Beril > Recent Status Updates

Arzu çoğu kez tiksintiyi sarmalar, doyurulduğu zaman yeniden tiksintiye döner. "Post coi'tum homo animal triste." "Ten hüzünlüdür."

okuduğum birçok şeyden farklıydı. bir sonraki şule gürbüz kitabımı okumak için sabırsızlanıyorumm (aylar sonra okuyacak olsam da durum bu)

''insan ara sıra evini yakmalı - ve çıkıp seyretmeli.''

''Şu serüven duygusu var ya, dünyada bunun kadar önem verdiğim şey yok belki. Fakat canının istediği zaman geliyor; o denli çabuk gidiyor ve o gidince ben de öylesine çoraklaşıyorum ki! Ömrümü boşuna harcadığımı göstermek için mi yapıyor bu kısa, alaycı ziyaretleri?''

''Doyumsuz dünyamı avucumun içine alıp sıkıyorum. Her şeye hazırım. Hastalığa. Yalnızlığa. Aşka. Gitmeye. Kalmaya.''

''..sadece bunlar değil, sadece bunlar değil..
yokluğunda çınlayan boşluklardan mezunum..''

''adını andığımda sıcak akıyor bütün nehirler
dünyayı dolduran sözü olduran o.
ve ben ne desem şimdi, benden değiller.
hâlâ soruyor musun bana, aşk ne demek:
o en 'bir' ve 'tam' olana yürümek.''

''Korku veriyor bana. Hep düşünceler. Bir gün boşalırken ölmek istiyorum. Ya da onu öldürmek.

Yalnız düşlerim. Ona uzanırken. Uyanırken. Kendimi yatakta bir başıma boşalırken bulurken. Korkarken. Karanlıktan. Bir başıma oluşumdan. Uyumaktan. Uyanmaktan. Çocukluğumdan. Yaşlılığımdan. Ufalmış, buruşmuş küçücük bedenim de, böyle bağırarak boşalacak mı bir başına?''

''..kan izleri bıraktılar geçtikleri yollarda; hakikatin kanla kanıtlandığını söylüyordu budalalıkları onlara.
oysa kan en kötü tanığıdır hakikatin; kan en saf öğretiyi bile zehirler kuruntuyla ve yüreklerin nefretiyle..''

Marx Kapitaldeki bir notta şöyle der: "Bir fabrikatör olan Bay M.E. bana, mekanik dokuma tezgahlarının başında yalnızca kadınları çalıştırdığını, evli kadınları ve özellikle de ailelerinin geçimine destek olan aile sahibi kadınları tercih ettiğini, bunların evli olmayan kadın işçilerden çok daha dikkatli ve uysal olduğunu, gerekli geçim araçlarını tedarik edebilmek için güçlerini son zerresine kadar harcamak zorunda+

''İnsanla -ve doğayla- ilişkilerinizin her biri, gerçek bireysel hayatınızın belirli bir şekilde kendini göstermesi olmalı, istemimizin nesnesine uymalıdır. Karşılığında sevgi uyandırmadan seviyorsanız, yani sevgi olarak sevginiz karşılığında sevgi yaratmıyorsa, seven bir kişi olarak dışavurumunuzla kendinizi sevilen bir kişi yapamıyorsanız, sevginiz güçsüzdür, bir talihsizliktir.'' hocam naptınn😭😭

''Hiç şüphesiz, makinalaşmadaki ilerlemeler, tekdüzeli bütün işleri gittikçe insanların elinden alarak, bu toplumsal kötülüğün yavaş yavaş ortadan kalkması yönünde çalışıyorlar. Ama bu oldukça hızlı ilerlemelerin yolunda duran bir engel var: Kapitalistler, en kolay ve ucuz yoldan, alt sınıfların enerjilerini çocuklannda toplayarak, mekanik araçlar yerine çocuklan kullanabiliyorlar." kinle dolup taşıyorum

''İnsanın içinde beslediği en güçlü tutku, başkalarını kendi inandığı şeye inandırma arzusudur.''

''Ölümün elinin, bizi parçalara ayırmasın diye zaman zaman hayatın kargaşasının üzerinde mi olması gerekir? Yaşamımıza devam edebilmek için ölümü her gün ufak dozlarla almak üzere mi yaratılmışız?''

''Yunan kadın bir yarı-köle konumundadır ve bundan öfke duyma özgürlüğüne bile sahip değildir; ancak Aspasia ve daha tutkulu bir biçimde Sapho sayesinde bazı karşı çıkışlar duyarız.''

oy tutkusunu yediğim gel de bizi bu mizojinist yunan filozoflarından kurtar -yetiş ya sappho-. burada hiç sappho'dan bahsedilmedi ama inş başka kısımlarda bahsedilir. tabii aspasia'yı da daha çok tanımak istiyorum

000Kitap 2011 baskılı olduğu için onun yerine İmamın Ordusu'nu 15 Temmuz Darbe Girişimi İncelemesiyle okumam daha doğru olur diye düşündüm ve buna geçiş yaptım. Bu sebeple de 000Kitap'ı şu an okuduğum kitaplardan kaldırıyorum

marx-engels reader'daki economic and philosophical manuscripts of 1844 ile eng/tr eş zamanlı götürme amaçlı başladım hadi bakalım