What do you think?
Rate this book
Uzaktan
- GenresShort Stories
52 pages, Paperback
Published November 1, 2020
5 people are currently reading
49 people want to read
About the author
Mehmet Rauf
43 books44 followersMehmet Rauf, Türk edebiyatçı. İstanbul'da doğmuş ve küçük yaşta edebiyat ile ilgilenmeye başlamıştır. Bahriye Okulu'na gitmiş, İngilizce ve Fransızca öğrenmiştir. Yakından takip ettiği Halit Ziya'nın eserlerine ve realizm akımına ilgi duymuştur. Fransız yazar Paul Bourget'yi okudu ve ondan etkilendi. 1896 yılından itibaren Servet-i Fünûn'da yazmaya başladı. Roman,hikaye ve tiyatro türünde eserler vermiştir.Psikolojik tahlillere büyük önem verir.Bu yüzden eserlerinde kahraman sayısı azdır.
Romanlarında genelde İstanbul ve çevresinde yaşayan seçkin ailelerin arasında geçen aşk ilişkilerini konu almıştır. Zaman zaman şiirler de yazmıştır
Romanlarında genelde İstanbul ve çevresinde yaşayan seçkin ailelerin arasında geçen aşk ilişkilerini konu almıştır. Zaman zaman şiirler de yazmıştır
Ratings & Reviews
Friends & Following
Create a free account to discover what your friends think of this book!
Community Reviews
Displaying 1 - 8 of 8 reviews
May 10, 2025
Dün bir Mehmet Rauf öykü derlemesine başlamış ve bitirmişken, hız kesmeden ikinci ve sonuncuyu da arkasına alıp ona da başladım ve bugün de bitirdim. Yine bir Lacivert Klasikler'den çıkan Mehmet Rauf öykü derlemesi yazarın bu serideki ikinci ve son kitabı olma özelliğine sahip. Arka arkaya bu iki kitabı okuyarak yazarın aslında bir önceki okuduğum kitabı olan Bir Hastalığın İlacı içerisindeki iki öyküden çok da farklı temaya sahip olmayan öyküleri tüketmiş oldum. Bu yazarın kalemi de artık zihnimde aşağı yukarı oturdu diyebilirim bu kitaptaki öyküleri de okuduktan sonra.
Bu kitapta üç adet öyküsüne yer verilmiş Rauf'un. Önceki kitapta ise iki tane vardı ama dediğim gibi bu beş öyküyü alıp bir kitap yapsalar da aynı tadı verirdi diye düşünüyorum. Bu kitaptaki ilk öykümüz İhtizar, bu sefer bir kadının bakış açısından yazılmış. Kayınvalidesi ile beraber yaşayan bir çiftimiz var ve kayınvalide gerçekten gelinine inanılmaz zorbalık yapıyor. Evde sürekli didişme, itişme, kakışma var ve damat da genelde hep annesinin tarafını tuttuğu için baş karakterimiz olan gelin; kendi hayatını sorguluyor. Evliliğini sorguluyor, sevilmediğini hissediyor ve bu yalnızlık duygusu onu başka hayallere itiyor. En sonunda karşı evlerine taşınan bir adama önce uzaktan sonra daha yakın bir şekilde aşık oluyor ama bu yaptığının yanlış olduğunun da farkında olarak içsel sorgulamalarını okuyoruz. Bu sefer bir kadın bakış açısıyla yazmış olsa da yine önceki hikayeleri tadında bir öyküydü, pek sevemedim. İkinci öykü olan ve kitaba adını veren Uzaktan öyküsü ise önceden bir çift olan ama artık ayrılmış olan ikiliden erkek olanın kadına yazdığı mektupvari bir öykü. Kadına hitap ederek tanıştıkları zamandan ayrıldıkları zamana kadar olan olayları, aralarındaki geçenleri ona anlatıyor. Bir yandan anı, bir yandan karşıdakine hitaben yazıldığı için de mektup tadı var öyküde. Aralarında pek bir sorun yokmuş gibi görünüyor ama adamın evlilik teklifini sürekli reddediyor kadın, çünkü ona güvenemiyor. Birlikte bir yaz geçirmelerine rağmen bu kadın bu ilişkiye korkarak yaklaşıyor(haklı bu arada) ve bu ilişki bozuluyor bir yerden sonra. Diğer öykülere kıyasla daha uzun ve bu ikilinin yaşadığı olaylar biraz daha ayrıntılı bu yüzden. Büyük ihtimalle bundan dolayı ben diğer öykülere göre, önceki kitaptaki öyküleri de hesaba katıyorum, bu öyküyü biraz daha beğendiğimi söyleyebilirim. Yine de ortalama bir öyküydü ama diğerlerinin yanında daha ön plana çıkıyordu bence. Son öykü Hastayken ise ölümcül bir hastalığa sahip genç bir adamın, karısının onun kaşığından yemek yememesi üzerine girdiği kuşkulu düşüncelerin anlatıldığı kısa bir eser. Bu davranışla hayal kırıklığına uğrayan adam türlü türlü düşüncelere kapılıyor. "Ben ölürsem karım mutlu olur, benim kaşığımdan yemedi; demek ki benim ölmemi istiyor. Benden sonra hemen birini bulur da evlenir." gibi türlü evhamlara kapılan bu adam bir yandan da yaz mevsiminin gelmesini bekliyor ki belki iyileşir ve karısının önünde dik bir şekilde durur diye. Bu da bu şekilde kuruntulu düşüncelerle dolu bir kısa öyküydü.
Yazar artık zihnimde bir yer edindi ve ben önceki kitaptaki öykülerdeki dediğim şeyleri bu kitaptakiler için de söyleyebilirim sanırım. Yine hep erkek kadın ilişkilerini kafada büyüterek; güzel şeyleri fazla düşünmekten, kuruntulara kapılmaktan mundar hale getiren karakterler var burada da. Bence yazar da gerçekte böyle birisi çünkü her zaman bilirim ki; ne kadar kurgu okursak okuyalım, okuduğumuz kurgulardaki bir veya bir kaç karakter yazarından izler taşıyor. Bence Rauf'un öykülerindeki karakterler de bu şekilde ve Rauf da gerçekte böyle ikili ilişkilerde kuruntulara sahip bir insandı. Bu kitaptaki öyküler için de önceki kitaptakilere söylediğim şeyi söyleyeceğim. Yine en az 100 tane örneğini bulacağımız kurgulardı bunlar da sadece Türk Edebiyatı'nda. Belki bu yazarı diğerlerinden ayıran özelliği, karakterlerin kuruntularını ve endişelerini daha fazla yansıtması falan olabilir. Bu noktada psikolojik tahlillerinin güçlü olduğunu söylerler ve hatta Eylül romanı ilk psikolojik roman sayılıyor edebiyatımızda bu yüzden. Ama psikolojik tahlil sadece kafada kurmalarla olmaz diye düşünüyorum. Yine de bunun kararını ben vermemekle birlikte bu noktada yazarın yine kendini tekrarlayan öykülerine burada da yer verdiğini ve beni çok da etkilemediğini söyleyerek eksi yönlerini çok da uzatmak istemiyorum. Bunların dışında; bu kitaptaki öykülerin dili ve günümüz uyarlamaları da yine başarılıydı bence. Özellikle Uzaktan öyküsünün dili çok sanatsal ve edebi geldi bana, belki de bu yönden diğer öykülerden bir tık daha iyi buldum. Yine de o da kurgusu itibariyle çok farklı değildi. Betimlemeler ilk kitaptaki öykülerde daha iyiydi, bunu da unutmadan söyleyeyim.
Artık yazar kafamda daha net bir konuma oturdu ki, kendisinin pek bana göre olmadığını bence söyleyebilirim. Bu kitapta Uzaktan öyküsünden dolayı önceki kitaba göre biraz daha fazla ilgimi çeken bir durum var ve bu yüzden bu kitaba önceki kitaptan bir tık daha fazla puan vererek 5 üzerinden 2.5 ile kitabı noktalayabilirim.
Bu kitapta üç adet öyküsüne yer verilmiş Rauf'un. Önceki kitapta ise iki tane vardı ama dediğim gibi bu beş öyküyü alıp bir kitap yapsalar da aynı tadı verirdi diye düşünüyorum. Bu kitaptaki ilk öykümüz İhtizar, bu sefer bir kadının bakış açısından yazılmış. Kayınvalidesi ile beraber yaşayan bir çiftimiz var ve kayınvalide gerçekten gelinine inanılmaz zorbalık yapıyor. Evde sürekli didişme, itişme, kakışma var ve damat da genelde hep annesinin tarafını tuttuğu için baş karakterimiz olan gelin; kendi hayatını sorguluyor. Evliliğini sorguluyor, sevilmediğini hissediyor ve bu yalnızlık duygusu onu başka hayallere itiyor. En sonunda karşı evlerine taşınan bir adama önce uzaktan sonra daha yakın bir şekilde aşık oluyor ama bu yaptığının yanlış olduğunun da farkında olarak içsel sorgulamalarını okuyoruz. Bu sefer bir kadın bakış açısıyla yazmış olsa da yine önceki hikayeleri tadında bir öyküydü, pek sevemedim. İkinci öykü olan ve kitaba adını veren Uzaktan öyküsü ise önceden bir çift olan ama artık ayrılmış olan ikiliden erkek olanın kadına yazdığı mektupvari bir öykü. Kadına hitap ederek tanıştıkları zamandan ayrıldıkları zamana kadar olan olayları, aralarındaki geçenleri ona anlatıyor. Bir yandan anı, bir yandan karşıdakine hitaben yazıldığı için de mektup tadı var öyküde. Aralarında pek bir sorun yokmuş gibi görünüyor ama adamın evlilik teklifini sürekli reddediyor kadın, çünkü ona güvenemiyor. Birlikte bir yaz geçirmelerine rağmen bu kadın bu ilişkiye korkarak yaklaşıyor(haklı bu arada) ve bu ilişki bozuluyor bir yerden sonra. Diğer öykülere kıyasla daha uzun ve bu ikilinin yaşadığı olaylar biraz daha ayrıntılı bu yüzden. Büyük ihtimalle bundan dolayı ben diğer öykülere göre, önceki kitaptaki öyküleri de hesaba katıyorum, bu öyküyü biraz daha beğendiğimi söyleyebilirim. Yine de ortalama bir öyküydü ama diğerlerinin yanında daha ön plana çıkıyordu bence. Son öykü Hastayken ise ölümcül bir hastalığa sahip genç bir adamın, karısının onun kaşığından yemek yememesi üzerine girdiği kuşkulu düşüncelerin anlatıldığı kısa bir eser. Bu davranışla hayal kırıklığına uğrayan adam türlü türlü düşüncelere kapılıyor. "Ben ölürsem karım mutlu olur, benim kaşığımdan yemedi; demek ki benim ölmemi istiyor. Benden sonra hemen birini bulur da evlenir." gibi türlü evhamlara kapılan bu adam bir yandan da yaz mevsiminin gelmesini bekliyor ki belki iyileşir ve karısının önünde dik bir şekilde durur diye. Bu da bu şekilde kuruntulu düşüncelerle dolu bir kısa öyküydü.
Yazar artık zihnimde bir yer edindi ve ben önceki kitaptaki öykülerdeki dediğim şeyleri bu kitaptakiler için de söyleyebilirim sanırım. Yine hep erkek kadın ilişkilerini kafada büyüterek; güzel şeyleri fazla düşünmekten, kuruntulara kapılmaktan mundar hale getiren karakterler var burada da. Bence yazar da gerçekte böyle birisi çünkü her zaman bilirim ki; ne kadar kurgu okursak okuyalım, okuduğumuz kurgulardaki bir veya bir kaç karakter yazarından izler taşıyor. Bence Rauf'un öykülerindeki karakterler de bu şekilde ve Rauf da gerçekte böyle ikili ilişkilerde kuruntulara sahip bir insandı. Bu kitaptaki öyküler için de önceki kitaptakilere söylediğim şeyi söyleyeceğim. Yine en az 100 tane örneğini bulacağımız kurgulardı bunlar da sadece Türk Edebiyatı'nda. Belki bu yazarı diğerlerinden ayıran özelliği, karakterlerin kuruntularını ve endişelerini daha fazla yansıtması falan olabilir. Bu noktada psikolojik tahlillerinin güçlü olduğunu söylerler ve hatta Eylül romanı ilk psikolojik roman sayılıyor edebiyatımızda bu yüzden. Ama psikolojik tahlil sadece kafada kurmalarla olmaz diye düşünüyorum. Yine de bunun kararını ben vermemekle birlikte bu noktada yazarın yine kendini tekrarlayan öykülerine burada da yer verdiğini ve beni çok da etkilemediğini söyleyerek eksi yönlerini çok da uzatmak istemiyorum. Bunların dışında; bu kitaptaki öykülerin dili ve günümüz uyarlamaları da yine başarılıydı bence. Özellikle Uzaktan öyküsünün dili çok sanatsal ve edebi geldi bana, belki de bu yönden diğer öykülerden bir tık daha iyi buldum. Yine de o da kurgusu itibariyle çok farklı değildi. Betimlemeler ilk kitaptaki öykülerde daha iyiydi, bunu da unutmadan söyleyeyim.
Artık yazar kafamda daha net bir konuma oturdu ki, kendisinin pek bana göre olmadığını bence söyleyebilirim. Bu kitapta Uzaktan öyküsünden dolayı önceki kitaba göre biraz daha fazla ilgimi çeken bir durum var ve bu yüzden bu kitaba önceki kitaptan bir tık daha fazla puan vererek 5 üzerinden 2.5 ile kitabı noktalayabilirim.
December 7, 2021
Kitap içerisinde 3 hikaye var:
İHTİZAR: can çekişme anlamı taşıyan bu hikayede evlendikten sonra kayınvalidesini zulmünden kocasının onu desteklemesinden karakteri değişik bunalıma giren bir kadının Can çekişmesi anlatılıyor. Eskisi gibi sevileceğini olan umudu karşıya taşınan genç adamla mektuplaşmaları ile artıyor. Günümüz Türkçesine çevrilmiş güya ama anlaması oldukça zor olan bir metindi. Dilbilgisi yanlışları da göze batıyor. Konusu Güzel olmasına karşın uykumu getirdi.
UZAKTAN: ihtizar metni ne kadar zorlayıcı ve kötü ise bu hikaye o kadar harikaydı. Günümüz Türkçesi bu hikayedeki gibi ilk hikayeye de uyarlanmalıydı. Bir adamın bir kadına olan aşkını anlatışı. İsmini bile söylemeyen kadınla bir yaz geçirmesi ve en sonunda kadının bir şeyler gizlediğini düşünüp onu terk etmesi. Adam verdiği kardan pişmandır ve yine kadın sayesinde ilişkileri ikinci kısma geçer. Kadın içinde bulunduğu durumdan yaşı dolayısıyla o kadar pişmandır ki bunu hareketlerine ve ilişkisine yansıtır. Evlilik kadının biri kaç yaş büyük olması dolayısıyla kadın tarafından umutsuzlukla karşılanmıştır. Kadın erkeğin onu evlendikten sonra sevmeyeceğini inanır erkek ise neden bu kadını mutlu edemediğine şaşar. Gerçekten çok güzel bir hikayeydi sonu ise oldukça hüzünlüydü.
HASTAYKEN: karısının kendi hastalığından çekindiğini ve karısına yük olduğunu düşünen bir adamın düşünceleri. Uzaktan hikâyesinden sonra oldukça basit kalan ancak oldukça gerçekçi bir metin
İHTİZAR: can çekişme anlamı taşıyan bu hikayede evlendikten sonra kayınvalidesini zulmünden kocasının onu desteklemesinden karakteri değişik bunalıma giren bir kadının Can çekişmesi anlatılıyor. Eskisi gibi sevileceğini olan umudu karşıya taşınan genç adamla mektuplaşmaları ile artıyor. Günümüz Türkçesine çevrilmiş güya ama anlaması oldukça zor olan bir metindi. Dilbilgisi yanlışları da göze batıyor. Konusu Güzel olmasına karşın uykumu getirdi.
UZAKTAN: ihtizar metni ne kadar zorlayıcı ve kötü ise bu hikaye o kadar harikaydı. Günümüz Türkçesi bu hikayedeki gibi ilk hikayeye de uyarlanmalıydı. Bir adamın bir kadına olan aşkını anlatışı. İsmini bile söylemeyen kadınla bir yaz geçirmesi ve en sonunda kadının bir şeyler gizlediğini düşünüp onu terk etmesi. Adam verdiği kardan pişmandır ve yine kadın sayesinde ilişkileri ikinci kısma geçer. Kadın içinde bulunduğu durumdan yaşı dolayısıyla o kadar pişmandır ki bunu hareketlerine ve ilişkisine yansıtır. Evlilik kadının biri kaç yaş büyük olması dolayısıyla kadın tarafından umutsuzlukla karşılanmıştır. Kadın erkeğin onu evlendikten sonra sevmeyeceğini inanır erkek ise neden bu kadını mutlu edemediğine şaşar. Gerçekten çok güzel bir hikayeydi sonu ise oldukça hüzünlüydü.
HASTAYKEN: karısının kendi hastalığından çekindiğini ve karısına yük olduğunu düşünen bir adamın düşünceleri. Uzaktan hikâyesinden sonra oldukça basit kalan ancak oldukça gerçekçi bir metin
January 15, 2023
6.9/10⭐
Mehmet Rauf'tan okuduğum ilk eserdi. Öyküleri hakkında fikrimi belirtmeden önce yazım dilene değinmeden geçemeyeceğim. Okurken dili bana hiç yabancı gelmedi ve bir süre sonra Stefan Zweig ile yazım dillerinin ne kadar benzediğini düşündüm. Tabi bu benim düşüncem benzetmeyenler de olabilir. İkisi de insan psikolojisini veya o anki ruh halini o kadar iyi betimleyip okuyucuya yansıtıyor ki bu da öykülerle daha bir yakınlık kurmanıza sebebiyet veriyor. Gayet anlaşılır ve akıcı bir dili vardı ben sevdim. Başka öykülerini de okurum.
Üç öyküden oluşan bu kitapta benim favorim kitaba da adını veren "Uzaktan" öyküsü oldu. Karakterin duygularını ifade ediş şekli çok hoşuma gitti. Konu bakımından olsun yazıldığı dönem veya günümüzde de hala aynı insan ilişkilerin toplumumuzda süregelmesi öyküleri okurken yabancılık çekmemenize, karakterin yerine çok kolayca kendinizi koyabilmenizi sağlıyor.
Tek oturuşta bitirmelik güzel öykülerden oluşuyor. Satın almış veya listesinde olan kişilerin okumasını öneririm
Mehmet Rauf'tan okuduğum ilk eserdi. Öyküleri hakkında fikrimi belirtmeden önce yazım dilene değinmeden geçemeyeceğim. Okurken dili bana hiç yabancı gelmedi ve bir süre sonra Stefan Zweig ile yazım dillerinin ne kadar benzediğini düşündüm. Tabi bu benim düşüncem benzetmeyenler de olabilir. İkisi de insan psikolojisini veya o anki ruh halini o kadar iyi betimleyip okuyucuya yansıtıyor ki bu da öykülerle daha bir yakınlık kurmanıza sebebiyet veriyor. Gayet anlaşılır ve akıcı bir dili vardı ben sevdim. Başka öykülerini de okurum.
Üç öyküden oluşan bu kitapta benim favorim kitaba da adını veren "Uzaktan" öyküsü oldu. Karakterin duygularını ifade ediş şekli çok hoşuma gitti. Konu bakımından olsun yazıldığı dönem veya günümüzde de hala aynı insan ilişkilerin toplumumuzda süregelmesi öyküleri okurken yabancılık çekmemenize, karakterin yerine çok kolayca kendinizi koyabilmenizi sağlıyor.
Tek oturuşta bitirmelik güzel öykülerden oluşuyor. Satın almış veya listesinde olan kişilerin okumasını öneririm
January 3, 2024
"Bilmem hatırlar, bilmem tanır mısın? Fakat ben senden o kadar uzak olduğum, ayrı düşeli o kadar seneler geçirdiğim halde, rast geldiğim bütün güzelliklerde ben hala seni görüyor, ben hala seni arıyorum ve bulamıyorum. Ah! Seni ne kadar sevmiş olduğumu vaktiyle bilseydim"
Mehmet Rauf bu kitabında da karakterlerin içsel hesaplaşmalarını psikolojik durumlarını derin derin ele almış. Kısa, keyifli gün içinde bitecek bir kitap.
Mehmet Rauf bu kitabında da karakterlerin içsel hesaplaşmalarını psikolojik durumlarını derin derin ele almış. Kısa, keyifli gün içinde bitecek bir kitap.
April 27, 2023
güzel, üç hikayeden oluşuyor ilk hikaye o kadar içine çekmese bile ikinci hikayeyi bayağı beğendim. mehmet rauf'un psikoloji üzerine yazdığını yedi cihan bilir zaten ama bu kadar başarılı betimlemeler okumayı beklemiyordum
February 16, 2024
Sevgilime hediye etmiştim okuyup altını çizdikten sonra... Çok seviyorum bu kitabı, bence dili çok güzel. Bir çok anı biriktirdim okurken artık nasıl başardı bunu bilemiyorum, kesinlikle tekrar okumak istiyorum.
September 4, 2023
eeeeeeen çok ikinci öyküyü beğendim diğerleri için tırt da denilebilir
December 1, 2022
2. hikaye cok guzeldi, onun disindakilerden emin degilim.
Displaying 1 - 8 of 8 reviews