Jump to ratings and reviews
Rate this book

Pardayanlar

Rate this book
Paperback. 13,00 / 20,00 cm. In Turkish. 582 p. Çevirmen : Murat Sertoglu “Ne daragaçlarina çevrilecek bir ormanim, ne fena niyetlerimi dindirecek bir köyüm, ne zindanli bir satom, ne de bana yaltaklanacak, dalkavukluk yapacak adamlarim, muhafizlarim var. Bu bakima ve bu ölçüye göre ben büyük bir senyör sayilmam. Fakat insanlik ve seref bakimindan aramizda hiçbir fark olmadigina inaniyorum. Tipkikiliçlarimiz arasinda fark olmadigi gibi.” Yil 1553. Disaridaki savaslardan çok, içerideki entrikalarla bogusan Fransa diken üstündedir. Üstelik Protestanlarla Katolikler arasindaki mezhep savasi cephelerden tasmis Paris sokaklarina dek ulasmistir. Bu hengamede, asklarini yasayamadan ayri düsen François de Montmorency ile Jeanne de Piennes’in basina gelen korkunç bir olay, bundan 16 yil sonra bambaska nefretleri, bambaska sevgileri ve bambaska maceralari beraberinde getirir. Bu maceranin merkezinde ise baba-ogul Pardaillanlar vardir. Pardaillanlar kahramanliklariyla nam salan, kazandiklari parayi sürekli dagittiklarindan ötürü eski püskü kiyafetlerle gezinen, yazin susuzluga, kisin açliga talim eden iki gezgin sövalyedir. Ancak yeri geldiginde yemegin en iyisini yemegi, kizlarin en güzeline sevdalanmayi da bilen bu iki sövalye, ask ve dostluk için canlarini tehlikeye atmaktan çekinmezler. Michel Zévaco’nun 1900’de tefrika seklinde yayinlamaya basladigi, Sartre’in kesfi ve tesvikiyle bir efsaneye dönüsen Pardayanlar serisi, gözden geçirilmis eksiksiz çevirisiyle yeniden okurlarinin karsisinda.

582 pages, Paperback

First published June 6, 1907

9 people are currently reading
72 people want to read

About the author

Michel Zévaco

462 books146 followers
Michel Zevaco (also written as Zévaco) was a French journalist, novelist, publisher, film director, and anti-clerical as well as anarchist activist.

Michel Zevaco founded the anarchist weekly magazine Gueux (French, Beggars) on March 27, 1892. A month later he was jailed for 6 months and fined for praising Pini and Ravachol. Afterwards he wrote for Sébastien Faure's journal, Libertaire, as well as for the anarchist newspaper La Renaissance. In 1898, he edited l'Anticlérical, for the Anticlerical League of France and was involved in supporting Alfred Dreyfus during the eponymous Dreyfus Affair.

Zevaco's famous cloak and dagger novels Les Pardaillan, began to be serialized in the daily newspapers in 1900 to great popular success. Yet he is today quite unknown, in spite of the new interest aroused by popular literature.

A former school teacher, then an officer, he became a militant journalist, who wrote for various revolutionary newspapers, of anarchist tendency. He became famous mainly for the part he played in the anti-clerical struggles at the end of the 19th century. Then, as a writer of serial novels, he published works which had a great success in Jean Jaurès' daily La Petite République, and he became appointed serial writer for Le Matin from 1906 to his death.

His already well-established popularity was made even greater by his promising beginnings as a film-director in 1917. His novels first published by Fayard and Tallandier were republished several times and adapted for the screen; the latest paperback edition only gives a mutilated version, and is impaired by many cuts.

He is remembered as the author of Les Pardaillan, Le Capitan, Borgia, Buridan, L'Héroïne, l'Hôtel Saint Pol and Nostradamus, his most famous historical novels, but also published novels related to his times. Some of his serials have not yet been published

From Wikipedia, the free encyclopedia

Ratings & Reviews

What do you think?
Rate this book

Friends & Following

Create a free account to discover what your friends think of this book!

Community Reviews

5 stars
38 (56%)
4 stars
23 (34%)
3 stars
6 (8%)
2 stars
0 (0%)
1 star
0 (0%)
Displaying 1 - 8 of 8 reviews
Profile Image for Metin Yılmaz.
1,071 reviews138 followers
December 29, 2022
Tutamadım kendimi ve bu uzun seriye başladım. Oldukça akıcı olduğunu ve başlar başlamaz yüz küsür sayfanın akıp gittiğini görünce iyi ki başlamışım dedim.
Profile Image for Caterina.
1,210 reviews62 followers
July 4, 2022
Spoiler vermemek adına hayatımın en kısa incelemesini yazacağım sanırım. :)

Serinin ilk kitabında dönem Fransa'sındaki entrikalar içinde Jeanne de Piennes ve kızı Löise ile yolları kesişen Pardaillanlarla tanıştım. Birinci kitap öyle bir yerde bitti ki hemen devam kitabına başlasam mı diye düşündüm. :) Bu sözlerimden eserin ne kadar akıcı olduğu anlaşılmıştır sanırım ama okuma planım ayda bir kitap şeklinde olduğundan şimdilik sabretmeye çalışıyorum. Her an dayanamayıp başlayabilirim.
5 reviews
June 23, 2025
1900'lerin başında yazılmış 10 kitaplık serinin ilk kitabı. Seri, 1570'li yıllarda özellikle Paris'te geçiyor. Entrikalar, yönetici kısmın gücü ele geçirmek için mücadeleleri, din savaşları, acımasızlık, aşk ve kahramanlık dolu bir roman. Yani kahramanımız olan şövalyeyi romandan çıkartırsak, günümüze benzerliği şaşırtıcı (ya da şaşırtıcı değil:)


….
"Loyola bunu söyledikten sonra bana yalan söyleme konusundaki fikirlerini açıkladı: Çekinerek yalan söylerseniz insanlar inanmazlar; rol yapacaksınız. Enerjiyle yalan söyler ve yalanı gerekli tüm güçle yeniden onaylarsanız, bunu bir inanç havasıyla durmadan tekrarlarsanız, insanlar doğruyu söylediğinize inanacak ve yalan söylediğinizi kanıtlayabilirlerse bile, inanıyormuş gibi yapacaklardır. Yalanın gerçeğe benzerliği karşısında tedirgin olmak aptallıktır veya inandırıcılığına bağlıdır. Mesela, 'Madam Estampes, Kral 1. François'yı zehirledi,' diye bir yalan söylediğimi düşünün... Önce bir sürü ahmak 'ateş olmayan yerde duman çıkmaz' diye fikirler ileri sürerek şüphelenecek. Bunlara, 'Ben buna inanmam. Fakat birçok kimse Kral 1. François'nın Madam Estampes tarafından zehirlendiğini söylüyor,' sözlerini durmadan tekrarlayan Madam Estampes'ın özel düşmanlarını ekleyiniz. Sonra gerek kendi menfaatleri, gerek rezalete karşı duydukları sempati yüzünden böyle bir dedikoduyu arzu eden birçok korkunç ve dedikoducu insanı düşününüz. İşte Madam Estampes böylece müthiş bir dedikodunun kahramanı olarak kalır.
"Bu durum karşısında Madam Estampes iki şey yapabilir: Ya bu dedikodu karşısında kendisini müdafaa etmeye tenezzül etmez yahut da müdafaa etmeye karar verir. Eğer cevap vermez, kendisini müdafaa etmeye tenezzül etmezse yalan gitgide çevresini daha ziyade genişletir. Birçok kimse, 'Mademki susuyor, o halde cinayeti mutlaka işlemiş olması lazım,' diye bağırmaya başlar. Kendisini müdafaa etmeye kalkarsa, ayrıntı verir, yeni bir şeyler uydururum. Mesela, 'Zehir yeşil tozdu,' şeklinde bir yalan uydururum. Madam Estampes, bunun yalan olduğunu ispat etmek için, kendisinde asla yeşil bir toz olmadığını söyler. İşte bu andan itibaren mahvoldu demektir. Saray halkı, asilzadeler ve halk artık ikinci yalanla meşgul olmaya başlarlar. Birinci yalan, bir hakikat olarak kabul edilmiştir bile. Şimdi münakaşa konusu kralın yeşil yahut mavi bir tozla Madam Estampes tarafından zehirlenmiş olmasıdır. Madam Estampes'ın, kralı zehirlediğinden artık hiç kimsenin şüphesi bile kalmaz."
This entire review has been hidden because of spoilers.
Profile Image for Ömer Faruk.
165 reviews26 followers
February 26, 2023
Lise edebiyat derslerinde öğretilen edebiyat akımlarındaki romantizm akımının bir örneğini okumuş oldum. Öğrenirken bu akımdan üretilecek eserlerin değersiz olacağını düşünmüştüm ama bunun tadı ve keyfi de farklıymış.

İnsan bazen griliği değil, siyah ve beyazı da arıyor. İyilik ve kötülüğün çarpışmasını ve sonunda iyiliğin kazanmasını istiyor. Jean Pardaillan gibi tamamiyle iyilik, yardımseverlik, yücegönüllülük, cömertlik ve elbette cesaret ile kuvvet timsali bir karakteri okumaktan keyif alıyor. Karakterlere teker teker baktığımızda, Jeanne ve kızı Loise güzellik, fedakarlık ve sadakat timsali, François de Montmorency keza aşk, bağlılık ve cesaret örneği, Henri de Montmorency hainlik, bencillik, komploculuk ve acımasızlık temsili... Örnekler böyle giderken yalnız bir istisna mevcut: baba Pardaillan.

Baba Pardaillan hayatta kalmayı ve oğluna iyi bir gelecek sunabilmeyi hedefleyen, yüce amaçlara sahip olmayan ancak cesur ve becerikli bir şovalye. Bu hayatın içinde Henri'nin verdiği bebek kaçırma gibi alçak bir görevi dahi yerine getirebiliyor. Her ne kadar bundan pişman olup duygularına yenik düşerek bebeği annesine geri teslim etmiş olsa da; yıllar sonra Henri ile tekrar karşılaştıklarında, yeniden onun emrine girmekte bir beis görmüyor. Realizme yakınsayan tek karakter Honore Pardaillan.

Yine akımın bir özelliği olan sürekli tesadüfler ve inişli çıkışlı gerilimli olaylar dizisi. Bu plot nasıl çözülecek diye düşünmenize gerek kalmıyor. Gerçekleşmesi imkansıza yakın bir dizi tesadüf ile sorun çözülüyor ve yeni bir düğüm çoktan atılmış oluyor.

Karakter zenginliği yine artı puan.
Profile Image for Baki.
134 reviews
December 6, 2022
10 ciltlik mükemmel bir eserin girişi... Sizi alıp götürüyor....

Alıntılar;

-"Sevincimle savaşabilirim ama onu yenemem."(syf.23)
-"Merak etmeyin" dedi. İnsanların çektiği acı hakında çok şey biliyorum. Aynı acı, köylülerin mütevazı kulübelerinde ve kralların şatolarında da bulunabiliyor. Bunu bilmek bana susmayı öğretti."(syf.91)
-"Cömert bir ruh için, gerçekten güvendiği bir varlığın ihanetinden daha acı verici bir manzara yoktur."(syf.187)
-"Dünyada hiçbir şey beni güveniyle şereflendiren kimsenin isteğini yerine getirmekten alıkoyamaz."(syf.234)
-"Yalan... Bu, hayatla yüz yüze gelen ve ona, 'Sen bir hiçsin,' diyenlerin en güçlü silahıdır. Vicdanını yoklayanların ve ona, 'Sen bir hayalden başka bir şey değilsin,' diyenlerin silahıdır. Hoi polloi yalandan nefret ediyor olmayı, çünkü onun gücünü anlasaydı, onu bize karşı kullanırdı ve biz de kaybolurduk. Ama biz Renato, yalan söyleyebiliriz ve yalan söylemeliyiz, çünkü yalan tüm sağlam hükümetlerin temelidir."(syf.263)
-"Görüyorsunuz, sonuç olarak mutlu olmak için çok zeki olmaya gerek yok ve kendi kendilerini mutlu etmeleri için insanları rahat bırakmak yeterli."(syf.301)
-"İnsanlar birbirlerine yalan söylemeye ve yalanı bir düşmanı aldatmanın en iyi yolu olarak görmeye o kadar alışkındır ki, bu durum gerçeği söyleyerek gayelerine ulaşmayı kolaylaştırır. Bu halde de Pardaillan, içgüdüsel olarak dürüsttü."(syf.470)
Profile Image for Can Arat.
188 reviews1 follower
October 8, 2024
Emrah Safa Gürkan'dan duyduğum bir kitaptı. Açıkçası biraz mesafeli yaklaşıyordum hem daha evvel üç silahşörler falan gibi benzeri konularda, genre da olan şeyler okuduğum için hem de biraz bu tip romanlar eskisi kadar ilgimi çekiyor mu suphesinde olduğum için. Ama son derece sürükleyici, azımsanmayacak karakter sayısına ve farklı hikaye plotlarına rağmen hiç de kafa karıştırmadan akıp giden bir roman. Basit, net ve her ne kadar belli bir dönemde ve bölgenin koşullarında geçiyorsa da karakter derinliği ve olayların insani temeli açısından zamansız bir eser olmuş.
Profile Image for Eren Yaşaran.
64 reviews1 follower
August 10, 2025
Tarihi gerçeklikler arasında kendisine yer açmış çok akıcı bir kurgu eser. günümüz romanları ile Shakespeare dili arasında köprü olduğunu hissedeceğiniz sevilesi hafif ağdalı bir dili mevcut
Profile Image for Sezer Akın.
160 reviews4 followers
November 8, 2024
Michel Zevaco'nun Pardayanlar'ın ilk kitabı, okuyucusunu Fransa'nın hareketli ve karmaşık tarihine, cesur kahramanların ve heyecan dolu maceraların dünyasına götüren etkileyici bir giriş yapıyor. Bu eser, tarihi roman türünün en başarılı örneklerinden biri olarak kabul ediliyor ve hem tarihi hem de kurgusal unsurları ustalıkla harmanlıyor ve gerçekten de öyle!

Romanın başkahramanı Pardaillan, cesareti, zekâsı ve adalet duygusuyla dikkat çeken bir şövalye olarak öne çıkıyor. Zevaco, Pardaillan karakterini güçlü bir şekilde inşa ederek, okuyucunun onunla empati kurmasını sağlıyor. Zevaco'nun anlatım tarzı, detaylara verdiği önem ve olay örgüsündeki ustalık, Pardayanlar'ı soluksuz okunan bir macera romanı haline getiriyor. Yazarın tarihsel olayları ve karakterleri kurgusal bir hikayeyle birleştirme becerisi, hem tarih meraklılarını hem de macera severleri tatmin ediyor. Eser, zengin betimlemeleri ve dinamik diyaloglarıyla dönem atmosferini başarılı bir şekilde yansıtıyor.

Pardayanlar, tarihe ilgi duyan ve aynı zamanda destansı kahramanlık hikayelerinden hoşlanan okurlar için iyi bir seçim. Serinin geri kalan kitaplarını heyecanla okuyacağım. Elbette edebi bir şaheser beklemeyin, lakin tarihsel bir serüven konusunda sizi üzmeyeceği kesin.
Displaying 1 - 8 of 8 reviews

Can't find what you're looking for?

Get help and learn more about the design.