Jump to ratings and reviews
Rate this book

Tuhaf Etki

Ben Deli miyim?

Rate this book
“Cinnet bir fırtınalı dimağdır. Mecnun daima taşkın dehası faaliyette bir ulviyettir. Akıllılık yaratılışa aykırıdır. Cinnet tabiatın kendisidir. Dengelenmeye çalışılan bir kafa, çarkına zincir vurulan bir makineye benzer. Mademki kazana ateş veriyoruz, bırakmalı uzuv serbest işlesin.”

Hüseyin Rahmi Gürpınar, 1924 yılında Son Telgraf gazetesinde tefrika edilen ve hem dönemin hükümetine eleştirileri hem de cinselliğin birçok yönünü ve esrar, kokain gibi maddelerin kullanımını açıkça öykülemesi nedeniyle edebe mugayir sayılarak yargılanan Ben Deli miyim? romanının davasında kendini şöyle savunmuştu: “Susmak, Abdülhamit devrinde bu, meşrutiyette bu, cumhuriyette de mi böyle olacak?”

Şadan deli olduğundan şüpheleniyordur ama deliliğin kötülüğünden de emin değildir açıkçası. Neyse ki yanında iş bitirici ve keyifçi dostu Kalender Nuri vardır. Şadan, en az onun kadar kaçık sayılabilecek Nuri’yle İstanbul’un arka sokaklarında, dumanlı mahzenlerinde, gizli saklı köşelerinde dolaşırken sürekli ahlakın, dehanın sınırlarını sorgulayacak, aşk için akıl almadık entrikalara bulaşacak ve çılgınlığın dipsiz kuyusundan aşağıya bakacaktır.

Her yönüyle hakiki bir İstanbul’un romancısı olan Hüseyin Rahmi Gürpınar’dan Ben Deli miyim? dertleri ve sorularıyla capcanlı, yerinde duramayan, cinnet ile cennet arasında bir klasik.

Günümüz Türkçesiyle

480 pages, Paperback

First published January 1, 1925

18 people are currently reading
447 people want to read

About the author

Hüseyin Rahmi Gürpınar

123 books194 followers
Hüseyin Rahmi Gürpınar was a Turkish writer and politician.

Gürpınar was the son of a family close to the Ottoman court, born in Istanbul. Having lost his mother at an early age, he was sent to Crete where his father was an Ottoman civil servant, however he was soon sent back to Istanbul, where he was brought up by his aunts and grandmothers in Istanbul.

Gürpınar started writing fiction at an early age. He became a civil servant, then a writer and journalist. He later served as a member of parliament in the early years of the Turkish Republic between 1935 and 1943.



Ratings & Reviews

What do you think?
Rate this book

Friends & Following

Create a free account to discover what your friends think of this book!

Community Reviews

5 stars
128 (47%)
4 stars
101 (37%)
3 stars
38 (13%)
2 stars
4 (1%)
1 star
1 (<1%)
Displaying 1 - 30 of 30 reviews
Profile Image for Carduelis.
195 reviews
June 28, 2025
Hüseyin Rahmi Gürpınar'ı okumak, ince esprili, nükteli ve yalın anlatımıyla bana daima iyi geliyor; hem güldürüyor hem düşündürüyor. Gürpınar’ın 41 romanından okuduğum yedincisi olan "Ben Deli miyim?" şimdiye dek en çok beğendiğim eseri oldu diyebilirim.

1925 yılında kaleme alınan bu roman, delilik - akıllılık - yarı delilik - dahilik gibi kavramları, metinde sunulan tüm olaylar ve karakterler üzerinden ustalıkla sorgulatıyor. Toplumsal ahlak, ahlak kurallarının yapısı, ahlaki çöküş ve toplumsal çürümeye dair dönemin koşullarında kaleme alınmış, ince ince siyasi eleştiriler de içeren oldukça cesur bir eser.

Konusunu kısaca özetlemek gerekirse; roman Şadan ile Nuri’nin evli bir kadın olan Revan Hanım’ı türlü iftiralar ve entrikalarla kocasından ayırıp kendilerine eş yapmak için çevirdikleri oyunları anlatıyor. Konu basit gibi görünse de Gürpınar, insan ruhunun hastalıklı taraflarını, arzuların, toplumsal ikiyüzlülüklerin ve ahlak kavramının değişken doğasını ustalıkla deşeliyor. Böylece küçük bir kesitin hikâyesinden, toplumsal yapının geçirdiği değişimi, dönüşümü irdeliyor.

Eser daha tefrika edilirken, “ahlaka aykırı neşriyat” gerekçesiyle iki kere mahkemeye verilmiş. Romanın gazetede çıkan 54. tefrikasının sonunda Gürpınar bu konuyla ilgili şu çarpıcı notu düşüyor:

"Sermet'in Madam Fedrona'da ne gibi ahlaksızlıklarla heveslerini yatıştırdığı ve çocuğun ruhundaki hastalık ve bu düşkünlüğe nasıl tutulduğu burada tamamıyla ortaya serilecekti. Ahlaka aykırılıkla fennin sınırı henüz bizde ayrılmamış olduğu için savcılık buna izin vermiyor. Fakat yaranın gizlenmesi veya ortaya serilmesinden meydana çıkacak yarar veya zararı bilen kimselerin vicdanlarına havale ederim. [Hüseyin Rahmi Gürpınar'ın (H.R.G.) notu]"

Benim okuduğum Koç Üniversitesi Yayınları baskısı 720 sayfa; çünkü 380-720. sayfalar arasında orijinal metinle birlikte basılmış. Bazı bölümlerde dönüp orijinal metni okumak ayrıca hoşuma gitti; dildeki dönüşümü gözlemlemek açısından da oldukça öğretici oldu.

Herkese keyifli okumalar.

Giriş: İşte birkaç zamandır beynimi kemiren şüphe... Ben deli miyim? Rica ederim gülmeyiniz. Mesele pek naziktir. Konu, şaka götürmez.syf11

Hey! Kendini akıllı sanan zavallı, kira otomobillerine konan sayaçlar gibi sana da her saatini, hareketini kaydeden bir alet taksalar, bazı bazı tımarhanedekileri imrendirecek şeyler yaptığını belki biraz anlardın.
Komşuda oyun havası çalınırken odanın kapısını örtüp de kendi kendine göbek attığın yok mudur? Aynanın karşısında "grimas" yaparak kendini eğlendirdiğin hiç olmadı mı? Daha böyle yapmaktan hoşlandığımız fakat kimseye göstermek istemediğimiz birçok tımarhanelik hareketlerimiz vardır. Demek hepimiz birer parça gizli deliyiz.syf15

Hürriyet! Vah zavallı, bunu sana kim vadetti? Bu oyuncak kelime ile akıllılar acaba daha kaç sene oyalanacaklardır?
Hürsün öyle mi? Canın ne yapmak istiyor? Bana söyle... İlk önce arzunu yerine getirecek paran yok... İkinci olarak kanuni, dinî, ahlaki kitapları aç. Her hareketini onlarda kısıtlanmış görürsün. O kurallara uydurmadıkça parmağını kımıldatamazsın. Hele buna cesaret et, rezil olursun. Hele inanç, ahlak ve huy bakımından belli sınırları bir iki adım öteye geç, konuşan hayvan denilen kurt sürüsü seni parçalamak için sivri dişlerini derhâl gösterir. Bu dünyadaki en büyük cinayet onlardan başka türlü düşünmektir.syf16

Akıllılar ile deliler arasında bir sınıf daha varmış. Yarım akıllılar... İşte beni bu araya yerleştirdiler. Şimdiye kadar pek farkına varılamayarak sınıflandırılmayan bu yarı delilere toplum içinde çok rastlanıyormuş. Bunların çeşitli dereceleri ve türleri varmış. Bu yarım deliler sağlam akıllılara göre ruhen hasta ve tam delilere oranla kısmen bilinçli olmaları nedeniyle ortaya düşüyorlarmış. Bu yarı deliler içinde ilkin büsbütün çıldırıp da sonradan iyileşenler ve ileride çıldırmaya mahkûm olacaklar ya da hep aynı halde kalanlar varmış.syf40

Yaşamak nedir? Akıllıların dinlenme aradık ları sütlimanlığı ne kadar bulandırabilirsen hayatın anlamını o derece kuvvetlendirmiş olursun. Kafatasları içinde sessiz, hareketsiz duran zihinler Allah'ın onlardan beklediği görevi yerine getirenler değildirler. Hareketsizlik, sürekli barış, güvenlik insanlar için yarım ölümdür. Hayat boyu rahat arayan ahmakları bereket versin ki tabiat kendi arzu ettikleri halde bırakmaz. Kanunlarının bütün şiddetini onlara uygular. Tabiatın en büyük, korkutucu anları kasırgalarında, tufanlarında, depremlerinde değil midir? Cinnet bir fırtınalı zihindir. Deli daima taşkın dehası faaliyette bir yüceliktir. Bilinç yaradılışa aykırıdır. Cinnet tabiatın kendisidir. Dengelemeye çalışan bir kafa, çarkına zincir vurulan bir makineye benzer. Mademki kazana ateş veriyoruz, bırakmalı oganizma serbest işlesin.syf183

Her şey oldu, bitti... Korkulu, uzun bir rüya yaşadım. Şimdi yorgun zihnim, güçsüz ellerimle bu macerayı kapıyorum. Onulmaz yaralar açan kurşun bazen en zor ve çaresiz sorunları bir darbede çözüyor.
Deli nedir? Akıllı kimdir? Anlayamadım...syf378
Profile Image for Erkan.
285 reviews64 followers
August 26, 2021
Öncelikle benim okuduğum baskı Küy (Koç üniversitesi yayınları) 'e ait yeni bir baskıydı ve böyle saçma sapan bir kapağı yoktu. Kitabın ilk kısmı orjinali , ikinci kısmı da sadeleştirildiği iddia edilen ikinci bir metne sahip ki bence hiç gerek yokmuş zira orijinal metin gayet anaşılır zaten. Boşuna kâğıt israfı olmuş.

Kitabın içeriğine gelince çok beğendim. Klasik eserler için sıklıkla söylenen "çağının ötesinde" klişesini affınıza sığınarak bu roman için kullanacağım zira yapmak zorundayım inanın. 1925 yılında yayımlanmış bir romandan ahlaki tartışmaları bu kadar açık biçimde, cinselliğe de yer verecek rahatlıkta yapmasını beklemezdim ne yalan söyleyeyim. Özellikle satır aralarını iyi okumak lazım. Siyasi olarak pek bir şeyin değişmediğini görüyoruz. Ahlaki çöküşün de gümbür gümbür geldiğini daha o zamanlar haber vermiş Hüseyin Rahmi Gürpınar. İyi klasik romanlardan genelde çıkardığım sonuç bu oluyor. İnsan faktörünün olduğu yerde yozlaşma, bozulma, bencillik hep var maalesef.

Romanın dili yer yer oldukça komik, dönemin hiciv sanatına harika bir örnek. Bir de diyalogların çok başarılı yazıldığını söylemeden geçemeyeceğim. Epey diyalog var kitapta ve karakterlere cuk oturan, kitaba zenginlik katan cinsten olmuş. Hüseyin Rahmi'yi fena ıskalamışım. İlk romanını okumak kırk yaşımda nasip oldu. İzmir Hilltown'daki Pan Kitabevi'nde kitap bakarken görevli arkadaş yardım teklif etti. Ben de Yapraklar Evi kitabından elinizde var mı, artık basılmıyor gerçi dedim ve oradan muhabbete başladık, konu yayınevlerinin fiyat politikalarına vs geldi. Sonra baktım elimde bir kitap tutuyorum. En son ne zaman birinin tavsiyesiyle bu şekilde kitap aldım hatırlamıyorum ama bunu alıcam dedim. Adını bilmediğim o arkadaşa da çok teşekkürler tavsiyesi için :)
Profile Image for Sinem.
344 reviews206 followers
December 29, 2022
Algı yönetimi iğrenç bir şey, unutmaya bu kadar meyilli bir coğrafyada çok da tehlikeli bir şey aynı zamanda. Üstelik Hüseyin Rahmi Gürpınar bu dönemde yaşasa yine tarihten silmeye çalışacaklardı. Kemal Tahir, Nazım Hikmet, Suat Derviş, Sabahattin Ali gibi zamansız bir aydın kendisi ve iyi ki bir şekilde kendisiyle tanıştım. Kitaba dair pek bir yorumum yok, kişisel sebeplerden yarısını Eylül sonu kalanını Aralık sonu okudum. kitabın insanı düşünmeye zorladığı her şey çok güzel, tek eksisi zamanında tefrika olarak yayınlandığı için bazı yerleri sünmüş, bariz bir editör elinden geçmesine ihtiyacı var. tanışmamız böyle oldu, 2023'te daha yakın bir ilişkimiz olacak umuyorum ki.
Profile Image for Rüçhan.
373 reviews8 followers
May 9, 2020
Hüseyin Rahmi Gürpınar pîrimin külliyatı çok, çok geniş. Henüz tamamını okumaktan epey uzağım. Fakat Gürpınar'ın düşgücünün, yaratıcılığının kemâline erdiği kitaplardan biri desem çok mu erken bir yargıya varmış olurum?

Cumhuriyet'in ilk yıllarında -belki de daha yıl bile olmamış- İstanbul'un yeraltı dünyasına, İstanbulluların aşk maceralarına tanıklık edeceksiniz bu kitapta. Ruhsal sıkıntılar, buhranlar, türlü türlü edepsizlikler, dile gelmez ahlâksızlıklar, duyanın yüzünü kızartacak kepazelikler, fuhuş, aldatma, iftiralar, yalan, içki, uyuşturucu, her türlü düzenbazlık ve hileler, kulamparalık, swing'ler, orgy'ler, cinnetler, cinayetler ve daha neler neler.

Ruhuna rahmet ey üstat. Nasıl bir dönemde yaşadın, kimlerden neler duydun da böyle bir dünya kurdun kafanda? Ta o zamanlarda ahlaksızlık suçlamalarıyla bu kitabının mahkemelere düşmesine şaşmamalı. Bugün bile "diziler ahlâkımızı boziyiii" serzenişlerini duyuyoruz. Bu kitap hâlâ günümüz engizisyonunun lincine uğramadıysa, bilin ki pek tanınmadığındandır. Velhasıl, kendi dilinizin edebiyatını bilin, tanıyın, okuyun, öğrenin.

Koç Üniversitesi yayınlarının ikili basımını özellikle öneriyorum. Önce sadeleştirilmiş metin, ardından özgün metin olmak üzere iki kitap bir arada basmışlar. Biraz hacimli ve ağırca bir kitap olmuş ama kesinlikle yararlı. Dili aslında hiç mi hiç ağır değil. Eski sözcük dağarcığınıza güvenmiyorsanız bile, özgün dilinden okumayı deneyin derim.
Profile Image for Esra.
12 reviews
July 24, 2023
Okuduğum ilk Hüseyin Rahmi kitabı olarak bitirdikten sonra “Sen senelerdir nerelerdeydin?” dedirtti.

Çok sevdiğim bir arkadaşımın önerisi üzerine ve uzun uğraşlar sonucunda sahaflarda buldum; zaten o da zamanında üniversite kütüphanesinden aldığını söylemişti. Eski baskısını okumak geçmişe yolculuk yapmanıza daha da çok yardımcı oluyor.

Tasvirleri, tespitleri, yermeleri, övmeleriyle zekasına hayran kaldığım Gürpınar’ın diğer kitaplarını da merak etmeme sebep oldu. Kesinlikle öneriyorum.
Profile Image for Volkan Yuca.
3 reviews
December 19, 2019
20. Yüzyıl başlarinda bu kadar akıcı ve hayal gücünüzü harekete geçiren bir dil kullanmak inanılır gibi değil. Okurken heyecanın kesilmeden devam ettiği bir eser.
Profile Image for Esra.
205 reviews6 followers
July 17, 2025
3,5/5

İki deli bir araya gelmemeliydi :/

Tefrikadan kitaba dönüşen çoğu romanda olduğu gibi azıcık uzatıldığını düşünüyorum ama çeşitli sebeplerle bir ay boyunca okumuş ve sürekli ara verip geri dönmüş olmama rağmen ne olay örgüsünden koptum ne de sıkıldım, gayet akıcı bir okuma serüveni (yalnız ciddili serüven ha, bir ayı bile azıcık geçti, nereye gitsem o da benle geldi shfjfj) sundu bana. Çok şaşırtıcı, sinir bozucu, üzücü, yer yer güldürücü, ürkütücü garip bir romandı. Yalnızca bana delilik/akıllılık kavramını beklediğim kadar sorgulatmadı. Ben Şa(m)dan ve Nuri'nin deli olduğunu düşünüyorum, acaba değiller mi ya diye sorgulamadım, sanırım çok düz biriyim 😅 Ha ama akıllı geçinenlerin de onlardan farksız olduğu kesin. Öyle yani; gerek ahlaki, toplumsal ve siyasi anlamda sinir uçlarına dokunan kışkırtıcı bir yanı olmasıyla gerek felsefecileri de referans gösterip beyin açıcı (ya da yakıcı) uzuunn uzun söylemleriyle, gerekse heyecanlı, merak uyandıran olay örgüsüyle gayet iyi bir kitaptı. Arkadaşlarımla kitap üstüne yapacağımız kritik sonrası yıldız sayısını yenileyebilirim ama şimdilik 3,5 diyorum. 👌🏻
Profile Image for Emir Kaymakoglu.
169 reviews17 followers
August 28, 2022
H. R. Gürpınar, Türk romancılarının en sevdiklerimden biridir. İyi romancılığının yanı sıra Tanzimat Osmanlısı ve Cumhuriyet döneminin gerçek entelektüellerinin de başında gelir. "Ben Deli Miyim?" H. R. Gürpınar romancılığının en iyisi gibi görünüyor. Cumhuriyetin birinci yılında, Son Telgraf gazetesinde tefrika ettiği bu roman, dilimizdeki öncül yeraltı edebiyatı romanlarından biri kabul edilse sanırım isabetli olur. Kalender Nuri ve Şadan isimli, gâvurların dediği şekilde iki 'frenemy' (Dost gibi görünen düşman)'nin "ahlâka aykırı" maceralarını okurken, Gürpınar'ın siyasi ve toplumsal eleştirilerini, Nietzsche ve Comte gibi filozoflara saygı duruşu niteliği taşıyan alıntılarıyla birlikte görürürüz.

Cumhuriyetin birinci yılıymış yüzüncü yılıymış fark etmez. Bu topraklarda farklı düşünce, siyasi eleştiri, erkin tekerine çomak sokmak asla cezasız kalmamıştır. Hakkında "ahlâka aykırı neşriyat" gerekçesi ile dava açılan Gürpınar, esasen Cumhuriyetin ilan edildiği günlerde ortaya çıkan yolsuzlukları romanına konu ettiği ve dönemin hükümetini şiddetle eleştirdiği için yargılanmış ve her ne kadar beraat etse de ahlâki değil fakat siyasi bir sebeple ahlâksızlıkla itham edilmiştir.

Koç Üniversitesi Yayınları'nın bu özel baskısında hem latin harflerinde akratılmış orijinal metin hem de sadeleştirilmiş metin bir arada yer alıyor.

Profile Image for Fatih.
98 reviews2 followers
March 4, 2019
Kimler deli, kimler akıllı, ahlak ne demek, ahlak kavramının üzerine çıkabilir miyiz, bu dünyanın ağırlığından kendimizi nasıl kurtaracağız, gördüklerimiz, hissettiklerimiz bir yanılsama mı, bir çıkış yolu var mı doğuyla batının arasında kalmış ama ikisi de olamamış bizler için?

Bu kitap bunlara tabi ki cevaplar vermiyor ama kahramanımızın bunlar içinde kıvrandığını düşünüyorum. Harika bir kitap.
Profile Image for Terss.
660 reviews36 followers
December 9, 2022
Büyük umutlarla başladığım için belki bu kitapta umduğumu bulamadım. Yıllardır eski baskılarını kovaladığım kitap nedense bana gizli sırlar verecekmiş gibi geliyordu. Ama okuduğum kitapta derinliksiz bir polisiye hikayesi buldum. Evet klasik bir Hüseyin Rahmi Gürpınar çizgisi var, dönem tahlili olarak okumak mümkün. Ama işte sadece bu kadar.
Profile Image for Hale.
17 reviews
October 26, 2025
Başlarda annesi ve üvey babasına saydırdığı kısımlar epey eğlendirdi, Revan Hanım'a yaptıkları entrika da sonuçlanana kadar bir şekilde aktı kitap ama bir zaman sonra tekrara düştü.

Ortalarına doğru merak edip tefrika tarihine bakınca tadım kaçtı. Kimileri o dönemde kullandığı bu skandalize dili cesur bulmuş fakat memleket ateş çemberiyken Heybeliadada'ki köşkünden sefa düşkünü âlemci "deli"leri tasvir etmek cesaretten fersah fersah uzak bana kalırsa.
3 reviews1 follower
November 2, 2025
Eyy Halis muhlis delimiz Hüseyin Rahmi Beyyy edebiyat müfredatımız sizi nasıl hain köşelerde saklamış bizlerden. O ne lakırdı, ne söz oyunları, ne mekanlar, ne insanlar… Konudan sapıp uzuun uzadıya giden yerlerde bile okuyucuyu unutmayıp sonuna bir karakterin ağzından “E hadi be iyice uzattın lafı” diyecek kadar düşünceli, “ben böyle konuşur giderim siz çok da şeyapmayın” dercesine umarsız. Gülerek, heyecanlanarak, yer yer “amman bee bu da” diyerek okuduk efenim. Evet, delisiniz; şaşkın ve kafası karışık ülkeciğimizin en munis delilerinden. Sevgiler.
Profile Image for karakedidalis.
67 reviews1 follower
September 27, 2022
Edebiyat dersinde hiç ilgimi çekmeyen yazarların yıllar sonra bir şekilde aklıma düşmesi ile eserlerini okumaya karar verdim. Hüseyin Rahmi Gürpınar şaşırtıcı bir seçimdi, okuduğum ilk eseri Ben Deli Miyim? ise daha da şaşırtıcı bir seçim oldu. Bu kadar akıcı (eski dile ait bir sürü kelime olmasına rağmen), sürükleyici ve merak uyandırıcı olmasını beklemiyordum. Her bir karakterin öyle cümleleri var ki alıştıktan sonra “Bu cümleyi kursa kursa o kurardı.” diyorsunuz. Kalender Nuri ve ‘Şamdan’ Şadan atışmalarını okumak çok keyifliydi. Bir yandan topluma oldukça gerçekçi, hiciv dolu bakış söz konusu. Her türlü pislik var: uyuşturucu, taciz, tecavüz, yankesicilik, zamparalık, zoofili, pedofili, hainlik, neler neler… Okurken bir yandan bu çürümüşlükler rahatsız etti, bir yandan toplumda hiçbir şey değişmemiş aynı tas aynı hamam dedirtti… Tek üzüldüğüm karakter Revan hanım oldu, o da aşktan mıdır nedir katil olsa bile kocasını ele vermeyerek sinirlerimi zıplattı. Bilmiyorum evlendiğim adamın yarı deli olduğunu öğrensem ne yaparım? Aşırı kriminal olduğu için sempati veya anlayış besleyemedim onun gibi.

Nuri’nin kuyudayken bile lafazanlığından bir şey kaybetmemiş olması epey güldürdü. Hele çıplaklığıyla dikkat çekip kitle topladıktan sonra verdiği mesajlar… Bu arada Nuri’nin aşırı hareketleri dolayısıyla yazar yargılanmış sanırım, yani o döneme göre şaşılmayacak bir şey olsa da bence yazara ve karaktere sükse yaptırmış.

Genel olarak yabancıladığım kelimeler dışında su gibi akıp giden bir eserdi, önyargılarım uçup gitti. Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın diğer eserlerini okumak için çok hevesliyim diyebilirim.

Not: okuduğum kitabın yayınevini tebrik ederim, göz yormayan bir tasarım… Kesinlikle sıkışık, kargacık burgacık 300 sayfadansa bu tasarımla 500 sayfa okumayı seçmekle iyi yapmışım. Elinizde tutup göz gezdirirken bile keyif alıyorsunuz. Minik ama hoş detaylar (:
82 reviews1 follower
March 30, 2025
“Kısa süreli hastalığından kurtulup iyileşip öfkelenen biri de, “Niçin beni tedavi ederek duyguları kalın ve hassasiyetten uzak, sağlam vücutlu, alelade insanlar sürüsüne karıştırdınız?” serzenişiyle doktoruna darılıyor.”

“Bu sıkıcı hayatın usancı içinde bunalıp ölmemek için her an bir eğlence arayarak kendimizi avutmaya uğraşmak zaruretindeyiz. Hele hayata savaş açan deliler hastalıklarını kahkahalarla boğmaya daha ziyade muhtaçtırlar.”

“Rezillik tatlı şey, utanç sahte bir his… En utangaç geçinenlerin ne kadar arsız olduklarını gizli kalması garantilenmiş bir halvette görmeli.”

“Fakat ilerleme dediğiniz ifrit sizin bu aptalca arzunuza rağmen ne yapıyor görmüyor musunuz? Dakikada yüz bin vücudu zaptedecek cehennem aletleri, zehirli gazlar, bombalar, gölgeler yaratıyor.”

“Ey iradeli efendi! Sen ateşte yanan, soğukta donan, suda boğulan bir saniye havasız yaşayamayan birkaç okka kemik ve et yığınısın. Senin denge, akıl dediğin şey vücut makinene lazım olan ahengi temin için birçok şartlar altında sürtmeden, işleyebilmesinden ibarettir.”
Profile Image for Nihal Sever.
54 reviews8 followers
December 1, 2022
Yazarın sadece ismini görüp gönül rahatlığıyla alabildiğiniz kitaplar vardır. İşte "Ben Deli Miyim?" de Hüseyin Rahmi Gürpınar'ın Hüseyin Rahmi Gürpınarca bir eseri. Kitap, kitabın baş delilerinden olan Şadan'ın kendi deliliğini sorgulamasıyla başlıyor. Birkaç sayfadan ibaret olan bu deli miyim iç tartışması benim kitabı sevme nedenlerimden biri sadece. Olay akışı sürüp giderken annesiyle olan konuşmalarına şahit oluyoruz. Kitap ilerledikçe Şadan'ın bahsettiği delilik ölçütü biraz daha ahlak sınırlarından çıkarcasına devam ediyor. Kitabın diğer "deli"si Kalender Nuri'nin hikayeye katılımıyla artık felsefeci bir durumdan çok ruhani bir hikaye okumaya başlıyoruz. Bu noktadan sonra okuduğum her durumun beni biraz daha rahatsız hissettirdiğini söylemeden geçemeyeceğim. Hem bilmediğim bir bilinç durumunu anlamaya başlıyorsunuz hem anlatılan durumun olmaması için iç geçiriyorsunuz. Kitabın sevdiğim bir diğer özelliği de bu aslında, birkaç duyguyu aynı anda verebilmesi.
Kalender Nuri evli bir kadın olan Revan Hanım'a aşık olur ve ona göz koyar. Revan kocasına sadık genç bir kadındır. Nuri'nin amacı doğrultusunda kocasından ayırmaya dair planları başlar delilerin. Bu noktadan sonrası spoiler'a girmesin, anlatmayacağım. Fakat Revan, Revan'ın erkek kardeşi, kocası ve en nihayetinde bizim iki delinin kendi aralarında da kavgası sonucu işler tatlı bir deli hikayesinden cinnet haline dönüşür.
Yazarı Hüseyin Rahmi Gürpınar, Türk Edebiyatı'nda en sevdiğim isimlerden biridir. "Ben Deli Miyim?" i yirmili yıllarda yazmış ki popüler edebiyattan da eserler okuyan biri olarak söyleyebilirim ki edebiyat kalemi, hayal dünyası en ben bilirim yazarcılardan kusura bakmasınlar bence daha üstün.
Profile Image for Ebru.
98 reviews19 followers
December 12, 2024
'Evet, sen delisin' diye cevap vermek istiyorum.

Mütareke döneminde yazılmış bu roman önce gazetede tefrika edilmiş sonra kitap olarak basılmış. İlginç bir şekilde mütareke dönemine dair hiçbir şey yok. Siyasi imalar çok az. Uyuşturucu, seks, haytalık, sarhoşluk, fuhuş ve çok okumuş bir delinin zihinsel buhranları.

İşgal dönemi aynı zamanda bir ahlak krizi olarak da anlatılır. Bugün bu kitap ahlak normlarına meydan okuması ile biliniyor ama aslında bir ahlak krizinin timsali olarak görmek daha doğru olur gibime geliyor. Çünkü normlara meydan okurken bizi düşündüren bir tarafı yok.

Kitap elimde süründü. Ama eski Türkçe'nin masalsı tınısının ve İstanbul sokaklarının tasvirinin hatırına direnerek okudum.
26 reviews
July 18, 2024
Sanırım kitap yazıldığından beri ülkemizde çok bir değişiklik olmamış. O zaman yaşananlar şimdi yine yaşanıyor, tarih tekerrür ediyor. Karakterler bu zamandan, konuşmalar bu zamandan… Gürpınar’ın bu çok katmanlı romanının çok daha uzun olmasını isterdim, o zamanda böyle bir kitap yazmak ancak büyük bir aklın işi olabilir. Çok çok beğendim.
Profile Image for seha yaren.
21 reviews
June 6, 2025
şadan ve nuri. iki deli fakat bir çok insandan daha akıllı. zengin bir kadını kocasından ayırıp yerine geçme arzusu duyan nuri fakat yerine bunu başaran şadan. şadandan ve revandan intikam almak ve şadanın karısına sahip olmak isteyen nurinin başına gelen acı son ve tamamen deliren şadanın hikayesi.
This entire review has been hidden because of spoilers.
3 reviews
April 25, 2020
Etkileyici bir eser. Delilik, akıllılık ve ahlak üzerine kısır sorular ve o soruların üstünde giden bir hikaye. Karakterler neredeyse sürekli konudan saparak herhangi bir konuda monoloğa başlıyorlar. İşte bu anlarda yazarın kendi fikirlerini okuduğumu hissettim.
Profile Image for Eren Güzey.
13 reviews2 followers
August 11, 2024
Eminim bir çok kişi benim gibi şaşkınlıklar içerisinde okudu bu romanı. 1925 yılında kokain, eş değiştirme, eşcinsellik, üçlü seks gibi kavramları bu kadar cesur bu kadar olduğu gibi hatta zaman zaman kokainin etkisine özendirecek bir roman yazmak delilik. Bu roman bugün yazılsa günlerce gündem olur Hüseyin Rahmi linçlenir. Kendisi üzerinden bir kutuplaştırma mekanizması işletilirdi. Sanırım tam da tüm bunlardan dolayı çok seviyorum Hüseyin Rahmi’yi.
Profile Image for Emirhan Aydın.
Author 21 books74 followers
July 1, 2021
"Eğer gökler, tatlıcının fena yağlı baklavası gibi kat kat ise biz kanatları cennete dokunan güvercinlerin pervazıyla üst tabakalarda süzülüyoruz."
Profile Image for Derya Tekin.
10 reviews2 followers
October 4, 2021
Hüseyin Rahmi'nin kendine has uslubu ile yine çarpıcı konuları işlediği güzel bir eseri. Heyecanla okutuyor.
Profile Image for Asiye öztürk.
8 reviews14 followers
September 7, 2016
Hüseyin Rahmi nüktedan tarzıyla hep sevdiğim yazarlar arasındadır. "Ben deli miyim" yazarın tarzına aşina olanlar için tipik bir Hüseyin Rahmi romanı.
Maalesef ben bu kitabı pek sevemedim. Delilik ve ahlak kavramlarını felsefiyi bir derinlikle tartışmaya uğraşıyor yazar ama hikaye zaten akli melekeleri yerinde olmayan iki karakter üzerine kurulu olduğundan amacına ulaşamıyor. Fakat yer yer ahlak, adalet ile alakalı enfes tespitlere denk geliyorsunuz.
Ana karakterler hiç sempatik değiller haliyle pek bağ kuramıyorsunuz kendileriyle. İlahi adalet yerini buluyor kitabın sonunda neyseki.
Kitaba dair asıl önemli nokta bugün dahi tabu kabul edilen mevzuların Hüseyin Rahmi tarafından cüretkarca ele alınabilmiş olması. Yazarın başı hakkında halkı ahlaksızlığa sevketmek minvalinde davalarla epey bir ağrımış. Yani sansürden nasibi alanlardan Hüseyin Rahmi de.
This entire review has been hidden because of spoilers.
Profile Image for Behçet Necatigil.
478 reviews46 followers
Read
May 24, 2017
Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın romanı (1924) • Yazarın bu eseri edep ve ahlaka aykırı olduğu gerekçesiyle mahkemeye verilmiş, sonra da beraat etmişti. • Konu: Şadan adında varlıklı ve işsiz güç­süz bir delikanlı, akılca kendi ayarında Kalender Nuri ile birlikte Haşmet Bey-Revan Hanım ailesine musallat olur. Gülünç, hazin, iğrenç olaylardan sonra kadını kocasından ayırırlar. Fakat Kalender Nuri ile Şadan’m arası bu kadın yüzünden açılır; Şadan daha önce davranarak kadınla evlenir. Kalender Nuri yeni kankocayı rahat bırakmayınca, akhnın zaten pek yerinde olmadığını söyleyen Şadan, Kalender Nuri’yi ıssız bir kuyuya atarak öldürür; kendisi de Nuri’nin hayalinin her yerde peşinde olduğu kuruntusu içinde, bir gün beynini dağıtır, ölür
Displaying 1 - 30 of 30 reviews

Can't find what you're looking for?

Get help and learn more about the design.