“silik, utangaç ve iki kelimeyi yan yana getiremeyen biri olduğunda insan, dahi filan olmayı bekliyor ama bende o da yok. çok susup, sabit gözlerle bir nesneye bakınca biri görse 'kim bilir içinde ne fırtınalar kopuyordur, ne savaşlar veriyordur, zihinde ne kaleler yıkıp, ne devletler kuruyordur' diye düşünür ama bende vallahi o da yok.neye bakıyorsam onu düşünüyorum. mesela ekmeğe mi bakıyorum 'ekmek' yazıyor düşünce balonumda.silik olmam dahi ve ya duygusal olmam anlamına gelmez.bana benzeyen birinden hoşlanacağım anlamına ise hiç gelmez. aksine nefret ederim benim gibi silik insanlardan, fellik fellik kaçarım.onlarla gezmek, tanışmak, içki içmek, dertleşmek istemem.hatta kendi halime tipime bakmadan aşağılarım onları, 'mih mih mih' diye gülerken o, 'acaba ben de mi böyle gülüyorum' diye düşünerek, tiksinirim gülüşünden. kendim gibi bir insan daha niye isteyeyim ki.”
― Benim de Söyleyeceklerim Var!
― Benim de Söyleyeceklerim Var!
“Yüz binlerce çocuğunu memesinden sökerek alıp götürdüğümüz bu anaya, şimdi kendimizi ve pişmanlığımızı getiriyoruz, istasyonda bir kadın durmuş, gelene geçene: - Benim Ahmed'i gördünüz mü? diyor. Hangi Ahmed'i? Yüz bin Ahmed'in hangisini? Yırtık basmasının altından kolunu çıkararak, trenin gideceği yolun, İstanbul yolunun aksini gösteriyor: - Bu tarafa gitmişti, diyor. O tarafa? Aden'e mi, Medine'ye mi, Kanal'a mı, Sarıkamış'a mı, Bağdat'a mı? Ahmed'ini buz mu, kum mu, su mu, skorpit yarası mı, tifüs biti mi yedi? Eğer hepsinden kurtulmuşsa, Ahmed'ini görsen, ona da soracaksın: - Ahmed'imi gördün mü? Hayır... Hiçbirimiz Ahmed'ini görmedik. Fakat Ahmed'in her şeyi gördü.”
― Zeytindağı
― Zeytindağı
“Sonra Annie'nin yüzü yavaş yavaş değişti. "Ben de Tony'ye 'Fırtına güneye gidiyor,' dedim." Önce sersemlemiş gibi ağır ağır konuşuyordu. Sonra normalleşti. Ama Paul tetikteydi artık. Annie'nin söylediği her şey biraz tuhaftı. Annie'yi dinlemek yanlış perdeden çalınan bir şarkıyı dinlemeye benziyordu.”
― Misery
― Misery
“Fakat, Allah kahretsin, insan anlatmak istiyor albayım; böyle budalaca bir özleme kapılıyor. Bir yandan da hiç konuşmak istemiyor. Tıpkı oyunlardaki gibi çelişik duyguların altında eziliyor. Fakat benim de sevmeğe hakkım yok mu albayım? Yok. Peki albayım. Ben de susarım o zaman. Gecekondumda oturur, anlaşılmayı beklerim. Fakat albayım, adresimi bilmeden beni nasıl bulup anlayacaklar? Sorarım size: Nasıl? Kim bilecek benim insanlardan kaçtığımı? Ben ölmek istiyorum sayın albayım, ölmek. Bir yandan da göz ucuyla ölümümün nasıl karşılanacağını seyretmek istiyorum. Tehlikeli oyunlar oynamak istiyor insan; bir yandan da kılına zarar gelsin istemiyor. Küçük oyunlar istemiyorum albayım.”
― Tehlikeli Oyunlar
― Tehlikeli Oyunlar
“Seniha, Faik Beyin bu ani iptilasından nihayetsiz bir gurur duydu. Her kadında, yırtıcı bir avcı hayvanattan bir şey vardır. Kuşu yakalayan kedide nasıl nihayetsiz bir hazzın raşeleri ve dişlerini bir ceylanın etine geçiren aslanda ne kadar derin bir şehvetin emareleri görülürse, kadınlar da lalettayin herhangi bir erkeği kendilerine ram etmekte o kadar büyük bir haz ve neşat duyarlar”
― Kiralık Konak
― Kiralık Konak
Kindle Turkiye
— 1860 members
— last activity Dec 03, 2025 02:16AM
Kindle Türkiye Facebook grubu üyelerinin kitap inceleme - tavsiye sayfası. Grup sayfamız: fb.com/kindleturkiye
Mert’s 2024 Year in Books
Take a look at Mert’s Year in Books, including some fun facts about their reading.
More friends…
Polls voted on by Mert
Lists liked by Mert
























