Jump to ratings and reviews
Rate this book

Do que vivem os homens?

Rate this book
“Do que vivem os homens” é um conto do autor e filósofo moral russo Liev Tolstói (1828-1910). A história foi publicada pela primeira vez em 1885.
Um gentil e humilde sapateiro chamado Simon sai um dia para comprar peles de ovelha, a fim de costurar um casaco de inverno para sua esposa e ele compartilharem. Geralmente, o pouco dinheiro que Simon ganha seria gasto para alimentar sua esposa e filhos.
Simon decide que, a fim de comprar as desejadas peles, precisa coletar os cinco rublos e vinte copeques que lhe são devidos por seus clientes.
Ao sair para coletar o dinheiro, ele também pega os três rublos na caixa de dinheiro de sua esposa. Durante sua coleta, ele consegue receber apenas vinte copeques em vez do valor total.
Sentindo-se desanimado, Simon gasta precipitadamente os vinte copeques em vodca e começa a voltar para casa... bêbado, tropeçando e falando consigo mesmo.
Então surge, à sua frente, um homem prestes a morrer. A vida de Simon, a partir daquele momento, jamais será a mesma.

Liev Tolstói é ainda hoje considerado como um dos maiores autores de todos os tempos.

40 pages, Kindle Edition

First published January 1, 1885

388 people are currently reading
6479 people want to read

About the author

Leo Tolstoy

7,932 books28.3k followers
Lev Nikolayevich Tolstoy (Russian: Лев Николаевич Толстой; most appropriately used Liev Tolstoy; commonly Leo Tolstoy in Anglophone countries) was a Russian writer who primarily wrote novels and short stories. Later in life, he also wrote plays and essays. His two most famous works, the novels War and Peace and Anna Karenina, are acknowledged as two of the greatest novels of all time and a pinnacle of realist fiction. Many consider Tolstoy to have been one of the world's greatest novelists. Tolstoy is equally known for his complicated and paradoxical persona and for his extreme moralistic and ascetic views, which he adopted after a moral crisis and spiritual awakening in the 1870s, after which he also became noted as a moral thinker and social reformer.

His literal interpretation of the ethical teachings of Jesus, centering on the Sermon on the Mount, caused him in later life to become a fervent Christian anarchist and anarcho-pacifist. His ideas on nonviolent resistance, expressed in such works as The Kingdom of God Is Within You, were to have a profound impact on such pivotal twentieth-century figures as Mohandas Gandhi and Martin Luther King, Jr.

Ratings & Reviews

What do you think?
Rate this book

Friends & Following

Create a free account to discover what your friends think of this book!

Community Reviews

5 stars
7,705 (35%)
4 stars
7,937 (36%)
3 stars
4,575 (20%)
2 stars
1,233 (5%)
1 star
359 (1%)
Displaying 1 - 30 of 1,154 reviews
Profile Image for Sine.
387 reviews473 followers
May 28, 2019
tolstoy hakkında kötü eleştiride bulunmak ne haddimize ama rus edebiyatına bu kitapla başlasam, ya da tolstoy ile bu kitapta tanışmış olsam benim için çok büyük hayal kırıklığı olurdu. kitabın ismi dolayısıyla büyük beklentiye girdim ama içeriğindeki öyküler dini, dini olmasının da ötesinde bir hayli didaktik idi. adeta kör göze parmak kıvamında bir ders vericilik olunca tolstoy okuyor gibi değil de stv izliyor gibi hissettim. en yakın zamanda anna karenina'ya başlamak yeni hedefim olsun. bunu aşmamız lazım leo. (çarpıldı)
Author 2 books461 followers
Read
February 2, 2022
Kitabın didaktik yönünü ve vermek istediği mesajların çağdaş okur açısından olağanlığını göz önünde bulundurarak yapılan sığ eleştirilerin bakış açısını paylaşmayacağım zira bir metni -bu öykü olur, tiyatro olur, şiir olur- yalnızca mesaj verme kaygısıyla yazıldığı için eleştirmek yanlıştır. Bu doğru olsaydı edebiyatın belki de üçte birini çöpe atmak gerekirdi.

Kitap, bazı mesajlar verme kaygısıyla yazılmış olabilir; bunun yanında pek çok insan davranışını zayıf yönleriyle tespit etmeye çalışmıştır. Bunun için anlattığı öyküsüne bakılabilir. Fakirlik içerisinde yaşayan insanlara fakirlikleri ile teselli bulmayı öğütleyen; fakirliği bir kader olarak sunan egemenleri hoşnut eden klasik şükürcü anlayışın aksine (zira karakterlerinden birisine "Biz veriyoruz, ama neden kimse bize bir şey vermiyor" (s.30) dedirterek zayıf da olsa bir eleştiri barındırır) Tolstoy, fakir insanlar için sevginin, sakinliğin, olgunluğun; beyhude uğraşlar için kendini yıpratmamanın, çalışkanlığın önemini ve gerekliliğini vurgulamak istemiştir. Bu bakımdan klasik Hristiyan teolojisindeki bazı metinleri -hitap ettiği okur kitlesine uygun olarak- kullanmıştır.

Tolstoy sevgiyi bir summum bonum yani en yüksek iyi olarak görmektedir bu öykülerde. Bunun yanında yan mesajlar olarak dünyanın gelip geçiciliği, mülkiyet tutkusunun beyhudeliği, öfkenin kontrol edilmesinin gerekliliği gibi pek çok özlü mesaj barındıran bu öyküler sıradan okur; sıradan halk için yazılmışlardır. Camdan bir kulede yalnızca yüksek ülküler için yazılan öyküler değildir bunlar.

Fakirliği tatmamış insanlar için, bazı şeyleri anlamak zor olabilir. Zira fakirlik bir bütün olarak ele alındığında, siz zaten aç iken "kapınıza gelmiş ve sizden yemek bekleyen birisine yardım etmek" gibi eylemler kafa karıştırıcı olabilir ve hatta içinde bulunduğunuz yokluk bazı etik sınırlarınızı yeniden biçimlendirebilir. Bunu bilen, fakirliği de çok iyi bilen Tolstoy bu öyküleri bu etik sınırları daha sağlamlaştırmak için kalıba dökmüştür.

10 yıl sonra yeniden kapısını çaldığım Tolstoy'u okurken yine aynı iyi, sıcak duyguları hissettim. Soğuğu, açlığı, yalnızlığı, fakirliği ve bunların içinde bir mum ışığı gibi sevgiyi; hayata dair anlam arayışını bulabileceğiniz bu öyküler; Tolstoy kütüphanenizde mutlaka bulunması gereken öykülerdir.

M.B.
Profile Image for Irmak.
402 reviews934 followers
February 7, 2017
Tolstoy'un öyle naif bir anlatımı var ki hikayeleri okurken kendimi kaptırdım gittim. Hepsi de birbirinden anlamlı beş farklı hikaye. Ama kitaba adını veren hikaye var ki 'İnsan Neyle Yaşar?' beni en çok etkileyen o oldu. Bence herkesin okuması gereken kısacık bir kitap. Tolstoy ile tanışmak için çok yerinde.
Klasik okumak bazı insanları korkutuyor. Betimlemelere boğulacakları ve zorlanacakları yönünde bir tereddüt oluyor. Ama aksine öyle naif, öyle sade bir anlatım var ki kitapta bir çırpıda okutuyor kendisini.
Benim mutlaka tavsiyemdir.
Profile Image for Oguz Akturk.
290 reviews735 followers
September 25, 2022
YouTube kitap kanalımda İnsan Neyle Yaşar? kitabını neden en çok Türkiye'nin okuduğundan bahsettim: https://youtu.be/FLNbCSjFh2I

Tolstoy'un bu kitabından çok daha sağlam kitapları varken neden bu kitap bu kadar abartılıyor? Bu kitabı okurken kendimi patileri arasında kuru ekmek tutan köpek yani Ekmek Reis gibi hissettim.

İtiraflarım kitabında en derinlerinden kopup gelen itiraflarını, Savaş ve Barış kitabında devletler arasındaki siyasi savaşlar gibi insanların da içlerinde devam eden savaşları ve barışları, Anna Karenina kitabında doğru bir aile mutluluğunu, fiziksel çalışmayı ve toprağı işlemeyi öğütleyen bir Rus halkçılığını anlatan Tolstoy, geliyor bu kitabında kötülüğe karşı koymamayı, sefaleti, fakirliğin insana katacağı manevi değerleri ve ponçik bir sevgi anlayışını falan savunuyor. Yoo dostum yoo, dünyanın en iyi yazarı da yazmış olsa bunları hiçbir zaman savunamam.

Sefalet övücülüğün toksikliğini nerede görsem bana direkt olarak bir tiksinti gelir, Wolfgang Borchert'in "İnsanın karnı tok, sırtı pek oldu mu başkalarının yoksulluklarını okuması, merhamete gelip iç çekmesi ne tatlıdır." sözlerini hatırlarım. Tolstoy Bey'in yaşantısını bilmeyenler için diyorum bunu çünkü kendisi girdiği kaplıcaların suyunu bile içecek kadar zengin bir yazardı. Sonrasında fakir Rusların halinden anlamak için bile isteye fakir kıyafetleri giyip dışarı çıkmış ve bu yaşantısından dolayı böyle kitaplar yazmış olsa da saraylarda zenginlik içinde yaşadıktan sonra halkına sefil olmayı, aza tamah etmeyi öğütleyen insanları hiçbir şekilde anlamıyorum.

Sırlar Dünyası fon müziğiyle birlikte okumanızı tavsiye ettiğim bu kitabın 38. sayfasında aynen şu cümleler yazıyor: "Sana küfrederlerse, susacaksın (...) Biri sana tokat atarsa öteki yanağını çevireceksin; hak ettiğini düşünüyorsa bir daha vursun" BRUH. Yani Tolstoy'a göre ben bu incelemeyi okuyanlardan birinin evine V2 balistik füzesinden atıp evini yok etsem o kişi susacak ve hatta bana "Yaa Oğuzcum bizim diğer evi de füzeler misin acabaa, onu unuttun" diyecek? Böyle bir dünya yok arkadaşlar.

Kitabın 85. sayfasında "Yarım asır mutluluğu aradık, zenginken hiçbir şey bulamadık; şimdi hiçbir şeyimiz yok, başkasının yanında yaşıyoruz ama öyle bir mutluluk bulduk ki daha iyisini istemiyoruz" Yok ya? Yani ben şimdi bütün malvarlığımı dağıttıktan sonra arkadaşlarımın yanında yaşamak için onları darlasam ve bu resimdeki gibi bir köpek olsam çok daha mutlu olacağım yani? https://pbs.twimg.com/media/D2scHivWs... Bırakalım bu işleri Tolstoy.

İnsanlar Tolstoy ismini gördüğünde "Vay arkadaş, adam koskoca Tolstoy, o ne yazsa beğenirim!" mantığında düşündükleri için genelde romantik bir okur gibi davranıp sevdikleri yazarlara toz kondurmamayı tercih edebiliyorlar. Fakat ben yazarlara toz kondurmayı çok severim. Evet, Tolstoy muhteşem bir yazardır fakat her kitabının da kusursuz olması gerekmez. Parası olmayan insanın içinde salt sevgi, saygı, çiçek, böcek barındırarak yaşamına muhteşem kaliteli bir şekilde devam edebileceğini hangi yazar söylerse söylesin bir okur olarak benim eleştirilerimi de hak etmiş demektir.

Kitaba bu kadar şey deyip 4 puan vermemin sebebi, Tolstoy'un içindeki Tanrı'yı bulduktan sonraki ilk eserlerinden birinin "İnsan Neyle Yaşar?" kitabı olması. Tanrı düşüncesinin insanların hayatını ne denli etkileyebileceğini bu kitaptaki öykülerde görebiliyoruz. Fakat bu konuda da yine küçük bir eleştirim olacak...

Tamamen münzevi, bir lokma bir hırka hayatın seçimini yaparak bu dünyayı daha müthiş bir yer haline getirebileceğimize kesinlikle inanmıyorum, bunu da bir Müslüman olarak söylüyorum. Münzevi takılmayı tercih edip içimizdeki Tanrı sevgisiyle bir ömür kimseye faydası olmadan yaşamayı istemek neresinden bakılırsa bakılsın büyük bir bencillik gibi geliyor bana. Esas olan o Tanrı ve insanlık sevgisini alıp icatlar üretebilmek, insanlığa yararlı şeyler bırakabilmek ve kendimizden bir şeyler verebilmektir, Tolstoy'un dediği gibi sefaletle olacak işler değildir bunlar. Salgın için aşı bulan Uğur Şahin ve Özlem Türeci bu kitabı okuyup sadece sevgiyle yaşamayı tercih etseydi şu an dünya hala virüsle uğraşıyor olurdu...

Ayrıca şunu da söylemem gerekir ki, Tolstoy'un bu kitabı bana tam bir malum parti vibe'ı verdi. “Bir tarafta açlık ve yoksulluk bir tarafta şatafat varsa burada bir sorun var demektir” alıntısını ve kimin söylediğini hatırladım. Yani kendileri saraylar ve şatafat içerisinde yaşayıp da israfın dibine vururken halkına aza kanaat etmesi gerektiğini söyleyen insanları hatırladım. Aç karınlarıyla gezen halkına şov yapacağım diye elde kalmış soğan ve patatesleri dağıtıp matah bir şey yaptığını sanan insanları hatırladım. İş yapamadıkları için borç ve vergi batağına düşmüş esnafların haykırışlarını, ödeyemediği borçlarından dolayı intihar eden insanları umursamamalarını ve nedense onların Tolstoy'un dedikleriyle yaşayamadıklarını hatırladım.

Hatta bu kitabı okurken 7 Şubat 2021 tarihli Takvim gazetesinin kapağında yazan "Alışverişe tek başına ve tok karnına çıkın, çocuklar olmasın. Sebze, meyve, süt, et alın, abur cuburdan kaçının. Pahalı ürün göz hizasındadır, yukarıya ve aşağıya bakın" gibi neandertal seviyesinde düşük zekalı tavsiyeler içeren o manşeti hatırladım. O yüzden siz siz olun, hiçbir zaman için sefaleti ve kötü hayat koşullarında oluşan bencil bir Tanrı sevgisini insanlara harika bir şeymiş gibi anlatmayın... İnsan, parayla yaşar. Hepsi bu!

"İnsan neyle yaşar?" sorusunun cevabı her insan için değişir fakat en azından benim Tolstoy'un bu kitabıyla yaşamayacağım kesin.
Profile Image for Burcu.
100 reviews67 followers
June 14, 2016
Keşke herkes bu kitabı okusa ve anlasa, belki çok daha iyi bir dünyada yaşıyor oluruz...
Profile Image for Jefi Sevilay.
794 reviews93 followers
October 10, 2024
Son 6 yıldır Danışman, Çevirmen ve Eğitmen kimliğimle kendi işimi yapıyorum ve her nasılsa 1885'te yazılmış şu cümlelerle kendimi bağdaştırabiliyorum:

"Ne olmuş bana? Paltosuz da yaşarım. Lazım filan değil bana. Fakat şimdi karım üzülecek. Ama üzücü bir şey bu sahiden - adamın teki için çalışıp çabalıyorsun, ama o acımadan kandırıyor seni. İki kuruş atıyor önüme! İki kuruşla ne yaparsın? İçersin, yapacağın bu. Lazım diyor. Sana lazım da, bana lazım değil mi? Senin evin var, hayvanın var, her şeyin var, benimse hepsi bu; sen kendi ekmeğini kendin yapıyorsun, bense satın alacağım nereden alırsam alayım, haftada üç rubleyi bir ekmeğe yatırıyorum. Eve gideceğim, ekmek bitmiş olacak; yine yarım ruble bulmam lazım. Ver bakalım bana ekmeğimi."

Aradan geçen 100 yıla rağmen neden hala bu sözler geçerli? Çünkü niteliği değişse de emek de aynı, emek hırsızlığı da aynı.

Tabi yazıldığı yıl ve coğrafyanın da etkisiyle günah-sevap, cennet-cehennem, iyi-kötü, tanrı-şeytan gibi ikilemlerin bol bol geçtiği hikayeler okuduk. Yaşanılan para sıkıntılarının yanısıra dikkatimi en çok çeken şeylerden biri de "mahkeme" olgusuydu. Ne kadar doğrudur ve gerçeği yansıtmaktadır bilmiyorum ama hikayelerde haksızlığa uğradığını düşünen, ihtiyacını gören herkes karşı tarafı rahatlıkla mahkemeye verip sonuç alabiliyordu. Ben bugün bile (bir sonuca ermeyeceğini ya da değmeyeceğini düşünerek) çok ciddi birşey olmadığı sürece kimseyi mahkemeye veremem. O zaman Rusya bir hukuk devletiydi de, bugün Türkiye hala bir guguk devleti mi acaba?

Peki siz bu kitabı okuduktan sonra insanlarda ne olduğunu, insanlara ne verilmediğini ve insanların ne ile yaşadığını öğrendiniz mi?

Herkese keyifli okumalar!
Profile Image for B. Han Varli.
167 reviews123 followers
September 19, 2017
-biz ölçü bilmeyiz. biz gün hesabıyla satıyoruz; bir günde ne kadar toprak çevirirsen o kadarı senindir, bir günün fiyatı da bin ruble işte.

-iyi de bir günde bir sürü toprak çevrilir?

-hepsi de senin olur! yalnız tek şartımız var: toprağı çevirmeye başladığın yere gün bitmeden dönemezsen paran gider.


vize haftasını kazasız belasız atlattım ve geldim.

biraz üzgünüm çünkü tolstoy ünlü fotoğrafındaki gibi bir hal ile karşıma oturdu ve bana bir saat kadar halı deseni inceletti.

fr

dedeciğim ama... diye söze girmeye çalıştıkça yeni öyküler anlattı, anlattı, içim şişti yemin ediyorum.

bu kadar inançsız olacak ne vardı bilmiyorum ama tanrıya, şeytana dair anlattığı her şey aşırı komik geldi bana. samanyolu tv fon müziği ile okusan sırıtmaz, öyle bir öğretiden bahsediyorum.

başlangıçtaki diyaloğun geçtiği insana çok toprak gerekir mi? isimli bir öykü var kitapta, gerçekten başarılı.

şeytandan ve gerçek dışı öğretilerden bağımsız olarak değerlendirdiğinde insanın açgözlülüğüne dair hoş bir ders sayılabilir.
Profile Image for Gabriela Pistol.
643 reviews247 followers
March 25, 2023
Atât de frumos scrie Tolstoi că a mișcat cu această nuvelă religioasă muntele agnosticismului meu.
Profile Image for Seyma.
863 reviews
July 20, 2019
Kendi kendime şöyle düşündüm: 'Adam bir yıllık hazırlık yapıyor, oysa gün batmadan öleceğini bilmiyor.'

Tolstoy çok çekindiğim bir yazardı ağır bir dili olduğunu düşünmüştüm aksine oldukça yalın bir kaleme sahipmiş vermek istediği mesaj çok netti. Birbirinden anlamlı,etkileyici altı hikayeden oluşuyor hepsi birbirinden güzel olsa da ben özellikle 'insan neyle yaşar' ve 'ilyas' hikayelerini çok sevdim ve ders çıkardım.
Profile Image for Mehmed Gokcel.
98 reviews10 followers
January 18, 2020
"I have now understood that though it seems to men that they live by care for themselves, in truth it is love alone by which they live. He who has love, is in God, and God is in him, for God is love."
Profile Image for Murat Dural.
Author 18 books626 followers
March 5, 2018
İthaki Yayınları'ndan çıkan "İnsan Ne İle Yaşar?" Lev Tolstoy'un müthiş öykü kitabı. Orhan Ertuğrul Tekin tarafından çevrilmiş. Editörlüğünü Selçuk Aylar yapmış. İçindeki her öyküye bayıldım. Kitap beş öyküden oluşuyor ve şu an, kitap bitmesine rağmen beşi de aklımda yer tuttu. İnsan manzaraları, yaşam, insana insan olarak bakan, kötü ve iyinin ayrımının ne kadar da ince olduğunu, bir adımla diğer tarafa nasıl da geçildiğini gösteren "sevgi, empati" dolu harika bir yazın. Tolstoy'un Hacı Murat'ını okumuştum. Roman beni öyküleri kadar etkilememişti. Ama burada Tolstoy ile ilgili aradığınız her şeyi, sanatının, ilhamının, yüreğinin tüm güzelliğini görebilirsiniz. Her kütüphanede olmalı.
Profile Image for Esrafurkanyigit.
154 reviews26 followers
September 30, 2016
Çocukken okumuştum 20 yaşında tekrar okudum iyi ki de okumuşum çocuk aklımla hikayelerde verilen dersleri anlayabileceğimi sanmıyorum. En çok kitaba ismini veren "insan ne ile yaşar" adlı hikayeden etkilendim. Her bir hikayede hayatınıza dair çıkarabileceğiniz farklı bir ders var. Ölmeden önce mutlaka okunmalı. Hatta kendimi çaresiz ve mutsuz hissettiğim zamanlarda açıp açıp okumayı düşünüyorum. Ayrıca yarım saatte bitti dili oldukça akıcı :)
Profile Image for İdris Alp.
306 reviews6 followers
November 8, 2016
Klasik okumak beni her zaman düşündürür. Çünkü çoğu klasiğin amacı direk bize ne yaparsak iyi olur? Ne yapmazsak kötü olur? sorusuna cevap verdirtir. İnsan Ne ile Yaşar ise bize küçücük bir yardımın kocaman sonuçlarını anlatan #tolstoy un harika bir öyküsü. @insankitap baskısında Tolstoy'un başka öyküleri de var ve onlarda yine yardımın üzerine harika öyküler. Eğer klasik okumaya korkuyorsanız bu kitap bütün korkularınızı alıp size daha çok klasik okutturacak. Puan: 4.7
Profile Image for Ayşe.
124 reviews53 followers
August 18, 2019
İnsan Neyle Yaşar? eserini iki yayınevinden de karşılaştırma yapmak amacıyla okumuş oldum. İş Bankası Yayınları’nda 6 öykü, Turkuvaz Kitap içeriğinde 9 öykü yer alıyor. Bunlardan 4 tanesi ortak. Bu sebeple tamamen aynı içerikler diyemeyiz. İş B. Yayınları’nın başındaki çevirmen notu bunu anlamak için güzel bir açıklamaydı.
Turkuvaz Kitap’ın çevirmeni Kayhan Yükseler de iyi iş çıkarmış diyebilirim. Ben okurken hiçbir eksiklik ya da negatif bir duygu hissetmedim, gayet başarılı bir çeviriydi.
Tolstoy’un sevgi, iyilik, hayatın asıl gerçekleri ile ilgili inançlar ve davranışlar üzerine kıssadan hisseler içeren öyküleriydi. Çok sevdim, çok düşündüm. Başucunuzda tutup ara ara okuyabileceğiniz bir klasik eser. Mutlaka okumanızı tavsiye ederim.
Youtube kanalım: https://www.youtube.com/user/ayseum
Profile Image for Drilona Muca.
24 reviews25 followers
December 25, 2017
A sweet story about what makes us human.

"I have learnt that all men live not by care for themselves but by love.

"It was not given to the mother to know what her children needed for
their life. Nor was it given to the rich man to know what he himself
needed. Nor is it given to any man to know whether, when evening
comes, he will need boots for his body or slippers for his corpse.

I understood that God does not wish men to live apart, and
therefore he does not reveal to them what each one needs for
himself; but he wishes them to live united, and therefore reveals to
each of them what is necessary for all."
Profile Image for Taha.
546 reviews53 followers
December 16, 2014
"Önemli olan tek bir an vardır, o da 'şimdi'dir. En önemli an şu andır çünkü bir tek ona sözümüz geçer. İnsana en gerekli olan kişi şu an yanında olan kişidir. Çünkü hiç kimse günün birinde bir başkasına işinin düşüp düşmeyeceğini bilemez. Ve de insan için en önemli uğraşı o an yanında olan kişiye iyilik yapmaktır. Zira bu, insanın yeryüzüne gönderiliş gayesidir!"
-Beklediğimden iyi bir kitap çıktı aslında. Birkaç hikayenin geçtiği ve çok yerinde tespitlerin bulunduğu bir baş ucu kitabı bence:)
Profile Image for Meltem17.
28 reviews18 followers
July 27, 2016
İnsan ne ile yaşar?
"Insanca yaşamanın tek ihtiyacı sevgidir "diye bas bas bağıran kitap. Doğru da söylüyor, dünyayı sevgi kurtaracak.
Profile Image for Sena Nur Işık.
Author 11 books1,138 followers
April 16, 2017
İnsanda ne var? İnsana ne verilmemiştir? İnsan neyle yaşar? Bunları öğrenince yine göğe döneceksin.
Profile Image for Onur.
347 reviews20 followers
March 15, 2020
A good book from Tolstoy upon human and love, I like Tolstoy
Profile Image for Engin Türkgeldi.
Author 5 books305 followers
December 11, 2014
Tolstoy fazlasıyla didaktik ve öğreten adam havasında bu kitapta. Mesajını göstere göstere bile değil, bastıra bastıra vermeye çalışmış. Ama edebiyat biraz da fikirlerini incelikle verme sanatı, ve Tolstoy bu sefer beni yarı yolda bıraktı.
Profile Image for Fearless.
737 reviews105 followers
April 7, 2020
Bariscillik, acgozluluk, sevgi ve merhamet gibi duygulari ince bir iscilikle ele alarak kurgulamis yazar. Insan gercekten kendini bu hasletlerin iyilerini kendine dustue edinmesi gerek
Profile Image for Nesli.
263 reviews43 followers
August 14, 2018
Tolstoy'u çok severim. Bana göre sivri dilli sert bir yazar o. Yazdıklarının salt gerçekler üzerine olduğunu düşünüyorum. Hayalperest işlerin adamı değil. Hiç değil. Şu yazdıklarımı okusa, çok gevezelik ediyorsun kadın dediğin susmalı ve dinlemeli sadece, derdi ama. Derdi bence :)

Kitaptaki hikayeler çok güzeldi, çocukken okutulan klasiklerden biridir zaten bu kitap. Her olayın sonu tanrıya bağlanır. Bağlanıyor yani, Tolstoy tanrıya inanan bir yazar. Tüm öyküler açık ve net. Hayat üzerine dersler vermeyi amaçlayan şeyler. Çeviri de guzeldi.

Her şey yerli yerinde ama ben kitabı kahkaha atarak kapattım. Sormasan da söylemek istiyorum sebebini.
Son hikayede zenginlikten hizmetçiliğe düşmüş bir adam, çevresindeki paralı tiplere hayatla ilgili kendi tecrubesinden bahsediyor. Zengindik ama mutlu değildik, şimdi fakiriz, hizmetçiyiz, yaşlıyız ama mutluyuz. Bunun kendisine göre sebebini açıklıyor vs. İnsanlar adama gülüyorlar. Bu muydu yani? diye. Sonra içlerinden biri -Hoca imiş- gülmeyin diyor, kitapta yazıyor bu. Sonra hepsi düşüncelere dalıyor.
Komik değil mi ama? Yaşlı amca diyorsa inanma ama hoca kitapta var dediyse... neyse.

Tavsiye ederim.
Profile Image for Penny -Thecatladybooknook.
738 reviews29 followers
December 30, 2024
I did not cry, but I almost could have! You just don't get the depth of character or length of time with characters in a short story but the message of this one was worth the 5 stars.

Simon is a shoemaker who shares a sheepskin coat with his wife. He goes among the other peasants to collect debts from those who owe him money so he can buy another sheepskin to make new warmer coats. No one has the money to pay him, but on the way home to his wife who is waiting for him, he sees a man with no clothes, in the snow and wind. (A perfect wintertime read..fyi) Simon passes the man by thinking he hardly has clothes for himself and his wife, much less some stranger. Simon keeps thinking about the man and finally turns around and offers his own coat and shoes to the man. He brings him to his house where angry wife isn't happy when she sees a many with their coat on and the smell of alcohol on Simon. Over time, everyone learns What Men Live By.

"One may live without father or mother, but one cannot live without God."
Profile Image for Tülay Tellioğlu.
478 reviews45 followers
September 29, 2020
5/5

“Kötü bir insanı öldürünce kötülüğü de yok ettiğini sanırsın, sonra bir bakarsın ki yok ettiğini sandığın kötülükten daha beteri senin içinde büyüyor.”

Kitaplığımda beni öylece bekliyormuş bu güzellik. Kim bilir ne kadar zamandır bekliyor diye kahroldum. Çünkü her satırına her sayfasına ayrı ayrı hayran olduğum bir kitaptı. Ayrıca Tolstoy’u da ilk okuyuşumdu. 😍
Eylül ayının #yıldızmaratonu yabancı yazarı Tolstoy idi ve kalemini harika bir kitap ile tanıdığım için kendimi çok şanslı hissediyorum. Kitap 6 öyküden oluşuyor. İlk öykü kitabın adını veren hatta adı ile birlikte cevabını da veren mükemmel bir öyküdü. Aslında şöyle bir durup düşünen hakikaten insanın ne ile yaşadığını anlamaya çalışan biri için cevap çok da uzak değil ve öyküler de bunu bize fark ettirmek için yazılmış gibi adeta. Asla sıralama yapamıyorum hepsi birbirinden güzel hepsi çok anlamlı. Lütfen okuyun. Hatta mümkünse çocuklarınıza, eşe, dosta, komşuya herkese okutun😍
Profile Image for Mehmet Uysal.
15 reviews2 followers
January 18, 2021
The Great Tolstoy knew the answer more than a century ago. Famous and the longest Harvard study on 'What keeps us happy and healthy as we go through life' has spent huge effort and money to conclude. Yet they both have the same answer: LOVE.
Amazing story, an expected but still striking conclusion.
Profile Image for Emre.
290 reviews41 followers
Read
April 27, 2020
"İçinde Tanrı'ya hiç mi yer yok, Matryona, ha?" Sf:32
Profile Image for Rabia.
283 reviews
February 2, 2020
Bu kitabı ilk defa ortaokulda öğretmenimin tavsiyesiyle okumuştum ve o günden bugüne kadar beni ilk gün okuduğum kadar etkileyen bir kitaptır. İçindeki her bir hikaye kıssadan hisse niteliğinde ve her hikaye bence insanın hayatına dokunacak cinsten, ya da en azından benim için öyleydi. Tanrı, Allah kavramına inanan bir insan olarak okuduğum her hikayeden kaptıklarım benim için altın niteliğinde ki yazar hikayelerinin hepsinde bu inanca yer vermiş hatta direk bunun üstünden giderek hikayeleri sonuna bağlamış. Benim her zaman favorim 'İnsana ne kadar toprak lazım?' hikayesiydi. Aslında amacım sadece favori kısmımı tekrar okuyup bir şeyleri tekrar kafamda oturtmaktı ama başlayınca bir bakmışım ki kitap bitmiş... Zaten küçük bir kitap ve tek nefeste bitiyor. Bence her insan hayatında bir kere bu kitabı okumalı.
Profile Image for Mimi.
96 reviews5 followers
April 30, 2025
yol boyunca dinledim, guzeldi
Displaying 1 - 30 of 1,154 reviews

Can't find what you're looking for?

Get help and learn more about the design.