,

Hikaye Quotes

Quotes tagged as "hikaye" Showing 1-28 of 28
Mine Söğüt
“Bu şehir yüzyıllardır erkektir ve kadınları sevmeyi bilmez. İşte bu yüzden, bu şehirde ben her gün kendimi defalarca öldürürüm.”
Mine Söğüt, Deli Kadın Hikâyeleri

Ece Temelkuran
“Oysa ben hikayesini ilk kez anlatırken dikkate alınmayan insanların aniden ölebileceğinden korkarım.”
Ece Temelkuran, Düğümlere Üfleyen Kadınlar

Sait Faik Abasıyanık
“Hikayelerimi beğenmezler üzülürüm. Beğenirler kızarım. Kendim beğenirim, budalalaşırım. (s.54)”
Sait Faik Abasıyanık, Mahalle Kahvesi
tags: hikaye

Ursula K. Le Guin
“Ebediyet beni ilgilendirmez. Ben bir meşeyim, ne bir eksik ne bir fazla. Bir görevim var ve yerine getiriyorum; hoşlandığım şeyler var ve onlardan keyif alıyorum. Gerçi sayıca azaldılar. Çünkü kuşlar da azaldı. Hem, rüzgâr da berbat kokuyor artık. Tamam, uzun ömürlüyüm ama benim de geçici bir şey olmaya hakkım var. Ölümlü olma ayrıcalığım var. Oysa bu ayrıcalık elimden alındı.
...
Dünya da ölümü gözleriyle görmek isteyen varsa bu onların sorunu, benim değil. Onlar için Ebediyet'i oynayamam. Ölüm isteyen, ağaçlara başvurmasın. Görmek istedikleri o ise, birbirlerinin gözlerine baksınlar ve ölümü orada görsünler.

│ Rüzgarın On İki Yakası - Yolun Yönü”
Ursula K. Le Guin, The Wind's Twelve Quarters

Mehmet Murat ildan
“Çok önemli bir şey söylemek istiyorsan, kısa bir cümleyle söyle! Uzun hikayeler için zaman yok!”
Mehmet Murat ildan
tags: hikaye

Hasan Ali Toptaş
“Gözlerinse maviydi, nereye bakarsan bak, iki damla deniz içini çeke çeke kendini martısızlığa vuruyordu.”
Hasan Ali Toptaş, Ölü Zaman Gezginleri

Kılıç Arslantürk
“Bir gün, karşısına o güne dek gördüğü en güzel kelebek çıkmış. Kelebek o kadar farklı ve güzelmiş ki, adam onun eşsizliğinden büyülenmiş. Nereye uçsa, adam da peşinden tam bir sarhoşluk içinde onu izliyormuş… Kelebek, başta korktuğu için kaçıyormuş adamdan. Bir süre sonra anlamış ki adamın derdi ona zarar vermek değil. Güzelliğine duyduğu hayranlık yüzünden geliyor arkasından. Ama kelebek bu işte, korkak! “Son bir kez daha uçayım da, emin olayım bunun niyetinden…" demiş. Kanatlanır kanatlanmaz dönüp arkasına bakmış. Bir de ne görsün? Adam bir uçurumdan aşağı yuvarlanmıyor mu! Üzüntü içinde bir çiçeğin üzerine atmış kendini kelebek, bir daha göremeyeceği büyük hayranı için gözyaşları dökerek... “Sonuçta üç gün değil mi ömür?" demiş kendi kendine, "Ölümüne korkacağıma, ölümüne sevseydim ya!”
Kılıç Arslantürk, Acıyan Yerini Bul

Ocean Vuong
“Kendimize anlattığımız hikayede kim kaybolacak? Kim bizim içimizde kaybolacak? Bir hikaye, nihayetinde, bir tür yutmadır. Konuşurken ağzını açmak, geriye yalnız kılçıkları bırakmak demektir, ki onlar anlatılmadan kalır. Burası güzel bir ülke, çünkü hala nefes alıyorsun.”
Ocean Vuong, On Earth We're Briefly Gorgeous

Müge Arbak
“Sık sık balkondan yarı beline kadar sarkarak sokağı gözlüyor genç kız. İçi içine sığmıyor, duyguları dalgalı bir deniz gibi; bir yükselip bir alçalıyor. Ahmet henüz eve gelmediği için endişeleniyor. Kim bilir şehrin hangi sokağında, kimlerle beraber diye merak ediyor.”
Müge Arbak, Anlat Dedi Hayat

Mehmet Murat ildan
“Bir fotoğrafa bakarken hiç kimse aynı hikâyeyi düşünmez çünkü her zihin farklı bir hikâye yaşadı!”
Mehmet Murat ildan

Zeynep Paftalı
“Mutfaktan tabak çanak sesleri gelmeye başlamıştı. Adımlar odalardan odalara geçiyor; ışık, sıkı sıkı kapanmış perdelerin arasından yaramazca sızıp duvarlarda oyunlar oynuyordu. Satıcıların, ‘Çıt çıt! Simiiiiiiitçiiiieeeee...’ veya ‘Muslukçuuiiiieee, tesisatçiiiieee...’ gibi sonu sesli harflerle zenginleşen bağırışları sokaktan yükseliyor, ‘Karpuuuuz kan, karpuuuuuz kan’, ‘Overlok makinesi ayağınıza geldi. Halı, kilim, yolluk, pas pas kenarına...’ nidalarıyla sloganlar çeşitleniyordu.
Neyse ki hiçbiri gerçek değildi. Hilmi yatağında zorlanarak doğruldu. Birinin organları çürümeye başladığında hareket kabiliyeti de azalıyordu. Morarmış etleri nedeniyle odaya yayılan kokudan iğrendi; buradan hemen çıkmalıydı.

İki Arada Bir Derede, 12”
Zeynep Paftalı, 12

Mehmet Murat ildan
“Yaşamak, bir hikâye yazmaktır. Eğer güçlü biriysen senin hayat hikâyen bilhassa senin tarafından yazılacaktır; eğer zayıf bir kişiysen, çoğunlukla başkaları hayat hikâyeni yazacaktır!”
Mehmet Murat ildan

Mehmet Murat ildan
“Hiç kimsenin hikâyesi yalnızca kendisi tarafından yazılmamıştır. Kendi hikâyemizde her zaman başkaları tarafından yazılmış hikâyeler bulabiliriz!”
Mehmet Murat ildan

Mehmet Murat ildan
“Resmin tamamını görmüyorsun! Bütün hikâyeyi bilmiyorsun! Ama tüm resmi görüyormuşsun gibi konuşuyorsun, tüm hikâyeyi biliyormuşsun gibi konuşuyorsun! Git başımdan! Resmin tamamını gör, hikâyenin tamamını öğren ve sonra geri gel ve konuş! Yalnızca bütünü gören insanlar konuşsun!”
Mehmet Murat ildan

Mehmet Murat ildan
“Başkalarının hikâyeleriyle çok fazla ilgileniyorsan, o zaman kendi hikâyen yetim kalacaktır!”
Mehmet Murat ildan

Mehmet Murat ildan
“Oturma, ayağa kalk! Bir şey yap; yanlış yapabilirsin, ama sorun değil, yap! En azından başkalarına anlatacak bir hikâyen olacak! Bir şey yapmazsan, hikâyesiz olacaksın! Ve hayat nedir? Hayat bizim yazdığımız bir hikâyeler kitabından başka bir şey değildir!”
Mehmet Murat ildan

Mehmet Murat ildan
“Başkalarının yaşam hikâyelerine olağanüstü şeyler ekleyene kadar kendi hayat hikâyen dünya tarafından okunmaz!”
Mehmet Murat ildan

Mehmet Murat ildan
“Hiçbir şey birdenbire olmaz! Her şeyin arkasında her zaman uzun bir hikâye vardır, göremediğin uzun bir hikâye!”
Mehmet Murat ildan

“Çok eski zamanlarda Türk padişahının ülkesinde fakir mi fakir bir gemici ailesi yaşıyormuş. Ailenin iki çocuğu varmış. Büyüğünün adı Tekin, küçüğünün adı ise Metin’miş.”
Mustafa Yakut

Mehmet Murat ildan
“Sadece kendi hikâyenin içinde yaşamana imkân yoktur; öyle ya da böyle başkalarının hikâyesinin içine gireceksin!”
Mehmet Murat ildan

Mehmet Murat ildan
“24 saat içinde güneşin hayat hikâyesinde iki olağanüstü şey vardır: Gün batımı ve gün doğumu! Kendi hayat hikâyende olağanüstü bir şey görüyor musun? Hayır? O zaman seninkine de olağanüstü bir şey ekle!”
Mehmet Murat ildan

Kılıç Arslantürk
“Antikalar, zamanı durdurup ait oldukları anı içlerine hapsetmiş, sihirli ve ölümsüz eşyalardır. Antikacılarla konuşurlar. Fısıltılarını duyabilirsen, hikâyelerini de kendi ağızlarından dinleyebilirsin.”
Kılıç Arslantürk, Küçük Antika Dükkânı

Mehmet Murat ildan
“Çoğu insan bir uçurum gördüğünde hemen uçurumun kenarına gider çünkü uçurumun başlangıcını değil sonunu görmek ister! Ama neden? Çünkü hikâyenin sonu, başından çok daha önemlidir!”
Mehmet Murat ildan

Latife Tekin
“Başı sonu olan bir şey yazılamaz artık, öyle düşünüyorum, elim gitmiyor. İçime bir duygu çöktü, yaptığımız her şeyi yarıda bırakmamız gerektiğini düşünmeye başladım... Kim ne yapıyorsa, başlar başlamaz vazgeçmeli, dünyanın haline uygun olan bu... Yarım bir roman yazmaya cesaretim olsa..."

İnsanların eline yarısından sonrası olmayan bir kitap tutuşturamadığı için yazmayı bırakmış sözde.. Kendini anlatmaya kaptırdığı için ona belli etmedim ama benim için söylediği şeyi kavramak o kadar zor değildi. İşte, bir şeyleri bitirip sona erdirme çağı kapandı dünyada, demek istiyordu... Zihnimiz uçup gidiyormuş...
"Hikayeler başlıyor, evet... Ama biz hikayelerden çok daha hızlıyız artık, dünyanın bütün hikayelerini geride bırakacak bir hızla almış başımızı gidiyoruz... Daha büyük, daha başka bir hikayenin hızı mı bu?Anlamaya uğraşıyorum... Bir zamanlar herkes herkesten sözünün sonunu getirmesini beklerdi...”
Latife Tekin, Unutma Bahçesi

Fyodor Dostoevsky
“Yani siz nasıl bir insansınız? Haydi, başlayın, anlatın hikayenizi.'
'Hikayeyi! Hikayeyi! Ama size kim söyledi benim bir hikayem olduğunu? Benim bir hikayem yok...'
'Bir hikayeniz yoksa, nasıl yaşıyorsunuz?'
'Tamamen hikayesiz!”
Fyodor Dostoevsky, Beyaz Geceler

Katherine Mansfield
“Ölü insanların fotoğrafları neden hep böyle soluk oluyor, diye merak etti Josephine. Bir insan ölür ölmez fotoğrafı da ölüyordu.”
Katherine Mansfield

Mehmet Murat ildan
“Hiç kimseye kendi hikâyeni yazma hakkını verme, senin için çok güzel bir hikâye yazacaklarını bilsen bile! Başkalarının senin için yazdığı hikâye senin değil başkalarının hikâyesi olur!”
Mehmet Murat ildan

Mehmet Murat ildan
“Ne tek bir bakışla her şeyi anlatabilirsin ve ne de tek bir cümleyle! Anlatmak istediğimiz hikâyenin ayrıntıları için uzunca konuşmaktan başka hiçbir alternatif olmamıştır!”
Mehmet Murat ildan