Jump to ratings and reviews
Rate this book

The Politics and Poetics of Translation in Turkey, 1923-1960

Rate this book
The present book is a bold attempt at revealing the complex and diversified nature of the field of translated literature in Turkey during a period of radical socio-political change. On the broad level, it investigates the implications of the political transformation experienced in Turkey after the proclamation of the Republic for the cultural and literary fields, including the field of translated literature. On a more specific level, it holds translation under focus and explores the discourse formed on translation and translators while it also traces the norms (not) observed by translators throughout the 1920s-1950s in two case studies. The findings of the study suggest that the concepts of translation both affected and were affected by cultural processes in the society, including ideological and poetological ones and that there was no uniform way of defining or carrying out translations during the period under study. The findings also point at the segmentation of readership in early republican Turkey and conclude that the political and poetological factors governing the production and reception of translations varied for different segments of readers.

332 pages, Paperback

Published January 1, 2008

3 people are currently reading
38 people want to read

About the author

Şehnaz Tahir Gürçağlar

11 books2 followers

Ratings & Reviews

What do you think?
Rate this book

Friends & Following

Create a free account to discover what your friends think of this book!

Community Reviews

5 stars
9 (60%)
4 stars
5 (33%)
3 stars
1 (6%)
2 stars
0 (0%)
1 star
0 (0%)
Displaying 1 - 2 of 2 reviews
Profile Image for Zeynep T..
925 reviews131 followers
dnf
January 24, 2022
Kaynakça ve dizin çıktıktan sonra 381 sayfa kalan kitabın toplam 220 sayfasını okudum ve devam etmeyeceğim.

Bu eser yazarın 2001 yılında tamamladığı doktora çalışmasının kitaplaştırılmış hali. Giriş kısmı çok uzatılmış. Burada belki 2-3 sayfalık kısa bir yazı yeterli olurdu. Ayrıca içerik zaten başta maddeler halinde verilmişken her bölümün başında neredeyse iki sayfa o kısımda neler anlatılacağını söylemek gereksiz. Doktora tezi kitaba uyarlanırken akademi sistematiğinden ve dilinden uzaklaşılmalı. Genel okuyucuya hitap eden kurgu dışı kitap anlayışı benimsenmeli.

Kitabın önemine gelirsek; yazarın, Tercüme Bürosu'nun batılılaşma, "Türk rönesansının" gerçekleştirilmesi amacına vakfedilmesi hususunu tartıştığı kitapta bu bağlamda çeviride yerlileştirme ve sadık kalma karşıtlığına değinilmekle kalınmayıp siyasal ve sosyal bağlam, metin analizleri, 1923 ve 1960 yılları arasında özel yayınevlerinin üretimleri gibi konuların üzerinde de ayrıntısıyla duruluyor.

Dil ve harf devriminden giriş yapan yazar sadece genç cumhuriyeti değil devrimlere kaynaklık eden Yeni Lisan hareketi gibi imparatorluk dönemi gelişmelerini de ele almış. Ortak bir kültüre, dile ve tarihe dayalı ulusal kimlik inşaasında halkevlerinin, köy enstitülerinin, devlet radyosunun önemi yanında Tercüme Bürosunun tarihinin ve faaliyetlerinin analizi de yapılıyor.

Okuduğum yere kadar yorumum bu şekilde. Merkez Dışındaki Çeviri bölümündeki Kemal Tahir incelemesini de okuyup kütüphaneye iade edeceğim kitabı.

Son olarak bu eser yakın dönemde çeviri eser üretimi ve çeviri anlayışı nasıl şekilleniyor sorusunu da merak ettirdi. Doktora tezi oldukça değerli ama kitap baskısı elden geçirilmeli diye düşünüyorum.
Profile Image for Barbaros.
Author 11 books59 followers
March 22, 2021
Türkiye'de çeviri tarihi çalışmalarının en önemli isimlerinden biri olan Şehnaz Tahir Gürçağlar bu eserinde -eser ifadesini kasıtlı olarak kullanıyorum- erken Cumhuriyet döneminin çeviri etkinliğini hem yöntem hem de içerik açısından çok katmanlı olarak ele almış. Yöntem açısından yalnızca söylem çalışmasıyla yetinmiyor, bunu metinsel analizlerle de destekliyor. Bu analizlerde ise çevirmen normlarını tespit ederek dönemin çeviri anlayışını ortaya koyuyor. Bu sayede bugünkü kabul edilebilir çeviri anlayışı ile geçmişi kıyaslama imkanı buluyoruz. İçerik açısından ise daha önce çalışılmayan pek çok meseleye ışık tutuyor. Hasan Âli Yücel önderliğinde kurulan Tercüme Bürosu'nun faaliyetlerini detaylı olarak incelediği gibi erken Cumhuriyet döneminin özel yayıncılık piyasasına da mercek tutuyor.

Eser büyük bir boşluğu doldurmasının yanında üzerine düşülmesi, aydınlatılması ve çalışılması gereken pek çok noktayı da açığa çıkarıyor. Türkçeye çevrilmesi Türkçe adına büyük bir kazanım olmuş.
Displaying 1 - 2 of 2 reviews

Can't find what you're looking for?

Get help and learn more about the design.