Hayat Quotes

Quotes tagged as "hayat" Showing 1-30 of 628
Murathan Mungan
“Sanat değişimi biriktirir, zamana yayar. İyi bir kitap yalnızca okuma hazzınızı beslemez, aynı zamanda sizde uyandırdığı duyguyu başkalarına aktarma arzusu verir size. Yaşamın döngüsü mirası devretmek üzerine kuruludur.”
Murathan Mungan

Hüsnü Arkan
“Herkes,görebildiği ve anlayabildiği kadarıyla yaşar zaten.Fakat aynı zamanda herkes,göremediği ve anlayamadığı kadarıyla bir ölüdür....”
Hüsnü Arkan, Ölü Kelebeklerin Dansı

Ceren Garip
“Bir şeyin olacağı varsa bazı tesadüfler sıklaşır ve bazı yollar kesişir.”
Ceren Garip, Hikâye Hırsızı

“Özgür bir insanın kararlarının akılla bağlantılı olduğunu savunan alışılageldik görüşler, Zohar' ın deyimiyle... seçim ve özgürlüğün doğasını görmezden gelmemize neden olmuştur.
Çağdaş fiziğin tanımladığı özgürlük, aklımızın gücüne bağlı bildik inanç sistemimize hiç de uygun değildir." Aldığımız kararlara eşlik eden "niçin" in "çünkü" sü yoktur.

Tam tersine, "çünkü" yü açıklayan mantığın oluşmasına neden olan şey, yapmış olduğumuz seçimdir ve bir seçim yaparken o seçimi yapmamıza bir de neden yaratırız.
Seçim,Kierkegaard' ınn vaktiyle "kader sıçraması"dediği yoğun bir özgürlük anında yapılmıştır. Bu nedenledir ki varouşçu psiyikaytri "neden"lerle değil, "nasıl" varolmakta olunduğu"yla ilgilenir.

Engin Geçtan - Hayat”
Engin Geçtan - Hayat

Edgar Allan Poe
“…mutluluk hayatta iki kez elde edilmez…”
Edgar Allan Poe, Morella

Paul Auster
“Öyküler ancak onları anlatabilecek olanların başından geçer demişti biri bir gün: Aynı şekilde belki yaşantılar da onları yaşayabilecek olanlara sunarlar kendilerini.”
Paul Auster, The New York Trilogy

Anita Brookner
“ Siz bir romantiksiniz, Edith," diyerek sözünü yineledi Mr.Neville gülümseyerek.
"Yanılan sizsiniz," diye yanıtladı Edith. "Ömrüm boyunca bu suçlamayı dinledim durdum.Romantik değilim ben.Ben, evcil bir hayvanım. Ahlayıp ohlayıp taşkın tutku gösterilerinin, büyük aşkların özlemini çekmiyorum, aşk için dünyayı hepten gözden çıkarmıyorum. Bütün bunları biliyorum ve bunun insanı yapayalnız bıraktığını da biliyorum. Hayır, benim can attığım şey rutin yaşamın yalınlığı. Güzel bir havada kol kola bir akşam yürüyüşü.Bir iskambil oyunu. Gevezelik etmek. Bir yemeği birlikte hazırlamak”
Anita Brookner, Hotel du Lac

Alper Canıgüz
“Hakikat, bebeğim; ölümü aydınlatırken hayatı gölgeler.”
Alper Canıgüz, Cehennem Çiçeği

Mine Söğüt
“Yapma doktor, bir şarkı hiç ölür mü?”
Mine Söğüt, Deli Kadın Hikâyeleri

“Nihayet iyi kötü şu satırları yazdım, ve yazarken öldüğünü sandığım geçmişim birden canlanıp önüme dikildi. O zaman anladım ki geçmişin ölümü yok, çünkü geçmiş bugünün parçasıdır. Ve ben, 90 yaşında bir kadın, hala Marusya’nın peri masallarını anlattığı ve siyaset dersleri verdiği küçük Tanya’yım.”
Tatyana Moran, Dün, Bugün

Mehmet Murat ildan
“Hayat, yaşlanmadan önce anlaşılmalıdır, çok tercihen, gençlikte!”
Mehmet Murat ildan
tags: hayat

Mehmet Murat ildan
“Eğer hayatı çarşaf gibi bir deniz sanıyorsanız, çok geçmeden bir dalganın acı tokadıyla uyanırsınız bu tatlı rüyadan!”
Mehmet Murat ildan
tags: hayat

Mehmet Murat ildan
“Ölü bir kahramanla yaşayan bir hiç kimse arasında her zaman ikinciyi seç, her zaman hayatı seç! Hiç kimse olmak, ölmekten sonsuz kez daha iyidir.”
Mehmet Murat ildan
tags: hayat

Mehmet Murat ildan
“Hayat, milyonlarca kapısı olan bir evdir. İşte iyi bir hayat stratejisi: Kapıları açın, açabildiğiniz kadar açın, mümkün olduğu kadar açın, kapıları açın!”
Mehmet Murat ildan
tags: hayat

“Hayat sanki elinde sopasıyla verdiğim kararların hatadan ibaret olduğunu anlamamı ve anlamam ile birlikte sopayı kafama zevkle geçirmeyi bekliyor gibi. Hep böyle mi olacak? Ne zaman mutlu olsam ve ne zaman heyecan duysam; hayat kafama yumruğu indirip beni pişman mı edecek?”
Tolga Gökçen, Yalnızlaşan İnsan

“Hayatın saçmalıklarından biri de bu. Yıllarca birlikte olduğun insanlara şüpheyle bakarken; hayatına yeni girmiş ve daha tam olarak tanımadığın birine herkesten çok güven duyup yakınlık hissedebiliyorsun. Duyulan yüksek güven ve yakınlık hissi zamanla hiçlik tarafından silip süpürülüyor. Ve bu duyguların yerini kayıtsızlık alıyor. Zirveye ulaşan ilişki başlangıca dönüyor, sıfıra ve sonra eksiye düşüyor. Ardından nefret ve yabancılaşma gerçekleşiyor. Örneğin bir çocuğun, bir zamanlar çok sevdiği, ama zamanla gözünde değersizleşip eskiyen oyuncağını hiç düşünmeden çöpe tekmelemesi gibi. İnsanlar da çok sevdiklerini zamanla tüketiyor, ruhlarını emiyor ve sonra zevkle kendi alanından dışarıya tekmeliyor. ‘Artık benim için değersizsin! Son kullanma tarihin geçti.’ diyor ve tüm yaşananları bir çırpıda silip atıyor. İnsan tüketen bir varlık.”
Tolga Gökçen, Yalnızlaşan İnsan

“Hayat iyi yapıyor. Gerçekten hak ediyorum! Yaşadığım tüm acılarımı, halen insanlara inanan saf ve aptal tarafımın getirdiği tüm acı sonuçları, sonuna kadar hak ediyorum ben! Arzulardan başka neyim varmış! Aklın var, aklını kullan…”
Tolga Gökçen, Yalnızlaşan İnsan

“(...) sadece kendisi değil herkes yokluğun avuçları arasındaydı. Can içinde yaşadığı boşluğun farkındaydı ama ya diğerleri? Onlar esaretlerinin farkında olmayan, kendi köleliklerinden bile habersiz esirler ve zavallılardı. Evren bir hiçlik ağacıydı ve bizler bu ağacın dallarına asılıydık. Can çekişme süremiz hayatlarımızdı. Ağlayarak doğuyor, çırpınıyor ve ölüyorduk.”
Tolga Gökçen, Yalnızlaşan İnsan

“Bir şeylerin sonuna geldiğini hissediyordu. “Şimdi oturduğum yerden kalkıp başka şehirlere gidebilirim. Çok zengin olup dünyayı gezebilirim. Kültürleri tanıyabilir ve çeşit, çeşit insanla tanışabilirim. Hayatımın ilerisi için hedefler koyabilir, amaçlar üretebilir, anlamlar ve değerler yaratabilir ve başarı basamaklarını dörder beşer atlayabilirim…” (...) “Altmış beş yaşıma kadar çalışıp tüm başarıları elde edebilirim. Birilerine anlam yükleyip onları yanımda tutmak için her şeyimi feda edebilirim. Bir köpek sadakatiyle bağlı kalmayı öğrenebilirim. İşimde yükselmek için üstlerime boyun eğebilir, boyun eğdikçe örselenebilirim. Kazandığım paralarla dünyayı gezip farklı kötülükler, kültürlere özgü farklı şeytanlıklar deneyim edebilirim. Paranın farklı biçimleriyle farklı varoluşlar tadabilirim. Coğrafyalara özgü farklı var oluşlar! Bir insanın Türkiye’de yaşadığı var oluş ile Finlandiya’daki var oluş deneyimi aynı olmayacaktır elbette! Fakat… Bir mümin sabrıyla istediğim her şeyi elde ettikten sonra ne olacak? Tüm başarılar, hedefler ve amaçlar gerçekleştirildiğinde, anlamları tükettiğimde, erişilecek yeni bir şey kalmadığında ne olacak? Hiçbir şey… Tıpkı hayatım gibi cümlelerin hepsi anlamsız. Bir insanın nasıl ki yaşamak için suya ve yemeğe ihtiyacı varsa; kendini aldatabileceği yalanlara, anlamlara, tüm hayatını serebileceği zaman kavramına da ihtiyacı pekala var. Bir insanın nefes alması yaşadığı anlamına gelmiyor… Yaratıcı insan! Ahlak yasaları koyan, evrensel yalnızlık korkusu içinde tanrılar var eden, kendi canını her şeyden çok kutsal görebilen ve özgürlüğü için kan dökmeyi helal gören ama hiçbir zaman huzura kavuşamayan insan… İnsan olarak var olmayı ben seçmedim, ama son vermeyi seçebilirim. Kollarımdan alacağım küçük bir güç ile bedenimi öne sürerek birkaç saniye içinde tüm acılarıma, kaygılara, geçmişe ve geleceğe, kısacık bir an ile son verebilirim. Acılarımı acıyla dindirebilir ve zehri panzehir olarak kullanabilirim…”
Tolga Gökçen, Yalnızlaşan İnsan

“Yürümek bile ne kadar zor, yaşamak ne kadar iğreti bir eylem, gelecek nasıl korkunç ve geçmiş neden üzerimize atlayıp hareket etmemizi zorlaştıran bir karabasan gibi… Kırık bir vazoyum sanki ne bir güzelliğe ne de bir işleve sahibim. Kendime dahi yabancılaşmışım bunca zaman. Neden ve niçinler ile geçen insan yaşamı, kaygı üretip duran zihin ve acı pompalayan kalpler… İşte şehir meydanları, her yer gardı düşmüş ağır yaralı yenik savaşçılarla dolu. Var oluşu sürdürmek en büyük günah ve dünya bu günahın cehennemiymiş meğer… Bu zamana kadar sevdiklerimden kaçtım ve kaçarak onları kaybettim. Artık tekrar aynı hataya düşmemeliyim. Mademki cehennemdeyim ve buradan kurtulmayı diliyorum ama kurtulamıyorum; o zaman içinde bulunduğum cehennemi, dostum Mert ile birlikte, kendi zevklerime göre yeniden inşa etmeliyim…”
Tolga Gökçen, Yalnızlaşan İnsan

“Buyur hayat. Tekrar ve tekrar yanıldığımı göstermen için benden bir fırsat daha sana!..”
Tolga Gökçen, Yalnızlaşan İnsan

“Yaşamak istiyorsan acıyı kabullenecektin. Acı şeyler her an pusuda olan ve saldırmayı bekleyen teröristlerdi ve onlardan hiçbir zaman tam anlamıyla kurtuluş yoktu ama insan acılarından tecrübeler edindikçe o teröristleri haklayabilecek güce ve acısını en aza indirgeyecek akla nihayetinde ulaşıyordu.”
Tolga Gökçen, Yalnızlaşan İnsan

Mehmet Murat ildan
“Bak dostum, şunu hiç unutma, eğer hayat önüne harika bir sakinlik koyuyorsa, bil ki gelecek fırtına için senin enerji biriktirmeni, dinlenmeni istiyordur, bu fırsatı iyi değerlendir!”
Mehmet Murat ildan

Mehmet Murat ildan
“Beklenmedik bir ışıkla bir anda aydınlanabilirsin! Umudun tamamen bitmesini önleyen şey, hayatın bu 'neredeyse yokluktan bir anda sürpriz yardım yaratabilme' dehası ve lütfudur! Ama unutma ki hayat bu yardımı yapmaya senin inancın ve kararlılığına bakarak karar verir!”
Mehmet Murat ildan

Mehmet Murat ildan
“Eğer temiz kalpli bir insansan ve ısrarla istediğin bir şey olmuyorsa, moralini bozmak yerine, bu durumu şöyle görerek moralini düzelt: Senin için başka bir şey, muhtemelen daha iyi ve doğru bir şey yola çıkmış geliyor.”
Mehmet Murat ildan

Mehmet Murat ildan
“Hayat yolculuğunun sonunda bir ışık görüyorsan hayal görüyorsun demektir çünkü ışık sadece yaşarken var ve her sorun sadece yaşarken çözülebilir, sadece yaşam sınırlarımız içerisinde her şey mümkündür çünkü ölüm senin elinden bütün güçleri alır, seni sıfırlar, kocaman bir sıfır olursun, ama yaşarken sonsuz sayılara ulaşman mümkün.”
Mehmet Murat ildan

Mehmet Murat ildan
“Evindeki eşyaları azalt; etrafındaki kalabalıkları azalt; kafandaki düşünceleri azalt, etrafında ve zihninde çok fazla şey var, hepsi birer perde sanki, etrafını, önünü, arkanı sağını ve solunu görmeni engelliyorlar, bunları azaltabildiğin kadar azalt, bunlardan kurtulabilidiğin kadar kurtul! Etrafını ve zihnini sadeleştir, berraklaştır, bırak evren seni görsün ve sen de evreni! Etrafında çok fazla sis var, dağıt onları!”
Mehmet Murat ildan

Mehmet Murat ildan
“Hayatta her şeyi kontrol edemeyeceğini anladığın zaman insanda bir yenilgi hissiyle beraber harika bir rahatlama hissi oluşur! Ve şimdi sıkı dur, dostum, o kabullenişin verdiği rahatlamayla bazen o kontrol edemediğin şey de - sanki görünmez bir el sana bir kıyak çekermiş gibi - kontrol altına alınır! Bu herhalde evrenin senin yenilgiyi kabul edişin karşısında yaptığı güzel bir jesttir!”
Mehmet Murat ildan

Mehmet Murat ildan
“Hayatta zor olan şey zorlu merdivenler değil, merdivenlerin zorluğunu umursamayan bir iradeye sahip olmaktır!”
Mehmet Murat ildan

Mehmet Murat ildan
“Tiyatroda perde kapandığında bir şeyler öğrenmiş halde çıkarsın oradan; hayat perden kapandığında ise öğrendiğin her şey yok olur, sadece öğrettiklerin kalır bir süre daha!”
Mehmet Murat ildan

« previous 1 3 4 5 6 7 8 9 20 21