Jump to ratings and reviews
Rate this book

Mevsim Yas

Rate this book
Mevsim Yas, yakın tarihin avurtlarına yapışmış bir lekeyi kazıtıyor. Işığın kırılmadığı, belleğin konuşmayı reddederek ama kaydetmeye devamla sağ çıkabilmeyi başardığı bir yere varıyor Mehtap Ceyran: Görünmez olabildiğin kabuktur ev.

“Hafızası karşısında neden aciz bir varlıktır ki insan?
Seninle böyle konuşuyor olabilmeme şaşırıyorum biliyor musun?
Bu yaşa geldim hiç kimseyle konuşmadım. Sadece keli­meler
döküldü ağzımdan. Burada, olduğum yerde sıkıştım kal­dım.
Geçenlerde neyi fark ettim biliyor musun; bugüne dek hiç bağırmadığımı... Kendi sesime yabancıyım. Belki de bu yüzden hayatla kötü, hastalıklı bir ilişkim oldu hep. Neye sığınacağımı bilemedim. Galiba hep hatırlamaktan ibarettim. Hatıralarımı değil, hafızamı yazıyorum sana. Dışarıda korkunç bir yağmur yağıyor, duyuyor musun? O günlerde de hep yağmur yağardı. Bulutların karabasan gibi çöktüğü başka bir şehir daha var mıdır yeryüzünde, bilmiyorum. Gökten yağmur yerine çamur yağıyordu.”

220 pages, Paperback

Published September 1, 2019

3 people are currently reading
280 people want to read

About the author

Mehtap Ceyran

3 books11 followers

Ratings & Reviews

What do you think?
Rate this book

Friends & Following

Create a free account to discover what your friends think of this book!

Community Reviews

5 stars
143 (51%)
4 stars
92 (32%)
3 stars
34 (12%)
2 stars
9 (3%)
1 star
2 (<1%)
Displaying 1 - 30 of 35 reviews
Profile Image for Burak Uzun.
195 reviews70 followers
May 22, 2017
Doksanlarda çocuk olmuş, kitaptaki bütün o anlatılan; hizbullahlar, domuz bağları, toplu mezarlar, genç kız intiharları gibi vakaları televizyondan kötü birer masalmış/rüyaymış gibi dinleyen nesilden biri olarak hepsiyle yeniden karşılaşınca tarif edemeyeceğim duygu değişimleri hissettim.

Bahsettiği olaylardan hiç haberimiz olmadan okusak "vay be ne hikâye ama" diyebileceğimiz ama hepsinin gerçek olduğunu tahmin ettiğimiz için ne diyeceğimizi bilemeyeceğimiz bir hikâye var karşımızda.

Mehtap Ceyran, bize -en azından bana- bu kadar yakın ama aynı zamanda bu kadar da uzak bir coğrafyada, doksanlarda meydana gelen olayları ustaca kurgulamış. Dil, üslup güzel tamam ama, sağlam hikâyeler barındıran romanlarda, hikâyeden ötesine bakmak istemediğim için onlardan bahsetmek istemiyorum. Doksanları hep nostalji ile ananlar olarak asıl unutmamamız gerekenleri hatırlatıyor kitap.

Mevsim Yas, bir okuyun/hatırlayın/unutmayın romanı. Biz de okuyup hatırlayıp unutmamalıyız.
Profile Image for divayorgun.
186 reviews30 followers
March 3, 2024
Bu ülkede insanca bin gün yaşamadık.Mutlu bir gün yaşamamıza izin vermediler," demişti." Gördüğü her beyaz arabayı devlet sanan ve sırf bu yüzden anacaddelerde yürümeye korkan nesiller yetişti bu ülkede.İnsan gibi nasıl yaşanır tasavvur bile edemedik.Asık suratlı çocuklar,gençler yarattılar bizlerden.Daha ciddi meselelerimiz vardı çünkü.Onlar her gecemizi ihtilal renkleriyle boyadıkça, biz her gece devrim düşleri gördük.Bizim de payımıza direnmek düştü."

Çok sevdiğim altını defalarca çizdiğim bir kitap Mevsim Yas. Mehtap Ceyran ismini daha fazla göreceğiz önümüzdeki senelerde..
Profile Image for Xapînokan.
122 reviews19 followers
January 16, 2019
"Yaşadıklarımız, hiçbir şeyi konuşmamıza vakit bırakmıyor."


"Huzura ihtiyacı var hepimizin. En azından ölümden sonra..."
Profile Image for Ulas Bayraktar.
37 reviews22 followers
December 25, 2017
İçerik itibarıyla şiddet pornografisi ya da siyasi aktör beyanı olarak kurgulanabilecek bir kitap, hem zaman içinde, hem de roman kişileri arasında gidiş gelişlerle adım adım maharetle örülen bir hikaye sunuyor. Başlarda garip ve zayıf görünen kısa, basit cümleler hikaye geliştikçe onun ritmine harika bir uyum sağlıyor. Tüm bunlar bir ilk romandan beklenmeyecek bir maharet ve özgün bir üslupla ortaya çıkıyor.
Gerçekten yaşanan onca acıya tanıklığın ötesinde bir edebiyat şöleninin de parçası olmaya davete eden ve yazarının müstakbel çalışmalarını merak ettiren bir ilk roman.
Profile Image for Reyhan Kaboglu.
58 reviews11 followers
January 18, 2019
Mevsim Yas, bir ilk roman olarak çok başarılı..90’larda ve 2000’li yılların ortalarında Batman..hikaye kahraman Zehra’nın posta kutusunda isimsiz mektuplar bulmasıyla başlıyor. Ardından kaybolan arkadaşı Taha’nın günlüğü de olay örgüsüne katılıyor. Hizbullah, domuz bağları, toplu mezarlar, intihar eden kızlar..çok uzakta gibi gözüken ama unutmamamız gereken bir hatırlatma romanı..5 üzerinden 5..
Profile Image for erva.
5 reviews1 follower
February 27, 2021
"Geçmişin anıları yokluyor hafızamı, acı duyuyorum. Bir yalnızlık duvarıyla kuşatılmış olmam değil çektiğim acının tek sebebi. Yalnızlaştırılmanın ıstırabı bu."
Profile Image for Tuva S..
239 reviews11 followers
March 2, 2024
Mevsim Yas çok ağır ve zor bir kitap bence. Yer yer duraksadım, yutkundum, o zamanı araştırdım, insanların çektiği acıları düşündüm. Yazarı tebrik etmek isterim bu başarılı çalışması için.
Profile Image for Bahar.
20 reviews
July 3, 2025
o kadar depresifdi ki içim bunaldı
Profile Image for Yalım.
69 reviews47 followers
May 3, 2019
başta iyi olup ortasında biraz tökezleyen ve en sonunda da kurmaya çalıştığı şeyi darmaduman eden birçok kitap okudum, başarısız kitaplardı tamamı. o yüzden baş kısımlarından çok etkilendiğim kitaplar hakkında ön yargıda bulunup iyi ilerleyip iyi biteceğini düşünmemeye çalışıyorum artık. mevsim yas ise çok başarılı bir iş çünkü yazar, her yönden iyi iş çıkarmış. kitabın bir hikayesi var ve o hikayenin içinde de onlarca hikaye. nostalji sevip eski günleri iyi ananların hepsine bir başkaldırı bu kitap, üzerine yazıldığı dönemin ve coğrafyanın bütün karakteristiğini akıtıyor ve bunu da postmodernistlerin ''toplumcu gerçekçilik'' etiketiyle yaftalayamayacağı bir yetkinlikte yapıyor. yani bir hikaye anlatıyor, belirli mesajlar var ama kitap aynı zamanda çok iyi seviyede edebi niteliğe de sahip.

bu kitapta emeği geçen başta yazar Mehtap Ceyran olmak üzere herkesin bu kitapta adının geçtiğini düşündüğünde iç huzurunun düşük olsa bile tam kapasiteye ulaşacağını düşünüyorum. içimizi sıkan, bizi rahatsız eden ve bunları birçok farklı teknik, anlatıcı geçişleri gibi her yazar tarafından yapılamayacak şeylerle yapıldığı bir kitap mevsim yas. yakın zamanda çıkan ''türkiye edebiyatı'' ''türkçe edebiyat'' veya ''türk edebiyatı'' kategorisine dahil edilebilecek sanırım en sarsıcı kitap.

ayrıca Mehtap Ceyran'ın Sel ile yollarını ayırdıktan sonra bu kitap için hangi yayıneviyle anlaşacağını da ekstra merak etmekteyim.
Profile Image for Betül.
61 reviews15 followers
February 22, 2019
“Nicedir düş görmüyorum. Her şey gündeliğin soğuk, tekinsiz yüzüne çarpıp kırılıyor. Büyülü masallar yok. Sert bir hakikat duygusu yön veriyor hayata. Büyümek insana yapılmış bir haksızlık.
Oysa iyiliğe ve şeylerin büyüsüne inanmak istiyorum hâlâ. Masum bir öpücük bozabilsin yüzyıllık büyüyü. Fişi prize takınca lamba yansın yine ama matematik formülü olmasın bunun karşılığı, Tanrı'nın eli gibi düşünmek istiyorum. Bilgi ve gerçeklik duygusu var ettiği kadar yok da edebiliyor insanı.
Hâlâ bu pencerenin önünde neyi bekliyorum? Olmayacak olan neyi? Gelmeyecek olan kimi?.."
Profile Image for Özge Baş Aksu.
13 reviews5 followers
November 17, 2019
Bu coğrafyanın en hüzünlü öykülerinden biri. Orada yaşayanlara birey olma hakkı vermeden radikal görüşlerin kucağına atan çaresiz düzenin öyküsünü yazar o kadar duru anlatmışki gerçekten de kitap bir solukta bitti. Kitapta bahsi geçen her karakterin öyküsü çok sarsıcı. Son sayfalarını gözyaşlarıyla, tane tane, yutkunarak ve boğazıma düğümlenerek okudum.
Profile Image for Hande.
19 reviews3 followers
March 6, 2018
Beni çok sarsan bir metin. Her bir sayfayı çok tuhaf duygular içinde gezinerek okudum. Siyasi roman demek bence yeterli değil, daha da ötesi, siyasi/dünyevi/uhrevi/sosyal/psikolojik çok fazla öğeyi harmanlamış Mehtap Ceyran. Yazdığı her şeyi takip edeceğim.
Profile Image for Çiğdem Kutlu.
21 reviews3 followers
December 15, 2017
Kürt coğrafyasının bu kadar vurucu anlatıldığı çok az kitap var, yazar, zerre ajitasyona bulaşmadan, hiçbir propaganda kaygısı taşımadan ciğerimizi dağlıyor, müthiş, müthiş, müthiş!
Profile Image for Sahizer.
65 reviews
September 25, 2019
Üzücü ama gerçek hayat hikayeleri, hepimizin hikayesi birbirine bağlı. Hepimiz aynı gemideyiz. İnsanlığın bittiği yerde susanlardan olduğumuz zaman kaybedeceğiz.

Profile Image for Berkay.
15 reviews
February 18, 2020
Siyasi roman diyerek bir kenara atmamak lazım. Bekleyişin, kayboluşların ve yok oluşların doruk yaptığı hüzün dolu bir hikaye. İçim acıyarak okudum.
Profile Image for Barış.
278 reviews10 followers
May 6, 2023
Elimden birakamadan bitirdim. Okumaya basladigimda bana Kirmizi Pazartesi'yi hatirlatmisti kitap. Kitapta da adinin gectigini gorunce sastim ve sevindim.

Yazarin 15 yasinda 'politik nedenlerden' cezaevine girip 25 yasinda cezaevinden cikmasi bana cok dokunmustu. Okudugum her seyin gercek oldugunu bilerek okudum. Bir anlatildiysa bin yasanmistir diyerek okudum. Okumasi zor bir konuydu. Ancak daha cok anlatilmasi, yazilmasi, okunmasi ve konusulmasi gereken konulardan biri. Ayrica akan, surukleyen bir kitap. Iyi yazilmis, iyi kurgulanmis.

Anlatici Zehra. Kisa bir zaman diliminde yasadiklarina tanik oluyoruz Zehra'nin. Ancak Zehra, Taha'nin yazdigi bir gunlugu ve kimin yazdigini bilemedigimiz mektuplari da okuyor ayni anda. Bu yuzden romanin uc anlaticisi var gibi. Ve gecmise de uzaniyor anlatilar. Karakterler cok canli, muhakkak ki gercekten de yasadilar, anlatilanlar yasandi. Sadece Zehra ile Resad hakkinda yeterince sey ogrenemedim. Zehra'nin neden surekli cikmaz sokaga gidip agladigini da anlamadim. Simdi dusununce acaba bu bir sembol muydu diyorum. Cikmaz sokak gibi hayatlar, kaderden kacilamiyor, baska bir sokak yok cikacak. Buna da sasirdim biraz, o cok uzuntulu hayatin icinden cikamiyor karakterler. Baska sehirlerde okumaya, calismaya gidiyorlar ve sonra yine Batman'a donuyorlar. Tipki yazarin da yine Batman'da yasamasi gibi. Devletin mimledigi bir sehirde, olumlere ve korkuya ragmen baska turlu bir hayat kuramiyorlar.

Hatirimda kalan bazi cumleler;

Sokak lambalari degistirileli bir hafta olmadan yarisi taslanip kirilmisti

Disarida adalet ve hak arayanlar kendi aralarinda bu hak ve adaleti gozetemiyordu.

Cocukken beraber sokakta oynayanlar, buyuduklerinde sokak catismalarinda birbirini oldurebiliyordu. Kimi Hizbullahci, kimi devrimci oluyordu.

Ve not ettigim bazi cumleler;

Taziye evlerinde durmadan tikinan insanlar her zaman igrendirmistir beni.

...varligimi baskasinin ilgisinde arayacak kadar yalnizdim.

Herkes her seyi onceden biliyor gibiydi. Tarih yasandikca yazilmiyor, yazildiktan sonra yasaniyordu. Hayatlarimiz, devletin tahrif ettigi hikayelerdi.

Buyuk bosluklari vardi hepimizin, cok buyuk.... Belki de kendimizi hic tanimiyorduk. Yaralarimizin yerini bilmiyorduk. Onlari hangi yollarla bulabilecegimizi, nasil iliski kurabilecegimizi, nasil bir arada yasayabilecegimizi bilmiyorduk.

Gecen hicbir seyi degistiremiyordu. Gecmisin tozu bugunun hatta yarinin da uzerine siniyordu, gecmis kokuyordu bugun ve yarin. Gecmiyordu.
Profile Image for Dilan Ayyıldız.
81 reviews2 followers
April 7, 2022
Ortalarına kadar kitabı çok sevemesem de sonrası bir girdap gibi çekti içine. Fakat zihnim yara bere dolu gibi şu an. Yazar o karanlığı öyle iyi tarif etmiş ki zihnim şu an o karanlığın ağırlığını taşıyor. Kalemine sağlık.
Profile Image for Gulcin.
59 reviews7 followers
May 30, 2020
Bu kitabi iki gun icerisinde bitirdim. Ama bu aslinda bir solukta okunacak bir kitap olmasindan kaynaklanmiyor. Aslinda bu kitabi bir an once bitirmek istedim. Cunku okudukca hem karakterlerle birlikte ben de ayni vahsetin icinden geciyordum hem de Turkiyenin cok farkli bir cografyasinda dogmus buyumus bir insan olarak bu gercekliklere bu kadar uzak kalmamdan ciddi anlamda utanmistim. Her ne kadar ayni kusaktan olsak da, TVde ayni haberlere maruz kalmis olsam da bu olaylar baskalarinin hayatlarinda geciyordu ve ben buyudukce fark ettigim bir sekilde bunca yasanmisliktan uzak kalma “ayricaligina” sahiptim.

Velhasil, bu kitabin bende yarattigi etkinin ne oldugundan gayri edebi boyutunu da tartismak gerekirse, yazarin ilk kitabinin bu kadar gercekci, teninize isleyen, akici bir dile sahip olmasi ilerideki kitaplarini merakla bekleyecek olmama sebep. Tek derdim sanirim Zehraya dair pek bir sey ogrenememis olmamiz. Zehra bir nevi araci olarak bize Fesla ve Tahanin hayatina dair bircok detayi okudugu mektup ve gunluk uzerinden aktarmasina ragmen biz onun hayati hakkinda pek bir detaya ulasamiyoruz. Ama yine de bu, belli bir cografyada, belli bir zaman dilimindeki hem olumlerin hem de yasanamamis yasamlarin yasini tutmamizi engellemiyor.
This entire review has been hidden because of spoilers.
Profile Image for Omê.
14 reviews
December 25, 2021
"Her büyük imgenin ulaşılmaz bir düşsel temeli vardır ve kişisel geçmişimiz işte bu düşsel temel üstüne kendine özgü renklerini koyar." *

İnsan çoğunlukla anımsamak ve unutmak arasındaki mekânda bulur kendini. Bazen anımsadıklarını unutmak ister, bazen unuttuklarını büyük bir çabayla zihnin derinliği içerisinden çekip alır. Özellikle yaşananlar travmatik diyebileceğimiz sonuçlar doğurmuşsa anımsamaktan kaçınırız. Çünkü çoğu zaman bedenimizde görünmese bile ruhumuzda oluşmuş yaraların kabuğunu kaldırıp, yeniden kanattığında daha derinden hissederiz anımsamanın ağrısını. Daha çok kendi içimize çekiliriz. Kalabalığın gürültüsünden kaçarız. Bazen saatlerce aynı müziği başa sarıp, defalarca dinleriz. Bazen okuduğumuz kitaplardaki karakterler içerisinde kendimize benzer hayatlar bulur, kendi yalnızlığımıza ortak ederiz. Hayat bir biçimde kendi demi içerisinde akıp giderken, belleğimizde kendi suyunu biriktirir.

Son zamanlarda biriken bu suyu daha fazla koruma, aktarma, kendi zamanına iade etme uğraşı içindeyiz. Çünkü hafızamız ve onu oluşturan mekânlar ciddi bir saldırı altında. Neyin anımsanması, neyin unutulması gerektiğine 'ötekiler' için, otoriterlerce karar veriliyor. Şehirler, insanlar, isimler, kimlikler, inanışlar, mezarlar bile payına düşeni alıyor bu tahribattan. Toplumsal hafızamızda oluşan/oluşturulmak istenen bu boşluk, hakikatin üzerine örtülen karanlık bir örtü olarak tarih sayfalarında yerini alıyor.

Örtülen bu kara örtüyü kaldırmak, öncelikle kendimize ''İnsan neden anımsamak ister?'' sorusunu sorup cevabını vermekle başlayan bir süreçtir. Tıpkı şu anda kelimelerimin üzerindeki örtüyü kaldıran ve beni bu konuda sorular sormaya iten Mevsim Yas kitabı gibi. Aylardır okurum diye yanımda taşıdığım ama hep ertelediğim kitabını sonunda okuyorum Mehtap'ın... Son zamanlarda ciddi bir uyku problemi yaşadığımdan, kendimi kitapların ve sözcüklerin yoğunluğuna bırakmıştım. Kitabı okudukça, daha büyük bir merak ile çeviriyordum sayfaları. Sözler tanıdık bir ağızdan çıkıyor gibiydi, mekânsa zaten tanıdıktı çoğumuza. Fakat beni en çok etkileyen, karakterler arasındaki ilişkiye kurduğu edebi dilin yalınlığı oldu. Öyle güzel bir işçilikle atıyordu ki ilmiklerini, ortaya çaresizliğin, yurtsuzluğun, devrimci dinamikler içerisinde dahi süren yüzeysel çelişkilerin, kendi ötekilerimizin, mezarsız ölülerin peşinde savrulan hayatların, birbiri içinde öğütülmüş kimliklerin yani sokağımızın, yaşadığımız/anlatılmış tarihin, yani dünyanın sancılarına değiyordu. Sakin ama telaşlı, cesur ama tedirgin ruhları bir araya getiriyordu.

''İnsan kendisinin yegâne tanığıdır'' diyor Mehtap Ceyran, ilk romanı Mevsim Yas'ta. Bu tanıklığın parçalarını ise, kitap içerisindeki karakterlerde görüyoruz. 90'lı yıllarda Kürdistan'da, özellikle Batman'da yaşanan kadın intiharlarını, faili meçhul cinayetleri, Hizbullah'ın ölüm kuyularını, o dönemlerden bugüne kadar hissedilen ölüm tedirginliğini karakterler üzerinden yeniden hatırlatıyor. Her bir karakter kendi iç çelişkilerinin, yaşam mücadelelerinin üzerine toplumsal mücadeleyi de ekliyor. Kürdistan coğrafyasının kaderinde, hatırlamanın nasıl ağır bir yüke dönüştüğünü her an hissettiriyor.


Mevsim Yas kitabındaki her bir karakter, kendi tarihlerine ışık tutarken, yaşadıklarının gerçek tarihini de anlatıyor bu anlamda. Pierre Nora, ‘’Hafızanın görevi herkesi kendi tarihçisi yapmaktır’’** diyor. Bunu yaparken yazar okuyucuyu olayların içerisine, sokaklara, karanlık bodrumlara, kalabalık eylem alanlarına incelikle dahil ediyor. Bu dahil olma durumu zorunlu değil, pek çoğumuzun hafızasının derinlerinde duran geçmişte duyduğu, yaşadığı süreçlerin akışı dahilinde doğal bir biçimde gerçekleşiyor. Kitabın bir diğer özelliği de kuşkusuz geçmiş ve günümüz arasında hâlâ canlılığını koruyan hafıza alanına dokunabilmesi.

Mevsim Yas romanı, ana karakterlerden biri olan Zehra'ya gönderilen isimsiz bir mektup ile başlıyor. Mektup, hem okuyucu, hem karakterimiz için geçmiş ve bugün arasında bir hafıza köprüsüne dönüşürken, varolan tanıklığın ve belleğimize çöken ağırlığın ne olursa olsun silinmeyeceğinin bir göstergesi olarak, köprünün her iki ucunda bir araya getiriyor zamanı.

'' Gidebilecek bir yerimin olmaması ne acı. Biliyorum, başka bir yer yok. Aslında hiçbir zaman bir başkası olamayacağız, başka hiçbir yere gidemeyeceğiz, hiçbir yer başka bir yer olmayacak ve hiçbir şey yaşananları değiştiremeyecek.''

Fesla, Hicran, Zehra, Medet, Taha, Sait, Kevser, Nasib ve kitaptaki her bir karakter, kendi kişisel hikayelerinin yanısıra, yaşadıkları coğrafyanın getirdiği acıyı ve direnci iç içe yaşıyorlar. Sanırım en çok da bu yüzden, insan nereye giderse gitsin, yaşadığı coğrafyanın kederini hafızasıyla beraber peşinden götürüyor.


Tam da şimdi, yarım kalmış aşkların, mezarsız ölülerin, yası tutulmamış hayatların bize fısıldadığını anımsamak gerek belki de. Bir vakit o sokaklarda, tıpkı bugün olduğu gibi korkunç acılara tanıklık edildi, büyük direnişler sergilendi. Yaşam bir deniz misali, vurduğu kıyılarda parçalarını bırakmaya, anımsamak ise belleğimizde biriken suları taşırmaya devam ediyor...

Esra Gültekin

22 Kasım 2017
Almanya

*Gaston Bachelard | Mekânın Poetikası. Syf.60.
** Pierre Nora | Hafiza Mekânları. Syf.27.
Profile Image for Cagla.
57 reviews3 followers
December 20, 2019
İnsanlığımdan utandım okurken. Çokça yokluk, çaresizlik ve acı var her bir sayfasında.
Profile Image for Merve.
40 reviews1 follower
May 4, 2025
Son zamanlarda okuduğum en sarsıcı kitap. Yazarın ilk romanı olmasına rağmen oldukça başarılı. Kitabı okurken Batman sokaklarında dolaşıyorsunuz. Oldukça karanlık ve kasvetli. Her yeri ölüm kokan bir roman. Her sayfasını tüylerim diken diken olarak okudum. Yakın geçmişin karanlık yüzü oldukça güzel işlenmiş. Kalbiniz sıkışarak, ruhunuz boğularak okuyorsunuz kitabı. Kitap hakkında söyleyecek çok şey var fakat hiçbir kelime duygularımı anlatmaya yetmiyor. Bir gün ara verip düşüncelerimi ancak toparlayabiliyorum. İyi bir ruh halinde okunması gerektiğini düşünüyorum. Çok başarılı, yürek burkan, karanlık bir 90'lar romanı.
Profile Image for Ozan Çağlayan.
32 reviews
February 6, 2021
2000'lerin en iyilerinden olmaya aday. Salon, Medet'lere bakan delik ve kanepenin altında mekik dokutan bir hikaye. Çaresizlik, yağmur, kar, baskı, cinayetler, çay, sigara, sinema, meyhane, gittikçe silikleşen, insansızlaşan, ve terk edilmiş bir Western kasabasına dönüşen bir sokak.

Keşke yazılması için hiçbir koşulun oluşmamış olduğu bir ülke olsaydı burası. Öyle olmadığına göre, olabildiğince okunmasını sağlamak boynumuzun borcudur belki de.
Profile Image for Tomurcuk Eroglu.
50 reviews1 follower
June 10, 2021
Son dönemde okuduğum en eykileyici kitaplardan biri. Dilin sadeliği ve akıcılığı anlatılanların ağırlığını dengeliyor. Üçüncü tekil ve ikinci tekil bakış açıları ustalıkla birarada kurgulanmış. Her ne kadar kurgu olsa da anlatılanların yaşanılmışlıkları içeriyor olması çok üzücü. Merhtap Ceyran’ın diğer kitabını da en kısa sürede okuyacağım.
Profile Image for Gözde.
64 reviews2 followers
December 22, 2021
Yazarın ilk romanı olmasına rağmen beni oldukça etkileyen bir kitaptı. Yavaş başlayıp hikayesinin ortasında yükseldikçe yükseldi kitap. Okurken ve bittikten sonra ise derin bir hüzün çöreklendi üzerime yazılan pek çok şeyin gerçekten de bir zamanlar yaşandığını bilmenin hüznü.

Yazarın ikinci kitabını da en kısa zamanda okuyacağım.
Profile Image for Ibrahim Basarir.
103 reviews10 followers
January 29, 2018
Mevsim Yas, bir ilk roman için çok çok başarılı. Derdini çok net ve direkt anlatıyor. Batman'daki 90'lar 2000'lere ait ürkek ruh halini başarıyla yansıtan bir roman. Şehmus Diken de hali hazırda "Ahım var Diyarbakır" kitabında bu romanı övmüştü. Hakikaten övgüleri boşuna değilmiş.
Profile Image for Gürcan Öztürk.
289 reviews17 followers
April 7, 2018
90’larda çocuk olduğumdan sanırım siyasi içeriğiyle ilgili yorum yapamayacağım fakat olay örgüsü ve karakter bağlantıları son derece güçlü bir romandı. Daha iyilerini okumadım mı -elbette ama özellikle “mektuplar” aracılığıyla ortaya koyduğu bazı sosyal tespitler alıntılanmaya değer.
Profile Image for Sibel Aydın.
34 reviews7 followers
December 26, 2018
Kitabı bitirdikten sonra insanın çektiği acıların, yaşadığı travmaların kimliğinin bir parçası, hatta belirleyicisi haline gelmesi üzerine düşünüyorum. Ancak güçlü bir hikaye bunu yapabilir. Elbette belli noktalarda alışıldık hikaye akışı ve söylemler var, ama didaktik değil kesinlikle ve kendini okutuyor.
Displaying 1 - 30 of 35 reviews

Can't find what you're looking for?

Get help and learn more about the design.