“Maceraya atılan kızların başına mutlaka bir iş gelir.”
“Kurtarıcılar daima erkektir ve kadınlar kurtarıcıları olmadan tutsaklığa mahkûmdur.”
Bu masallar böyle sürüp gider ve toplumsal cinsiyet rolleri masallar aracılığıyla bir kez daha inşa edilir. Masallar bugüne kadar kadınların uyutulduklarını, kulelere kapatıldıklarını, kurtarıcılarını beklediklerini, sabırlı ve hamarat olduklarını anlattı. Aynı masallarda erkeklerin payına ise cesaret ve kahramanlık, hatta yakışıklı ve zengin olmak düştü.
Uyuyan Güzel Uyandı masalların pekiştirdiği bu toplumsal cinsiyet rollerini eleştirel bir gözle ele alarak kahramanları uyandırıyor ve kendi sıfatlarını seçmelerini sağlıyor. Masalları akademik referanslarla değerlendiren bu kitap, hayattan ve gazete manşetlerinden verdiği örneklerle masalların işlediği kodları ve günlük hayatımıza yansımalarını ele alıyor.
Uyuyan güzellerin uyanma vakti geldi! Kadınlar artık kendi hikâyelerinin kahramanları oluyor, kendi sonlarını kendileri yazıyor ve dayanışmadan vazgeçmiyor. Uyuyan Güzel Uyandı ve bir daha hiç uyutulmadı!
3,5'tan 4 yıldız verdim. kapsayıcı ve çok da konuşulmayan bazı konulara da değinmesi hoşuma gitti. toplumsal cinsiyet çalışmalarına ilgisi olan ya da olmayan herkesin okuması gerekli diye düşünüyorum.
Daha masallardan başlayıp toplumsal cinsiyet rollerinin nasıl da benimsetildiğini, normal kabul ettiğimiz değerleri aslında ne kadar da eleştirmemiz gerektiğini gözler önüne seren tespitleri içeren çok dolu bir kitap bu. İçerisinde bazı konularda tekrara düşülmesi okurken beni tarzından uzaklaştırdı. Ancak bütün olarak kesinlikle okunmasını isterim. Özellikle bir kadın olarak okurken sinir krizleri geçirmenize sebebiyet verecek. :)
Kadinlara daha ufacikken masallarin, yetiskin olduklarinda da ataerkil duzenin direttigi erkek ustunlugu ve kadinlarin muhtacligi uzerinde dusunulmeden kabul edilmis kaliplari sorgulatan bir kitap. Cok akici, su gibi okunuyor, zihinleri tazeliyor. Siddetle tavsiye ederim. boyle kitaplar sayesinde “kadinlari erkeklerin merhametine muhtac birakan bu zihniyet degisiyor, degisecek”
Masallar masum sanırız ama kadın-erkek fark etmeksizin üzerimize beklentiler yüklenmesinin baş kahramanlarındandırlar. Özellikle kadınları kurtarılacak prensesler, yerlerinin ev sonlarının evlilik olduğu hayatlar içinde resmeden birçok ünlü masalın hayatlarımızı şekillendirmedeki rolünü tek tek açıklamış yazar. Küçük farkındalık tohumları ekmiş. Erkeklere de değinmiş tabi konu toplumsal cinsiyet olunca. Akıcı bir dille, yormadan anlatıyor derdini.
Farkındalığı az olam/olmayan insanlarımıza okutulmalı, ara ara tekrara düşse de yapılan analizler yerinde olmuş. Kadın olarak okurken kriz geçirip her gününüzden bir parça bulmanız muhtemel. Yaptığı analizlerin yanı sıra değişim için ne yapılabilir daha çok belirtilebilirdi gözlerim onu aradı biraz. Ama yine de okutulması gereken çok güzel feminist bir eser olmuş
Kendini çok tekrarlayan bir kitap. Örnekler güzel yerinde ama sanırım ben bu örnekleri okumaktan zaten yılmışım, daha fazla çözüm önerisi aradı gözüm okurken. Belki üniversitedeyken okusam daha anlamlı gelebilirdi