Status Updates From Falling in Love: Why We Cho...

G örünen o ki, aşk ilişkileri kadar kariyer seçim leri de çözülm emiş çocukluk meseleleriyle başa çıkma fırsaıı sunuyor.

Yöneticiler sıklıkla babanın gerçek veya
psikolojik yokluğuyla ilgili sarsıcı bir deneyim yaşam ışlardır.
Yönetici olma arzusu, bilinçdışı bir güç ve etki özlem ini (baba
olm ak) ve kurum un takdirini kazanm a isteğini (m etaforik bir
baba) ifade eder.

Ö ğretm enler genellikle olum suz anlam da ilgi odağı oldukları, utanç ve kaygı verici,
kendilerini yalnız hissettikleri sarsıcı bir deneyim den söz ederler. Bu da kısm en de olsa kendilerine hayran, eğitilebilir, esinlendirilebilir, biçim lendirilebilir, yapılandırılabilir bir sınıf dolusu öğrencinin önünde durm alarını gerektiren bir kariyer seç­
m elerini açıklayabilir.

İnsanları hem şire, yönetici ve öğretm en olmaya farklı psikodinam ik nedenler sevk eder. H em şirelerin çoğunlukla kontrol
yoksunluğuyla ilgili sarsıcı bir deneyim yaşamış olduğu bulgusu, kısm en de olsa, narkoz altındaki, felçli veya bir başka biçim ­
de acz içindeki hastaların üzerinde denetim kurabilecekleri bir
kariyer seçmiş olm alarını açıklayabilir

İnsanlar
âşık olduklarında, birleşm e ve sembiyoz isteyen kuvvetler kazanır. İlişkilerin çoğunda, günlerle, aylarla veya yıllarla ölçülebilen bir sürenin sonunda, bireyselleşme isteyen kuvvetler güç­
lenir. İlişki sem biyotik aşam ada takılıp kaldığında ortaya çıkan,
eşlerin birbirinden ayrı birer birey olarak benlik duygularının
olmadığı, boğucu bir ilişkidir.1

Çözülm em iş sorun ne kadar büyükse âşık olm a deneyimi o kadar yoğun yaşanıyor. Ç ocuksu ihtiyaçlar tatm in edildiğinde havalara u çu lurken, bu ihtiyaçlar karşılanm adığında
tıpkı çocukluktaki gibi diplere vuruluyor.

Çoc u k lu k tak i bir travm ayı iyileştirm eyi hedefleyen, bilinçdışı
güçlerin yönlendirdiği bir rom antik seçim in özelliği, güçlü, kı­
vılcım lar yaratan bir fiziksel çekim, yoğun duygusal heyecan ve
saplantılı aşktır. Ç ocukluktaki travma ne kadar ciddiyse, aşk o
kadar saplantılı ve tutk u lu olur.

Kimi zam an, içselleştirdikleri yıkıcı ve faydasız ö rü n tü lerin farkında olan kişiler, özellikle de bu örüntüleri tekrarlayan
zor yakın ilişkileri olduysa, bunları tam am en yok saymaya karar verip, kendilerine iyi yürekli bir ruh eşi seçerler.


nasip olur mu be?

Ann gibi bir kadın, olasılıkla ölke nöbetleriyle sevgililerini kendinden uzaklaş­
tıracaktır. çünkü böylece çocukken babası tarafından terk edildiklerinde hissettiği çaresizliği hissetmek yerine, terki bir anlamda kendisi kontrol etmiş olacaktır

Ann gibi bir kadın, olasılıkla ölke nöbetleriyle sevgililerini kendinden uzaklaş­
tıracaktır. çünkü böylece çocukken babası tarafından terk edildiklerinde hissettiği

Bilinçdışım ız bizi, çözülm em iş bir
çocukluk sorunum uzun yansım ası olan bir “temel so ru n ”la ba­
şa çıkm am ıza yardım cı olabilecek bir eş seçmeye itiyor. Tem el
sorunum uz terk edilm e korkusuysa, bilinçdışım ız bizi bu korkuyu kontrol altına alm am ızı sağlayacak bir eş seçm eye yönlendiriyor. B unun için tem el sorunu ilişkinin içinde boğulm a
korkusu olan birinden daha uygunu olabilir mi?

“İlk tanıştığınızda sizi birbirinize çeken neydi?”
Sonra onlara çekim nedenleriyle onları terapiye getiren sorun
arasındaki bağlantıyı gösterm eye çalışırım . Aynı şekilde, çift
gruplarında m utlaka yaptığım bir alıştırm a, katılım cılara ön ­
ce başta onları birbirlerine neyin çekliğini, sonra da birikirlerinde en zor buldukları özelliği sorm aktır.

Rom antik eşe
başta duyulan çekim in sorum lusu olan özellikle sonradan hoş­
lanılmayan özellik sıklıkla aynı özelliğin boyutlarıdır,”

Felmlee, eşte hoşnutsuzluk yaratan özelliklerin, başta çekimi yaratan özelliklerin olum suz bir ,tercümesi olduğunu gösterm iştir

Susan, tıpkı
küçüklüğündeki kırık kalpli, reddedilm iş kız çocuğu gibi, dış­
lanm ışlık duygusuyla Robert’ın “kapı”sını yum ruklayıp kendisini içeri alması için yalvardığını anladı.

Erkek, başta kadının deliliğini çekici bulm uş: “Çok, çok çekici, komik ve hazırcevaptı. Her zaman çatlakça bir şeyler geçerdi aklından.” Sonradan ilişkiyi bitiren bu delilik olm uş. “Ciddi
duygusal sorunları vardı. ”

Sevgililerinizin ortak özellikleri var mı? Sevgililerinizin annenizle, babanızla veya her ikisiyle birden ortak özellikleri var mı? Bu ortak özellikler sizin rom antik imgenizi temsil ediyor; bunlar, rom antik çekim şifrenizi oluşturan öğeler.

Annesi aldatılan kadın örneğinde, kadının m antığı onu sadakatine güvenebileceği bir erkek bulm aya sevk etse de, o ço­
ğu zam an gidip babası gibi bir Don Juan bulur. Ç ocukluğundaki travmayı tekrar yaşamayı istediğinden değil, ancak babasına
benzeyen bir adam ona çocukluğunda sahip olamadığı şeyi, yani bir Don ju a n ’ın sadakatini verebileceği için o adam a tutulur.

B unun nedeni bazı psikologların d ü şü n d ü ğ ü gibi kâbuslarım ızdaki insanlarla evlenm eye karar verm em iz de­
ğil, büyük olasılıkla bu özelliklerle ilgili çözülm em iş meselelerim izin olm asıdır. R om antik imgemize uygun olan kişi, bu m eseleleri çözm em ize en çok yardım cı olabilecek kişidir. Ebeveynim izin olum suz özelliklerini taşıyan insanlara âşık olm am ızın
nedeni budur

Her şey ismi uzun m inik bir m olekülle, feniletilam in
(PEA) ile başlar ve ferom onlan ve cinsellik horm onu dehidroepiandrosteronu da (DHEA) içerir

Çoğum uz çocukluğum uzda aile bireyleriyle çevrili olduğum uzdan, yetişkinliğim izde aile bireylerimize, dolayısıyla da bize benzeyen kişileri çekici bulm am ızdan daha doğal bir şey yoktur

Ç ocukluk deneyim leri beyinlerim ize m ühürlenm iştir ve hayatım ızın geri kalanında yeniden yakalam aya çalıştığım ız tan ıd ık d ü n y alar h alin e g elirler. B unlar, ço cu k lu ğ u m u zd ak i
m ekân, koku, tat ve beraber büyüdüğüm üz kişilerin zihinlerim izde kazılı bıraktığı olum lu izlerdir. Bu olum lu izler rom antik
çekim i de yönlendirir.

Başta çocukluğundaki çevreye çekim duyarken,
sonralan aynı çevre çocukluğa ait acıları geri getirir.

L um pert, ilk sevginin, iyi veya k ö tü , hayat boyu orada
kalm ak üzere çocuğun beynine m ühürlendiğini yazar.

benlik
psikologu Heinz K ohul özgüvenim izin ve sağlığımızın ilişkilerim izden doğduğuna ve ilişkilerim izle bütünleşm iş olduğuna
inanm aktadır. O na göre annenin onayına duyulan ihtiyaç asla
geride bırakılm az, ancak sevgiliye aktarılır

Bu kadınlarla, çocukken annesiyle yaşadığı çatışm a ve gerginliklerin aynılarını b an n d ııan ilişkiler kurar

Çiftin aynşm ışlık düzeyi, elbette her iki eşin ayrış­
m ıştık düzeylerini yansıtır. Bu düzey düşükse, h er iki eş de iliş­
kiye beraberlerinde çocukluktan beri taşıdıklan sorunlu nesne
ilişkilerini getirirler. A ilesinden ayrışm am ış bir erkek, ailesinden aynşm am ış kadınları kendine çeker ve onlan çekici bulur.