Jonathon

“So, you do speak English. That makes sense now.” Catherine said, shaking her head.

“Of course, I speak English. I’m from Australia, not Tanzania.”
― Diane Merrill Wigginton, A Compromising Position

“Looking over the Ethan's bowed head, amidst the tangled forest of Wilderness littered with the bodies of men dead and dying, Victor saw the serene image of his mother.  She smiled at her son, her unbound black hair blowing wildly in the breeze.  She reached a hand out towards him, and this time, he went with her.”
― Barbara Sontheimer, Victor's Blessing

“Ama en ön sırada hemen göze çarpan üç genç kız vardı ki başlarını kocaman gri örtülerle örtmüşlerdi. Ayrıca, kot pantolonlu gençler arasında birkaç tane de üniformalı genç subay görünüyordu. Laik Türkiye Cumhuriyeti'nde bu tür başörtüler dinsel bir meydan okumanın, bağımsızlığın simgesiydiler. Liberal görüşlü Türk profesörler bunları sempatiyle karşılamak görüşündeydiler, ama Müslüman bir devlet söz konusu olduğunda, kendi inandıkları ve öğrettikleri şeylerin çoğu yakışıksız ve yasak sayılacaktı.”
― A.S. Byatt, The Djinn in the Nightingale's Eye: Five Fairy Stories

“Aurelia frowned. "Are you saying that you hang around the women at court to gather intel?" "Oh, Your Grace, you are quick on the uptake," he said with an impressed look on his face. "It's not fair. Flaminius always gets the hot ones. Does he have to get the smart ones too?”
― Therisa Peimer, Taming Flame