Amerika Quotes
Quotes tagged as "amerika"
Showing 1-14 of 14
“...A onda sam se sapleo o to „pobeći”. Kad odeš, bežiš; kad bežiš, smatraš sebe slabijim. Kad se smatraš slabijim, ili uzmeš da ojačaš ili će tvoj život uvek biti nekakvo bežanje. I onda mi sine: sve je do ugla kamere. Ako si pesimista, uvek ćeš da nađeš nekog tužnog violinistu što svira rekvijem boljem sutra i demaskira ga u „malo sutra”. Uvek ćeš da nađeš ubedljiv dokaz da smo propali i da ništa ne vredi ni trud, ni talenat, ni vera u svoju zemlju. Ali, sa druge strane, ako gurneš ruku u gaće i napipaš ono ispod falusa, naći ćeš ne samo žargonski sinonim za hrabrost, nego i sidro koje će te zadržati ovde. Lakim pogledom oko sebe, videćeš ljude koji su uspešni i vredni svojoj zemlji, a nisu lopine. Samo ako si voljan da tako usmeriš kameru. Sve se bira. Ja sam tada odabrao tako, i nikad više nisam razmišljao da odem. (...) I dalje mi je žao prosjaka s violinom, ali sam uveren da takav postoji i u Americi.”
― O ljudima, psima i mišima
― O ljudima, psima i mišima
“Söylemeye çalıştığım şey şu: Burası Amerika. Otuz bir çekmekle başlarsınız, grup sekse kadar ilerlersiniz. Önce biraz ot içersiniz, sonra eroine terfi edersiniz. Kültürümüz böyle; daha büyük, daha iyi, daha güçlü, daha hızlı. Anahtar kelime: ilerleme.”
― Choke
― Choke
“سأل الرئيس الأمريكي الرب قائلا : متي ستصبح أمريكا شيوعية ؟ فأجاب الرب : ليس في عهدك ...
و سأله كسترو : متي ستصبح كوبا رأسمالية ؟ فأجاب الرب : ليس في عهدك..
و سأله أخيرا الرئيس البرازلى : متي ستتخلص البرازيل من نكبة قروضيها ؟ فأجاب الرب : لا أعتقد أن ذلك سيتم في عهدي ...”
― سنوات المتاهة
و سأله كسترو : متي ستصبح كوبا رأسمالية ؟ فأجاب الرب : ليس في عهدك..
و سأله أخيرا الرئيس البرازلى : متي ستتخلص البرازيل من نكبة قروضيها ؟ فأجاب الرب : لا أعتقد أن ذلك سيتم في عهدي ...”
― سنوات المتاهة
“Kendimize anlattığımız hikayede kim kaybolacak? Kim bizim içimizde kaybolacak? Bir hikaye, nihayetinde, bir tür yutmadır. Konuşurken ağzını açmak, geriye yalnız kılçıkları bırakmak demektir, ki onlar anlatılmadan kalır. Burası güzel bir ülke, çünkü hala nefes alıyorsun.”
― On Earth We're Briefly Gorgeous
― On Earth We're Briefly Gorgeous
“1964: O zamanlar ABD Hava Kuvvetleri kurmay başkanı olan General Curtis Le May, Kuzey Vietnam'a kitlesel bomba taarruzunu başlatırken, Vietnamlıları bombalarla "Taş Devri'ne geri göndermeyi" planladığını söylemişti. Demek ki bir halkı yok etmek onları zamanda geriye göndermek anlamına geliyor. Sonuçta ABD ordusu, genişliği California' dan daha fazla olmayan bir ülkenin tepesine on bin tondan fazla bomba yağdıracaktı Dünya Savaşı boyunca atılmış tüm bombaların toplamından daha fazlasını.”
― On Earth We're Briefly Gorgeous
― On Earth We're Briefly Gorgeous
“Karl, belki de yurdunda hiç hissetmediği kadar güçlü ve aklı başında hissediyordu kendini gerçekten. Onun yabancı ülkede saygın kişiliklerin karşısında iyi uğruna nasıl savaştığını ve daha zafere ulaşamamış olsa da, son kuşatma için nasıl tam anlamıyla hazır olduğunu annesiyle babası görebilseydi keşke! Onunla ilgili görüşlerini tekrar gözden geçirirler miydi? Onu aralarına oturtup överler miydi? Onlara böylesine sadık olan gözlerinin içine bir kez, bir kez olsun bakarlar mıydı?”
―
―
“Zavallı küçük bir göçmen olarak karaya ayak basmış olsaydı, nerede kalırdı acaba? Evet, belki de onu -göçmen yasaları konusundaki bilgisine dayanarak bunu çok olası buluyordu dayı- Birleşik Devletler'e almazlardı bile, artık bir yurdu olmadığını umursamadan eve yollarlardı. Çünkü burada kimse kimseye acımazdı, Karl'ın bu açıdan Amerika hakkında okumuş olduğu şeyler de çok doğruydu; yalnızca şanslı olanlar çevrelerindeki kaygısız yüzler arasında şanslarının gerçekten tadını çıkarıyor gibiydiler.”
― Amerika
― Amerika
“Annesi korkunç bir akşam pencerenin önünde Amerika yolculuğunu haber verdiğinde, asla mektup yazmamaya geri dönülmez biçimde yemin etmişti etmesine, ama deneyimsiz bir gencin ettiği böyle bir yemin buradaki yeni koşullarda kaç yazardı! O zamanlar, Amerika'da iki ay kaldıktan sonra Amerikan ordusunda general olacağına da yemin etse olurdu; gerçekteyse New York dışında bir otelde; tavan arasında bir odada iki serseriyle beraberdi, ayrıca burada gerçekten yerini bulmuş olduğunu da itiraf etmeliydi.”
― Amerika
― Amerika
“Watu wanaohatarisha maisha yao kwa kudharau sheria wakati mwingine hawatakiwi kudharauliwa. Ni sawa na mtu aliyepoteza kila kitu katika maisha yake. Wana uwezo wa kufanya chochote. Serikali ya Meksiko ilipokataa kukidhi matakwa ya El Tigre ya kubadili katiba ya nchi – kuondoa kipengele cha mkataba wa kubadilishana watuhumiwa na washtakiwa – ili akikamatwa asipelekwe Marekani ambako atafungwa na kufia gerezani, El Tigre aliilaani Serikali ya Meksiko. Kujibu mapigo, ya laana ya maluuni, Serikali ya Meksiko ikawakabidhi makamanda 7 wa Kolonia Santita kwa mamlaka za Marekani, na kuongeza juhudi za kumsaka El Tigre mpaka nje ya Amerika ya Kusini na Kaskazini. El Tigre, kuikomoa serikali na kuwalipia kisasi makamanda wote waliouwawa na kufungwa na shirikisho, akamuua Mwanasheria Mkuu wa Serikali (PGR) na maafisa 7 wa Jeshi la Polisi la Nchi (PJF) kulinganisha idadi ya makamanda wake waliopelekwa Marekani – halafu 'akapotea', kabisa; baada ya kutangaza vita na Serikali ya Meksiko!”
― Kolonia Santita
― Kolonia Santita
“Kolonia Santita ilikuwa na tani 627.54 za madawa ya kulevya ilizokuwa imezikusanya kwa siri kwa muda wa miezi 9 mfululizo. Ilikuwa imepanga kuzisafirisha ndani ya siku 10 baada ya kutokea kwa mauaji ya Tijuana-San Diego, katika mpaka wa Meksiko na Marekani; kwenda Asia, Afrika, Amerika, Ulaya na Australia, kabla ya kukamatwa na Mamlaka ya Kudhibiti Madawa ya Kulevya na Ugaidi wa Kimataifa Duniani WODEA. Kokeini tani 183, heroini tani 90, methamfetamini tani 81, eksitasi tani 27.54 (vidonge milioni 110.16). Bangi tani 186, uyoga wa kichawi tani 60. Madawa hayo yalikuwa na thamani ya mtaani ya shilingi za Kitanzania trilioni 12.9.”
―
―
“Alles laat ons verhopen, dat Frankrijk, Engeland, Rusland en Amerika met genoegen zullen zien, dat België hunne voetstappen drukt en aldus eene nieuwe hulde brengt aan den invloed hunner diplomatie.”
―
―
“...han nu ansaa Amerika for det eneste Land paa Jorden, hvor det var værd at eksistere, det eneste Sted, hvor man efter hans egne Ord "kunde leve akkurat som man lystede, og tjene flere Penge, end Præsterne kunde sluge ved Begravelsen.”
― Samlede poetiske skrifter. Folkeudgave
― Samlede poetiske skrifter. Folkeudgave
“When you no longer reward intelligence as much as simply going through school and memorizing enough stuff to fool the exams, the percentage of actually intelligent people drops and they are replaced by the middle of the bell curve. Since this happens across the board, no one notices because they lack the ability.”
―
―
All Quotes
|
My Quotes
|
Add A Quote
Browse By Tag
- Love Quotes 102k
- Life Quotes 80k
- Inspirational Quotes 76k
- Humor Quotes 44.5k
- Philosophy Quotes 31k
- Inspirational Quotes Quotes 29k
- God Quotes 27k
- Truth Quotes 25k
- Wisdom Quotes 25k
- Romance Quotes 24.5k
- Poetry Quotes 23.5k
- Life Lessons Quotes 22.5k
- Quotes Quotes 21k
- Death Quotes 20.5k
- Happiness Quotes 19k
- Hope Quotes 18.5k
- Faith Quotes 18.5k
- Travel Quotes 18.5k
- Inspiration Quotes 17.5k
- Spirituality Quotes 16k
- Relationships Quotes 15.5k
- Life Quotes Quotes 15.5k
- Motivational Quotes 15.5k
- Religion Quotes 15.5k
- Love Quotes Quotes 15.5k
- Writing Quotes 15k
- Success Quotes 14k
- Motivation Quotes 13.5k
- Time Quotes 13k
- Motivational Quotes Quotes 12.5k
