marjinal’s Reviews > Hırsıza Her Gün Bayram > Status Update
marjinal
is on page 50 of 160
Afrika'dan okumaya devam. Bu üçüncü. Fakat iki de sıfır çektik. Naipaul, Nehrin Dönemeci'nde aslıyla hiç alakası olmayan bir Afrika anlatıp durmuştu. Ngügi ise gerçek Afrika'dan bahsetti ama yanlış yaptı, propaganda yaptı.
Hırsıza Her Gün Bayram'da sıkıntı olacağına ihtimal vermiyorum. Teju Cole'u beğeniyorum. Açık Şehir romanını okumuş bayılmıştım. New Yorklu göçmen Psikiyatrist iş stresini aşmak için durmaksızın y
— Oct 14, 2025 10:39PM
Hırsıza Her Gün Bayram'da sıkıntı olacağına ihtimal vermiyorum. Teju Cole'u beğeniyorum. Açık Şehir romanını okumuş bayılmıştım. New Yorklu göçmen Psikiyatrist iş stresini aşmak için durmaksızın y
Like flag
marjinal’s Previous Updates
marjinal
is on page 112 of 160
New Orleans, Yeni Dünya'da insan alınıp satılan en büyük pazardır. Kentte 1850 yılında yirmi beş farklı köle pazarı bulunuyordu. Bunun bir sır olmasının tek nedeni kimsenin bilmek istememesi. Müşteriler İşte bu pazarlara gelip okyanusu sağ salim geçmeyi başarmış siyah kadınlara ve erkeklere fiyat biçiyorlardı, fakat bu şimdi kelimenin tam anlamıyla sular altında kalmış bir tarih. Bu geçmiş aslında yaşanan son sel fel
— Oct 18, 2025 06:49AM
marjinal
is on page 71 of 160
Bir şehir düşünün. Adım başı internet kafe. Tıka basa dolular. Yaşları 20-40 arası erkekler bu kafelerde geçimlerini sağlıyorlar. Nasıl? İnternet dolandırıcılığı. Ön ödeme karşılığı fondan pay verme tezgahı. Petrol kuyusuna şu kadar yatırımdan bu kadar para anında hesabında. Her gün böyle yeni bir hikaye yazıp keriz bulmaya çalışıyorlar. Balık tutar gibi keriz tutuyorlar. Yasak tabii. Hatta her kafenin kapısında bir
— Oct 15, 2025 11:31PM
Comments Showing 1-9 of 9 (9 new)
date
newest »
newest »
Damon Galgut'un Yabancı Bir Odada romanında da benzer sahneler vardı, Afrika ülkelerinin çoğunda sistem böyle işliyor sanırım!
Yabancı Bir Odada!Ah benim özel romanım! Nerden hatırlattın bana şimdi bunu.
Evet o romanda sınırlarda dönen rüşvetler okuduk. Kapılar Beyazlara açık, Siyahlara kapalı! Kendi topraklarında seyahat edemiyorsun. Kabul edilemez bir Avrupa ayıbı.
Öğrendiğimde çok üzülmüştüm. İşin tuhaf tarafı Siyahlar da bu ayıba katkı veriyor.
Uzun zaman oldu okuyalı ama hala hatırlıyorum o sahneleri, gezgin Damon Güney Afrikalı olmasına rağmen Orta Afrika ülkelerindeki bu rüşvet işinden habersizdi. Görevlinin kendine söylediği rüşvet cümlesini bir türlü anlayamamış taaa sonradan farkına varıp işlerini halletmişti 😁
Galgut yalnız yürüyor. Avrupalı bir grup gençle rastlaşıyor, onlarla takılıyor ve zamanla gençler Galgut'u seviyor, hadi bizimle gel diyorlar, Galgut benim için fark etmez deyip takılıyor. Takılıyor ama gençler sınırları güle oynaya geçerken Galgut ecel terleri döküyor. Yani olacak şey değil.Afrika'nın bu ortamı Taksi romanında çok güzel anlatılır. Gazeteci taksiye biner. Şoför hayalini anlatır. Arabasına atlayıp Güney Afrika'ya Dünya Kupasına gitmekten bahseder. Gazeteci taksiden iner ve şoföre anlatmadığı Afrika gerçeklerini bir bir okura anlatır. Acı verici sahnedir. Taksi yorumumda yazdım okumanı isterim. Kapak olsun Avrupa'ya!
Şu var. Nehrin Dönemeci'nden biliyorum ki, Afrika'da ne kadar devlet yetkilisi varsa fil dişi ticaretinin içinde, yani suç ekonomisini çalıştırıyorlar.



Romanın açılış cümlesi:
"Konsolosluğa gideceğim sabah geç kalkıyorum."
Birinci tekil anlatımda Nijeryalı biri konuşuyor. Üç sayfalık birinci bölümde anlattıkları inanılmaz! New York'tayız. Nijeryalı anlatıcı on beş yıl sonrasında memleketine gidecek. Konsolosluğa pasaportunu yenilemeye gidiyor. Dedim ya anlattıkları inanılmaz. Rüşvet sahneleri. Konsolosluğa internet sitesi sayfasını dikkate alarak gidiyor ki alakası yok. Hizmet için ödenecek para nakit değil de meğer havaleyle yapılacakmış. Hadiii bu sefer on dakikalık yürüyüşle bankaya gidip havale yapıyor. Tekrar sıraya giriyor. Beklerken laflaşıyor. Pasaport yenilemenin em az dört hafta sürdüğünü öğreniyor. İyi ama ben üç hafta sonra yola çıkıyorum. O zaman hızlandırılmış işlem yaptıracaksın, ayrıca para ödemen gerekiyor ve havaleyle. Hadiii kan ter içersinde tekrar bankaya koşuyor. Bu ek para rüşvetmiş, işlemi yapan cebe indiriyor, diğer memurlarla paylaşılıyor tabii ve "Rüşvet yasaktır. Yapanı lütfen ihbar edin" tabelası altında yapılıyor bu soygun! Aman işim görülsün diye insanlar ses etmiyorlar. Bir hafta sonra pasaport yenileniyor. Peki ya Nijerya Lagos'da olanlar!? Adım başı bahşiş, rüşvet veriyorsun. İnsanlar geçimlerini bu 'resmi olmayan ekonomiyle' sağlıyor. Maaşlar düşük tutuluyor. Mecbursun bahşişe rüşvete. Fakat İnanılmaz! Mesela fırına giriyorsun değil mi, ekmek alacaksın. Kapıyı biri açıyor. Çıkış yaptığınızda o biri arkanızdan geliyor. "Bana verecek bir şeyiniz var mı efendim" diyor. Ay şaka gibi! Ve adım başı böyle!
Bu aralar Nijerya'dayım yani.