Kitap & Kahve Kulübü discussion

Merhaba!

Muslumanca Yasamak kitabimizi bugun bitiriyoruz. Kitabi okuyup bitirenlere sormak istedigimiz ve bunun uzerinde konusmak istedigimiz birkac sorumuz var;

Kitap sizde nasil bir his birakti, biraz anlatir misiniz?
Kitabın hangi kısımlarını veya yönlerini fazla ya da anlasilmaz buldunuz?
Kitaptan En sevdiğiniz alintilari paylasir misiniz?
Birlikte mutlaka okunması gerektiğine inandığınız bir kitap öneriniz olur mu?

Sizlerin cevaplarindan sonra ben de kendi cevabimi yazacagim:)

Bundan sonraki kitabimiz listede ayni yazara ait son kitap Muslumanca Dusunme Uzerine Denemeler. Bundan sonraki tum listeyi sirayla grup anasayfasindaki bookshelf bolumune ekliyoruz.

Asgari müşteriye birleşmek isteyenler mesafe almak için değil fakat ihtilâflarını şimdilik dondurmasıdır

-Asrı-saadet geçmişte kalmış bir zaman dilimi değil, bir yaşam tarzıdır.

Üstün insan ve kul

Yazım dili ağırdı ama ilerleyince altı çizilesi bölümler çoktu .üstün insan ve kul bölümü düşündürdü.

Batı zihniyetiyle aslında müslümanca yaşayamadığımızı,tavizler verdiğimizi,sorumluluk almamız gerekliliği seyirci kalınmaması

Kesinlikle tekrar okuyacağım bir eser
Müslümanların cihad denince silahı alıp koşacak kadar islamcı ,hayatına islamı taşıyamayacak kadar modernizme kapılmış olması ne acı
Önce kendimizden başlayıp yaşamalı hal diliyle yaşatmalıyız çağlar üstü Asrı Saadet ışığını takip etmeliyiz
Allah muvaffak etsin.

Batı ilminde insan ilahlaştırılırken islam ilminde amaç insanın kul olduğu ve teslimiyetin hatırlatılmasıdır

Birçok bölümü, yazara hak vererek okudum. Kitap yılllar önce yazılmış olmasına rağmen yapılan Tespitlerin halen doğruluğunu koruması yazarın müslümanları iyi analiz ettiğini gösterse de bizlerin hala aynı yerlerde tıkanmamız düşündürücüydü!

Özdenören’in bu kitabından Sezai Karakoç’un İslamın Dirilişi’ne benzer bir tat hakim. Derin analiz ve tespitlerle dolu eseri idrak etmek sancılı bir süreci beraberinde getiriyor. İnsanı dertlendiren bu dert sahibi dimağlardan beslenmek muazzam bir his.

Münevver olmak böyle bir şey işte, şahane bir kitap. Sakin, zarif ve akıcı bir dilde kırmadan eleştiren, abartmadan yücelten, gerçekçi ve tavizsiz. Sayfaları lime lime olana kadar tekrar tekrar okunmalı. En çok da gençlerimiz tarafından. Vesile olduğun için teşekkürler Hatice kardeş.

Ben kitabi aslinda gecen sene tam da bu zamanlar baslamisim. Ama nedense o zaman bir turlu devam ettiremistim, bu defa oyle guzel devam ettiki hani bitmesin dersiniz ya bazilarina ayni oyle hissettim. Allah’tan sonraki kitabimiz da bunun devami :)

Kitap beni tutup silkelemis gibi bir his birakti. Kimi zaman -bana gore- cok agir konulardan bahsediyor, kimi zaman minik bir nasihat veriyor ama her ikisini de ayni nahiflikte anlatmayi basariyor yazar.

Sezar ve Marx kisimlarinda biraz konudan dagildigimi hissettim ama butunden kopmamayi basardi onlarda da.

Kesinlikle Kafa Karistiran Kelimeler ile baslayip bunu okuyup Muslumanca Dusunme uzerine denemeler ile devam etmemiz cok guzel bir uclu oldu diye dusunuyorum.

Kitaptan en sevdigim alintilari;

https://1000kitap.com/HaticeOzdemirTulun sayfama ekliyorum. Boylece hem hep bir yerde kaliyor hem de baskari ayni kitapta nelerin altini cizmis gormek mutluluk veriyor.

“Herkesin birbirini saptırmadan, art niyet aramadan anlamaya çalışması durumunda yanlış anlaşılmanın yolu kesilmiş olur. Buna rağmen “görüş” farkları kalmışsa, bu farkın öznel ve bireysel olduğu kabulünden hareketle düşmanca tavır alma yerine anlayışa ve saygıya dayalı bir temel oluşturabilir. “

Müslümanın en etken tebliğ aracı bizzat yaşayışıdır.

Hal dili

Kitap beni o kadar etkiledi anlatamam İyiki okumuşum. Çağımız böyle .. çağın gereği bu.. ASR ı saadettekiler gibi olmamız mümkün değil diye diye kendimizi ne hale getirmişiz. Müslüman olmayan biri bize uzaktan baksa çoğu şeyleri bizimle aynı ne farkı var mümin olmanın dese ... ama diye başlarız .. sonuçsuz kalır . İkna edemeyiz. Çünkü kal dili değil hal dili. Ne kadar güzel ne kadar içime işledi . Kitabın her satırının altı çizili ben de . Başucu kitabım .

Bir zencinin zenci olduğunu ispat etmesi gerekmez, ama bir Müslüman’ın Müslüman olduğunu yaşadığı hayatla ispat etmesi gerekmektedir.

“Müslümanın bu günkü hali,onun islamdan uzak düşmesiyle açıklanabilir. Ama bu açıklamayı anlayabilmek için bişe İslamı anlamış olmak gerekmektedir” .halimizi anlatan ne güzel bir tespit!

İnsanın, kendisini sorgulamaya iten bir kitap...Sürekli şikayet halindeyiz ; Düzenden , insanlardan , şartlardan v.s. Kendimizi eleştirmekten de bir o kadar uzak ... Çok kere bizim dışımızda gerçekleşir olaylar , müdahelemiz sınırlıdır . Sınırsız müdahele hakkımız kendimizedir. Ama ne kadar çabalıyoruz ? Başkalarıyla uğraştığımız kadar kendimizle uğraşıyor muyuz ?
Kitaptan çıkarımım bu oldu benim : Herkes öncelikle belki de sadece kendiyle uğraşsa toplumda kendiliğinden değişecek ... Çok hoşuma giden bir sözü hatırlattı bana ; "Çocuklarınızı eğitmek için uğraşmayın , kendinizi eğitin , geliştirin . Çocuklarınız da nasibini alacaktır " benzeri bir cümleydi .
Kitap üzerine tartışmalarımızı , süre sonunda değilde , başında başlatsak nasıl olur ? Okudukça paylaşsak . Tabiri caizse , sıcağı sıcağına ... Sindire sindire

Müslüman olmak bedava Kelime-i şehadet getiren birini feriştahı gelse Müslümanlıktan azledemez. Bu sebeple müslüman olmak bedavadan diye Müslümanlığın getirdiği sorumluluk ve sonuçların da bedava olduğu izlenimi var. ..Aslında bunlar, yurttaş olmanın hükümleri ile müslüman olmanın hükümlerini birbirine karıştırmaktadırlar ...bu ne güzel bir tespit 🤲 şahane

Selamınaleyküm hanımlar,

Kaliteli bir kalem okumama vesile olduğunuz için teşekkür ederim, çok yoğun bir düşünce yağmuru altında kaldım diyebilirim okurken. Aslında halimizle tavrımızla Müslümanlıktan uzak bir hayat sürdüğümüzü gözümüze sokan, bizi silkeleyen, canlandırmaya çalışan bu doğrultuda farkındalığımız artırmaya çabalayan bir eser. Hayretle okudum. Sevdim. Diğer kitapla devam edecek olmamıza da çok sevindim.
Kitap da, anlayamadığım zaman zaman derin sularında boğulduğum yerler oldu. Ama yazar sizi emniyetli koylara geri döndürüyor.Anlamak için zaman harcamak gerekiyordu kimi yerlerde.
Kitap da altını çizdiğim çok yer var kendime göre cümleler kurdum ilham alarak. Yeni tanımlar kavramlar da öğrendim. İlgimi çeken yerlerin bazıları;
*Asgari müşterek - çıkar ilişkisi/menfaat son bulunca köprüleri atmak
*Rotası islamla örtüşmeyen gemide Müslümanca yaşamak (kişiye düşen vazifeler çok/her daim agah olmak lazım)
*Müslümanca yaşamak adına avantajlarımız farkında olmak
*Profan kafa yapısının mucizeyi akla uygun hale getirme çabası (gülünç)
*İslam alelade insanları, vasat sıradan insanları bile bir Hikmet kaynağı haline dönüştürmektedir
*Hayatla verilen öğütten daha etkili bir yöntem bilmiyoruz (hal dili)
*Kapitalist çarkların sağlam çalışması için homojen bir kültür (popüler kültür doğrultusunda yapılan alışveriş)
*İslam alemini sömürü altına almayı tüketim alışkanlığı edindirmekle mümkün kıldılar
*Müslüman kafire benzemeyi reddettiği için antiemparyalistir. (peygamberimizin tırnak kesme sünnetinin nedenini hatırlamakta fayda var)
*Müslümanın misyonu: kulluk
*Onlar Allah’ın diniyle amel ediyordu, bunlar ise hürmet ediyor (biz neredeyiz diye sorgulamak lazım)
*Müslümanın islamdan taviz vermeye hakkı yoktur
*Asrı saadet geçmişte kalmış bir zaman kesiti değil fakat bir yaşama tarzıdır
*Müslümanın, müslüman olduğunu yaşadığı hayatla ispat etmesi gerekir
*Her insanı müstakbel müslüman olarak görmek (güzel bir bakış açısı;)
*İslami bağlam içinde düşünme yeteneği (bunun için kuran, hadis, ilmihal bol bol okunmalı)
*Nefis kelimesinin bir anlamı da kulun kötü ve çirkin vasıfları
*Nefsi kendisine iyi görünene dini çirkin görünür ( hz Yusuf’u anmak şart “ben nefsimi temize çıkarmıyorum” demişti, müslüman kişi için en güzel kıstastır )
*Genellemeye gitmek yanlıştır ( çağımızın hastalığı)
*Yarın kaygısı, rızkını Allahtan bekleyen kişi için olmaması gereken bir duygu
*Müslümanlar kendi doğrularına göre yaşamayı hedeflerinin önüne koymadıkça başkasının dümen suyunda sürüklenip duracak demektir
*Başkasının hatasında kendi amelinin aksaklığını görmek başkasının hatalı davranışına kendi hatasının yol açtığını hissetmek bir kavrayış olgunluğunu bilinç yüksekliğini gerektirir (eleştiriye önce kendimizden başlamak gerekiyor)
*Bir de kitap, hayat adına güzel düsturlar da sunuyor/nasıl davranılması gerektiği gibi

Okunması gereken bir diğer kitap ise “samanyolunda ziyafet” Sezai Karakoçun oruç ile ilgili yazıları. Bir şairin gözünden oruç.

Selam ve dua ile.

Edep nedir bilir misin? Edep kılıcını son haddine kadar keskinleştirmendir, öyle ki, kesmek zorunda kaldığın kol ıstırap duymasın .

Kitap sıkmadan akıcı bir dille insanın kendini ne kadar Müslümanca yaşıyorum diye sorgulatıyor.
En güzel öğretme biçimi yaşayarak örnek olma hal dili
Bizim ülkemizin dışında gelişen olaylara bizim bir sorunumuz gibi algıladığımız zaman daha fazla etkileniyoruz
Batı müslümanları bir tüketim toplumu haline getirmeyi başararak İslam da olan tasarruf halimizi unutturdu Fazla olanın haram olduğunu bildiğimiz halde bulunduğumuz toplumda çokta israf etmiyoruz algısını oluşturdu.
Son olarakta dinin sahibi ve koruyucusu Allah’tır.Fakat emaneti müslümanların üzerinedir.Halen yeryüzünde yaşayan müslümanlar olarak bu emaneti ehliyetle koruyabiliyor muyuz?
Benim çıkarımlarımda bunlar oldu.
Okunması gereken kitap tavsiyesi ise Serdar Tuncer in Hiçbir zaman Hiç bir şey kitabı
Selam ve dua ile herkese hayırlı Ramazanlar

Kitabı geç okumaya başlayınca yeni bitirebildim. Herzaman aklımda kalbimde bir köşede duran düşünceleri ehil bir kalemden okumak güzeldi.
Batı bize birşeyler getiriyor ve biz sorgulamadan kabul ediyoruz. Halbuki misal bir gıda sektörüne müslüman ayakta yemek yemez konseptini bize göre ayarla demek yerine onlar gibi ayakta yemeyi tercih ediyoruz.
Kitapta sevmediğim tek şey zenci kelimesiydi. Bana göre ötekileştiren bir tabir. Onun yerine Afroamerikan tabiri yani hangi millete dahil olduğu yönünde bir belirteç kullansa daha güzel olmazmıydı?
Bu arada Özlem arkadaşımıza katılıyorum kitap bitince değilde kitabı okurken tartışabilsek daha güzel olurdu. Mesela kitabın bir yerinde soru soran çocuk gevezeliği öğrenir eskiler ise susmayı öğretmiştir düşüncesini tartışmak isterdim.