Turan Dursun
Born
in Sivas, Turkey
May 06, 1934
Died
September 04, 1990
Website
Genre
Influences
![]() |
Tabu Can Çekişiyor - Tanrı ve Kuran (Din Bu, #1)
4 editions
—
published
1990
—
|
|
![]() |
Kulleteyn
3 editions
—
published
1997
—
|
|
![]() |
Tabu Can Çekişiyor - Hz. Muhammed (Din Bu, #2)
4 editions
—
published
1990
—
|
|
![]() |
Tabu Can Çekişiyor - İslamda Toplum ve Laiklik (Din Bu, #3)
5 editions
—
published
1991
—
|
|
![]() |
Din ve Seks
2 editions
—
published
2000
—
|
|
![]() |
Kutsal Kitapların Kaynakları I-II-III
2 editions
—
published
2010
—
|
|
![]() |
Allah
—
published
1998
|
|
![]() |
Müslümanlık ve Nurculuk
3 editions
—
published
1997
—
|
|
![]() |
Tabu Can Çekişiyor - Din Bu #4 (Din Bu, #4)
|
|
![]() |
Dua
2 editions
—
published
1992
—
|
|
“Bununla birlikte "Tanrı'nın benzeri yoktur" sözü, Kur'an'ın bütününde ve hadislerde tanıtılan "Tanrı"ya pek uymuyor. Çünkü gerek ayetlerde, gerek hadislerde "Tanrı"nın nasıl tanıtıldığına, O'na uygun görülen niteliklere bakıldığında, bu Tanrı'nın "tıpkı insana benzediği" görülür. Yani "insan"da bulunan nitelikler bu "Tanrı"da da var.
Örneğin: İnsan görür, işitir; bu Tanrı da görür, işitir. İnsan konuşur; bu Tanrı da öyle... İnsan gelir, gider; bu Tanrı da... İnsan kızar, öfkelenir; bu Tanrı da... İnsan "öç alma" yoluna gider; bu Tanrı da... İnsan yatışır, düşünür, acır, bağışlar; bu Tanrı da... İnsan gibi "efendi"dir (Rabb), "kral"dır (Melik), "ev"i (Kâbe...), "tahtı, sarayı" (ARŞ) vardır. Güçlüdür kimi insan gibi (Azîz). "Ezici"dir (Kahhâr), "zorba"dır (Cebbâr), "sevecen"dir (Vedûd)... Dost, düşman edinir...
BİÇİMİ de insan gibidir bu "Tanrı"nın:
İnsan gibi "yüz"ü vardır. Birçok ayette, Tanrı'nın "vech"inden, yani "yüz"ünden söz edilir (örneğin bkz. Bakara Suresi, 115. ayet; Rahman Suresi, 27. ayet...). "Eİ"inden, "iki el"inden söz edilir. Âdem için "iki elimle yarattım" diyor (bkz. Sâd Suresi, 75. ayet). Kendisi için "iki eli açık" denir (bkz. Mâide Suresi, 64. ayet). "İki göz"ünden söz edilir. Kimi zaman "aynî", yani "gözüm" der (bkz. Tâ-Hâ Suresi, 39. ayet), kimi zaman kendi "gözler"inden "a'yunina", yani "gözlerimiz" diye söz eder (bkz. Hûd Suresi, 37. ayet; Mü'minûn Suresi, 27. ayet; Tûr Suresi, 48. ayet...)”
― Tabu Can Çekişiyor - Tanrı ve Kuran
Örneğin: İnsan görür, işitir; bu Tanrı da görür, işitir. İnsan konuşur; bu Tanrı da öyle... İnsan gelir, gider; bu Tanrı da... İnsan kızar, öfkelenir; bu Tanrı da... İnsan "öç alma" yoluna gider; bu Tanrı da... İnsan yatışır, düşünür, acır, bağışlar; bu Tanrı da... İnsan gibi "efendi"dir (Rabb), "kral"dır (Melik), "ev"i (Kâbe...), "tahtı, sarayı" (ARŞ) vardır. Güçlüdür kimi insan gibi (Azîz). "Ezici"dir (Kahhâr), "zorba"dır (Cebbâr), "sevecen"dir (Vedûd)... Dost, düşman edinir...
BİÇİMİ de insan gibidir bu "Tanrı"nın:
İnsan gibi "yüz"ü vardır. Birçok ayette, Tanrı'nın "vech"inden, yani "yüz"ünden söz edilir (örneğin bkz. Bakara Suresi, 115. ayet; Rahman Suresi, 27. ayet...). "Eİ"inden, "iki el"inden söz edilir. Âdem için "iki elimle yarattım" diyor (bkz. Sâd Suresi, 75. ayet). Kendisi için "iki eli açık" denir (bkz. Mâide Suresi, 64. ayet). "İki göz"ünden söz edilir. Kimi zaman "aynî", yani "gözüm" der (bkz. Tâ-Hâ Suresi, 39. ayet), kimi zaman kendi "gözler"inden "a'yunina", yani "gözlerimiz" diye söz eder (bkz. Hûd Suresi, 37. ayet; Mü'minûn Suresi, 27. ayet; Tûr Suresi, 48. ayet...)”
― Tabu Can Çekişiyor - Tanrı ve Kuran
“Kendilerini "Müslüman" sayan "Türkler"i Muhammed, "Müslüman" saymak şöyle dursun; "düşman" diye "ilan" etmiştir. İslam dünyasında en sağlam kabul edilen hadis kitaplarında da bu var. Başlı başına bir bölüm olarak. Bölümün adı da çok ilginç: "Kıtalu't-Türk." Anlamı da, "Türklerle öldürüşmek (savaş)". Buhârî'de, Ebu Davud'da ve Tirmizî'de bölümün adı bu. İbn Mace'de "Bâbu't-Türk", yani "Türkler Bölümü". Müslim'deyse, "Kıyamet alametleri" arasında yer alıyor.
Muhammed, "Peygamberliğinin bir kanıtı" olarak, gelecekten "haber" verirken, "Kıyametin bir alameti" olarak "Türklerle nasıl çarpışılacağı"nı, "Müslümanlar'ın, Türkleri nasıl öldürecekleri"ni de anlatıyor. Hem "Türk" diye ad vererek, hem de "tarif" ederek, yüzlerinin, gözlerinin, burunlarının, derilerinin, renklerinin nasıl olduğunu anlatarak. Anlaşılan o ki, Türkler konusunda kendisine birtakım bilgiler verilmiş. Muhammed'in anlatmasına göre, "Türklerle öldürüşme", ta "Kıyamet"e dek söz konusu. "Kıyametin bir alameti" olarak da "Müslümanlar", yeryüzündeki "Türkleri öldürüp temizleyecekler". Yoksa "Kıyamet kopmayacak".
İşte hadislerden bir kesim:
"Müslümanlar, Türklerle öldürüşmedikçe, kıyâmet kopmayacaktır. Yüzleri kalkan gibi, üst üste binmiş (kalın) derili olan bu toplumlar... kıl giyerler."*
"Siz (Müslümanlar), küçük gözlü, basık burunlu, yüzleri kalkan gibi, derisi üst üste binmiş olan toplumla öldürüşmedikçe kıyâmet kopmayacaktır."**
"Şu da kıyâmet alâmetlerinden: Kıldan (keçe) ayakkabı giyen bir toplumla vuruşup öldüreşeceksiniz. Geniş yüzlü, yüzleri kalkan gibi, üst üste binmiş derili toplumla vuruşmanız-öldürüşmeniz kıyâmet alâmetlerindendir. Siz (müslümanlar), küçük gözlü, kızıl yüzlü, basık burunlu, yüzleri kalkan gibi, derisi üst üste binmiş olan Türklerle öldürüşmedikçe kıyâmet kopmaz."***
"Sizinle (siz müslümanlarla), küçük (çekik) gözlü toplum, Türkler savaşacaktır. Siz onları, üç kez önünüze katıp götüreceksiniz, süreceksiniz. Sonunda Arap Yarımadası'nda karşılaşacaksınız. Birincide, olanlardan kaçan kurtulur. İkincide kimi kurtulur, kimi yok edilir. Üçüncüdeyse onların tümü kırılacaktır."****
Muhammed'in, bugün kendisine "Peygamberimiz, efendimiz" diyen Türklere bakışı, tutumu budur işte.
* Müslim, e's-Sahîh, Kitabu'l-Fiten/62-65, hadis no. 2912; Ebu Davud, Sünen, Kitabu'l-Melâhim/9; Babun fî Kıtâli't-Türk, hadis no. 4303; Neseî, Sünen, Kitabu'l-Cihâd/Babu Gazveti't-Türk...
** Buhârî, e's-Sahîh, Kitabu'l-Cihâd/96; Müslim, e's-Sahîh, Kitabu'l-Fiten/62, hadis no. 2912; Ebu Davud, Sünen, hadis no. 4304; Tirmiziî, hadis no. 2251; İbn Mace, hadis no. 4096-4099.
*** Buhârî, e's-Sahîh, Kitabu'l-Cihâd/95; Müslim, e's-Sahîh, Kitabu'l-Fiten/66, hadis no. 2912; İbn Mace, hadis no. 4097-4098.
**** Ebu Davud, Sünen, hadis no. 4305.”
― Tabu Can Çekişiyor - Tanrı ve Kuran
Muhammed, "Peygamberliğinin bir kanıtı" olarak, gelecekten "haber" verirken, "Kıyametin bir alameti" olarak "Türklerle nasıl çarpışılacağı"nı, "Müslümanlar'ın, Türkleri nasıl öldürecekleri"ni de anlatıyor. Hem "Türk" diye ad vererek, hem de "tarif" ederek, yüzlerinin, gözlerinin, burunlarının, derilerinin, renklerinin nasıl olduğunu anlatarak. Anlaşılan o ki, Türkler konusunda kendisine birtakım bilgiler verilmiş. Muhammed'in anlatmasına göre, "Türklerle öldürüşme", ta "Kıyamet"e dek söz konusu. "Kıyametin bir alameti" olarak da "Müslümanlar", yeryüzündeki "Türkleri öldürüp temizleyecekler". Yoksa "Kıyamet kopmayacak".
İşte hadislerden bir kesim:
"Müslümanlar, Türklerle öldürüşmedikçe, kıyâmet kopmayacaktır. Yüzleri kalkan gibi, üst üste binmiş (kalın) derili olan bu toplumlar... kıl giyerler."*
"Siz (Müslümanlar), küçük gözlü, basık burunlu, yüzleri kalkan gibi, derisi üst üste binmiş olan toplumla öldürüşmedikçe kıyâmet kopmayacaktır."**
"Şu da kıyâmet alâmetlerinden: Kıldan (keçe) ayakkabı giyen bir toplumla vuruşup öldüreşeceksiniz. Geniş yüzlü, yüzleri kalkan gibi, üst üste binmiş derili toplumla vuruşmanız-öldürüşmeniz kıyâmet alâmetlerindendir. Siz (müslümanlar), küçük gözlü, kızıl yüzlü, basık burunlu, yüzleri kalkan gibi, derisi üst üste binmiş olan Türklerle öldürüşmedikçe kıyâmet kopmaz."***
"Sizinle (siz müslümanlarla), küçük (çekik) gözlü toplum, Türkler savaşacaktır. Siz onları, üç kez önünüze katıp götüreceksiniz, süreceksiniz. Sonunda Arap Yarımadası'nda karşılaşacaksınız. Birincide, olanlardan kaçan kurtulur. İkincide kimi kurtulur, kimi yok edilir. Üçüncüdeyse onların tümü kırılacaktır."****
Muhammed'in, bugün kendisine "Peygamberimiz, efendimiz" diyen Türklere bakışı, tutumu budur işte.
* Müslim, e's-Sahîh, Kitabu'l-Fiten/62-65, hadis no. 2912; Ebu Davud, Sünen, Kitabu'l-Melâhim/9; Babun fî Kıtâli't-Türk, hadis no. 4303; Neseî, Sünen, Kitabu'l-Cihâd/Babu Gazveti't-Türk...
** Buhârî, e's-Sahîh, Kitabu'l-Cihâd/96; Müslim, e's-Sahîh, Kitabu'l-Fiten/62, hadis no. 2912; Ebu Davud, Sünen, hadis no. 4304; Tirmiziî, hadis no. 2251; İbn Mace, hadis no. 4096-4099.
*** Buhârî, e's-Sahîh, Kitabu'l-Cihâd/95; Müslim, e's-Sahîh, Kitabu'l-Fiten/66, hadis no. 2912; İbn Mace, hadis no. 4097-4098.
**** Ebu Davud, Sünen, hadis no. 4305.”
― Tabu Can Çekişiyor - Tanrı ve Kuran
“Tüm evren içinde "YER"in, yani "DÜNYA"nın önemi nedir ki? Öyleyken "Yer"in yaratılmasına "dört", kalan tüm evrenin yaratılmasına da yalnızca "iki" günün harcandığı anlatılıyor. Buna şaşılabilir. Ama unutulmamalıdır ki, dünyadan çıplak gözle bakan kimse, "bilim"den, özellikle de "gökbilimi"nden habersizse, "DÜNYA"mızı, evrenin öteki kesimlerinden "daha büyük" görebilir.
Burada asıl şaşılası şey şu olmalı:
Ayetlerde, "AY"ıyla, "GÜNEŞ"iyle, "YILDIZ"larıyla "GÖK" (ayetlerdeki anlatımıyla "yedi kat gök") daha ortada yokken, "YER"in, dağlarıyla, ağaçlarıyla, bitkileriyle, hayvanlarıyla "yaratıldığı"nın bildiriliyor oluşu. Bunu yalnızca "iman" ve "imana bağlı akıl" kabul edebilir. Özgür insan aklı ve bilim ise, hiçbir zaman.”
― Tabu Can Çekişiyor - Tanrı ve Kuran
Burada asıl şaşılası şey şu olmalı:
Ayetlerde, "AY"ıyla, "GÜNEŞ"iyle, "YILDIZ"larıyla "GÖK" (ayetlerdeki anlatımıyla "yedi kat gök") daha ortada yokken, "YER"in, dağlarıyla, ağaçlarıyla, bitkileriyle, hayvanlarıyla "yaratıldığı"nın bildiriliyor oluşu. Bunu yalnızca "iman" ve "imana bağlı akıl" kabul edebilir. Özgür insan aklı ve bilim ise, hiçbir zaman.”
― Tabu Can Çekişiyor - Tanrı ve Kuran
Topics Mentioning This Author
topics | posts | views | last activity | |
---|---|---|---|---|
The Mystery, Crim...: First Name - Last Name | 17468 | 3398 | 3 hours, 2 min ago |