Marksizmin dar bir konuda ayrıntılı incelemeleri çok azdır. Bunların en ünlü ve bugüne dek aşılamayan örneği, Marx’ın, Louis Bonaparte’ın Aralık 1851’de gerçekleştirdiği hükümet darbesini inceleyen Louis Bonaparte’ın 18 Brumaire’i adlı çalışmasıdır.
Elinizdeki Boris Hessen kitabı da, işte bu türden, görece dar kapsamlı bir konuyu toplumsal gelişmenin ayrıntılarıyla alabildiğine aydınlatan, ender bulunan Marksist incelemelerden biridir.
Kitabın konusu, 1931 yılında Londra’da toplanan Bilim ve Teknoloji Tarihi Uluslararası Kongresi’nde, Sovyet heyetinin üyesi olan o günkü Moskova Fizik Enstitüsü Müdürü Boris Hessen’in, Newton konusunda sunduğu bildiridir.
“Newton’ın Principia’sının Toplumsal ve İktisadi Kökleri” başlığını taşıyan bu eşsiz bildiri, Batı’nın yarı tanrı bir deha saydığı bir bilim insanının, nasıl kendi çağının üretim güçlerinin, toplumsal ilişkilerinin, sınıf mücadelesinin, bilimsel ve düşünsel gelişme ve çekişmelerinin ürünü olduğunu, titizlikle seçilmiş somut ayrıntılar ve ödünsüz bir kuramsal yaklaşımla, inanılmaz bir durulukla gözler önüne seriyor.
Newton bir dahi miydi, yoksa yaşadığı çağ mı onu dahi yaptı ? Boris Hessen bu sorunun yanıtını ve her iki bileşenin arasındaki diyalektik ilişkiyi Marx/Engels 'ten alıntılar ve o çağın bilimsel-teknolojik gelişmelerinden örneklerle vermiş. Bilimin ve bilimsel gelişmenin sadece anektodlarla ve popüler hikayelerle kavranamayacağını, felsefi temelden sıyrılmış bir değerlendirmenin ne kadar havada kaldığını net bir şekilde göstermiş. Aşağıdaki alıntıyı ekliyor ve başka bşr şey demiyorum.
"Her alandaki büyük insanlar, dehaları ne kadar dikkate değer olursa olsun, ancak zamanlarının üretici güçlerindeki ve üretim ilişkilerindeki tarihsel gelişimin gündeme getirdiği sorunları dile getirip, çözerler."