Tohumları ay büyürken ekmenin iyi bir fikir olduğunu, gülün yakınına dikilen sarmısağın yeşil sinekleri kaçırdığını, bira mayasının bitkileri coşturduğunu, fasulyenin dibine saç koyarsanız bazı menfur yaratıkları kaçırabileceğinizi, naftalin toplarının meyve ağaçlarına dadanan zararlılara birebir olduğunu, kadifeçiçeklerini, yüksükotlarını her yere dikmekle iyi edeceğinizi biliyor muydunuz? Peki bir aşk iksiri veya sihirli bir aranjman yapmak ister misiniz? Acaba hangi çiçekler yenebilir?
Toprağa hayat verme, bir şeyler ekip biçme duygusu gitgide daha çok insana, coğrafyaya sirayet ediyor.
Bu kervana küçük bir katkı sunan bu kitap bilimsel ve kapsayıcı olma iddiası taşımıyor, daha çok kulaktan kulağa, nesilden nesile aktarılan kadim bilgilerin eğlenceli bir derlemesi.
Antik Yunan’dan bugüne uzanan, eş dost, komşu bahçıvanlardan, modern kitaplardan harmanlanan, hafif batıl inanışlarla karışık belirli bilimsel temelleri olan kocakarı ilmi.
"Toplamadan veya köklemeden önce bitki her zaman 'selamlanmalı' ve ona neden ihtiyaç duyulduğu, mümkünse kim için toplandığı söylenmelidir ki sakinleşsin, sizinle iş birliği yapsın."
Çağla Öztek ve Çiçek Öztek'in kendileri gibi kardeş olan Boland kardeşlerin yazdığı bu kitabı çevirme fikrini hayata geçirmeleriyle okuma fırsatı bulduğumuz bir bahçıvanlık el kitabı. Öztek kardeşlerin belirttiği şekliyle bu kitap, bilimsellik ve kapsayıcılık iddiası taşımadan, kulaktan kulağa ve nesilden nesile aktarılan bilgilerin bir derlemesi şeklinde yazılmış.
Bahçıvanlar için Kocakarı İlmi ve Bahçıvan Büyüsü şeklinde iki parçadan oluşuyor. İlk kısımda, daha çok verimli bir bitki yetiştiriciliği için pratikte uygulanabilecek veya zamanında uygulanmış ama günümüz için çok uygun olmayan tavsiyeler yer alıyor. Ben, uygulanabilir olanlardan ziyade uygulanamayacak olanları okumaktan daha büyük keyif aldım. Bir kısmı belki de mit olan bu bilgilerin birileri tarafından zamanında uygulanmış olma ihtimalini bile fazlasıyla ilgi çekici buldum.
İkinci kısımda, artık tamamen pratikte uygulanabilirliği geride bırakıp bahçe bakımında işe yarayacak veya bahçenin bize verdikleriyle başka amaçlarla yapıldığı düşünülen büyülerden bahsedilmiş. Kitabı yazan kardeşlerin dini inançlarıyla alakalı mitler de bu kısımda mevcut. Mesela, istavroz çıkarmadan toplanan marulların içindeki kötü ruhların, bu marulları yiyen insanın içine girebileceğine dair korkutucu uyarılarla karşılaşabiliyorsunuz.
Bitki yetiştirmeye ilgisi olanların eskiden uygulanan bazı taktik ve ritüelleri okuyarak keyifli vakit geçirebileceği bir kitap olmuş. Öztek kardeşlere, Türkçe'ye kazandırdıkları bu tatlı kitap için kendi adıma çok teşekkür ediyorum. Hedef kitlesi çok büyük olmayabilir ama doğru kitleye ulaştığında büyük mutluluklar ortaya çıkaran bir iş olmuş, bu yüzden gerçekten çok minnettarım.
Okuduğum en gayrı ilmi kitap. Kendi de bunu inkar etmiyor. Neredeyse tamamı desteksiz atışlardan oluşan, şundan duydum, buna söylemişler gibi kanıtları olan önermeler içeren eğlenceli bir kitap