Yazar Quotes

Quotes tagged as "yazar" Showing 1-30 of 36
Mikhail Bulgakov
“Gel peşimden, ey okur! Kim söyledi sana yeryüzünde gerçek, sadık, sonsuz aşk olmadığını? O yalancının iğrenç dilini kessinler!

Gel peşimden, ey okurum ve sadece benim peşimden gel, ben sana böyle bir aşk göstereceğim!”
Mikhail Bulgakov, The Master and Margarita

Jack London
“Editörlerin yüzde doksan dokuzunun başta gelen özelliği, başarısızlıkları. Yazar olmayı başaramamışlar. Sakın masabaşı işinin sıkıcılığını, satışların ve işletme müdürünün kölesi olmayı yazarlıktan daha çok istediklerini zannetme. Yazmaya çalışmış ve becerememişler. İşte lanetli paradoks da tam burada. Edebiyatta başarıya açılan her kapının önünde bekçi köpeği olarak onlar, yani edebiyatta başarıya ulaşamamışlar durur. Editörlerin, editör yardımcılarının ve dergilere, yayınevlerine dosya değerlendirmesi yapan danışmanların hepsi, yazar olmaya çalışmış ama bunu başaramamış kişilerden oluşuyor. Özgünlük ve deha konusunda yargı makamında oturup, matbaaya neyin gidip neyi gitmeyeceğine karar verenler, şu dünyada bu işi yapması gereken son kişiler, yani özgün bir yanlarının olmadığı kanıtlanmış, ilahi kıvılcımın yanlarına bile uğramadığı belli olmuş adamlar.”
Jack London, Martin Eden

Ferit Edgü
“Yazdıklarımdan daha fazlasını
biliyorum.
Her yazar gibi.
Ama bildiğim bu "daha fazla"nın
ne olduğunu henüz bilmiyorum.”
Ferit Edgü, Yeni Ders Notları

Stephen  King
“Bazı popüler romancıların başarılarının kitaplarının edebi değerine bağlı olduğu görüşüne de inanmıyorum... halkın ancak zor anladığı şeyleri değerli bulduğu, diğer kitapların edebiyatı geliştirmediği görüşüne. Bence bu gülünç bir fikir, kendini beğenmişlik ve güvensizliğin eseri.”
Stephen King, On Writing: A Memoir of the Craft

Mehmet Murat ildan
“Eğer iyi bir yazar olmak istiyorsan, iyi yazarları içselleştir; onları kendine kat; onların ruhlarıyla bütünleş; zihinleriyle sarmaş dolaş, hayat hikayeleriyle haşır neşir ol; kısacası, onlarla birleş, onlarda kaybol!”
Mehmet Murat ildan

Stefan Zweig
“Derinlerdeki mahzenlerde, köklerin yayıldığı mağaralarda ve yüreğin karanlık kuyularında tutkunun hakiki ve tehlikeli canavarları fosforlu pırıltılarını saçarak dolaşırken, gizlice çiftleşir ve en akıl almaz biçimlerde birbirlerini parçalarken yazarların yaşamın sadece ışığın vurduğu üst kıyısını, duyguların açıkça ve kurallara uygun olarak sergilendiği kesimlerini anlatması rahatlıktan mı, korkaklıktan mı yoksa bakış darlığından mı geliyor acaba. Şeytansı dürtülerin kızgın ve tüketici soluğundan, tutuşmuş kanın buharından mı korkuyorlar, çok nazik ellerini insanlığın iltihaplı çıbanıyla kirletmekten mi ürküyorlar, yoksa yumuşak aydınlıklara alışkın gözlerini bu kaygan, tehlikeli, çürümüşlük sızan basamaklara çeviremiyorlar mı? Ne var ki bilen insan için hiçbir haz gizli olanın verdiği kadar güçlü değildir ve açıklanamayacak kadar utanç verici bir acı kadar kutsal olanı yoktur.”
Stefan Zweig, Verwirrung der Gefühle, und sieben andere Erzählungen

Ozan Önen
“Aynı kişi olmanı bekliyorlar: Aynı düşman. Aynı sevgili. Aynı çocuk. Aynı yazar. Aynı esnaf. Aynı isyancı. Aynı çizer. Aynı arkadaş. Aynı amatör. Aynı tanıdık. Aynı yabancı... Seni ‘öyle’ tanımış olanlar, seni hep ‘öyle’ görmek istiyor: Halbuki eski düşmanların bile en temel stratejik hatasıdır ‘seni hâlâ o kişi sanmaları’.”
Ozan Önen, Babam Beni Şahdamarımdan Öptü

Özdemir Asaf
“İnanmadıklarını yazan yazardan aşağı insan yoktur.
Vardır.. İnandıklarını yazmayan.”
Özdemir Asaf, Kırılmadık Bir Şey Kalmadı

Mehmet Murat ildan
“Yazarlar olmasaydı, başka yaşamların derinliklerine asla dalamazdık!”
Mehmet Murat ildan

Mehmet Murat ildan
“Büyük gurular büyük yazar değildirler, fakat büyük yazarlar büyük gurulardır!”
Mehmet Murat ildan

Mehmet Murat ildan
“Çok kültürlü olmakla veya çok çalışkan bir kişi ya da iyi bir kitap kurdu olmakla iyi bir yazar olamazsın! İyi bir yazar olmanın yolu, bir nehir gibi akarak, derinliklerden gelen gizemli bir güçle yazmaktır!”
Mehmet Murat ildan

Mehmet Murat ildan
“Bir yazarın çalışma odasını sadece bir oda olarak görmek yanlıştır! Orası, yazarın ebedi düşler ülkesine gitmek için yola çıktığı gizemli bir limandır!”
Mehmet Murat ildan

Mehmet Murat ildan
“Hiçbir büyük yazar yoktur ki ilham perisi onu içinde bulunmayı sevdiği bir mekânda düşünürken ziyaret etmesin!”
Mehmet Murat ildan

“Bir yazar için eserini ortaya çıkarmak uzun soluklu bir serüvendir. Genellikle kendi yaşam döngüsündeki olaylardan etkilenerek başlarlar yazmaya. Bir okuyucu olarak en sevdiğim şey yeni bir yazarın eseri ile tanışacaksam ve hele ki birden fazla eseri varsa tüm eserlerini almak, ilk eserinden başlayarak okumaktır. Böylece yazarın kelimeler içindeki büyüyüşünü görebiliyorsunuz.
Yazarın ilk eseri olan “Timsahın Gözyaşları” ve hemen ardından çıkan “Şeytanın Notaları” onun acemilik döneminin eserleri olmuş. Özellikle Şeytanın Notaları adlı eserinden kendisinin de Metal Müzik sevdiğini vurgulayarak, oldukça objektif şekilde olayları kaleme alması, gerçekten büyük bir cesaret gerektirir.
“Yeni Dünyanın Dini Futbol” bu alanda ülkemizde yazılmış ilk kitaplardan birisi. Fanatizm ’in ne olduğu, insanların futbola bağlılıklarının nedenlerini anlatan ve bu alandaki ekonominin dudak uçuklatan rakamlarını dile getiren bir eser. Özellikle “Futbolu Sevmiyorum Ve Bu Tutkuyu Anlayamıyorum” diyenlerin okuması gereken bir eser.
Sonrasında “Ölümsüzlüğe Uyanış” adlı eseri ile kendi iç dünyasında çıktığı yolculuğu akıcı bir dille ele alırken, okuyucusunu da bu yolculuğa eşlik etmeye teşvik ediyor. Bana okuduğum eski bir kitabı hatırlatan bu eserinde inanışları sorgulayışındaki dil diğer iki kitabından çok daha iyi. Şunu da belirtmeliyim ki, eserlerinin hiçbirinde okuyucuyu sıkacak, durmasına neden olacak bir dil kullanmamıştır. Yazarın kaleminde ustalaştığını anlıyorsunuz bu eserde .
En son eseri olan “Nazi Dini ve Hitlerin Gizemleri” adlı eserinden derin bir çalışmanın izlerini görüyorsunuz. Kitabın Türkiye’ye kadar uzanan hikayesi ise oldukça çarpıcı.
Bir okuyucu olarak eserlerinin daha iyi kurgulanmış olmasını, çıktığı serüvene dahil olan kahramanların da bu yolculuklarında ona eşlik etmesini isterdim. Burada yayınevlerinin de kendi beklentilerini yazarlara sunmasının, yeni yazarlarımızın da eserlerini okuyucuya ulaştırmak için bu beklenti ile eserlerini oluşturmalarından çıkan yoksunluğu görünmekteyiz.
Bana göre en az iki eserinin çeşitli dillere çevrilmesi gereken, dili oldukça kuvvetli bir yazar.”
Eray Emin Aydemir

Müge Arbak
“Yazmanın hayalini mi seviyorsunuz, yoksa gerçekten yazmak mı istiyorsunuz?”
Müge Arbak, Yaratıcı Yazarlık: Yazma Hayalini Gerçekleştirmek

Abhijit Naskar
“Mutluluktan yaz, beş kişi arkadaşın olsun. Yaralardan yaz, bütün dünya ailen olacak.”
Abhijit Naskar, Aşk Mafia: Armor of The World

Mehmet Murat ildan
“Çok çalıştın, çok şeyler ürettin, artık yorgunsun, şimdi dinlen, yarattığın şeyler sen etrafta olmasan bile yürüyecekler, senin dünyaya vermek istediklerini dünyaya vermeye devam edecekler!”
Mehmet Murat ildan

Abhijit Naskar
“Mutluluktan yaz, beş kişi arkadaşın olsun. Yaralardan yaz, tüm dünya ailen olsun.”
Abhijit Naskar, Aşk Mafia: Armor of The World

Abhijit Naskar
“Yazar olmak çok kolay
Yazar kalmak kolay değil.
Aşık olmak çok kolay,
Aşık kalmak kolay değil.

Acıyor, yine de yazıyor!
Yazarın en büyük gücü yaralarıdır.
Surf your wounds, don't serve them,
Only the wounded emerges as wound-rider.”
Abhijit Naskar, Aşk Mafia: Armor of The World

Abhijit Naskar
“Ben seni rahat etmeye gelmedim,
Ben seni berbat etmeye geldim.”
Abhijit Naskar, Vande Vasudhaivam: 100 Sonnets for Our Planetary Pueblo

Abhijit Naskar
“Gözyaşlarından güneş doğar,
Yaralardan yazar doğar.”
Abhijit Naskar, Rowdy Scientist: Handbook of Humanitarian Science

Abhijit Naskar
“Neden bu kadar çok konuşuyorum,
Yalnızım, yalnız kalacağım!
Her zaman herkese gülüyorum ama,
İçimde gözyaşlarımla savaşacağım.

Bolca bilgelik dağıttım,
Ama kimse bana söylemedi,
Yazmayı bırak, sarıl bana!
Gözyaşlar senin, benim olsun,
Gülüşler benim, verdim sana.”
Abhijit Naskar, Insan Himalayanoğlu: It's Time to Defect

Abhijit Naskar
“Bolca bilgelik dağıttım,
Ama kimse bana söylemedi,
Yazmayı bırak, sarıl bana!
Gözyaşlar senin, benim olsun,
Gülüşler benim, verdim sana.”
Abhijit Naskar, Insan Himalayanoğlu: It's Time to Defect

“Stresten kemirip durduğum dudağımın arasından sızıyor ağzıma
çaldığın bal. Seni tahrik ediyor, beni tahrip.
İnan bana çok alıştım çift kişilik yalnızlıkta tek kişilik acı
yaşamaya, sen ise duyduğum acıdaki hazza.
Yanımdayken özlemek, aşk alevinden yanıp tutuşurken seviş-
mek, gerçeğini bildiğim o süslü yalanlarla sarmak açtığın yaraları
ağzında farklı bir tat bırakırken senin, bana ölümü gösterip sıtmaya
razı ediyor.
Bu aşk acısını sensiz yaşayabilmek mümkün görünmüyor bana.
Sevmeyeceksen yanımda sevme, aynı evin ayrı odalarında
uyuyalım gerekirse, ama beni sensizlikle imtihan etme.
Kapıyı göstersen de eşikte “Gitme” de.
Bir ölüm kadar yakınız ayrılığa. O kadar anlık, o kadar
burnumuzun dibinde.
Hadi bana yine yalanlar söyle. İnan ki hazırım dinlemeye,
Bak şimdiden inandım bile…”
Arya Soysal

Abhijit Naskar
“Her an, herkese,
Her gün, her gece,
Ailen gibi bakmalı.
İnsan olarak doğdun,
İnsan gibi yaşamalı.

İnsanın hakikatini insan yazmalı,
İnsanın nasibini insan yazmalı,
İnsanın hikayesi insan yazmalı,
İnsanın ilacı insan olmalı.

İnsanı seven herkes resul,
Yardım eden herkes kraldır.
Bencil servet hayvanlara mübarek,
İnsan ben, kimliğim kral fakir.

Yazar olmak çok kolay
Yazar kalmak kolay değil.
Aşık olmak çok kolay,
Aşık kalmak kolay değil.

Yazarın en büyük gücü yaralardır,
Her kelime acı veriyor, yine de yazıyorum!
Hayat ne kadar zor olursa olsun,
Şair ben, yaralarla yaşamayı biliyorum.

Mutluluktan yaz, beş kişi arkadaşın olsun.
Yaralardan yaz, tüm dünya ailen olsun.”
Abhijit Naskar, Yüz Şiirlerin Yüzüğü (Ring of 100 Poems, Bilingual Edition): 100 Turkish Poems with Translations

Abhijit Naskar
“Bana bir kalem ve kağıt ver,
Ben sana devrim vereceğim!
Dünya için yanan on yürek ver bana,
ben sana yeni bir dünya vereceğim.”
Abhijit Naskar, Yüz Şiirlerin Yüzüğü (Ring of 100 Poems, Bilingual Edition): 100 Turkish Poems with Translations

Abhijit Naskar
“Bana bir kağıt and kalem ver,
ben sana devrim vereceğim!
Dünya için yanan on yürek ver bana,
ben sana yeni bir dünya vereceğim.”
Abhijit Naskar, Yüz Şiirlerin Yüzüğü (Ring of 100 Poems, Bilingual Edition): 100 Turkish Poems with Translations

Abhijit Naskar
“Yüzlerce kitap, binlerce şiir, nasıl yazabildiğimi biliyor musun? Çünkü beni bekleyen kimse yok, birinin sevgisine sahip olsaydım, onu dinlerdim, ona şarkı söylerdim, kendimi silerek ona alışırdım.”
Abhijit Naskar, Yabancı Yarim: Sessizliği Dinle, Kâinati Duyacaksın

« previous 1