yaklaşıren bunun böyle deva edemeyeceğini ve kitabın tüm sayfalarını kıvırımam gerektiğini fark etmemle berber işaretlemeyi bıraktım ve her sayfasını tekrar tekrar okuyarak fesefeye harika bir giriş yaptığımı fark ettim.
Aslında hayran hayran okuduğum sanat ve bilim felsefesi kitaplarının felsefenin bütününe bakınca bir nüve olduğunu, varoluşçuluk diye yorumladığım akımın varlık feslefesinde nereye oturduğunu, Harvard hukuk derslerinde işlenen konuların aslında siyaset felsefesi olduğunu fark ettikçe bu tam manasıyla 'devirdiğim' kitabın bana ne çok şey kattığını ve bundan sonra ne çok açılıma gebe olduğunun ayırdına vardım. Şu an yapacağım ilk şey Ahmet Hoca'nın İlkçağ Felsefe Tarihi ve İslam Felsefesi üzerine kitaplarını sipariş etmek olacak. Şimdi ilkçağ felsefecilerini okuyabilirim. Şimdi modern felsefeciler üzerine yazılmış metinleri sindirebilirim. Şimdi felsefeciler arasında tartışılan kuramların neden tartışıldığının ayırdına varabilirim hatta birçok sorunun neden saçma ve doğru sorular olmadığını anlayabilirim.
Uzundur sayfalarını tekrar tekrar (anlamadığım için değil çok güzel bir anlatıya sahip olduğu için) okuduğum bir kitap elime geçtiği için çok mutluyum.
Kitabın Serbest Akademi yayınevinden çıkan 34. baskısını okudum. Felsefeye giriş niteliğinde bazı podcast’ler dinliyordum ve kitap orada önerildi. Açıkçası benim için biraz hayal kırıklığı oldu. Biraz lise ders kitabı tadında olduğu doğru. Ayrıca felsefe tarihi değil; daha çok sanat felsefesi, siyaset felsefesi, bilgi felsefesi, bilim felsefesi gibi başlıklar altında konuları inceliyor, bu da yeni başlayan biri için belirli bir çerçeve oluşturmuyor. Beni en çok rahatsız eden kısmı, yazarın yorumunun çok fazla işin içine katılması. “Eğitim felsefesi” kısmından örnek bir paragraf paylaşıyorum: “Evet, ait oldugumuz kültür, toplum, islami düsünceler ve gelenekler tarafindan biçimlendirilmistir ve eger çocuklarımız, islam tarafindan biçimlenen yaşama biçimimiz, birçok deyimimiz, atasözlerimiz, hikayelerimiz, sosyal kurumlarimiz, camilerimiz, edebiyatimiz, müzigimiz vb'nin meydana getirdigi bu kültürel gelenek üzerine egitilmezlerse içinde yasadiklari dünyayi anlayamayacak, onunla bütünlesemeyeceklerdir. Bu onlari bu dünyaya yabancilastirma ve bu toplumun bir üyesi olmaktan çikarma tehlikesini doguracaktir. Bu anlamda dinsel egitimi, egitimin bir parçasi olarak görmek dogrudur.”
Değişik felsefe disiplinlerini , farklı felsefecilerin görüşleri ile zenginleştiren ve ansiklopedik tanımlar yerine, ilintili görüşleri anlamlı bir şekilde açıklayan, iyi bir felsefeye giriş kitabı. Kant’ın felsefenin öğrenilecek bir şey değil, yapılması öğrenilecek bir şey olduğunu somutlaştıran , bu yönüyle de ezberci felsefe öğretimi yerine düşünmeyi öğretmeye katkıda bulunan bir kitap. Ahmet Arslan’ın eğitim felsefesi gibi başlıkları dahi , yüzyıllardır ateşli tartışmaların kaynağı din felsefesi kadar ilgi çekici yazması da , tüm kitabı keyifli kılıyor.
Mmmm yesss bu dünyanın en iyi kitabı. Kitap şöyle, ahmet arslan hoca size bi kavramı tanıtıyor. Sonra kavramı anlayabileceğiniz parçalara bölüyor. Sonra diyorsun ki " yok anlamıcam abi anlamıcammmm" akabinde ahmet arslan long term memory kapınıza geliyor ve " beyfendi açar mısın kapıyı? Türkiyeden getirdiğiniz paralarla bize bu su ikram edersiniz" diyor ve örneklemeli açıklamalarla yüzünüze vuruyor
Not: sakın kapıyı açmayın veya o kelimeyi söylemeyin agresifff
Bir felsefeye giriş kitabından çok ötesi. Dili,anlatımı, örnekleri, karşılaştırmaları çok öğretici ve akılda kalıcı. Direkt felsefeye bu kitapla başlarsanız biraz sıkılabilirsiniz bence. Sıfır bilgiden ziyade biraz bilgi ve merak bu kitabı okurken size daha yardım edecektir. Nigel Warburton kitaplarını inceleyip bu kitabı not alarak okursanız çok şey kazanacaksınız. Dönüp dönüp okunacak bir kaynak. Değerli Ahmet hocama çok teşekkür ederim.
Ahmet Arslan Hoca zaten tartışılmaz biçimde Türkiye'nin önemli entelektüellerinden ve felsefecilerinden biri. En basit düzeyde, orta öğretimden yüksek öğretime kadar farklı seviyelerde insanı tatmin edebilecek bir girizgâh oluşturmuş. Sadece felsefe öğrencileri ve sosyal bilimciler için değil, edebiyat okumaları yapanlar için de önemli bir eser olduğunu düşünüyorum.
Bilgi birikimini Ahmet Arslan kadar sade ve anlaşılır aktaran çok az insan var. Bunun da hocanın bilgeliğinden kaynaklandığını düşünüyorum. Bu kitabı Felsefe’ye ilgi duyup, felsefenin karmaşıklığından çekinenlere bilhassa öneririm.
Kesinlikle bir "Felsefeye Giriş" kitabı değil. Giriş özelliğini fazlasıyla aşan gereksiz, ileri ve uzun konular var. İlk felsefe kitaplarınızdan biri olmamalı... Onun dışında içerik sağlam.
Felsefe okuması yapmadan önce felsefenin kavramlarını ve türlerini öğrenmek istiyorsanız güzel bir giriş kitabı. Muhtemelen ileriki felsefe okumalarımda geri dönüp başvuracağım.
Çok keyif aldım okurken. Farklı temel felsefe konularını çok iyi özetlemiş Prof. Arslan. Şimdi daha sonraki seviye felsefe kitaplarına daha rahat yelken açacağım.
Oturup normal bir kurgu kitabı gibi baştan sona okunacak bir kitap değil. Daha çok ömür boyu kitaplıkta bulunacak, gerektiğinde başvurulacak bir yardımcı eser. Çok çok değerli bir giriş ansiklopedisi aslında.
Ahmet Arslan ülkemizde felsefeyi biz genel okuyucu kitlesine en anlaşılır şekilde anlatan yazarlardan biri. Televizyon yayınlarını da çok tavsiye ediyorum.
Bu felsefe denen olay nedir, neleri kapsar, hangi soruları sorar ve bu soruları neden sorar? Sorulara nasıl cevap arar, bulunan cevaplara hangi itirazlar gelir? Bütün bu konular hakkında farklı alanlar uzman olan, farklı zamanlarda yaşamış ve farklı inançlardaki kişilerce nasıl tartışılmıştır? Konuya giriş için faydalı bir eser.